Ak Parti Grup Başkanvekili Bozdağ Sakarya‘da

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, "Her ne kadar birileri Ankara‘da karanlık mahfillerde Türkiye‘nin demokrasisine, Türkiye‘deki hukuka, Türkiye‘deki siyasete, Türkiye‘deki yönetime ayar vermek için uğraşsalar da boşa uğraşıyorlar. Bizim ayarımızı millet verdi. O ayarı bozacak güç daha anasından doğmadı" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, 13 Mart 2011 tarihinde Sakarya‘nın Geyve ilçesi Alifuatpaşa beldesinde yapılacak belediye meclis üyeleri seçimi öncesi beldeye geldi. Alifutpaşa‘da halka hitap eden Bozdağ, Türkiye‘nin AK Parti iktidarıyla birlikte büyük bir değişim yaşadığını belirterek, "80‘den sonra Özal‘ı siz iktidar yaptınız iyi ki yaptınız Türkiye pek çok değişikliği Özal ile beraber tanıdı. O zaman ona karşı duranları da tanıdınız. Daha sonra karşı duranları iktidar yaptınız. DYP SHP

koalisyonu oldu daha sonra CHP oldu daha sonra DYP CHP koalisyonunu Türkiye 91-95 arası yaşadı. O zaman Türkiye‘ye baktığımızda bambaşka bir Türkiye vardı ortada. Biz onları da gördük. Ama ne oldu 5 Nisan 1994 ekonomik krizi geldi. Zenginken fakir oldu iş sahibi iken işsiz oldu ekonomi battı gitti. Türkiye yıllardır yaptığı kazanımları 5 Nisan 1994‘te kaybetti. O zaman Demirel seçimden önce bizi iktidar edin bakın size iki anahtar biri evin biri arabanın anahtarı millet inandı oy verdi. Ama netice 5 Nisan

1994 bırakın ev sahibi olmayanın ev sahibi olması arabası olmayanının araba sahibi olmasını evi olan evinden arabası olan arabasından oldu. Faili meçhuller aldı başını gitti. Türkiye‘de Uğur Mumcu‘lar o dönemde öldürüldü. Muammer Aksoy‘lar Bahriye Üçok‘lar Davut Dursun‘lar o dönemde öldürüldü. Sivas‘ta Madımak olayları dönemde oldu. Şimdi konuşuyor CHP‘liler. Madımak olayı olup orada aydınlar cayır cayır yanarken İnönü‘nün özel kalem müdürü Sivas valisiydi. Ama hiçbirinin failleri doğru dürüst ortaya

çıkmadı. Ama şimdi bakın faili meçhullerin üzerine giden kuyuları açtıran bir başka irade var" dedi.

"4 SENE İÇİNDE 4 TANE HÜKÜMET GELDİ GİTTİ"

1995 yılından sonra Türkiye‘de "ANAYOL" iktidarı yaşandığını belirten Bozdağ, şunları söyledi:

"DYP ile ANAP bir araya geldi. Sonra Refahyol oldu. Merhum Necmettin Erbakan‘ın Genel Başkanı olduğu Refah Partisi ile Doğru Yol Partisi iktidar oldu. Sonra 28 Şubat oldu. Sonra Anasol D sonra D-Anasol oldu. Yani 4 sene içinde 4 tane hükümet geldi gitti. Neredeyse vatandaş yarın hükümet kim olacak diye çünkü gün aşırı hükümet değişmesi transferler olmasın istikrarsızlık olmasın herkes akşam bir iş yapacak yarına sabaha kadar düşünüyor, ben bu parayı nereye koysam şuraya mı koysam düşünürken, sabah başka

bir olay oluyor o işten vazgeçiyor. Yarın başka bir iş yapacağım diyor. Daha sonra 1999 seçimi oldu. O zamanda başka bir şey vardı. Asarlar asamazlar erkekler ürkekler hatırlar mısın meydanlar doldu taştı vaatler öyle oldu. Oy verdik iyi ki verdik. Onları da gördük çünkü. Bu seferde DSP rahmetli Ecevit, ANAP ve MHP koalisyon hükümeti kurdular. Ülkeye hizmet imkanı buldular. Ama ne oldu. Ben çok net söylüyorum o koalisyon hükümetin içinde bulunan 3 partinin 3‘üde Sakarya‘da nerede olursa olsun milletin

huzuruna çıkıp bakın biz gelince şunları şunları yapıp vaatlerde bulundular. Yeminler ettiler. Ama iktidar oldular. Ama buradan bir kez daha söylüyorum. MHP‘ye de ANAP‘ta DSP‘de millete vaat edip bir tane bana icraat gösteremezsiniz. Buyursunlar hodri meydan biz Geyve‘de Sakarya‘da koalisyon hükümeti olar şunu dedik şunu yaptık diyemezler. Ama ben bir şey daha söylüyorum milletimize ne söyledilerse yüzde yüz tersini yaptıkları onlarca örneği sayarım ben size ne dedilerse tersini yaptılar. Asacağız dediler

Ada tahsis ettiler. Başörtüsü dediler meclisin kapısında esas duruşa geçtiler. Ne dedilerse bu millete ne vaat ettilerse Ankara‘ya gelince tam tersini yaptılar. Ve itiraz edince Ankara‘da kazın ayağı öyle değilmiş dediler. Biz meydanda estik gürledik ama Ankara‘ya gidince iş başkaymış. Sizden aldıkları emaneti yetkiyi başkalarıyla paylaştılar. Ve sonuçta bambaşka bir Türkiye ortaya çıktı" diye konuştu

Türkiye‘nin 21 Şubat 2001 krizini yaşadığını ifade eden Bozdağ, "2001 yılında bu ülkede Bakan yapacak adam bulamadılar. IMF dayattı ben para veririm ama sana güvenmiyorum dedi. Siz bu parayı harcayamazsınız ne yapacağız. Bakanı da ben göndereceğim ama bu bakana Başbakan muamelesi yapacaksınız. Şimdi afra tafra yapıyorlar ya nara atanlar var. Onlara sorun Kemal Derviş geldiğinde esas duruşlarını bozdular mı. Ne dedilerse emretti şak diye yaptı. O zaman Türkiye‘nin onuru haysiyeti şerefi yok muydu onurlu iç

politika onurlu dış politika yok muydu tatilime çıktı bunlar. Ama bakın herkes esas duruşa geçti. IMF emretti onlar yaptı. Sonuç Türkiye battı. Ve bırakıp kaçtılar. Seçime bir buçuk seneden fazla varken emaneti Ankara‘da bırakıp kaçtılar. Ve sizin sayenizde biz iktidar olduk" dedi.

"ARTIK İÇİNDE KRİZLERLE UĞRAŞAN TÜRKİYE YOK"

Türkiye‘nin artık krizlerle uğraşan bir ülke olmadığını söyleyen Bozdağ, "Türkiye‘nin bulunduğu yer o gün ora bugün bulunduğumuz yer çok farklı bir Türkiye. Artık içinde krizlerle uğraşan Türkiye yok. Hem siyasi istikrarsızlıkla hem yönetim istikrarsızlığıyla hem ekonomik istikrasızlıkla uğraşan bir Türkiye değil. Hem kendi istikrarını temin etmiş hem de bölgede istikrarın anahtarı dünyada huzur ve istikrarın anahtarı olan lider Türkiye var. 2008‘de finans krizi oldu dünyayı kasıp kavurdu ve herkes

IMF‘nin kapısına koştu. Şimdi bakın birileri IMF‘ye Türkiye‘nin ümüğünü sıktırdı. Ama Tayyip Erdoğan sizin sevginiz duasını kendinden esirgemediniz o insan dedi ki ‘ben milletimin ümüğünü sıktırmam. IMF masada bizim dediklerimizi kabul ederse onlarla anlaşırım. Dediklerimizi kabul etmezse buyursun‘ dedi ve IMF‘ye yol gösterdi. Ve Türkiye‘den IMF gitti. IMF‘siz bir Türkiye‘ye geçtik. Türkiye‘nin dört bir yanı değişiyor. Onun için diyorum ki burada bir seçim oluyor bütün partileri gördünüz elinizi vicdanınıza

koyarak değerlendirmenizi yaptığınız da ben eminim ki siz doğruları yapacaksınız. Vicdan teraziniz doğrudur. Bu milletin vicdan terazilerini hiçbir güç hiçbir kudret bozamamıştır. Sağlamdır. Biz o ayara güvendik o ayar sayesinde buradayız. Her ne kadar birileri Ankara‘da karanlık mahfillerde Türkiye‘nin demokrasisine Türkiye‘deki hukuka, Türkiye‘deki siyasete, Türkiye‘deki yönetime ayar vermek için uğraşsalar da boşa uğraşıyorlar. Çünkü bizim ayarımızı millet verdi. O ayarı bozacak güç daha anasından

doğmadı. Biz o ayara güveniyoruz" diye konuştu.

Bozdağ, vatandaşlardan işi ehline vermelerini isteyerek, "Belediye başkanı, belediye meclis üyeleri, milletvekilleri siyasi partiler bu milletin azaplarıdır. Siz o azapları iyi tutacaksınız ki size hizmeti iyi olsun. Ama ehil olmayanlara azap tuttuğunuz zaman 21 Şubat 2001 gibi arabayı yardan aşağıya atarız. Eğer ehil olmayanlara azap tuttuğumuz zaman 5 Nisan 1994 gibi arabayı yardan aşağıya atarız. Ama ehil olanları azap tutarsanız o zaman Libya‘da olay mı oluyor Obama birde Tayyip Erdoğan‘a soralım

der. Mısır‘da olay mı oluyor birde Türkiye‘nin görüşünü alalım der. Tunus‘ta olay mı oluyor birde Türkiye‘nin görüşünü alalım der. Ama dün kimse bunu demiyordu" dedi.

"BİZ DİYORUZ Kİ DAHA BİZİM YAPACAĞIMIZ ÇOK İŞ VAR"

Seçimlerin hayırlı olmasını dileyen Bozdağ, "Vicdan terazilerinin kendi lehlerine olacağına inanıyorum. Sizin kararınız ne olursa olsun saygıyla eğiliriz. Çünkü AK Parti kadroları sadece Allah yönünde eğilir birde bu millet önünde eğilir. Onun dışında hiç kimse önünde eğilmez. Bizim gücümüze buradan bir güç katın. Bizim desteğimize buradan da bir omuz verin. Bir omuz verin ki hem Ankara duysun hem de Ankara‘yı izleyenler duysun. Emin olun 12 Haziran 2011‘de yapılacak seçimleri bizim içimizde muhalefet

partileri nasıl bekliyorlarsa başka ülkelerde öyle bekliyorlar. Niye bekliyorlar onlarda Türkiye‘nin zayıf iktidarlar olsa üflediğimizde yıkılsa IMF dediği zaman esas duruşuna geçse kendi içindeki krizlerle uğraşıp dünyaya gözünü kulağını dikmeyen yapıda olsa da bizde yolumuzu bilsek diye bizde kendi işimize baksak diye düşünenler var. Ama şimdi istikrar var. Şimdi güven var, şimdi huzur var şimdi hizmet var. Türkiye dört bir yanıyla hizmetleriyle değişiyor. Libya‘da düşünün bir kargaşa var orada 18 bin 375

vatandaşımızı burnu dahi kanamadan tahliye eden bir Türkiye var ortada. Amerika bile tahliye yapamıyor başkaları yapamıyor. Oran gelenlere sorun orada yaşadıkları durumu anlatırken Türkiye‘nin gücünün AK Parti‘nin lideri Türkiye‘nin lideri Başbakanımızın ortaya koyduğu vizyonun oradaki insanlar nezdinde oluşturduğu dua ve desteğin kendilerine nasıl bir pozitif yansıdığını hepsi anlatıyor. Biz diyoruz ki daha bizim yapacağımız çok iş var. Türkiye‘nin alacağı daha çok mesafe var. Biz dünyanın ileri

ülkelerinin geçecek kudrete sahibiz. İmkanlarımız var. Ama çalışmak için bizim daha zamana ihtiyacımız var. Çünkü yapacaklarımızı var. O nedenle 12 Haziran 2011‘in işaret fişeği de buradan çıkacaktır. Siz onun selamını herkese gönderin. Biz AK kadro ile Recep Tayyip Tayyip Erdoğan ve arkadaşları ile yolumuza devam etmemiz lazım. Türkiye‘nin hayrı burada Türkiye‘nin yararı burada. Onun için biz milletin hayrı ve yararı nerede ise bizde oradayız diyeceğiz ve o istikamette bu ülkenin geleceğine hep beraber

yön vereceğiz. Hep beraber vermemiz azım. Milletin sesi bugün iktidarda ama o sesin kısmak isteyenlerde her biri ayrı ayrı kuytularda hesap kitap içindeler. Milletin sesini kısmak isteyenlere siz fırsat vermeyeceksiniz" diye konuştu.

Kaynak: İHA