Engelsiz Türkiye Projesi Kapsamında Panel Düzenlendi
Özürlüler İdaresi Başkanlığınca hazırlanan "Engelsiz Türkiye Projesi" kapsamında, Kilis‘te bir panel düzenlendi.
Alaattin Yavaşça Kültür Merkezinde düzenlenen panele, Kilis Valisi Turhan Ayvaz, Vali Yardımcıları Eren Arslan, Erkan Çapar, Abdullah Ayaz, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanı Abdülkadir Anaç, Sosyal Hizmetler İl Müdürü Mahmut Kaçarlar, İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Emin Akkurt, Kilis Defterdarı Bayram Yıldız, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İl Müdürü Feyzullah Bayındırlı, daire amir ve müdürleri, sivil vatandaşlar ile öğrenciler katıldı.
Panelin açılışında bir konuşma yapan Kilis Valisi Turhan Ayvaz, dünya nüfusuna bakıldığı zaman ortalama yüzde 10 özürlü nüfus bulunduğunu belirterek, " Ülkemizde bu oran yüzde 12,5 civarında. tarihsel süreç içerisinde, engelliler için İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 22. maddesi ile Anayasamızın 10, 49, 50 ve 60. maddelerinde özürlülerin geleceği garanti altına alınmıştır. Sosyal Devlet ilkesinin gerekliliği buradan anlaşılmaktadır. Engelli vatandaşlarımıza hem dünya hem de ülkemiz için neler
yapılması gerektiği birer, birer yazılmıştır. Fakat, kanun maddelerinde bunların yazılmış olması, uygulamanın da aynı şekilde yapıldığı anlamına gelmiyor. Sinevizyonda da izlediğimiz gibi 2005 yılına kadar özellikle ülkemizde engelli vatandaşlar çok sıkıntı çekiyordu. Fakat o tarihten sonra çıkan özürlüler kanunundan sonra engelli vatandaşların durumu, engelsiz olan vatandaşlardan daha iyi duruma geldi. Hepsinin durumu garanti altına alındı. Özellikle engel raporu yüzde 50‘nin üzerinde olan tüm
vatandaşlar engel bakım hizmetine kavuştular. Ayrıca, diğer vatandaşlar özür oranlarına göre maaşa bağlandı. Engelli vatandaşlar açısından ülkemiz güzel bir konuma gelmiş durumda. Fakat bundan sonra daha da yapacaklarımız var. Bu da engelli vatandaşların eğitim durumlarının istediğimiz seviyeye yükseltilmesidir. Eğitim durumunun yükseltilmesinden maksadımız şudur. Engelli vatandaşlarımız hiçbir zaman bizlere muhtaç değildir. Çünkü hepsinin yapabileceği bir şey vardır. Hepsi üretime katkıda bulunacak
durumdalar. Sadece gereken, istenilen eğitimin sağlanmasıdır. Onun için bundan sonra gayretlerimiz hem hükümet olarak, hem de bizim gibi mahalli idareler, yerel yönetimler olarak engelli vatandaşlarımızın elimizden geldiğince gereken düzeyde, onların istedikleri nitelikte eğitimlerini sağlamaktır. Araç gereç sağlamak onlar artık söz konusu değildir. Çünkü her türlü, ne tür araç gereç ihtiyaçları varsa, onlar zaten sağlanıyor. Budan sonraki hedefimiz engelli vatandaşlarımızın tam eğitime katılması ve toplum
içerisinde diğer vatandaşlar gibi yer alması, üretime katkıda bulunmasıdır" dedi.
Daha sonra Başbakanlık Özürlüler İdaresi Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanı Abdülkadir Anaç, tarafından panel verildi.
Kaynak: İHA
Panelin açılışında bir konuşma yapan Kilis Valisi Turhan Ayvaz, dünya nüfusuna bakıldığı zaman ortalama yüzde 10 özürlü nüfus bulunduğunu belirterek, " Ülkemizde bu oran yüzde 12,5 civarında. tarihsel süreç içerisinde, engelliler için İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 22. maddesi ile Anayasamızın 10, 49, 50 ve 60. maddelerinde özürlülerin geleceği garanti altına alınmıştır. Sosyal Devlet ilkesinin gerekliliği buradan anlaşılmaktadır. Engelli vatandaşlarımıza hem dünya hem de ülkemiz için neler
yapılması gerektiği birer, birer yazılmıştır. Fakat, kanun maddelerinde bunların yazılmış olması, uygulamanın da aynı şekilde yapıldığı anlamına gelmiyor. Sinevizyonda da izlediğimiz gibi 2005 yılına kadar özellikle ülkemizde engelli vatandaşlar çok sıkıntı çekiyordu. Fakat o tarihten sonra çıkan özürlüler kanunundan sonra engelli vatandaşların durumu, engelsiz olan vatandaşlardan daha iyi duruma geldi. Hepsinin durumu garanti altına alındı. Özellikle engel raporu yüzde 50‘nin üzerinde olan tüm
vatandaşlar engel bakım hizmetine kavuştular. Ayrıca, diğer vatandaşlar özür oranlarına göre maaşa bağlandı. Engelli vatandaşlar açısından ülkemiz güzel bir konuma gelmiş durumda. Fakat bundan sonra daha da yapacaklarımız var. Bu da engelli vatandaşların eğitim durumlarının istediğimiz seviyeye yükseltilmesidir. Eğitim durumunun yükseltilmesinden maksadımız şudur. Engelli vatandaşlarımız hiçbir zaman bizlere muhtaç değildir. Çünkü hepsinin yapabileceği bir şey vardır. Hepsi üretime katkıda bulunacak
durumdalar. Sadece gereken, istenilen eğitimin sağlanmasıdır. Onun için bundan sonra gayretlerimiz hem hükümet olarak, hem de bizim gibi mahalli idareler, yerel yönetimler olarak engelli vatandaşlarımızın elimizden geldiğince gereken düzeyde, onların istedikleri nitelikte eğitimlerini sağlamaktır. Araç gereç sağlamak onlar artık söz konusu değildir. Çünkü her türlü, ne tür araç gereç ihtiyaçları varsa, onlar zaten sağlanıyor. Budan sonraki hedefimiz engelli vatandaşlarımızın tam eğitime katılması ve toplum
içerisinde diğer vatandaşlar gibi yer alması, üretime katkıda bulunmasıdır" dedi.
Daha sonra Başbakanlık Özürlüler İdaresi Özürlülük Araştırmaları ve İstatistik Dairesi Başkanı Abdülkadir Anaç, tarafından panel verildi.