Gül, Halonen Onuruna Yemek Verdi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Finlandiya Cumhurbaşkanı Tarja Halonen onuruna Çankaya Köşkü‘nde akşam yemeği verdi.
Gül‘ün akşam yemeğindeki konuşma metni, Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde yayımlandı.
Konuşmasına, ‘‘Zat-ı Devletlerini, Muhterem Eşinizi ve heyetinizin değerli üyelerini ülkemizde misafir etmekten eşimle birlikte büyük mutluluk duyuyoruz‘‘ diyerek başlayan Gül, 2008 yılı Ekim ayında Finlandiya‘yı ziyareti sırasında Finlandiya halkının candan dostluk ve misafirperverliğinin müşahhas örneklerine şahit olduğunu ifade etti.
Türkiye ve Finlandiya‘nın, Avrupa coğrafyasının kuzey ve güney uçlarında yer alan ve aynı dil ailesine mensup iki ülke olduğunu belirten Gül, ‘‘Halklarımız, samimi dostluk hisleriyle birbirine bağlıdır. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin tarihi çok eskilere dayanır. Nitekim, Türkiye Cumhuriyeti‘nin mirasını devraldığı Osmanlı İmparatorluğu 21 Şubat 1918 tarihinde Finlandiya‘nın bağımsızlığını tanımış ve ülkelerimiz arasında 9 Aralık 1924 tarihinde Dostluk Anlaşması akdedilmiştir. Siyasi ilişkilerimiz bu sağlam temel üzerinde o tarihten bu yana kesintisiz olarak devam etmektedir‘‘ diye konuştu.
Demokrasi, çoğulculuk, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri, kadın-erkek eşitliği, adalet ve farklılıklara saygı gibi evrensel değerleri paylaşan Türkiye ve Finlandiya‘nın, aynı idealler doğrultusunda müşterek çaba göstermeye devam edeceğini ifade eden Gül, ‘‘Bu çerçevede, kadınlarımıza siyasi hakların tanınmasında Finlandiya ile birlikte Avrupa‘ya öncülük ettiğimizi memnuniyetle müşahede ediyoruz. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi konusunda 1906 yılında ilk ışığı yakan Finlandiya‘yı birçok Avrupa ülkesinden çok daha önce 1934 yılında kararlılıkla takip ettik. Bugün Türk kadını iş dünyasından siyasete, sanattan sağlık sektörüne kadar uzanan hayatın her alanında en üst kademelere yükselmiştir‘‘ dedi.
Modern Avrupa‘nın siyasi mimarisinin şekillendirilmesine yönelik çabalarda her zaman yerini alan Türkiye‘nin, günümüzde de AB üyeliği hedefi doğrultusunda kendinden emin adımlarla ilerlediğini belirten Gül, bu süreçte AB ülkelerinin de taahhütlerine bağlı kalmalarını ve katılım sürecini samimiyetle desteklemelerini beklediklerini söyledi. Gül, Türkiye‘nin AB ile ilişkileri açısından Finlandiya‘nın ayrı bir yeri olduğunu ifade ederek, Türkiye‘ye adaylık statüsünün Finlandiya‘nın Dönem Başkanlığı sırasında verildiğini anımsattı.
Söz konusu kararın alınmasında Finlandiya‘nın sarf ettiği çabaları her zaman şükranla hatırladıklarını belirten Gül, Finlandiya‘nın Türkiye‘nin AB üyelik sürecine verdiği güçlü desteğin, gerek Türk gerek Avrupa kamuoylarına doğru mesajların iletilmesi açısından mühim olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘‘Türkiye ve Finlandiya‘nın beraberce sergilediği, bölgesel ve uluslararası sorunların çözümünde diyalog ve uzlaşmayı ön plana çıkartan tutum, uluslararası camianın takdirini kazanmıştır. Türkiye ve Finlandiya, uluslararası barışın temini için BM çatısı altında enerjilerini birleştirerek önemli ortak projelere imza atmaktadır. Bu çerçevede, Dışişleri Bakanlarımızın BM‘nin kapasite ve etkinliğinin geliştirilmesi amacıyla oluşturdukları ‘Barış için Arabuluculuk‘ girişimi ön plana çıkmaktadır.
Kuzey Afrika ve Ortadoğu‘da köklü değişikliklerin yaşandığı bu kritik dönemde, uluslararası toplumun da desteğiyle bu mekanizmanın somut neticelere vesile olması için geniş bir potansiyel mevcuttur.
Türkiye ve Finlandiya arasındaki mükemmel ilişkileri karşılıklı çabalarımızla daha da ileriye taşımaya kararlıyız. Halklarımız arasındaki temas ve etkileşimin geliştirilmesi; ticaret hacmimizin ve ortak yatırımların artırılması; enerji, eğitim, bilim ve teknoloji gibi alanlarda işbirliğimizin geliştirilmesi için tüm imkanlarımızı seferber edeceğiz.
Dolayısıyla Finlandiya‘dan Türkiye‘ye 12 yıl aradan sonra Cumhurbaşkanı düzeyinde gerçekleştirilmekte olan ziyaretiniz, her açıdan büyük önem taşımaktadır. Bu anlayışla kadehimi Zat-ı Devletleri ve Muhterem Beyefendi‘nin sağlık ve mutlulukları ile Finlandiya halkının huzur ve refahı ile Türkiye-Finlandiya dostluğunun parlak geleceğine kaldırıyorum.‘‘
29.03.2011 22:20:13
Kaynak: AA
Konuşmasına, ‘‘Zat-ı Devletlerini, Muhterem Eşinizi ve heyetinizin değerli üyelerini ülkemizde misafir etmekten eşimle birlikte büyük mutluluk duyuyoruz‘‘ diyerek başlayan Gül, 2008 yılı Ekim ayında Finlandiya‘yı ziyareti sırasında Finlandiya halkının candan dostluk ve misafirperverliğinin müşahhas örneklerine şahit olduğunu ifade etti.
Türkiye ve Finlandiya‘nın, Avrupa coğrafyasının kuzey ve güney uçlarında yer alan ve aynı dil ailesine mensup iki ülke olduğunu belirten Gül, ‘‘Halklarımız, samimi dostluk hisleriyle birbirine bağlıdır. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin tarihi çok eskilere dayanır. Nitekim, Türkiye Cumhuriyeti‘nin mirasını devraldığı Osmanlı İmparatorluğu 21 Şubat 1918 tarihinde Finlandiya‘nın bağımsızlığını tanımış ve ülkelerimiz arasında 9 Aralık 1924 tarihinde Dostluk Anlaşması akdedilmiştir. Siyasi ilişkilerimiz bu sağlam temel üzerinde o tarihten bu yana kesintisiz olarak devam etmektedir‘‘ diye konuştu.
Demokrasi, çoğulculuk, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri, kadın-erkek eşitliği, adalet ve farklılıklara saygı gibi evrensel değerleri paylaşan Türkiye ve Finlandiya‘nın, aynı idealler doğrultusunda müşterek çaba göstermeye devam edeceğini ifade eden Gül, ‘‘Bu çerçevede, kadınlarımıza siyasi hakların tanınmasında Finlandiya ile birlikte Avrupa‘ya öncülük ettiğimizi memnuniyetle müşahede ediyoruz. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi konusunda 1906 yılında ilk ışığı yakan Finlandiya‘yı birçok Avrupa ülkesinden çok daha önce 1934 yılında kararlılıkla takip ettik. Bugün Türk kadını iş dünyasından siyasete, sanattan sağlık sektörüne kadar uzanan hayatın her alanında en üst kademelere yükselmiştir‘‘ dedi.
Modern Avrupa‘nın siyasi mimarisinin şekillendirilmesine yönelik çabalarda her zaman yerini alan Türkiye‘nin, günümüzde de AB üyeliği hedefi doğrultusunda kendinden emin adımlarla ilerlediğini belirten Gül, bu süreçte AB ülkelerinin de taahhütlerine bağlı kalmalarını ve katılım sürecini samimiyetle desteklemelerini beklediklerini söyledi. Gül, Türkiye‘nin AB ile ilişkileri açısından Finlandiya‘nın ayrı bir yeri olduğunu ifade ederek, Türkiye‘ye adaylık statüsünün Finlandiya‘nın Dönem Başkanlığı sırasında verildiğini anımsattı.
Söz konusu kararın alınmasında Finlandiya‘nın sarf ettiği çabaları her zaman şükranla hatırladıklarını belirten Gül, Finlandiya‘nın Türkiye‘nin AB üyelik sürecine verdiği güçlü desteğin, gerek Türk gerek Avrupa kamuoylarına doğru mesajların iletilmesi açısından mühim olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘‘Türkiye ve Finlandiya‘nın beraberce sergilediği, bölgesel ve uluslararası sorunların çözümünde diyalog ve uzlaşmayı ön plana çıkartan tutum, uluslararası camianın takdirini kazanmıştır. Türkiye ve Finlandiya, uluslararası barışın temini için BM çatısı altında enerjilerini birleştirerek önemli ortak projelere imza atmaktadır. Bu çerçevede, Dışişleri Bakanlarımızın BM‘nin kapasite ve etkinliğinin geliştirilmesi amacıyla oluşturdukları ‘Barış için Arabuluculuk‘ girişimi ön plana çıkmaktadır.
Kuzey Afrika ve Ortadoğu‘da köklü değişikliklerin yaşandığı bu kritik dönemde, uluslararası toplumun da desteğiyle bu mekanizmanın somut neticelere vesile olması için geniş bir potansiyel mevcuttur.
Türkiye ve Finlandiya arasındaki mükemmel ilişkileri karşılıklı çabalarımızla daha da ileriye taşımaya kararlıyız. Halklarımız arasındaki temas ve etkileşimin geliştirilmesi; ticaret hacmimizin ve ortak yatırımların artırılması; enerji, eğitim, bilim ve teknoloji gibi alanlarda işbirliğimizin geliştirilmesi için tüm imkanlarımızı seferber edeceğiz.
Dolayısıyla Finlandiya‘dan Türkiye‘ye 12 yıl aradan sonra Cumhurbaşkanı düzeyinde gerçekleştirilmekte olan ziyaretiniz, her açıdan büyük önem taşımaktadır. Bu anlayışla kadehimi Zat-ı Devletleri ve Muhterem Beyefendi‘nin sağlık ve mutlulukları ile Finlandiya halkının huzur ve refahı ile Türkiye-Finlandiya dostluğunun parlak geleceğine kaldırıyorum.‘‘
29.03.2011 22:20:13