Kaybedenler Kulübü filmi vizyonda

Kaybedenler Kulübü filmi eleştirmenlerden tam not aldı.

Kaybedenler Kulübü filmi vizyonda
ybedenler Kulübü filmi vizyona girdi. Yiğit Özşener, Nejat İşler, Ahu Türkpençe, Rıza Kocaoğlu, Serra Yılmaz ve İdil Fırat gibi birçok başarılı oyuncunun yer aldığı Kaybedenler Kulübü filmi konusu ile de bir hayli dikkat çekici. Tolga Örnek'in 90’lı yıllarda efsane haline gelen radyo programı "Kaybedenler Kulübü"nden yola çıkarak aynı adla çekilen film bir fenomen haline gelecek gibi görünüyor.

Kaybedenler Kulübü filminin konusu:

Alternatif kitaplar basan bir yayınevinin sahibi olan Kaan (Nejat İşler) ile Kadıköy’de bar işleten, çok sıkı bir plak ve efemera koleksiyoneri olan Mete (Yiğit Özşener), 90’lı yılların ikinci yarısında, sanki bir yerde oturmuş konuşuyorlarmış ve kimsenin bundan haberi yokmuş gibi bir radyo programı yapmaya başlarlar. Yaptıkları program zaman içinde hem onların hem de dinleyenlerin hayatını değiştirecektir.

Programın şöhreti hızla yayılırken Kaan ve Mete eski hayatlarına aynen devam ederler. Her gün başka kadınlarla yalnızlığını gidermeye çalışan Kaan, aradığı aşkı Zeynep’de (Ahu Türkpençe) bulur ve aralarındaki hayat görüşü farklılığına rağmen bu aşkı tutkuyla yaşamaya çalışır;... Bu arada herkesin ‘kendi kaybını’ bulduğu ‘Kaybedenler Kulübü’, toplumun farklı kesiminden insanları biraraya getirerek adeta bir ‘ortak mahalle’ de buluşturur.

Kendi yalnızlıklarıyla bile dalga geçen, sisteme her gün başkaldıran, hayatın kıyısında yaşayan Kaan ve Mete’nin renkli hayatlarını yansıtan programın tutkunları, ‘Kaybedenler Kulübü’nün üyeleridir artık…

YORUMLAR:


Atİlla Dorsay (SABAH)
Her şeyiyle özgün bir film. Hem ilk kez radyo konusuna eğilmesi, hem anlatımı, hem de içerdiği büyük kent melankolisi duygusuyla hemen hiç yapılmamış bir şeyleri deniyor. Ve büyük ölçüde de başarıyor.

Uğur Vardan (Radİkal)
'Kaybedenler Kulübü', bir 'Kayıp Kuşak'ın hikâyesi niteliğinde. Aynı zamanda her anlamda 'Büyümek' istemeyenlerin (keza sorumluluk almaktan da kaçanların) öyküsü de denilebilir. Filmin başarısı da galiba ana karakterlerini, 'destansı' bir havaya sokmadan sakince anlatmasında. Kanımca Tolga Örnek'in de en iyi işi olmuş...

Şenay Aydemİr (Radİkal)
Son dönemde sinemamızda artan, aynı zamanda ihtiyacımız da olan, 'kent hikayeleri'ne eklenen yeni bir halka. Bugün daha güçlü bir biçimde kent hayatında hissedilen 'yalnızlık', 'aidiyetsizlik' gibi duyguların oluştuğu kuşağı anlatıyor olması bakımından da ayrıca önemli bence. Filmin dönemin toplumsal atmosferiyle fazla ilgilenmemesi, karakterlerin de ilgilenmiyor olmasıyla ilgili daha çok. Bu bakımdan karakterlerin ruhu ile filmin ruhunun örtüştüğünü düşünüyorum.

Nİl Kural (MİLLİYET)
Yayımlandığı dönemde programı takip edenlere nostalji duygusu yaratacak bir film çıkmış ortaya. Ayrıca Türkiye'de pek rastlayamadığımız altkültür filmlerinin bir temsilcisini izlemiş olmamız sevindirici.

Cüneyt Cebenoyan (BİRGÜN)
Nuri Bilge Ceylan filmlerinde de görülen ruh halinin farklı bir yansıması. Sorumluluk almayı, bağlanmayı, yetişkin gibi davranmayı reddetme hali. Filmin dönema mikro düzeyde baktığını, buna rağmen karakterlerin fazla iyi tasvir edilmediğini düşünüyorum. Ama yine de kendisini izlettiren; belli bir enerjisi olan ve vasatın üzerine çıkmayı başaran bir film.