Şebabî Divançesi, Okurlarına Sunuldu

Uzun zamandır fetret devri yaşayan Divan Edebiyatı, 21.yüzyılda Şebâbî mahlaslı KTÜ Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Osman Kemal Kayra‘nın temsilciliğiyle yeniden hayat buldu.

Trabzon Belediyesi‘nin Kültür Yayınları arasında 2011 yılında neşredilen Şebabi Divançesi okurlarına sunuldu.

Prof. Kayra (Şebâbî) eserinde diyor ki: "Şunun altını kalınca çizerek belirtmek isterim ki haddimin bilinmesi benim için esas olmak üzere, asla iddialı olmadığımı, mahviyet derecesinde mütevazı olduğumu, hatalarla meşbû olduğumu peşinen kabul ederim. Beni tenkit edecek üstat ve erbaba boynum kıldan incedir; ama unutulmasın ve dikkate alınsın ki kem aletle kemalat olmaz. Ben bütün hüviyet ve uzviyetimle muasırım, bu çağın insanıyım. Daldığım ve inci çıkarmağa çalıştığım umman maveradır. Bu gavvas elinde

iki inciyle bile çıkmış olsa kabul buyrula."

Şebabî divanı günümüz insanını birkaç yüzyıl geriye götürüyor. İşte kitaptan birkaç örnek beyit.

"Güzelliğin ayakları kaydırdığını işaret ettiği;

Her güzel gördükçe sürçer pâyimiz ta‘n eyleme

Kalbimiz dört hânedir kim anlara mihmân gerek

Ders niteliğinde olan ve adaletin nerde gösterilmesi gerektiğini söylediği;

Müftehir olmak abestir dosta dâdınla hele

Lutfunu ağyâre göster adline mîzân

İçinde derin manalar barındırdığı şu beyitine ne demeli?

Hıfz-ı Mushaf eyleyenler eşref-i insân olur

Ezber ettim ruy-i yâri hîç ender hiç yine

Dediği bu beyitler büyük bir hazine olan Şebabî Divançesi‘nin sadece birer nümunesidir.

Şebabîyem her aşkın bir muammâsı olur derler

Bu aşkın sırrı cândaydı fedâ olsun alıp gittin".

Kaynak: İHA