Kadınlar Yenimahalle‘nin Gündeminden Düşmüyor
Yenimahalle Belediyesi ve Çayyolu Platformu‘nun ortaklaşa hazırladığı 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında "Çağlar Boyu Anadolu Kadınlarımız" konulu panel düzenlendi.
Çayyolu TEB Otel‘de vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği panele, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Başkan Yardımcısı Şenol Balaban, CHP Kadından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan, CHP Kadın Kolları Sekreteri Doktor Nazik Işık, ODTÜ Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Ayata katıldı. Panelin oturum Başkanlığını ise Kanal B Program Yapımcısı Füsun Nevbahar yaptı.
Başkan Yaşar, Türk kadınının bugün pek çok İslam ülkesinde kadınların sahip olamadığı seçme ve seçilme hakkına Gazi Mustafa Kemal Atatürk sayesinde 1935 yılında sahip olduklarını söyledi. Kadınları haklarına sahip çıkmaya çağıran Yaşar,
"Biz ümmet toplumundan ulus toplumuna geçmiş bir ülkeyiz. Türk Kadını‘na 1935 yılında seçme seçilme hakkı tanıyan Gazi Mustafa Atatürk bir konuşmasında; ‘Dünyada hiçbir milletin kadını ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafer götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim diyemez‘ diyerek kadınlara vermiş olduğu değeri göstermiştir" diye konuştu.
CHP Kadından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan da toplumun gelişmesi için toplumda kadınların erkeklerle eşit olması gerektiğini söyledi. Bilgehan, "Bu durumun gerçekleşmesinin tek şartı ise kadınların daha fazla iş gücüne katılması ve üretmesidir" dedi.
Ayşe Ayata ise konuşmasında, hala Anadolu‘nun bazı kesimlerinde kadınların çocuk yaşta zorla evlendirildiğini, eğitim haklarının ellerinden alındığını kız çocuklarının eğitimine harcanan paranın boşa yatırım olarak görüldüğüne değindi. Ayata, "Kadını yüceltmenin yolu kadını güçlendirmektir. Kadını güçlendirmenin yolu ise kadınları kamuda daha fazla yer almasıdır" dedi.
CHP Kadın Kolları Sekreteri Doktor Nazik Işık ise Türkiye‘de her gün ortalama beş kadının şiddete maruz kalarak öldüğüne dikkat çekti. Toplumda kadın-erkek eşitliğinin yalnızca şiddeti sona erdirmeye yönelik çalışmalar ile sağlanamayacağının altını çizen Işık, "Kadınlarımız kamuda daha çok yer almalı. Üretime katılmalı. Ancak bu şekilde haklarına sahip çıkabilirler. Ancak devlet de kadını ve ailenin bütünlüğünü korumaya yönelik çalışmalara daha fazla önem vermelidir. Yapılan çalışmaların yeterli olmadığı
ortadadır" dedi.
Panel sonrasında konuşmacılara çiçek verilirken etkinlik, yapılan kokteylle son buldu.
Kaynak: İHA
Başkan Yaşar, Türk kadınının bugün pek çok İslam ülkesinde kadınların sahip olamadığı seçme ve seçilme hakkına Gazi Mustafa Kemal Atatürk sayesinde 1935 yılında sahip olduklarını söyledi. Kadınları haklarına sahip çıkmaya çağıran Yaşar,
"Biz ümmet toplumundan ulus toplumuna geçmiş bir ülkeyiz. Türk Kadını‘na 1935 yılında seçme seçilme hakkı tanıyan Gazi Mustafa Atatürk bir konuşmasında; ‘Dünyada hiçbir milletin kadını ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafer götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim diyemez‘ diyerek kadınlara vermiş olduğu değeri göstermiştir" diye konuştu.
CHP Kadından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan da toplumun gelişmesi için toplumda kadınların erkeklerle eşit olması gerektiğini söyledi. Bilgehan, "Bu durumun gerçekleşmesinin tek şartı ise kadınların daha fazla iş gücüne katılması ve üretmesidir" dedi.
Ayşe Ayata ise konuşmasında, hala Anadolu‘nun bazı kesimlerinde kadınların çocuk yaşta zorla evlendirildiğini, eğitim haklarının ellerinden alındığını kız çocuklarının eğitimine harcanan paranın boşa yatırım olarak görüldüğüne değindi. Ayata, "Kadını yüceltmenin yolu kadını güçlendirmektir. Kadını güçlendirmenin yolu ise kadınları kamuda daha fazla yer almasıdır" dedi.
CHP Kadın Kolları Sekreteri Doktor Nazik Işık ise Türkiye‘de her gün ortalama beş kadının şiddete maruz kalarak öldüğüne dikkat çekti. Toplumda kadın-erkek eşitliğinin yalnızca şiddeti sona erdirmeye yönelik çalışmalar ile sağlanamayacağının altını çizen Işık, "Kadınlarımız kamuda daha çok yer almalı. Üretime katılmalı. Ancak bu şekilde haklarına sahip çıkabilirler. Ancak devlet de kadını ve ailenin bütünlüğünü korumaya yönelik çalışmalara daha fazla önem vermelidir. Yapılan çalışmaların yeterli olmadığı
ortadadır" dedi.
Panel sonrasında konuşmacılara çiçek verilirken etkinlik, yapılan kokteylle son buldu.