Sıra Türkiye'ye gelecek
MHP Buca İlçe Binası önünde partililerine seslenen MHP lideri Devlet Bahçeli, Libya'daki ayaklanmaların başarılı olması halinde sıranın Türkiye'ye geleceğini iddia etti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TOKİ'ye göz dikti, iktidar olmaları halinde kurumun tüm hesaplarının en ince ayrıntısına kadar inceleneceğini söyledi. Başbakan'ın, Siirt'ten milletvekili adaylığıyla ilgili 116 günlük dönemi de hatırlatan MHP lideri, Libya'daki ayaklanmaların başarılı olması halinde sıranın Türkiye'ye geleceğini iddia etti.
MHP Buca İlçe Binası önünde kurulan platformda vatandaşlara konuşan Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Siirt'ten milletvekili seçilmesini eleştirerek, ''Siirt'te bir AKP'li vekil istifa ediyor yerine ara seçim yapılması ihtiyacı doğuyor. Ara seçimde birtakım yasa değişikliği ile bir parti de onlara destek vererek Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili olması sağlanıyor. Başbakan bu kez 59. Hükümet'in kurucusu olarak geliyor. 116 günde ne oldu? Alacakaranlıkta bir Başbakanın doğuş hikayesi, bir gün tarih tarafından yazılacak'' dedi.
İktidarın doğuşunun ''şüpheli'', yürüyüşünün de ''karanlık'' olduğunu savunan Bahçeli, ekonomide ''sat kurtul'', milli sorunlarda ise ''ver kurtul'' anlayışı ile ülkenin yönetilmeye çalışıldığını öne sürdü.
Yolsuzluk ve kayıt dışının artığını ileri süren Bahçeli, ''Hanedanlar, yandaşlar palazlandı. İşsizlik artıyor, iş bulanlar da kapanan fabrikalardan çıkarılıyor. Yoksulluk ve açlık sınırının altında kalan nüfus çoğalıyor'' dedi.
LİBYA'DAN SONRA SIRA TÜRKİYE'DE
Libya'daki ayaklanmaya değinen, aynı senaryonun Türkiye'de de uygulamaya konabileceğini iddia eden Bahçeli, Bahçeli, " Eğer Libya’da iç savaşı destekleyen güçler, hedeflediklerine ulaşırlarsa tehlike kapıda, aynı senaryo Türkiye için de işleyecek uygulamaya konulacak” dedi.
ENGİN ALAN'A DESTEK
Bahçeli, “Anayasada ne yapacaksın, yandaş medyayı topla açıkla; millet okusun bilsin. Okyanus ötesi pazarlıklarla mı, İmralı canisiyle görüşmelerle mi hazırlandı herkes görsün” dedi.
Hükümetin terörle mücadele politikasını eleştiren ve Ergenekon soruşturmasıyla ordunun zayıflatıldığını söyleyen Bahçeli, “Mehmetçiğe, kahraman subaya iftira atılıyor. PKK'nın alamadığı intikamı sen AKP olarak alamazsın. Eğer bu söylediklerim yanlışsa, mahkemeleri hızlandır. Haklıyı haksızı ayıkla, ülkeyi şaibe altında bırakma. O Mehmetçik bu ülke için lazım. Güçlü bir orduyu öteleyemezsin, örseleyemezsin, böyle bir hakkın yok” şeklinde konuştu.
''TOKİ'Yİ ELE ALACAĞIM''
TOKİ'Yİ iyi incelemek gerektiğini söyleyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''İktidar olursak bu TOKİ'yi yalnız başına ele alacağım. Evler hangi arsanın üzerinde yapıldı, müteahhitler ne kadar haksız kazanç sağladı, AKP yandaşları nasıl palazlandı, kırmızı halılar nasıl döşenmiş, sanal açılışlar nasıl yapılmıştır? Toplu iğne ucu kadar bırakmayana kadar araştıracağız. TOKİ Başkanı istifa etmiş. Neden ayrılıyorsun? Çok güzel hizmet veriyordun. Başbakan'ın gözbebeğiydin. Çok yüksek meblağlar üzerinde tek kişi olarak kalem oynatıyorsun. Korktun mu? Korktuğun için meclise mi sığınıyorsun? Dokunulmazlık şemsiyesi altına mı girmeye çalışıyorsun? Ne yaparsanız yapın Yüce Divan'dan ne Başbakan ne bakanlar ne de TOKİ'nin başkanı kurtulacaktır.''
DOKUNULMAZLIK TARTIŞMASI
Recep Tayyip Erdoğan'ın televizyonlara ilk çıktığı dönemde dokunulmazlığın kaldırılacağını söylediğini, milletvekili olduktan sonra meclise dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin iki tezkere geldiğini söyleyen Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın verdiği sözleri hiç hatırlamadığını savundu.
Bahçeli şunları kaydetti:
''Dokunulmazlık şemsiyesine sığınarak yoluna devam etmeyi yeğlemiştir ama o iki tezkere oradadır. Adalet ve Kalkınma Partisi, aldatma ve kandırma partisi haline dönüştürülmüştür. Bütün bunlardan korkuyor ve üzerine gelinmesini engellemek amacıyla devletin imkanlarını korku salmak için kullanıyor. Kendisinden olmayan belediyeleri her gün teftiş altına alır. Bütün bunlardan sonra kalkar mecliste duygulanır, yutkunur, ağlaması gereken yerde ağlar. Başbakan Yardımcısı görür, 'biz kader arkadaşıyız' der. O da ağlar. Milletvekilleri durur mu hepsi ağlıyor. Mecliste topluca ağlandığını bilseydim kağıt mendil gönderirdim ki gözyaşlarını silsinler diye. İster ağlasın, ister şarkı söylesin ki bildiği tek şarkı var, 'Beraber yürüdük biz bu yollarda'. Ağlamaktan başka bir halini gördünüz mü? Gün gelecek nasıl iktidara gelmişsen birlikte yürüyerek geldiğin arkadaşlarla uzaklaşacaksın. Ne kadar sulu gözlü olursan ol, adalet önünde hesabını vereceksin.''
MHP Buca İlçe Binası önünde kurulan platformda vatandaşlara konuşan Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Siirt'ten milletvekili seçilmesini eleştirerek, ''Siirt'te bir AKP'li vekil istifa ediyor yerine ara seçim yapılması ihtiyacı doğuyor. Ara seçimde birtakım yasa değişikliği ile bir parti de onlara destek vererek Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili olması sağlanıyor. Başbakan bu kez 59. Hükümet'in kurucusu olarak geliyor. 116 günde ne oldu? Alacakaranlıkta bir Başbakanın doğuş hikayesi, bir gün tarih tarafından yazılacak'' dedi.
İktidarın doğuşunun ''şüpheli'', yürüyüşünün de ''karanlık'' olduğunu savunan Bahçeli, ekonomide ''sat kurtul'', milli sorunlarda ise ''ver kurtul'' anlayışı ile ülkenin yönetilmeye çalışıldığını öne sürdü.
Yolsuzluk ve kayıt dışının artığını ileri süren Bahçeli, ''Hanedanlar, yandaşlar palazlandı. İşsizlik artıyor, iş bulanlar da kapanan fabrikalardan çıkarılıyor. Yoksulluk ve açlık sınırının altında kalan nüfus çoğalıyor'' dedi.
LİBYA'DAN SONRA SIRA TÜRKİYE'DE
Libya'daki ayaklanmaya değinen, aynı senaryonun Türkiye'de de uygulamaya konabileceğini iddia eden Bahçeli, Bahçeli, " Eğer Libya’da iç savaşı destekleyen güçler, hedeflediklerine ulaşırlarsa tehlike kapıda, aynı senaryo Türkiye için de işleyecek uygulamaya konulacak” dedi.
ENGİN ALAN'A DESTEK
Bahçeli, “Anayasada ne yapacaksın, yandaş medyayı topla açıkla; millet okusun bilsin. Okyanus ötesi pazarlıklarla mı, İmralı canisiyle görüşmelerle mi hazırlandı herkes görsün” dedi.
Hükümetin terörle mücadele politikasını eleştiren ve Ergenekon soruşturmasıyla ordunun zayıflatıldığını söyleyen Bahçeli, “Mehmetçiğe, kahraman subaya iftira atılıyor. PKK'nın alamadığı intikamı sen AKP olarak alamazsın. Eğer bu söylediklerim yanlışsa, mahkemeleri hızlandır. Haklıyı haksızı ayıkla, ülkeyi şaibe altında bırakma. O Mehmetçik bu ülke için lazım. Güçlü bir orduyu öteleyemezsin, örseleyemezsin, böyle bir hakkın yok” şeklinde konuştu.
''TOKİ'Yİ ELE ALACAĞIM''
TOKİ'Yİ iyi incelemek gerektiğini söyleyen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''İktidar olursak bu TOKİ'yi yalnız başına ele alacağım. Evler hangi arsanın üzerinde yapıldı, müteahhitler ne kadar haksız kazanç sağladı, AKP yandaşları nasıl palazlandı, kırmızı halılar nasıl döşenmiş, sanal açılışlar nasıl yapılmıştır? Toplu iğne ucu kadar bırakmayana kadar araştıracağız. TOKİ Başkanı istifa etmiş. Neden ayrılıyorsun? Çok güzel hizmet veriyordun. Başbakan'ın gözbebeğiydin. Çok yüksek meblağlar üzerinde tek kişi olarak kalem oynatıyorsun. Korktun mu? Korktuğun için meclise mi sığınıyorsun? Dokunulmazlık şemsiyesi altına mı girmeye çalışıyorsun? Ne yaparsanız yapın Yüce Divan'dan ne Başbakan ne bakanlar ne de TOKİ'nin başkanı kurtulacaktır.''
DOKUNULMAZLIK TARTIŞMASI
Recep Tayyip Erdoğan'ın televizyonlara ilk çıktığı dönemde dokunulmazlığın kaldırılacağını söylediğini, milletvekili olduktan sonra meclise dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin iki tezkere geldiğini söyleyen Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın verdiği sözleri hiç hatırlamadığını savundu.
Bahçeli şunları kaydetti:
''Dokunulmazlık şemsiyesine sığınarak yoluna devam etmeyi yeğlemiştir ama o iki tezkere oradadır. Adalet ve Kalkınma Partisi, aldatma ve kandırma partisi haline dönüştürülmüştür. Bütün bunlardan korkuyor ve üzerine gelinmesini engellemek amacıyla devletin imkanlarını korku salmak için kullanıyor. Kendisinden olmayan belediyeleri her gün teftiş altına alır. Bütün bunlardan sonra kalkar mecliste duygulanır, yutkunur, ağlaması gereken yerde ağlar. Başbakan Yardımcısı görür, 'biz kader arkadaşıyız' der. O da ağlar. Milletvekilleri durur mu hepsi ağlıyor. Mecliste topluca ağlandığını bilseydim kağıt mendil gönderirdim ki gözyaşlarını silsinler diye. İster ağlasın, ister şarkı söylesin ki bildiği tek şarkı var, 'Beraber yürüdük biz bu yollarda'. Ağlamaktan başka bir halini gördünüz mü? Gün gelecek nasıl iktidara gelmişsen birlikte yürüyerek geldiğin arkadaşlarla uzaklaşacaksın. Ne kadar sulu gözlü olursan ol, adalet önünde hesabını vereceksin.''