Has Parti Genel Başkanı Kurtulmuş Antalya'da

’Yerel Televizyonlar, Yerel Medya’ adlı toplantı için Antalya’ya gelen HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, cuma namazını Meltem Mahallesi’nde bulunan Osman Gazi Cami’nde kıldıktan sonra Cumhuriyet Meydanı’nda yürüyerek vatandaşlarla ve esnafla sohbet etti, karşılaştığı turistlerle tokalaştı. Daha sonra toplantının yapıldığı Talya Otel’e geçen Kurtulmuş, yaptığı konuşmada gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Dün Ankara Ostim ve İvedik Organize Sanayi Bölgesi’nde meydana gelen patlamalarda yaşamını kaybedenlere Allahtan rahmet dileyen Numan Kurtulmuş, hükümetin ’Çalışma Yasası’ konusunda kapsamlı bir plan beklediğini söyledi. "Çok ibretli bir şeklide torba yasa adı altında bir takım yasanın gündeme gelmesi ile patlamanın olması kaderin cilvesi gibi garip bir tesadüf" diyen HAS Parti Genel Başkanı Kurtulmuş, 8 yıldır iktidarda bulunan iktidarın, insanların çalışma hayatını daha sıhhatli yürütebilmesi içinyasal düzenlemenin yapılmış olması gerektiğini savundu. Kurtulmuş, Türkiye’de iş güvenliğinde büyük boşluklarında olduğunu hatırlattı. "REFERANDUMUN ÜZERİNDEN BEŞ AY GEÇTİ, ANAYASAL BİR DEĞİŞİKLİK YOK" Türkiye’nin son günlerde iki konuyu çok konuştuğunu, bunlardan birinin iki partili sistem, diğerinin ise başkanlık sistemi olduğunu belirten Numan Kurtulmuş, başkanlık sisteminin darbe yapısı olduğunu savundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 12 Eylül darbesi ürünü Anayasayı eleştirmesine rağmen hiçbir şey yapmadığını aktaran Kurtulmuş, "Referandum yapılmasının üzerinden 5 ay geçmesine rağmen oy toplayan siyasi irade bu konunun aşılması için kılını dahi kıpırdatmamıştır. 12 Eylül rejiminden yana olan biriktidardır" şeklinde konuştu. Kendisinin iki partili bir sistem istemediğini söyleyen Kurtulmuş, Kenan Evren’in sözlerinin dün gibi kulağında olduğunu, askeri darbe sonrası iki partili sistemin yapıldığını açıkladı. BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN MISIR KONUSUNDA TAVRI ÇOK NET DEĞİL HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş konuşmasında Başbakan Erdoğan’ın Mısır’da yaşananlarla ilgili daha sert bir duruş sergilemesi gerektiğini savundu. Orta Doğu’da çıkan olayların küresel medeniyet krizinin yansımaları olduğunu belirten Kurtulmuş, bu ülkelerde yönetim şekillerinin aynı kalarak devam etmesi durumunda büyük gıda, petrol, enerji ve su krizlerinin olacağını hatırlattı. Daha özgür ve paylaşımcı bir dünya için herkesin seferber olması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, sözlerini şöylesürdürdü: "Bu olayın üzerine günlük magazinsel olarak yaklaşılmaması gerekir. Bu olayın üzerinde çok faza durulmuyor. Batı dünyası her fırsatta özgürlüklerden bahsediyor. Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek konusunda batı dünyasından net ve açık bir telkin gelmedi. Orta Doğu’da yaşayan Firavunlar ve kanunlar devri sona eriyor. Duamız fikrimiz Mısır’ın, Tunus’un mazlum halkının yanındadır. Ümit ediyoruz ki en kısa sürede halkın istediği sonuç ortaya çıkar. Başta Türkiye’nin Başbakanı olmak üzere yetkililer ne manayageldiği çok net olmayan kararsız cümlelerle Mısır konusundaki görüşlerini ortada tutamazlar. Sadece Mübarek’e tavsiyede bulunmak yetmez. Bu anlamda devletin ve milletimizin bütünüyle Mısır halkının demokratik taleplerinin yanında olduğunu cümle aleme Türkiye en yüksek perdede söylemek zorundadır." 2010 YILINDA İÇKİ TÜKETİMİ 2002 VERİLERE GÖRE 4 KAT ARTTI Kıyı bölgelerindeki ’içki’ tartışmasına da değinen Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan’ın ’aksırıncaya kadar, tıksırıncaya kadar içiliyor’ sözlerini hatırlatarak, "Tevfik Fikret ’Yiyen efendiler yiyin, bu anı iştihal sizin. Aksırıncaya tıksırıncaya kadar yiyin derken, çilingir sofrasında içki içen vatandaşı kastetmiyor. Devletin kamunun kaynaklarından aksırıncaya kadar tıksırıncaya kadar yemekten bahsediyor. Bölge davranmayın diye uyarıyor. Bunu da açık bir şekilde söylüyor. Şu an bir taraf zannedersiniz ki AKParti iktidara geldi içki tüketimi azaldı, diğer taraf da zannedersiniz ki AK Parti iktidarda bunlar bizim içkimize dokunur. Bunlar bize içirtmeyecek. Bunun üzerinden siyasi bir tartışma yapılıyor. Ben de merak ettim. 8 yıldır AK Parti iktidarda. Bu kadar müdahale var mı yok mu inceledim. 2002 yılında devletin resmi rakamı, 2002 yılında Türkiye’de içki tüketimi 583 milyon litre. 2010 yılında ise içki tüketimi 2 milyar litre. AK Parti döneminde 4 katı içki tüketimi artmış. CHP’ye sorsanız AK Parti içkiyiengelliyor, Ak Parti’ye sorsanız gençleri içkiden kurtarıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye’de içkiye başlama yaşı 11’e düşmüştür. Artık Türkiye’de ilkokul düzeyinde çocuklarımız içki ile tanışıyor. Asıl toplumsal mesele, bunun önlenmesi. Devletimizin bunu azaltması. Bunun için biz iktidar ve muhalefet bunu düşüneceğiz derken, olmayan bir şeyin üzerinde hayali bir tartışma yaratılıyor" dedi. HERKES İSTEDİĞİ YAŞAM TARZINA ÖZGÜRCE SAHİP OLACAKTIR Kars’taki tartışılan heykel ile ilgili olarak Kurtulmuş, "Tarihi koruma kurulu heykeli yıkma kararı almış. Heykel yıkılacak. Başbakan bunu görmüş, kullanıyor bu heykeli. Diyor ki, ’Toplumundan en azından yarısı bu heykele bakıp ucube diyor. Öteki de diyor ki şahane. Sağcılar bu tarafa, solcular bu tarafa. Heykelciler bir tarafa, heykel karşıtı olanlar bir tarafa. Buna basit siyaset derler. Bu 1990 öncesi soğuk savaşın siyaseti. Bu devir bitmiştir. Herkes istediği yaşam tarzına özgürce sahip olacaktır.Herkes özgür ve eşit TC yurttaşları olacaktır. Herkes bu memlekette dini inancını ister yapar ister hiç yapmaz. Ona karışmanın devletimizin hakkı yoktur.Devletin üzerine düşense Türkiye’yi esenlik yurdu haline getirecek anayasa değişikliklerini yapmaktır" diye konuştu.