Kayısıda ‘akreditasyon’ Dönemi
Dünya kuru kayısı üretiminin yüzde 80`ini karşılayan Malatya`da valiliğin girişimleriyle Kayısı Akreditasyon Kurumu oluşturuldu.
Türkiye Akreditasyon Kurumu(TÜRKAK)`ndan da onay alan kurum, kuru kayısı, kayısı çekirdeği, üretim normları başlıkları altında bahçe tanzimi, kayısı hasadı, kükürtleme, kurutma gibi işlemler başta olmak üzere üretimden satışa 11 evreyi standart hale getirecek. Akredite olmak isteyen üreticilerin bahçelerine `turuncu bayrak` verilerek üretimin her aşaması denetlenecek.
Malatya Valisi Ulvi Saran, Malatya`nın 400 bin ton yaş, 100 bin ton kuru ürün ile dünya kayısı pazarında söz sahibi olduğunu söyledi. 60 bin ailenin geçimini sağlayan kayısının kente 380 milyon dolar gelir kazandırdığını belirten Saran, kayısıda hijyen ve kalite koşullarını kalıcı hale getirmek için bu akreditasyon birimini oluşturduklarını dile getirdi. Kayısının dalından, ihracatına kadar olan süreçte pek çok aşamadan geçtiğini anlatan Saran, ürünün toplanması, işlenmesi, kurutulması ve muhafaza edilmesi gibi konularda belirli standartlar oluşturmayı amaçladıklarını vurguladı. Sağlık ve kalite koşullarına uygun üretim amaçladıklarını kaydeden Vali Saran şunları dile getirdi: "Kayısı üretimi yapan yetiştiriciler ürünlerini yetiştirme koşullarını düzeltecek. Belki girdi maliyetlerini artacak ama ürünün toplam değeri artacağı için gelir artışı daha fazla olacak. Akreditasyon kurumu sayesinde kayısının dünya pazarına en iyi şekilde çıkması sağlanacak."
Kayısı Akreditasyon Kurumu`nun TÜRKAK tarafından akredite edildiğini ifade eden Saran, kurumun personel kadrosunun belirlenme aşamasında olduğunu, yakın zamanda çalışmaya da başlayacağını aktardı. Sisteme katılmanın gönüllülük esasına göre olduğuna değinen Vali Ulvi Saran, konuyla ilgili açıklamasında şunları ifade etti: "Bu akreditasyon çalışması Türkiye`de herhangi bir gıda ile ilgili olarak tüm aşamalarını kapsayacak şekilde ilk yapılanmadır. Uygulamanın işlerlik kazanması ile kayısının prestijini, rekabet edebilirliği ve pazar payı artacak, markalaşmasına katkı sağlanacak, meyvenin üretimine bir standart getirilerek üretimde kalite artacak. Kayısı da başarı sağlanırsa akreditasyon işlemi, fındık, üzüm, incir gibi alanlara yayılmasına da örnek olabilir. Uzun vadede çalışmanın, tarımsal üretimden gayri safi milli hasılaya önemli katkı sağlayabilir."
Malatya Valisi Ulvi Saran, Malatya`nın 400 bin ton yaş, 100 bin ton kuru ürün ile dünya kayısı pazarında söz sahibi olduğunu söyledi. 60 bin ailenin geçimini sağlayan kayısının kente 380 milyon dolar gelir kazandırdığını belirten Saran, kayısıda hijyen ve kalite koşullarını kalıcı hale getirmek için bu akreditasyon birimini oluşturduklarını dile getirdi. Kayısının dalından, ihracatına kadar olan süreçte pek çok aşamadan geçtiğini anlatan Saran, ürünün toplanması, işlenmesi, kurutulması ve muhafaza edilmesi gibi konularda belirli standartlar oluşturmayı amaçladıklarını vurguladı. Sağlık ve kalite koşullarına uygun üretim amaçladıklarını kaydeden Vali Saran şunları dile getirdi: "Kayısı üretimi yapan yetiştiriciler ürünlerini yetiştirme koşullarını düzeltecek. Belki girdi maliyetlerini artacak ama ürünün toplam değeri artacağı için gelir artışı daha fazla olacak. Akreditasyon kurumu sayesinde kayısının dünya pazarına en iyi şekilde çıkması sağlanacak."
Kayısı Akreditasyon Kurumu`nun TÜRKAK tarafından akredite edildiğini ifade eden Saran, kurumun personel kadrosunun belirlenme aşamasında olduğunu, yakın zamanda çalışmaya da başlayacağını aktardı. Sisteme katılmanın gönüllülük esasına göre olduğuna değinen Vali Ulvi Saran, konuyla ilgili açıklamasında şunları ifade etti: "Bu akreditasyon çalışması Türkiye`de herhangi bir gıda ile ilgili olarak tüm aşamalarını kapsayacak şekilde ilk yapılanmadır. Uygulamanın işlerlik kazanması ile kayısının prestijini, rekabet edebilirliği ve pazar payı artacak, markalaşmasına katkı sağlanacak, meyvenin üretimine bir standart getirilerek üretimde kalite artacak. Kayısı da başarı sağlanırsa akreditasyon işlemi, fındık, üzüm, incir gibi alanlara yayılmasına da örnek olabilir. Uzun vadede çalışmanın, tarımsal üretimden gayri safi milli hasılaya önemli katkı sağlayabilir."