Muş`ta Barış Töreni
Muş`ta 2 ay önce başlayan kan davası, kanaat önderlerinin devreye girmesiyle son buldu.
Yaklaşık 2 ay önce A. ve Ö. aileleri arasında 3 kişinin yaralandığı kavgayla başlayan kan davası, düzenlenen barış töreniyle sona erdi. Hacı Şeref Camii`nde gerçekleştirilen barış törenine, Vali Ali Çınar, kanaat önderleri ve davetliler katıldı.
Kur`an-ı Kerim`in okunmasının ardından konuşan Muş Müftüsü Hasan Atlı, barışın önemine değindi. Toplumların huzurunu bozan kavga ve şiddetten uzak kalınmasını isteyen Müftü Atlı, farklı milletlerden olmamızın insanların üstünlüğü anlamına gelmediğini ve insanların en hayırlısının Allah`a en yakın olanı olduğunu vurguladı.
İslam kelimesinin barış anlamına geldiğini vurgulayan Atlı, Cenab-ı Allah`ın ahir zaman dinine barış adını verdiğini hatırlattı. Atlı, konuşmasında şunları söyledi: "Ahir zaman dinine iman eden Müslümanların barış meleği olması lazımdır. Daima ve her ortamda barışı, kardeşliği, birlik ve beraberliği yaymamız gerekir. Bir daha cahiliye adeti olan birtakım kavgalara ve ölümlere sebebiyet vermemek için bazı şeyleri yerli yerine oturtmalıyız. Toplumumuzda birlik ve beraberliği sağlamak için Müslümanlarolarak çok büyük çaba sarf etmeliyiz. Bir anlık öfkemize yenilmemeliyiz. Aklımız ön planda olmalı. Eğer biz nefsimize esir olursak bu tür olayların önü alınmaz ve toplumda büyük problemler yaşanır. Cenab-ı Allah`tan niyazımız odur ki, birlik, beraberlik içerisinde yaşayalım." Rahatsız olmasına rağmen barış törenine katıldığını ifade eden Vali Ali Çınar ise, "Müftümüz bu sulhun, dini yönünü sosyal yönü ile birleştirdi çünkü İslam sosyal bir dindir. Dinimiz huzur, barış, kardeşlik, yardımlaşma birbirimize emin olma hususunda sürekli telkininde bulunan ve nefsimizin terbiyesinde dönük olarak tavsiyelerde bulunuyor. Bunların çoğunu aslında biz biliyoruz fakat insan beşerdir. Zaman zaman şaşıyor. Allah şaşırtmasın ama az da olsa, çok seyrek de olsa öfkemizin esiri olabiliyoruz. Buöfkemiz geçtikten sonra, vicdanımızla baş başa kaldıktan sonra kendimizi hesaba çekiyoruz. Sonra, `Keşke ben bu hatayı yapmasaydım` diyerek pişmanlık hissediyoruz. Bugün burada gerçekten Ö. ve A. aileleri büyüklük göstererek kısa sürede yaşanan olumsuzluğun önüne geçti ve barış yaptı. Bunun herkese örnek olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından, aileler Kur`an-ı Kerim`in altından geçerek barıştı.
Kaynak: İHA
Kur`an-ı Kerim`in okunmasının ardından konuşan Muş Müftüsü Hasan Atlı, barışın önemine değindi. Toplumların huzurunu bozan kavga ve şiddetten uzak kalınmasını isteyen Müftü Atlı, farklı milletlerden olmamızın insanların üstünlüğü anlamına gelmediğini ve insanların en hayırlısının Allah`a en yakın olanı olduğunu vurguladı.
İslam kelimesinin barış anlamına geldiğini vurgulayan Atlı, Cenab-ı Allah`ın ahir zaman dinine barış adını verdiğini hatırlattı. Atlı, konuşmasında şunları söyledi: "Ahir zaman dinine iman eden Müslümanların barış meleği olması lazımdır. Daima ve her ortamda barışı, kardeşliği, birlik ve beraberliği yaymamız gerekir. Bir daha cahiliye adeti olan birtakım kavgalara ve ölümlere sebebiyet vermemek için bazı şeyleri yerli yerine oturtmalıyız. Toplumumuzda birlik ve beraberliği sağlamak için Müslümanlarolarak çok büyük çaba sarf etmeliyiz. Bir anlık öfkemize yenilmemeliyiz. Aklımız ön planda olmalı. Eğer biz nefsimize esir olursak bu tür olayların önü alınmaz ve toplumda büyük problemler yaşanır. Cenab-ı Allah`tan niyazımız odur ki, birlik, beraberlik içerisinde yaşayalım." Rahatsız olmasına rağmen barış törenine katıldığını ifade eden Vali Ali Çınar ise, "Müftümüz bu sulhun, dini yönünü sosyal yönü ile birleştirdi çünkü İslam sosyal bir dindir. Dinimiz huzur, barış, kardeşlik, yardımlaşma birbirimize emin olma hususunda sürekli telkininde bulunan ve nefsimizin terbiyesinde dönük olarak tavsiyelerde bulunuyor. Bunların çoğunu aslında biz biliyoruz fakat insan beşerdir. Zaman zaman şaşıyor. Allah şaşırtmasın ama az da olsa, çok seyrek de olsa öfkemizin esiri olabiliyoruz. Buöfkemiz geçtikten sonra, vicdanımızla baş başa kaldıktan sonra kendimizi hesaba çekiyoruz. Sonra, `Keşke ben bu hatayı yapmasaydım` diyerek pişmanlık hissediyoruz. Bugün burada gerçekten Ö. ve A. aileleri büyüklük göstererek kısa sürede yaşanan olumsuzluğun önüne geçti ve barış yaptı. Bunun herkese örnek olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından, aileler Kur`an-ı Kerim`in altından geçerek barıştı.