Bağımsızlıklarının 20. Yılında Türk Cumhuriyetleri Uluslararası Toplantısı
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türk Cumhuriyetleri arasındaki dayanışmanın önemine değinerek, "Dayanışma içerisinde olmayanlar tek kaldıkları süre içerisinde bazı büyük sıkıntılarla başa çıkamaz.
Dayanışma içerisinde olmak karşılıklı saygın münasebete asla gölge düşürmez" dedi.
`Bağımsızlıklarının 20. yılında Türki Cumhuriyetleri` konulu konferans Rixos Oteli`nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, AK Parti Milletvekili Ahmet İyimaya, Ankara Valisi Aladaddin Yüksel, yabancı misyon şefleri ve çok sayıda basın mensubunun katılımıyla başladı. Cumhurbaşkanı Gül yaptığı konuşmada tek kalan olan devletlerin gerekli gelişmeyi gösteremediği ifade etti. Gül, 20. yüzyılın Türkler açısından acılara, gözyaşına şahit olunan bir yüzyıl olduğunu belirterek, Türk ve İslam dünyasının amiral gemisi olan Osmanlı İmparatorluğu`nun sona erdiğini ve anayurttaki devletlerin önce Rusya İmparatorluğu ve daha sonra da Sovyetlerin egemenliğine geçtiğini anlattı. İki mucizeden bahseden Gül, bunların birinin 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti`nin bağımsızlığını ilanetmesi, ikincisinin ise Türki Cumhuriyetlerin bağımsızlıklarını ilan etmeleri olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, "Türk cumhuriyetleri kendilerini ispatladılar, kuruluşlarını tamamladılar, tarih karşısında sınavlarını verdiler ve bugün her birisi başı dik olarak tarihte yerini aldılar. Bizler büyük bir milletin ayrı ayrı devletleri olarak görmemiz lazım. 6 milletli tek devlet içinde hareket etmemiz lazım. Birbirimize saygı, birbirimize sevgi ama büyük bir dayanışma göstermemiz gerekir" ifadelerinikullandı
Cumhurbaşkanı Gül, dayanışmanın altını çizerek, "Dayanışma içerisinde olmayanlar tek kaldıkları süre içerisinde bazı büyük sıkıntılarla başa çıkamaz. Dayanışma içerisinde olmak karşılıklı saygın münasebete asla gölge düşürmez" dedi
Türkçe konuşan ülkeler topluluğunun yeni bir oluşuma dönüştüğünü ve bunun Türk Konseyi ismini aldığını belirten Gül, 3 Ekim Nahçivan kararını tarihi bir karar olarak yorumladı. "İnanıyorum gelecekte çok referans yapılacaktır. Geçen sene aldığımız kararla bundan sonra bu toplantıların `Türk Konseyi` adı altında yapılmasını kararlaştırdık. Önümüzdeki ay Kazakistan`da yapılacak toplantı Türk Konseyi`nin toplantısı olacaktır. Bu dayanışmanın yeni bir noktaya götürülmesinin açık bir göstergesidir" dedi
Türk Cumhuriyetleri arasındaki siyasetçilerin birbirlerini daha iyi tanımaları, tecrübelerini birbirlerine aktarmaları, işbirliği içinde olmaları için kurulan TÜRKPA`nın milletvekillerini, siyasetçileri birbirine yaklaştıran bir Parlamenterler Asamblesi olduğunu ifade eden Gül, Türksoy`un ise ortak kültürü, tarihi geleceğe taşımak için en iyi müessese olduğunu bildirdi. Gül, "Memnuniyetle ifade etmek isterim ki Türk Cumhuriyetlerinin Cumhurbaşkanlarıyla büyük bir dostluk, samimiyet ve büyük bir birlikiçerisindeyiz. Bunun görünür olmasından hiç çekinmiyoruz. Türkler açık ve şeffaf işbirliği içindeyiz. Bu da hakkımızdır. Eğer biz kendimizi tek bir milletin parçaları olarak görüyorsak, bu milletin fertlerinin, toplulukların, devletlerinin yakın işbirliği içerisinde olmaları da en tabi haklarıdır" şeklinde konuştu
Çok önemli projelerin gerçekleştirildiğini belirten Gül, bu projelere yenilerini eklenmesinin önemini altını çizdi. 6 ülkenin yeni projeler üretmek için yoğun çalışmalar yaptığını ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, "20 yıl içerisinde Türk cumhuriyetleri çok zor koşullarda kendilerini kanıtladılar, bununla gurur duyuyorum. Hangi ülkeye gitsek, gerçekten büyük bir gurur duyuyorum" dedi
En önemli sınavın Türkiye de dahil olmak üzere ülkeleri geleceğe hazırlamak olduğunu altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, bu yönde reformların yapıldığına dikkat çekti. Gül, gerçekçi olanın, kendisini yenileyen ülkelerin, köklü reformlar yapan ülkelerin o derece güçlü olacağını söyledi
Kaynak: İHA
`Bağımsızlıklarının 20. yılında Türki Cumhuriyetleri` konulu konferans Rixos Oteli`nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, AK Parti Milletvekili Ahmet İyimaya, Ankara Valisi Aladaddin Yüksel, yabancı misyon şefleri ve çok sayıda basın mensubunun katılımıyla başladı. Cumhurbaşkanı Gül yaptığı konuşmada tek kalan olan devletlerin gerekli gelişmeyi gösteremediği ifade etti. Gül, 20. yüzyılın Türkler açısından acılara, gözyaşına şahit olunan bir yüzyıl olduğunu belirterek, Türk ve İslam dünyasının amiral gemisi olan Osmanlı İmparatorluğu`nun sona erdiğini ve anayurttaki devletlerin önce Rusya İmparatorluğu ve daha sonra da Sovyetlerin egemenliğine geçtiğini anlattı. İki mucizeden bahseden Gül, bunların birinin 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti`nin bağımsızlığını ilanetmesi, ikincisinin ise Türki Cumhuriyetlerin bağımsızlıklarını ilan etmeleri olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, "Türk cumhuriyetleri kendilerini ispatladılar, kuruluşlarını tamamladılar, tarih karşısında sınavlarını verdiler ve bugün her birisi başı dik olarak tarihte yerini aldılar. Bizler büyük bir milletin ayrı ayrı devletleri olarak görmemiz lazım. 6 milletli tek devlet içinde hareket etmemiz lazım. Birbirimize saygı, birbirimize sevgi ama büyük bir dayanışma göstermemiz gerekir" ifadelerinikullandı
Cumhurbaşkanı Gül, dayanışmanın altını çizerek, "Dayanışma içerisinde olmayanlar tek kaldıkları süre içerisinde bazı büyük sıkıntılarla başa çıkamaz. Dayanışma içerisinde olmak karşılıklı saygın münasebete asla gölge düşürmez" dedi
Türkçe konuşan ülkeler topluluğunun yeni bir oluşuma dönüştüğünü ve bunun Türk Konseyi ismini aldığını belirten Gül, 3 Ekim Nahçivan kararını tarihi bir karar olarak yorumladı. "İnanıyorum gelecekte çok referans yapılacaktır. Geçen sene aldığımız kararla bundan sonra bu toplantıların `Türk Konseyi` adı altında yapılmasını kararlaştırdık. Önümüzdeki ay Kazakistan`da yapılacak toplantı Türk Konseyi`nin toplantısı olacaktır. Bu dayanışmanın yeni bir noktaya götürülmesinin açık bir göstergesidir" dedi
Türk Cumhuriyetleri arasındaki siyasetçilerin birbirlerini daha iyi tanımaları, tecrübelerini birbirlerine aktarmaları, işbirliği içinde olmaları için kurulan TÜRKPA`nın milletvekillerini, siyasetçileri birbirine yaklaştıran bir Parlamenterler Asamblesi olduğunu ifade eden Gül, Türksoy`un ise ortak kültürü, tarihi geleceğe taşımak için en iyi müessese olduğunu bildirdi. Gül, "Memnuniyetle ifade etmek isterim ki Türk Cumhuriyetlerinin Cumhurbaşkanlarıyla büyük bir dostluk, samimiyet ve büyük bir birlikiçerisindeyiz. Bunun görünür olmasından hiç çekinmiyoruz. Türkler açık ve şeffaf işbirliği içindeyiz. Bu da hakkımızdır. Eğer biz kendimizi tek bir milletin parçaları olarak görüyorsak, bu milletin fertlerinin, toplulukların, devletlerinin yakın işbirliği içerisinde olmaları da en tabi haklarıdır" şeklinde konuştu
Çok önemli projelerin gerçekleştirildiğini belirten Gül, bu projelere yenilerini eklenmesinin önemini altını çizdi. 6 ülkenin yeni projeler üretmek için yoğun çalışmalar yaptığını ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, "20 yıl içerisinde Türk cumhuriyetleri çok zor koşullarda kendilerini kanıtladılar, bununla gurur duyuyorum. Hangi ülkeye gitsek, gerçekten büyük bir gurur duyuyorum" dedi
En önemli sınavın Türkiye de dahil olmak üzere ülkeleri geleceğe hazırlamak olduğunu altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, bu yönde reformların yapıldığına dikkat çekti. Gül, gerçekçi olanın, kendisini yenileyen ülkelerin, köklü reformlar yapan ülkelerin o derece güçlü olacağını söyledi