60 yıldan bu yana Kuvvetli Mahallesinde hayıt ağacı dallarından küfe ören Çimenci daha önce köy olan mahallede eskiden daha çok ailenin küfe işi ile geçindiğini belirtti.Özellikle geçmişte Ödemiş`te tütün yaygınken küfelerin daha çok kullanıldığını belirten Çimenci, “Plastiğin gelişi bizim mesleğin gidişi oldu. Ben bu iş babamdan, babam da dedesinden devralmış. 15 yaşından beri bu işi yapıyorum. Benden sonra bu işi yapacak kimse yok. 4 oğlum var hiçbirine bu işi öğretmedim. Çünkü bir geleceği yok. Eskiden her evde bulunurdu. Şimdi hem maliyet yüksek, hem de ilgi az. Plastik elbette önümüze geçti” dedi.Bir zamanlar tütünden, elmaya, patlıcana kadar birçok ürünün küfelerle taşındığını ve pazarlara getirildiğini hatırlatan Çimenci, “Şimdi sadece yeşillik satıcıları küfe kullanıyor. İzmir`den birkaç pazarcı gelip alıyor. Bir küfenin hazırlanışı çok zahmetli. Yaklaşık 3,5 saat sürüyor. Beydağ ve Kiraz derelerinden getirttiğimiz hayıt dallarını önce havuzda bekletiyoruz. Sonra bıçkı ve yargeç ile örülebilir hale getiriyoruz. Hiçbir aşamada basit el aletleri dışında makine kullanmıyoruz” diye konuştu. Tarımsal üretimin de teknoloji ile birlikte değiştiğini belirten Çimenci, “Ödemiş`te eskiden daha fazla çeşit ürün ekilirdi. Şimdi bir patates, bir mısır. Başka da bir şey yok. Bu küfeler yıllarca tarımın yükünü çekti. Bir küfe en az 70-80 kilo yüke dayanabiliyor. Yıllarca önce yaptığım hala kullanılan küfeler var. Ama artık vatandaş basit olan plastiği tercih ediyor. Bu mesleğin benden sonra devam ettirecek kimse olmaması beni çok üzüyor” ifadelerini kullandı.
