Ey ahlak neredesin üç kez kapıya vur belki AKP duyar
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında hükümete yüklendi. Son günlerde yapılan zamları eleştiren Kılıçdaroğlu, köstebek iddiasıyla ilgili yeni bilgiler verdi.
Kamer Genç'in fenerle gezmesine de değinen Kılıçdaroğlu 'AK Parti'den öyle birini bekliyorum ki belki bu ahlaksızlığı görür de bu rezalete son verin der' dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı iddialar sonrası 'Külliyen yalandır' açıklaması yapan Beşir Atalay'a 'Söylediklerim külliyen doğrudur' diye çıkışan CHP Lideri, 'Köstebek iddiaları sonrası AK Parti'nin içinde yaşadığı sendromu fıkrayla özetledi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı açıklamalar şöyle:
Geçen hafta anlattığım süreç sonrası gelecek cevapları bekledim. Beşir Atalay’a söyledikleri 'Külliyen yalandır' dedi. Anladım ki tamamı 'külliyen doğru'... Çünkü bana şurası yanlış, burası yanlış demesi lazım. Ama diyemiyor... Vallahi de billahi de anlattıklarımın tamamı 'külliyen doğru'... Yazılı açıklama sonrası Kanal 24'e çıkacak Beşir Atalay ve iddialara cevap verecek. Açtım izledim. Size bir medya klasiğinden örnek vereceğim.
Önce Sayın Başbakan'ın haberi verildi uzun uzun, ardından MHP Liderinin verildi, sonra BDP Liderinin haberi verildi. Benim haberim verilirken bir satır verildi ve Beşir Atalay'ı canlı yayına getirdiler. Ben o tarihte bölgenin milletvekiliyim benim ofisimden elbette telefon edilebilir dedi. Sanki birisini senin ofisinden telefon edilemez dedi. Unutmasın ki karşısında CHP var. Bakanlıktan arandıktan 3 dakika sonra siz Deniz Feneri şüphelisi Mustafa Çelik'i arıyorsunuz. Bu durum şüphe oluşturuyor. Veli Korkmaz diyor ki bu tamamen tesadüf olur. Cep telefondan arıyorsunuz ve sabit telefona geçiyorum diyorsunuz neden? Bu da benim sıkça yaptığım bir yöntemdir. Cepten uzun konuşma yapmam. Ayrıca ailem de konuşacaktı o nedenle sabit telefondan aradım.
Diyorum ya konuştukça batıyorlar. Birincisi şu, koruma müdürü Kırıkkale Belediye Başkanını resmi telefondan arıyor. Ne yapması lazım eğer arkadaşıysa Mustafa Çelik'i aynı telefondan araması lazım. Bir başkasının üzerine kayıtlı olan cep telefonundan arıyor ve sabit numara istiyor. Geliyorum başka bir yalana. Allah aşkına gecenin yarısında belediyeden mi görüşüyorsunuz. Sen aileni çoluk çocuğunu belediyeye mi getirdin. Sabit telefon belediyenin telefonu. Sayın Beşir Atalay bir başka programda diyor ki benim ofisimden herkes aranır diyor. Bakanın gerek duyduğu kişiler aranır oradan. Orası yolgeçen hanı mı? Ayrıca milleti kandırıyorsun, sen o tarihte Ankara'nın milletvekilisin Beşir Atalay. Neden milleti kandırıyorsun.
Ey ahlak neredesin üç kez kapıya vur, belki AKP duyar! Gece 14 Ekim'de haber veriyorsunuz. 15 Ekim delilleri karartmak için bir günüz var... 16 Ekim'de bomba patlıyor.
Bir fıkra anlatayım size... Adam şüpheleniyor karım beni aldatıyor mu diye. Bir dedektif tutuyor. Olur diyor bu benim görevim. Parasını alıyor başlıyor izlemeye. Adam sabah işe gittikten sonra kadın süslenip dışarı çıkıyor, genç yakışıklı biriyle buluşuyor. Adam hepsini fotoğraflıyor. Sonra eve gidiyorlar. Kadın soyunur. Bakıyor ki perdeler açık. Hemen perdeleri kapatıyor. Dedektif de adama gidip, 'Kusura bakma gerisini tespit edemedik perdeleri kapattılar'... Adam da 'Görüyor musun yine tespit edemedik diyor.
Bir yargı cümlesi var... 'hırsız evin içindeyse kilit işe yaramaz' Eğer bir insanın ar damarı patlamışsa yapılacak bir şey yoktur. Ne kadar belge koyarsanız koyun ortaya yine de bana mısın demez. Başbakan ayakları yerden kesildikten sonra Alman Vakıfları aracılığıyla CHP'li belediyeler aldıkları kredilerle PKK'ya finans desteği sağlıyorlarmış. Ben Başbakan'a çağrı yaptım. Bir başbakan karnından konuşmaz. Hemen o belediyeleri bugün açıklasın. Hem de televizyonların ve basının önünde dedim. Sesini çıkardı mı? Hayır... CHP'li belediyelere iftira atıyorsun sen. İftira atmak bir Başbakan'a yakışır mı? 1 hafta süre var... Konuşmazsa gensoru vereceğiz. Meclis'te anlatır.
Başbakan bizi kendi partisiyle karıştırmasın. Biz temiz insanlarız. Biz bu memlekette tüyü bitmemiş yetimin hakkı yenmesin istiyoruz. Biz bu memlekette ahlak egemen olsun istiyoruz. Bunu istiyoruz ama suçlu ilan ediliyoruz. Ben ona öyle örnekler veririm ki altından kalkamaz. Biz yolsuzlukların üzerine gidiyoruz. o yolsuzluk yapanların sırtını sıvazlıyor. Arama kararından önce adamlara haber verdiler. Senin kılın bile kıpırdamıyor. 9 yıldır iktidardalar. 9 yılda her şeyi har vurup harman savurdular. AKP halkın sofrasına el uzatmaya başladı. Neyle zamlarla... Bu zamlar halkın en fazla paraya ihtiyacı olduğu dönemde zam furyasıyla karşı karşıya kaldılar. Hiç endişelenmeyin daha turpun büyüğü heybede. Daha yeni zamlar gelecek. Hem zam yapıyorlar, hem de milletle alay ediyorlar. Bir de bunlar her birisi ayrı telden çalıyor.
Maliye Bakanı: Cari açığı indirmek için diyor...
Ekonomi Bakanı: Vergi gelirlerini bir arada tutmak için yaptık diyor...
Bir başka bakan da bu zamlar vatandaşı çok etkilemeyecek diyor.
Kaza ile CHP'den iki kişi ayrı şeyi söylese ne olurdu? Şu medyanın haline bakın Allah aşkına. Kimse korkudan kalem oynatamıyor. Başbakan da 'Porshe yerine Fiat'a binin diyor... Sanki gemicikleri olan bizmişiz gibi. Siz köşeyi döndünüz. Yırtık ayakkabı ile siyaseti girip şimdi nerelerde oturuyorsunuz. Bu millet bilmiyor mu bunu. Bir başkası da sıkılmadan 'zamlara güncelleme yaptık' diyor. Karaman'da bir emekli de diyor ki, 'Bizim emekli aylıklarında da güncelleme yapacaklar mı?'
Ben de dedim ki, 'Siz de güncelleme yapılmasına gerek yok. Siz refah içinde yaşıyorsunuz. Allah bilir Porshe'a biniyorsunuzdur ve benden gizliyorsunuzdur'... Şimdi ben merak ediyorum bu halk doğalgaz yerine tezek mi yaksın? Ekmek bulamayanlar da pasta yesin diyecek Başbakan ben ondan da eminim. Bunların ruh halini iyi anlamanız gerekiyor. Bunların yaptıkları bir bilgisizlik ürünü değildir. Bu hükümet artık halka yabancılaşmış bir hükümettir. Eğer zamlara gerekçe olarak 'Porshe' diyorsan halktan uzaklaşmışsın demektir. Kendilerinin bir eli yağda bir eli bağda. Halk perişanmış hiç umurlarında değil. Bunlar halkı tamamen unuttular. 2001'de diyorlar ki bizim cari açığımız 42.2 milyar dolar olacak diyorlar... Gerçekleşen ne 72 milyar dolar... Sevsinler senin vizyonunu... Bir de vizyon sahibiyiz diyorlar. Zam yapıyorlar, 'cari açık' var diyorlar. Yahu cari açığı biz mi yapıyoruz. 9 yıldır gelinen nokta ahlaksız rant ekonomisin doğduğu bir sonuçtur. 9 yıl boyunca birileri havadan zengin edilmiştir. Havadan derken havdan değil tabi. Birilerinin cebinden alacaksın, birilerine aktaracaksın. Bu durumda fatura da halka çıkıyor.
Kamer Bey fenerle geziyorsun öyle mi? O Feneri elinizde tutun ve gezdirin. Belki Fenerin ışığını ahlaklı bir adam görür de 'Ya şu rezalete son verin' diye söylenir. Onu istiyorum. AKP çözümün partisi olmaktan çıkmıştır. Halkın çıkarlarını savunan parti artık CHP'dir.
Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı iddialar sonrası 'Külliyen yalandır' açıklaması yapan Beşir Atalay'a 'Söylediklerim külliyen doğrudur' diye çıkışan CHP Lideri, 'Köstebek iddiaları sonrası AK Parti'nin içinde yaşadığı sendromu fıkrayla özetledi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı açıklamalar şöyle:
Geçen hafta anlattığım süreç sonrası gelecek cevapları bekledim. Beşir Atalay’a söyledikleri 'Külliyen yalandır' dedi. Anladım ki tamamı 'külliyen doğru'... Çünkü bana şurası yanlış, burası yanlış demesi lazım. Ama diyemiyor... Vallahi de billahi de anlattıklarımın tamamı 'külliyen doğru'... Yazılı açıklama sonrası Kanal 24'e çıkacak Beşir Atalay ve iddialara cevap verecek. Açtım izledim. Size bir medya klasiğinden örnek vereceğim.
Önce Sayın Başbakan'ın haberi verildi uzun uzun, ardından MHP Liderinin verildi, sonra BDP Liderinin haberi verildi. Benim haberim verilirken bir satır verildi ve Beşir Atalay'ı canlı yayına getirdiler. Ben o tarihte bölgenin milletvekiliyim benim ofisimden elbette telefon edilebilir dedi. Sanki birisini senin ofisinden telefon edilemez dedi. Unutmasın ki karşısında CHP var. Bakanlıktan arandıktan 3 dakika sonra siz Deniz Feneri şüphelisi Mustafa Çelik'i arıyorsunuz. Bu durum şüphe oluşturuyor. Veli Korkmaz diyor ki bu tamamen tesadüf olur. Cep telefondan arıyorsunuz ve sabit telefona geçiyorum diyorsunuz neden? Bu da benim sıkça yaptığım bir yöntemdir. Cepten uzun konuşma yapmam. Ayrıca ailem de konuşacaktı o nedenle sabit telefondan aradım.
Diyorum ya konuştukça batıyorlar. Birincisi şu, koruma müdürü Kırıkkale Belediye Başkanını resmi telefondan arıyor. Ne yapması lazım eğer arkadaşıysa Mustafa Çelik'i aynı telefondan araması lazım. Bir başkasının üzerine kayıtlı olan cep telefonundan arıyor ve sabit numara istiyor. Geliyorum başka bir yalana. Allah aşkına gecenin yarısında belediyeden mi görüşüyorsunuz. Sen aileni çoluk çocuğunu belediyeye mi getirdin. Sabit telefon belediyenin telefonu. Sayın Beşir Atalay bir başka programda diyor ki benim ofisimden herkes aranır diyor. Bakanın gerek duyduğu kişiler aranır oradan. Orası yolgeçen hanı mı? Ayrıca milleti kandırıyorsun, sen o tarihte Ankara'nın milletvekilisin Beşir Atalay. Neden milleti kandırıyorsun.
Ey ahlak neredesin üç kez kapıya vur, belki AKP duyar! Gece 14 Ekim'de haber veriyorsunuz. 15 Ekim delilleri karartmak için bir günüz var... 16 Ekim'de bomba patlıyor.
Bir fıkra anlatayım size... Adam şüpheleniyor karım beni aldatıyor mu diye. Bir dedektif tutuyor. Olur diyor bu benim görevim. Parasını alıyor başlıyor izlemeye. Adam sabah işe gittikten sonra kadın süslenip dışarı çıkıyor, genç yakışıklı biriyle buluşuyor. Adam hepsini fotoğraflıyor. Sonra eve gidiyorlar. Kadın soyunur. Bakıyor ki perdeler açık. Hemen perdeleri kapatıyor. Dedektif de adama gidip, 'Kusura bakma gerisini tespit edemedik perdeleri kapattılar'... Adam da 'Görüyor musun yine tespit edemedik diyor.
Bir yargı cümlesi var... 'hırsız evin içindeyse kilit işe yaramaz' Eğer bir insanın ar damarı patlamışsa yapılacak bir şey yoktur. Ne kadar belge koyarsanız koyun ortaya yine de bana mısın demez. Başbakan ayakları yerden kesildikten sonra Alman Vakıfları aracılığıyla CHP'li belediyeler aldıkları kredilerle PKK'ya finans desteği sağlıyorlarmış. Ben Başbakan'a çağrı yaptım. Bir başbakan karnından konuşmaz. Hemen o belediyeleri bugün açıklasın. Hem de televizyonların ve basının önünde dedim. Sesini çıkardı mı? Hayır... CHP'li belediyelere iftira atıyorsun sen. İftira atmak bir Başbakan'a yakışır mı? 1 hafta süre var... Konuşmazsa gensoru vereceğiz. Meclis'te anlatır.
Başbakan bizi kendi partisiyle karıştırmasın. Biz temiz insanlarız. Biz bu memlekette tüyü bitmemiş yetimin hakkı yenmesin istiyoruz. Biz bu memlekette ahlak egemen olsun istiyoruz. Bunu istiyoruz ama suçlu ilan ediliyoruz. Ben ona öyle örnekler veririm ki altından kalkamaz. Biz yolsuzlukların üzerine gidiyoruz. o yolsuzluk yapanların sırtını sıvazlıyor. Arama kararından önce adamlara haber verdiler. Senin kılın bile kıpırdamıyor. 9 yıldır iktidardalar. 9 yılda her şeyi har vurup harman savurdular. AKP halkın sofrasına el uzatmaya başladı. Neyle zamlarla... Bu zamlar halkın en fazla paraya ihtiyacı olduğu dönemde zam furyasıyla karşı karşıya kaldılar. Hiç endişelenmeyin daha turpun büyüğü heybede. Daha yeni zamlar gelecek. Hem zam yapıyorlar, hem de milletle alay ediyorlar. Bir de bunlar her birisi ayrı telden çalıyor.
Maliye Bakanı: Cari açığı indirmek için diyor...
Ekonomi Bakanı: Vergi gelirlerini bir arada tutmak için yaptık diyor...
Bir başka bakan da bu zamlar vatandaşı çok etkilemeyecek diyor.
Kaza ile CHP'den iki kişi ayrı şeyi söylese ne olurdu? Şu medyanın haline bakın Allah aşkına. Kimse korkudan kalem oynatamıyor. Başbakan da 'Porshe yerine Fiat'a binin diyor... Sanki gemicikleri olan bizmişiz gibi. Siz köşeyi döndünüz. Yırtık ayakkabı ile siyaseti girip şimdi nerelerde oturuyorsunuz. Bu millet bilmiyor mu bunu. Bir başkası da sıkılmadan 'zamlara güncelleme yaptık' diyor. Karaman'da bir emekli de diyor ki, 'Bizim emekli aylıklarında da güncelleme yapacaklar mı?'
Ben de dedim ki, 'Siz de güncelleme yapılmasına gerek yok. Siz refah içinde yaşıyorsunuz. Allah bilir Porshe'a biniyorsunuzdur ve benden gizliyorsunuzdur'... Şimdi ben merak ediyorum bu halk doğalgaz yerine tezek mi yaksın? Ekmek bulamayanlar da pasta yesin diyecek Başbakan ben ondan da eminim. Bunların ruh halini iyi anlamanız gerekiyor. Bunların yaptıkları bir bilgisizlik ürünü değildir. Bu hükümet artık halka yabancılaşmış bir hükümettir. Eğer zamlara gerekçe olarak 'Porshe' diyorsan halktan uzaklaşmışsın demektir. Kendilerinin bir eli yağda bir eli bağda. Halk perişanmış hiç umurlarında değil. Bunlar halkı tamamen unuttular. 2001'de diyorlar ki bizim cari açığımız 42.2 milyar dolar olacak diyorlar... Gerçekleşen ne 72 milyar dolar... Sevsinler senin vizyonunu... Bir de vizyon sahibiyiz diyorlar. Zam yapıyorlar, 'cari açık' var diyorlar. Yahu cari açığı biz mi yapıyoruz. 9 yıldır gelinen nokta ahlaksız rant ekonomisin doğduğu bir sonuçtur. 9 yıl boyunca birileri havadan zengin edilmiştir. Havadan derken havdan değil tabi. Birilerinin cebinden alacaksın, birilerine aktaracaksın. Bu durumda fatura da halka çıkıyor.
Kamer Bey fenerle geziyorsun öyle mi? O Feneri elinizde tutun ve gezdirin. Belki Fenerin ışığını ahlaklı bir adam görür de 'Ya şu rezalete son verin' diye söylenir. Onu istiyorum. AKP çözümün partisi olmaktan çıkmıştır. Halkın çıkarlarını savunan parti artık CHP'dir.