Polis Akademisi 2011-2012 Akademik Yılı Açılış Töreni
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, `İşkence ve kötü muameleye sıfır tolerans` politikası ile kişinin can ve mal güvenliğinin sağlanmasında çok önemli gelişmeler kaydedildiğini vurgulayarak, "İşkence suçu artık ülke gündeminden düşürülmüştür" dedi.
İçişleri Bakanı Şahin, Polis Akademisi 2011-2012 Akademik Yılı Açılış töreninde bir konuşma yaptı. Bakan Şahin, güvenlik kavramının insanlık tarihi kadar eski bir kavram olduğuna dikkat çekerek, "İnsanoğlu, var oluşundan bugüne kadar güvenlik ihtiyacını karşılama adına bir takım çabalar içinde olmuş kendini güvende hissedebilmek ve korkusuz yaşayabilmek için çeşitli tedbirler almıştır. Güvenlik ihtiyacı, insanoğlunun her zaman en temel ihtiyacıdır. Ancak, bu ihtiyaç yokluğunda önemi anlaşılan birihtiyaçtır" dedi
Yaşanan döneme göre, bireyin ve toplumun güvenliği ile devletin güvenliğinin birbirlerine tercih edilir olduğunu dikkat çeken Bakan Şahin şöyle devam etti: "Genelde, demokrasi ve hukuk devleti anlayışının hakim olduğu yüzyılımıza kadar devletin güvenliği öne çıkmış, bireyin güvenliği ile hak ve özgürlükleri ötelenmiştir. Demokrasilerin gelişimiyle birlikte, bireyin güvenliği ve insan hakları önem kazanmaya başlamış, dolayısıyla güvenlik anlayışı ve modelleri de değişmeye başlamıştır. Güvenlik sektörü de bu yeni anlayışa göre kendini yeniden yapılandırmaktadır. Bu yeni anlayışta iç güvenliğin sağlanması ve korunması, insan hakları zemininde bireyselgüvenliğin gerçekleşmesi ile doğrudan orantılıdır. Bu nedenle devletler, meşru güç kullanma aracı olan polisi devletin zorlayıcı gücü olarak değil , insan haklarını ve hukuk düzenini koruyan bir mekanizma olarak görmektedir." "DEVLETİN VARLIK NEDENİ ÖZGÜRLÜKLERİ KORUMAK" İnsanlığının binlerce yılda ulaşabildiği çağdaş uygarlık düzeyinde; `demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları kavramlarının` temel belirleyici olarak öne çıktığını ifade eden Bakan Şahin, bu kavramların aynı zamanda çoğulcu demokratik toplumların ortak değeri olduğunu belirterek, "Demokrasinin temeli kabul edilen hukuk devleti ilkesi, devletin hukuka bağlılığını, hukukun üstünlüğünü ve temel hak ve özgürlüklerin korunması gerekmektedir. Devletin temel varlık nedeni, vatandaşlarının siyasal,toplumsal, ekonomik temel hak ve özgürlüklerini korumak ve bunların ihlalini önlemektir. Demokrasi hukuk devleti anlayışı içerisinde bunun en iyi biçimde yerine getirilebildiği yönetimdir. Temel hak ve özgürlükler, her demokratik devlette olduğu gibi bizde de anayasal güvenceye alınmıştır" diye konuştu
Geçen yıl yapılan anayasa değişikliğinin özünün bireyin hak ve özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesinin oluşturduğunu söyleyen Bakan Şahin, "Özellikle yapılan değişikliklerle, temel hak ve özgürlüklerin önündeki kısıtlama ve engeller kaldırılmış; hak ve özgürlüklerin altyapısı sağlamlaştırılmıştır. Vatandaşlarımızın, tüm hak ve özgürlüklerini hukuk sistemi içerisinde rahatça kullanabilmesi için öncelikle en temel hak olan yaşama hakkının, her bakımdan güvence altında olması şarttır. Bu bağlamda cangüvenliği ve kişi dokunulmazlığının korunması tüm hak ve özgürlüklerinin en temel koşuludur. Can güvenliği ve kişi dokunulmazlığı olmadan, bireyin huzurlu yaşaması ve diğer özgürlükleri gerçekleştirmesine imkan yoktur" şeklinde konuştu
"İŞKENCE ÜLKE GÜNDEMİNDEN DÜŞTÜ" Hükümet olarak, vatandaşların can ve mal güvenliğini, toplumun huzur ve emniyetini sağlarken, Anayasa ve yasalarla güvence altına alınan bireylerin temel hak ve özgürlüklerini, güven içerisinde kullanmalarına imkan tanıyacak ortamı oluşturmak için çalıştıklarını vurgulayan Bakan Şahin, "Güvenlik hizmetimizin temel ilkesi demokratik hukuk devleti prensibine bağlılık, insan haklarına saygı, özgürlük ve güvenlik arasındaki birlikteliğin ve hassas dengenin gözetilmesidir. `İşkence ve kötü muameleye sıfır tolerans` politikası ile kişinin can ve mal güvenliğinin sağlanmasında çok önemli gelişmeler kaydedilmiş, işkence suçu artık ülke gündeminden düşürülmüştür" ifadesini kullandı
İç güvenlikten sorumlu bir bakanlık olarak, insan haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda büyük görev üstlendiklerini kaydeden Bakan Şahin, iç güvenlik birimlerinin hukuka bağlılık ve insan haklarına saygı konusunda büyük hassasiyet kazandıklarını belirterek, "Bundan sonra da ülkemizin, insan hakları konusunda geriye dönmemesi için, iç güvenlik birimlerimizin, üzerlerine düşen duyarlılığı göstereceğine ve sağduyulu bir yaklaşım sergileyeceklerine inanıyorum" dedi
Güvenlik politikalarının önemli bir parçası olan suçla mücadelenin temel karakterinin suçun işlenmeden önlenmesi, polisin soruşturma kapasitesinin artırılması ile toplumsal katılım ve desteğinin oluşturulması olduğunu belirten Bakan Şahin şöyle devam etti: "Suç toplumsal hayatı tehdit eder, kamu düzeninin bozar ve fertler arasında güvenlik kaygısına neden olur. Bu bakımdan suçun işlenmeden evvel önlenmesinde bireyin, toplumun ve kamunun yararı vardır. Bunun için polisimiz ve jandarmamız suçla mücadele stratejilerini, daha suç oluşmadan önünün alınması üzerine geliştirmelidir." Polis Akademisi`nin araştırmaların, etütlerin yapıldığı, yeni stratejilerin ve politikaların üretildiği bir merkez olsun istediklerini söyleyen Bakan Şahin, Akademinin polis eğitimi veren bütün kurumlar için bir çatı görevi görmesi, emniyet teşkilatının tüm eğitim programlarını tek elden koordine etmesi gerektiğini vurgulayarak, "Ancak, bu sayede, bu kurum daha da prestijli bir hale gelecek ve emniyetimize amir ve nitelikli personel yetiştiren saygın bir kum olmaya devam edecektir. Polis akademimizdeönemli bir birikim olduğunun farkındayız ve bu birikimden çalışmalarımızda faydalanmak istiyoruz" diye konuştu
Hükümetlerin izledikleri politikalar sayesinde Emniyet Teşkilatı`nda hem eğitim kalitesinin hem de insan kalitesinin arttığının gözlemlediklerini kaydeden Bakan Şahin, insan ve eğitim kalitesindeki bu artışın, doğrudan güvenlik hizmetlerinin kalite artışına ve daha olumlu bir hizmet seviyesinin yakalanmasına neden olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Polisteki son dönemdeki değişimi ve gelişimi devamlı kılabilmek için zihniyet değişimini sağlamak gerekmektedir. Çünkü mevzuatı değiştirmekle, kuralları yenilemekle her şeye muvaffak olamayız. Bu nedenle, polisimizin eğitimine önem vermeli, özellikle de hizmet için eğitimler, formaliteden çıkarılarak personelin zihnen yenilenmesine ve motivasyonunun sağlanmasına hizmet eder hale getirilmelidir." Akademi öğrencilerine de seslenen Bakan Şahin, "Emniyet Teşkilatı`nın sürekli kendisini yenileme gayreti içinde olan bir kurum haline geldiğini bizleri mutlu eder. Siz akademili gençler olarak, özgür düşünen, iyi muhakeme eden, süratli karar veren, değişik durum ve şartlarla karşılaşıldığında yasal tavrını ortaya koyabilen bireyler olarak yetişmelisiniz. Türkiye Cumhuriyeti`nin ve demokratik kazanımlarımızın emanetçisi olduğunuzu asla aklınızdan çıkarmayınız. Hukuka bağlı, insan haklarına saygılı,mesleki ve etik değerlere sahip bir akademili olarak kendinizi yetiştirmede bu eğitim-öğretim yılını da iyi değerlendirmenizi ve her birinizin başarılı bir yıl geçirmenizi temenni ediyorum" şeklinde konuştu. Bakan Şahin, ayrıca Polis Akademisi kampüsü içerisindeki yenilenmesini yapılan Kültür Merkezi ve Yüzme Havuzunun da hizmete açtı. Törene Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar, Polis Akademisi Başkanı Zühtü Arslan`ın yanısıra çok sayıda süt düzey emniyet görevlisi ve öğrenciler katıldı
Kaynak: İHA
Yaşanan döneme göre, bireyin ve toplumun güvenliği ile devletin güvenliğinin birbirlerine tercih edilir olduğunu dikkat çeken Bakan Şahin şöyle devam etti: "Genelde, demokrasi ve hukuk devleti anlayışının hakim olduğu yüzyılımıza kadar devletin güvenliği öne çıkmış, bireyin güvenliği ile hak ve özgürlükleri ötelenmiştir. Demokrasilerin gelişimiyle birlikte, bireyin güvenliği ve insan hakları önem kazanmaya başlamış, dolayısıyla güvenlik anlayışı ve modelleri de değişmeye başlamıştır. Güvenlik sektörü de bu yeni anlayışa göre kendini yeniden yapılandırmaktadır. Bu yeni anlayışta iç güvenliğin sağlanması ve korunması, insan hakları zemininde bireyselgüvenliğin gerçekleşmesi ile doğrudan orantılıdır. Bu nedenle devletler, meşru güç kullanma aracı olan polisi devletin zorlayıcı gücü olarak değil , insan haklarını ve hukuk düzenini koruyan bir mekanizma olarak görmektedir." "DEVLETİN VARLIK NEDENİ ÖZGÜRLÜKLERİ KORUMAK" İnsanlığının binlerce yılda ulaşabildiği çağdaş uygarlık düzeyinde; `demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları kavramlarının` temel belirleyici olarak öne çıktığını ifade eden Bakan Şahin, bu kavramların aynı zamanda çoğulcu demokratik toplumların ortak değeri olduğunu belirterek, "Demokrasinin temeli kabul edilen hukuk devleti ilkesi, devletin hukuka bağlılığını, hukukun üstünlüğünü ve temel hak ve özgürlüklerin korunması gerekmektedir. Devletin temel varlık nedeni, vatandaşlarının siyasal,toplumsal, ekonomik temel hak ve özgürlüklerini korumak ve bunların ihlalini önlemektir. Demokrasi hukuk devleti anlayışı içerisinde bunun en iyi biçimde yerine getirilebildiği yönetimdir. Temel hak ve özgürlükler, her demokratik devlette olduğu gibi bizde de anayasal güvenceye alınmıştır" diye konuştu
Geçen yıl yapılan anayasa değişikliğinin özünün bireyin hak ve özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesinin oluşturduğunu söyleyen Bakan Şahin, "Özellikle yapılan değişikliklerle, temel hak ve özgürlüklerin önündeki kısıtlama ve engeller kaldırılmış; hak ve özgürlüklerin altyapısı sağlamlaştırılmıştır. Vatandaşlarımızın, tüm hak ve özgürlüklerini hukuk sistemi içerisinde rahatça kullanabilmesi için öncelikle en temel hak olan yaşama hakkının, her bakımdan güvence altında olması şarttır. Bu bağlamda cangüvenliği ve kişi dokunulmazlığının korunması tüm hak ve özgürlüklerinin en temel koşuludur. Can güvenliği ve kişi dokunulmazlığı olmadan, bireyin huzurlu yaşaması ve diğer özgürlükleri gerçekleştirmesine imkan yoktur" şeklinde konuştu
"İŞKENCE ÜLKE GÜNDEMİNDEN DÜŞTÜ" Hükümet olarak, vatandaşların can ve mal güvenliğini, toplumun huzur ve emniyetini sağlarken, Anayasa ve yasalarla güvence altına alınan bireylerin temel hak ve özgürlüklerini, güven içerisinde kullanmalarına imkan tanıyacak ortamı oluşturmak için çalıştıklarını vurgulayan Bakan Şahin, "Güvenlik hizmetimizin temel ilkesi demokratik hukuk devleti prensibine bağlılık, insan haklarına saygı, özgürlük ve güvenlik arasındaki birlikteliğin ve hassas dengenin gözetilmesidir. `İşkence ve kötü muameleye sıfır tolerans` politikası ile kişinin can ve mal güvenliğinin sağlanmasında çok önemli gelişmeler kaydedilmiş, işkence suçu artık ülke gündeminden düşürülmüştür" ifadesini kullandı
İç güvenlikten sorumlu bir bakanlık olarak, insan haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda büyük görev üstlendiklerini kaydeden Bakan Şahin, iç güvenlik birimlerinin hukuka bağlılık ve insan haklarına saygı konusunda büyük hassasiyet kazandıklarını belirterek, "Bundan sonra da ülkemizin, insan hakları konusunda geriye dönmemesi için, iç güvenlik birimlerimizin, üzerlerine düşen duyarlılığı göstereceğine ve sağduyulu bir yaklaşım sergileyeceklerine inanıyorum" dedi
Güvenlik politikalarının önemli bir parçası olan suçla mücadelenin temel karakterinin suçun işlenmeden önlenmesi, polisin soruşturma kapasitesinin artırılması ile toplumsal katılım ve desteğinin oluşturulması olduğunu belirten Bakan Şahin şöyle devam etti: "Suç toplumsal hayatı tehdit eder, kamu düzeninin bozar ve fertler arasında güvenlik kaygısına neden olur. Bu bakımdan suçun işlenmeden evvel önlenmesinde bireyin, toplumun ve kamunun yararı vardır. Bunun için polisimiz ve jandarmamız suçla mücadele stratejilerini, daha suç oluşmadan önünün alınması üzerine geliştirmelidir." Polis Akademisi`nin araştırmaların, etütlerin yapıldığı, yeni stratejilerin ve politikaların üretildiği bir merkez olsun istediklerini söyleyen Bakan Şahin, Akademinin polis eğitimi veren bütün kurumlar için bir çatı görevi görmesi, emniyet teşkilatının tüm eğitim programlarını tek elden koordine etmesi gerektiğini vurgulayarak, "Ancak, bu sayede, bu kurum daha da prestijli bir hale gelecek ve emniyetimize amir ve nitelikli personel yetiştiren saygın bir kum olmaya devam edecektir. Polis akademimizdeönemli bir birikim olduğunun farkındayız ve bu birikimden çalışmalarımızda faydalanmak istiyoruz" diye konuştu
Hükümetlerin izledikleri politikalar sayesinde Emniyet Teşkilatı`nda hem eğitim kalitesinin hem de insan kalitesinin arttığının gözlemlediklerini kaydeden Bakan Şahin, insan ve eğitim kalitesindeki bu artışın, doğrudan güvenlik hizmetlerinin kalite artışına ve daha olumlu bir hizmet seviyesinin yakalanmasına neden olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Polisteki son dönemdeki değişimi ve gelişimi devamlı kılabilmek için zihniyet değişimini sağlamak gerekmektedir. Çünkü mevzuatı değiştirmekle, kuralları yenilemekle her şeye muvaffak olamayız. Bu nedenle, polisimizin eğitimine önem vermeli, özellikle de hizmet için eğitimler, formaliteden çıkarılarak personelin zihnen yenilenmesine ve motivasyonunun sağlanmasına hizmet eder hale getirilmelidir." Akademi öğrencilerine de seslenen Bakan Şahin, "Emniyet Teşkilatı`nın sürekli kendisini yenileme gayreti içinde olan bir kurum haline geldiğini bizleri mutlu eder. Siz akademili gençler olarak, özgür düşünen, iyi muhakeme eden, süratli karar veren, değişik durum ve şartlarla karşılaşıldığında yasal tavrını ortaya koyabilen bireyler olarak yetişmelisiniz. Türkiye Cumhuriyeti`nin ve demokratik kazanımlarımızın emanetçisi olduğunuzu asla aklınızdan çıkarmayınız. Hukuka bağlı, insan haklarına saygılı,mesleki ve etik değerlere sahip bir akademili olarak kendinizi yetiştirmede bu eğitim-öğretim yılını da iyi değerlendirmenizi ve her birinizin başarılı bir yıl geçirmenizi temenni ediyorum" şeklinde konuştu. Bakan Şahin, ayrıca Polis Akademisi kampüsü içerisindeki yenilenmesini yapılan Kültür Merkezi ve Yüzme Havuzunun da hizmete açtı. Törene Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar, Polis Akademisi Başkanı Zühtü Arslan`ın yanısıra çok sayıda süt düzey emniyet görevlisi ve öğrenciler katıldı