Suriyeli Genç, Annesinin 'Ciğer'i Olacak
Maddi imkansızlık sebebiyle ülkeleri Suriye'de şifa bulamayan kadın, Gaziantep'te oğlunun vereceği karaciğer ile Türkiye'de sağlığına kavuşturulacak.
Vizelerin kaldırılmasıyla birlikte Suriye ve Türkiye arasında her konuda yaşanan işbirliği sağlık sektöründe de gelişmeye başladı. Suriye'nin Halep kentine bağlı bir kasabada yaşayan 13 çocuk annesi 54 yaşındaki Amina Mahmoud, hastalığına şifa bulamayınca çareyi Türkiye'de aradı. Yapılan ön görüşmenin ardından karaciğerini verecek olan oğlu 28 yaşındaki Şaban Davud ile Gaziantep'e gelen kadın, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Organ Nakli Merkezi'nde incelemeye
alındı. Yapılan tetkiklerin ardından karaciğer naklinin gerçekleştirilebileceğine karar verildi, ancak ailenin maddi imkanı olmadığı için 70 bin TL'lik masrafın karşılanabilmesi için çare arandı. Durumun Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun'a bildirilmesi üzerine Rektör Coşkun, komşu ve dost ülkeler olan Suriye ile Türkiye arasındaki ilişkilere katkı sağlaması amacıyla masrafların hastane tarafından karşılanması talimatını verdi. Sorunların aşılması üzerine Organ Nakli Merkezi'ne yatırılan
Suriyeli genç, önümüzdeki günlerde yapılacak ameliyatla karaciğerinin yüzde 60'ını annesine vererek, bir anlamda annesinin ciğeri olacak.
Konuyla ilgili olarak hastanede yapılan toplantıda ise duygulu anlar yaşandı. Suriyeli anne ve oğlu, Gaziantep Üniversitesi yetkililerinin kendilerine gösterdiği ilgiden dolayı sık sık bir birlerine sarılarak gözyaşlarını tutamadılar. Suriyeli anne Amina Mahmoud, oğlunun kendisine karaciğerini verecek olmasından dolayı çok üzüldüğünü ancak sağlığına kavuşacağı için de çok mutlu olduğunu belirterek, "Bana karaciğerini verecek olan oğluma ve bu imkanı bize sağlayan Gaziantep Üniversitesi yetkililerine çok
teşekkür ediyorum. Başta Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad olmak üzere tüm yetkililere teşekkür ediyorum. Allah kimseye bu durumu yaşatmasın" dedi.
Annesine karaciğerinin yüzde 60'ını verecek olan 24 yaşındaki Şaban Davud ise, babasının işsiz olduğunu kendisinin de inşaat işçiliği yaptığını kaydederek, "Fakir bir aile olduğumuz için bu ameliyatın masraflarını karşılamamız mümkün değildi. Ancak Gaziantep Üniversitesi yetkilileri bize sahip çıktı. Anneme can vereceğim için çok mutluyum. Hem Gaziantep Üniversitesi yetkililerine hem de her iki ülkenin yöneticilerine çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun ise, hastanelerinde organ nakli konusunda çok ciddi bir çalışma sergilendiğini ifade ederek, şunları söyledi:
"Geçen hafta canlıdan canlıya ilk karaciğer naklini gerçekleştirdik. Bu konuda son derece başarılı bir çizgi izliyoruz. Bu çizgi devam edecek. Ancak bugün bizim için çok önemli bir gün. Çünkü nakil hastalarımız Suriyeli. Anne hasta, çocuk verici konumunda canlıdan canlıya karaciğer nakli gerçekleştirilecek. Zaten üniversite olarak Halep Üniversitesi ile olağan üstü ilişkiler içindeyiz. Suriye ile Türkiye arasında da çok iyi ilişkiler mevcut. Vizeler kalktı, sınırların da kalkacağı bir ortamdayız. Bugün
biz de bu birlikteliğin güzel bir örneğini sergiliyoruz. Suriye'den gelen hastaya, burada karaciğer nakledeceğiz. Ailenin maddi imkanı yok. Masrafların büyük bölümünü biz karşılayacağız. Bununla da iki ülkenin varolan ilişkilerine ciddi anlamda katkı sağlayacağız."
Organ Nakli Sorumlusu Prof. Dr. Ünal Aydın da, "Çevre ülkelerde organ nakli konusunda merkezler söz konusu değil. Bu sebeple bizim merkezimiz komşu bir şehir olarak önem kazandı. Suriye ve diğer komşu ülkelerle sınırların açılması, dostlukların pekiştirilmesi önemli. Çevre ülkeler için özellikle de Suriye için 60 kilometre içeride uluslararası çapta bir merkezin olması büyük bir avantaj. Suriyeli hastaları kabul ettik, yapılacak inceleme ve tetkiklerin ardından organ naklini gerçekleştireceğiz" diye
konuştu.
Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Levent Elbeyli ise, ekonomik durumları yeterli olmayan Suriyeli hastaların 70 bin TL'lik masraflarının büyük bölümünün kendileri tarafından karşılanacağını ifade etti.
(OÇ-HE-Y)
alındı. Yapılan tetkiklerin ardından karaciğer naklinin gerçekleştirilebileceğine karar verildi, ancak ailenin maddi imkanı olmadığı için 70 bin TL'lik masrafın karşılanabilmesi için çare arandı. Durumun Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun'a bildirilmesi üzerine Rektör Coşkun, komşu ve dost ülkeler olan Suriye ile Türkiye arasındaki ilişkilere katkı sağlaması amacıyla masrafların hastane tarafından karşılanması talimatını verdi. Sorunların aşılması üzerine Organ Nakli Merkezi'ne yatırılan
Suriyeli genç, önümüzdeki günlerde yapılacak ameliyatla karaciğerinin yüzde 60'ını annesine vererek, bir anlamda annesinin ciğeri olacak.
Konuyla ilgili olarak hastanede yapılan toplantıda ise duygulu anlar yaşandı. Suriyeli anne ve oğlu, Gaziantep Üniversitesi yetkililerinin kendilerine gösterdiği ilgiden dolayı sık sık bir birlerine sarılarak gözyaşlarını tutamadılar. Suriyeli anne Amina Mahmoud, oğlunun kendisine karaciğerini verecek olmasından dolayı çok üzüldüğünü ancak sağlığına kavuşacağı için de çok mutlu olduğunu belirterek, "Bana karaciğerini verecek olan oğluma ve bu imkanı bize sağlayan Gaziantep Üniversitesi yetkililerine çok
teşekkür ediyorum. Başta Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad olmak üzere tüm yetkililere teşekkür ediyorum. Allah kimseye bu durumu yaşatmasın" dedi.
Annesine karaciğerinin yüzde 60'ını verecek olan 24 yaşındaki Şaban Davud ise, babasının işsiz olduğunu kendisinin de inşaat işçiliği yaptığını kaydederek, "Fakir bir aile olduğumuz için bu ameliyatın masraflarını karşılamamız mümkün değildi. Ancak Gaziantep Üniversitesi yetkilileri bize sahip çıktı. Anneme can vereceğim için çok mutluyum. Hem Gaziantep Üniversitesi yetkililerine hem de her iki ülkenin yöneticilerine çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun ise, hastanelerinde organ nakli konusunda çok ciddi bir çalışma sergilendiğini ifade ederek, şunları söyledi:
"Geçen hafta canlıdan canlıya ilk karaciğer naklini gerçekleştirdik. Bu konuda son derece başarılı bir çizgi izliyoruz. Bu çizgi devam edecek. Ancak bugün bizim için çok önemli bir gün. Çünkü nakil hastalarımız Suriyeli. Anne hasta, çocuk verici konumunda canlıdan canlıya karaciğer nakli gerçekleştirilecek. Zaten üniversite olarak Halep Üniversitesi ile olağan üstü ilişkiler içindeyiz. Suriye ile Türkiye arasında da çok iyi ilişkiler mevcut. Vizeler kalktı, sınırların da kalkacağı bir ortamdayız. Bugün
biz de bu birlikteliğin güzel bir örneğini sergiliyoruz. Suriye'den gelen hastaya, burada karaciğer nakledeceğiz. Ailenin maddi imkanı yok. Masrafların büyük bölümünü biz karşılayacağız. Bununla da iki ülkenin varolan ilişkilerine ciddi anlamda katkı sağlayacağız."
Organ Nakli Sorumlusu Prof. Dr. Ünal Aydın da, "Çevre ülkelerde organ nakli konusunda merkezler söz konusu değil. Bu sebeple bizim merkezimiz komşu bir şehir olarak önem kazandı. Suriye ve diğer komşu ülkelerle sınırların açılması, dostlukların pekiştirilmesi önemli. Çevre ülkeler için özellikle de Suriye için 60 kilometre içeride uluslararası çapta bir merkezin olması büyük bir avantaj. Suriyeli hastaları kabul ettik, yapılacak inceleme ve tetkiklerin ardından organ naklini gerçekleştireceğiz" diye
konuştu.
Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Levent Elbeyli ise, ekonomik durumları yeterli olmayan Suriyeli hastaların 70 bin TL'lik masraflarının büyük bölümünün kendileri tarafından karşılanacağını ifade etti.
(OÇ-HE-Y)