Bülent Arınç Patrik Bartholomeos'u Ziyaret Etti
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın patrikhaneyi ziyareti sırasında konuşan Fener Rum Patriği Bartholomeos, açılımların aslında Rumlara, Ermenilere veya Musevilere karşı değil, demokrasiye karşı yapıldığını belirterek, "Azınlık olarak hükümete müteşekkiriz
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın patrikhaneyi ziyareti sırasında konuşan Fener Rum Patriği Bartholomeos, açılımların aslında Rumlara, Ermenilere veya Musevilere karşı değil, demokrasiye karşı yapıldığını belirterek, "Azınlık olarak hükümete müteşekkiriz. Daha iyi adımlar atılmasını bekliyoruz. Ruhban okulumuzun açılmasını bekliyoruz" dedi. Bülent Arınç ise, "Yasalar ne ise onu yapacağız" diye konuştu.
Bülent Arınç, sabah saatlerinde Balat'a gelerek, Fener Rum Patrikhanesi'ni ziyaret etti. Yaklaşık bir saat basına kapalı olarak süren görüşmenin ardından Arınç ve Bartholomeos, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bülent Arınç, hükümetin sorumluluklarının altını çizerek, "Patrikhanenin, hastanenin, okulların pek çok talepleri olabilir. Bunları hukuk çerçevesinde karşılamak için Sayın Patrik'le zaman zaman görüşmeler yapıyoruz. Yurttaş olarak ülkemizde birinci sınıf vatandaşımız olarak tüm haklara sahip
olan bu kurumların mensuplarının refah içinde yaşaması hepimizin dileği" dedi.
Yeni vakıflar kanunuyla önemli düzenlemeler yapıldığına dikkat çeken Bülent Arınç, "Vakıflar kanunundaki yeni düzenlemeler de Anayasa Mahkemesi'nin denetiminden olumlu olarak geçti. Yüzlerce yıldır bu topraklarda yaşayan vatandaşlarımızın haklı taleplerini yerine getirmeyi hükümet olarak görev sayıyoruz. Yüzlerce yıl birlikte yaşayan, birbirinin haklarına riayet eden bir medeniyetin sahibiyiz. Sayın Patrik ve çalışma arkadaşlarıyla bir saate yakın görüşmemizde bazı konular gündeme geldi. Büyük bir kısmı
bildiğiniz hususlardır" diye konuştu.
Fener Rum Patriği Bartholomeos ise, sözlerine ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı. Bugünün kendileri için çok önemli olduğunu belirten Bartholomeos, "Yeni yıla girerken bu ziyaretten dolayı gerek sevincimiz, gerekse umutlarımız pekiştirilmiş olmaktadır. Bu açıdan Sayın Bakanımıza ve hükümetimize minnettar olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu vesile ile Sayın Bakanımıza son zamanlarda cemaatimize ve diğer cemaatlere karşı yapılan açılımlardan dolayı teşekkür etme fırsatını bulduk.
Açılımlar aslında Rumlara veya Ermenilere veya Musevilere karşı değil, demokrasiye karşı yapılan açılımlardır. Türkiye'nin daha da batılılaşması istikametinde yapılan açılımlardır. Bunun için bütün Türkiyeliler sevinmelidir açılımlardan dolayı. Biz özellikle cemaat olarak hükümetimize, başbakanımıza ve vakıflardan sorumlu olan Sayın Bülent Arınç beyefendiye özellikle teşekkür ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Fener Rum Patriği Bartholomeos, görüşme sırasında bazı beklentileri dile getirdiklerine dikkat çekerek, "Yeni vakıflar kanunundan bahsettik. Bu kanun cemaatlere bazı yeni imkanlar sağlamaktadır, yüzde 100 tatminkar olmamasına rağmen. Azınlık olarak hükümete müteşekkiriz. Daha iyi adımlar atılmasını bekliyoruz. Ruhban okulumuzun açılmasını bekliyoruz. Yeni başlayan yıl okulumuzun kapatılmasının 40. yıldönümüdür. İnşallah bu vesile ile hükümetimiz bu konuda da iyi niyetini gerçekleştirmiş olacaktır.
Patrikhanemize bağlı yurt dışındaki din adamlarına Başbakanımızın şahsi inisiyatifinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmiştir. Bazı metropolitler de sırada beklemektedir. Patrikhanemizin işlerliği ve istikbali açısından bu çok önemli bir adımdır. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılması için yeni yılda da başarılarının devamını diliyoruz" açıklamasında bulundu.
Bülent Arınç, ise, hükümetin tüm kesimlerle görüşmeler yaptığını söyledi. "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ve kanunlar hukuk çerçevesinde hak ne ise onları tanımaya, vermeye çalışıyoruz" diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şüphesiz patrikhane ile ilgili olan, cemaat vakıflarıyla ile ilgili bir çok konu var. Mesela Heybeliada Ruhban Okulu gibi, yetimhane gibi. Buralarda kanun ve hukuk çerçevesi içerisinde vakıfların, cemaatin, patrikhanenin ya da kişilerin herhangi bir sorununa kanun açısından yaklaşıyoruz. Mesela yetimhane konusunda kendiliğimizden bir şey vermiş ya da tanımış değiliz. Hukukun gereği yapılmıştır. Hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararı, hem bizim yerel mahkememizin kararları, bu yetimhanenin
patrikhaneye tapu olarak aitliğini göstermiştir. Bizim buna direnmemiz mümkün olmamıştır. Bu konuda çalışmamız devam ediyor. Önümüzde bazı hukuki engeller var. Bunları da aşacağız. Zaten verilemeyecek bir noktada ise 'bu mümkün değil' diyoruz ama verilebilecek noktada ise elimizden geleni yapıyoruz. Verdiğimiz şey cebimizden verdiğimiz bir şey değil. Yasalar ne ise onu yapacağız."
Arınç, Mısır'da bir kiliseye yönelik düzenlenen saldırının sorulması üzerine, "Acı bir olay. Masum insanların, farklı düşünceler sebebiyle bir terör eylemine kurban gitmesini 'ben insanım' diyen kimse kabul edemez. Mısır'da veya başka bir yerde kiliselere, sinegoglara karşı veya farklı din mensuplarına karşı veya insanlığa karşı işlenmiş bir suçu hepimiz lanetliyoruz. Bu terör eylemlerinin bir an evvel son bulmasını ve insanlık suçu olan teröre karşı ortak mücadele yapılması gerektiğini düşünüyoruz"
dedi.
(ÖFA-EY-EY-Y)
Bülent Arınç, sabah saatlerinde Balat'a gelerek, Fener Rum Patrikhanesi'ni ziyaret etti. Yaklaşık bir saat basına kapalı olarak süren görüşmenin ardından Arınç ve Bartholomeos, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bülent Arınç, hükümetin sorumluluklarının altını çizerek, "Patrikhanenin, hastanenin, okulların pek çok talepleri olabilir. Bunları hukuk çerçevesinde karşılamak için Sayın Patrik'le zaman zaman görüşmeler yapıyoruz. Yurttaş olarak ülkemizde birinci sınıf vatandaşımız olarak tüm haklara sahip
olan bu kurumların mensuplarının refah içinde yaşaması hepimizin dileği" dedi.
Yeni vakıflar kanunuyla önemli düzenlemeler yapıldığına dikkat çeken Bülent Arınç, "Vakıflar kanunundaki yeni düzenlemeler de Anayasa Mahkemesi'nin denetiminden olumlu olarak geçti. Yüzlerce yıldır bu topraklarda yaşayan vatandaşlarımızın haklı taleplerini yerine getirmeyi hükümet olarak görev sayıyoruz. Yüzlerce yıl birlikte yaşayan, birbirinin haklarına riayet eden bir medeniyetin sahibiyiz. Sayın Patrik ve çalışma arkadaşlarıyla bir saate yakın görüşmemizde bazı konular gündeme geldi. Büyük bir kısmı
bildiğiniz hususlardır" diye konuştu.
Fener Rum Patriği Bartholomeos ise, sözlerine ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı. Bugünün kendileri için çok önemli olduğunu belirten Bartholomeos, "Yeni yıla girerken bu ziyaretten dolayı gerek sevincimiz, gerekse umutlarımız pekiştirilmiş olmaktadır. Bu açıdan Sayın Bakanımıza ve hükümetimize minnettar olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu vesile ile Sayın Bakanımıza son zamanlarda cemaatimize ve diğer cemaatlere karşı yapılan açılımlardan dolayı teşekkür etme fırsatını bulduk.
Açılımlar aslında Rumlara veya Ermenilere veya Musevilere karşı değil, demokrasiye karşı yapılan açılımlardır. Türkiye'nin daha da batılılaşması istikametinde yapılan açılımlardır. Bunun için bütün Türkiyeliler sevinmelidir açılımlardan dolayı. Biz özellikle cemaat olarak hükümetimize, başbakanımıza ve vakıflardan sorumlu olan Sayın Bülent Arınç beyefendiye özellikle teşekkür ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Fener Rum Patriği Bartholomeos, görüşme sırasında bazı beklentileri dile getirdiklerine dikkat çekerek, "Yeni vakıflar kanunundan bahsettik. Bu kanun cemaatlere bazı yeni imkanlar sağlamaktadır, yüzde 100 tatminkar olmamasına rağmen. Azınlık olarak hükümete müteşekkiriz. Daha iyi adımlar atılmasını bekliyoruz. Ruhban okulumuzun açılmasını bekliyoruz. Yeni başlayan yıl okulumuzun kapatılmasının 40. yıldönümüdür. İnşallah bu vesile ile hükümetimiz bu konuda da iyi niyetini gerçekleştirmiş olacaktır.
Patrikhanemize bağlı yurt dışındaki din adamlarına Başbakanımızın şahsi inisiyatifinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmiştir. Bazı metropolitler de sırada beklemektedir. Patrikhanemizin işlerliği ve istikbali açısından bu çok önemli bir adımdır. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılması için yeni yılda da başarılarının devamını diliyoruz" açıklamasında bulundu.
Bülent Arınç, ise, hükümetin tüm kesimlerle görüşmeler yaptığını söyledi. "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ve kanunlar hukuk çerçevesinde hak ne ise onları tanımaya, vermeye çalışıyoruz" diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şüphesiz patrikhane ile ilgili olan, cemaat vakıflarıyla ile ilgili bir çok konu var. Mesela Heybeliada Ruhban Okulu gibi, yetimhane gibi. Buralarda kanun ve hukuk çerçevesi içerisinde vakıfların, cemaatin, patrikhanenin ya da kişilerin herhangi bir sorununa kanun açısından yaklaşıyoruz. Mesela yetimhane konusunda kendiliğimizden bir şey vermiş ya da tanımış değiliz. Hukukun gereği yapılmıştır. Hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararı, hem bizim yerel mahkememizin kararları, bu yetimhanenin
patrikhaneye tapu olarak aitliğini göstermiştir. Bizim buna direnmemiz mümkün olmamıştır. Bu konuda çalışmamız devam ediyor. Önümüzde bazı hukuki engeller var. Bunları da aşacağız. Zaten verilemeyecek bir noktada ise 'bu mümkün değil' diyoruz ama verilebilecek noktada ise elimizden geleni yapıyoruz. Verdiğimiz şey cebimizden verdiğimiz bir şey değil. Yasalar ne ise onu yapacağız."
Arınç, Mısır'da bir kiliseye yönelik düzenlenen saldırının sorulması üzerine, "Acı bir olay. Masum insanların, farklı düşünceler sebebiyle bir terör eylemine kurban gitmesini 'ben insanım' diyen kimse kabul edemez. Mısır'da veya başka bir yerde kiliselere, sinegoglara karşı veya farklı din mensuplarına karşı veya insanlığa karşı işlenmiş bir suçu hepimiz lanetliyoruz. Bu terör eylemlerinin bir an evvel son bulmasını ve insanlık suçu olan teröre karşı ortak mücadele yapılması gerektiğini düşünüyoruz"
dedi.
(ÖFA-EY-EY-Y)