Amerika'dan İsrail'e tam destek
Türkiye, ''inandırıcı değil'' dedi ama müttefiki Amerika'dan İsrail'e tam destek var. Washington, İsrail'in Mavi Marmara gemisi baskınına ilişkin soruşturmasının "inandırıcı ve tarafsız" olduğunu öne sürdü.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, günlük basın toplantısında, İsrail'in Mavi Marmara saldırısıyla ilgili raporunu nasıl değerlendirdiğine ilişkin bir soru üzerine, "olayın incelenmesinde, BM Genel Sekreteri'nin soruşturma komisyonunu uluslararası toplum için birincil forum olarak görmeye devam ediyoruz" dedi.
İsrail hükümeti tarafından oluşturulan "Turkel Komisyonunun" raporunun iki bölümünden ilkinin tamamlanmasının önemli bir adım olduğuna inandıklarını ifade eden Crowley, "Raporun ikinci bölümünün gelecek aylarda yayımlanacağını anlıyoruz. Ancak bu, BM Genel Sekreteri'nin himayesinde devam ediyor olacak bir süreç" diye konuştu.
Crowley, bir gazetecinin, "İsrail'in olayla ilgili tarafsız bir soruşturma yürütecek niyet ve imkanlara sahip olduğunu hala düşünüyor musunuz" sorusunu, "Evet. Ancak biliyorsunuz ki, hem İsrail'in, hem de BM Genel Sekreteri'nin soruşturma komisyonunun raporu üzerinde daha yapılacak iş var" diye yanıtladı.
"Hangi raporu daha uygulanabilir görüyorsunuz? İsrail'in raporunu mu, yoksa BM Genel Sekreteri'ninkini mi?" sorusu üzerine de Crowley, bunun, "şu ya da bu" şeklinde değerlendirilecek bir konu olmadığını belirtti.
Crowley, sözlerine şöyle devam etti:
"İsrail'in bu çabasına destek vermekteyiz. Bunun bağımsız bir rapor olduğunu, İsrail tarafından yapılan soruşturmanın inandırıcı, tarafsız ve şeffaf olduğunu ve BM Genel Sekreteri üzerinden devam eden daha geniş sürece katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla bunun, "bu ya da şu" şeklinde görülecek bir konu olduğunu düşünmüyorum."
İsrail donanmasının 31 Mayıs'ta Akdeniz'in uluslararası sularında seyreden Mavi Marmara gemisine düzenlediği, 9 Türk'ün öldüğü askeri operasyonu soruşturmak üzere İsrail hükümeti tarafından oluşturulan, başkanlığını eski yargıçlardan Yaakov Turkel'in yaptığı komisyon ilk raporunu dün açıklamıştı.
Raporda, İsrail askerlerin tavrının uluslararası hukuk kurallarına uygun olduğu ileri sürülüyor.
İsrail hükümetinin Mavi Marmara'ya saldırıyı soruşturmak üzere kurduğu komisyon, gemiye baskın yapan askerlerin tavrının uluslararası hukuka uygun olduğunu savundu.
İsrail hükümeti tarafından oluşturulan "Turkel Komisyonunun" raporunun iki bölümünden ilkinin tamamlanmasının önemli bir adım olduğuna inandıklarını ifade eden Crowley, "Raporun ikinci bölümünün gelecek aylarda yayımlanacağını anlıyoruz. Ancak bu, BM Genel Sekreteri'nin himayesinde devam ediyor olacak bir süreç" diye konuştu.
Crowley, bir gazetecinin, "İsrail'in olayla ilgili tarafsız bir soruşturma yürütecek niyet ve imkanlara sahip olduğunu hala düşünüyor musunuz" sorusunu, "Evet. Ancak biliyorsunuz ki, hem İsrail'in, hem de BM Genel Sekreteri'nin soruşturma komisyonunun raporu üzerinde daha yapılacak iş var" diye yanıtladı.
"Hangi raporu daha uygulanabilir görüyorsunuz? İsrail'in raporunu mu, yoksa BM Genel Sekreteri'ninkini mi?" sorusu üzerine de Crowley, bunun, "şu ya da bu" şeklinde değerlendirilecek bir konu olmadığını belirtti.
Crowley, sözlerine şöyle devam etti:
"İsrail'in bu çabasına destek vermekteyiz. Bunun bağımsız bir rapor olduğunu, İsrail tarafından yapılan soruşturmanın inandırıcı, tarafsız ve şeffaf olduğunu ve BM Genel Sekreteri üzerinden devam eden daha geniş sürece katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla bunun, "bu ya da şu" şeklinde görülecek bir konu olduğunu düşünmüyorum."
İsrail donanmasının 31 Mayıs'ta Akdeniz'in uluslararası sularında seyreden Mavi Marmara gemisine düzenlediği, 9 Türk'ün öldüğü askeri operasyonu soruşturmak üzere İsrail hükümeti tarafından oluşturulan, başkanlığını eski yargıçlardan Yaakov Turkel'in yaptığı komisyon ilk raporunu dün açıklamıştı.
Raporda, İsrail askerlerin tavrının uluslararası hukuk kurallarına uygun olduğu ileri sürülüyor.
İsrail hükümetinin Mavi Marmara'ya saldırıyı soruşturmak üzere kurduğu komisyon, gemiye baskın yapan askerlerin tavrının uluslararası hukuka uygun olduğunu savundu.