Türkiye 3 Yıl Sonra Ab‘ye Tam Üye Olmaya Hazır
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye‘nin 2013 sonu veya 2014 başında AB‘ye tam üye olmaya hazır hale geleceğini söyledi. Bağış, AB‘den talep ve beklentilerini, "adil müzakere süreci, terörle mücadelede samimi işbi
Resmi ziyaret için dün gece Slovakya‘nın başkenti Bratislava‘ya gelen Bağış, kendisini izleyen gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye‘nin yükümlülüklerini yerine getirmesine karşın AB‘nin müzakere sürecinde ilerleme kaydedilmesi için gerekeni yapmamasından yakındı.
"Türkiye‘nin 2013 sonu veya 2014 başında AB‘ye tam üye olmaya hazır olacağını" kaydeden Bağış, AB‘den adil müzakerece süreci talep ederken, diğer ülkeler hangi aşamalardan geçiyorsa Türkiye‘nin aynı aşamalardan geçmesi, diğerleri için konmayan engellerin Türkiye için de konmaması gereğine işaret etti.
Terörle mücadelede samimi işbirliği isteyen Bağış, "Adalet Bakanlığımızın hazırladığı iade dosyalarında, tercümelerde sürekli hata bulmanın arkasına saklanmamaları ve terör suçlularını iade etmeleri" gerektiğini ifade etti. Bağış, "Ne zaman bir teröristi değil de bir tecavüzcüyü, hırsızı, adi suçluyu istesek, bizim belgeler bir anda mükemmel oluyor ve onlardan kurtulmak istiyorlar" dedi.
"Kıbrıs‘ın arkasına saklanmayın" diye konuşan Bağış, "Kıbrıs‘ın ulusal çıkarlarını ortaya koyduklarında Türkiye‘nin AB sürecinin en ucuz, en uygun sigorta poliçesi olduğunu" belirtti. Bağış, "Yani ben kendimi Kıbrıs‘ın yerine koyuyorum. 600 bin nüfusum var. Yukarı bakıyorum, Avrupa‘nın en güçlü ordusuna sahip, 72 milyon genç dinamik bir nüfus. Bunlarla iyi geçinmek aynı kulübün içinde müttefik olmak işime gelir diye düşünüyorum. Ama Kıbrıs‘ın yaptıklarına bakınca da her faslı engelleme çabası, her konuda sorun yaratma çabası, ülkesine giden beş tane basketbolcunun üzerine iki bin kişiyle yürüme çabası. Diyorsun ki bunu Kıbrıs kendi iradesiyle yapamaz, birileri buna ‘Hadi koçum diyor‘. Kimse Kıbrıs‘ın arkasına saklanmasın" dedi.
Vize konusunda ise Bağış, "Paraguay, Uruguay vatandaşları AB ülkelerine Schengen bölgesine vizesiz girerken, dış ticaretinin yüzde 60‘ını AB ülkeleriyle yapan Türkiye vatandaşlarının AB ülkelerine girebilmek için vize almak zorunda kalmaları kendi başına bir ayıptır. Bizim vatandaşlarımızın kendilerini en az Avrupalı hissettikleri an vize kuyruklarında beklediği andır" diye konuştu.
AB‘den Türkiye‘yi zirvelerine davet etmesi talebini de dile getiren Bağış, AB‘nin bir yandan Türkiye ile arasında stratejik diyaloğu artırmak, uluslararası konularda daha fazla işbirliği yapmak isteğini koyarken, öte yandan stratejik konuların konuşulduğu zirve toplantılarına Türkiye‘yi davet etmediğine dikkati çekti. Bağış, "Romanya ile Bulgaristan üye oluncaya kadar bizi zirvelere davet ediyorlardı. İlk kez Macaristan‘ın dönem başkanlığında AB bakanları düzeyinde oldu, ama cumhurbaşkanı, başbakan ve dışişleri bakanları toplantılarına da Türkiye‘nin davet edilmesini bekliyoruz" dedi.
-"RUSYA İLE AYNI TERAZİDE TARTILMAYIZ"-
Bazı AB ülkelerinin Türkiye ve Rusya ile birlikte stratejik diyalog toplantıları yapılmasını istediklerini ifade eden Bağış, "Ben de diyorum ki hayır. Biz Rusya ile aynı terazide tartılmayız. Rusya aday ülke değil, Rusya müzakere yapmıyor. Rusya bir güç odağı, Türkiye de bir güç odağı. Ama, Türkiye‘yi Rusya‘dan farklı kılan bir özelliği var" ifadelerini kullandı.
Devlet bakanı ve Başmüzakereci Bağış, Türkiye‘nin neden Rusya ile aynı terazide olamayacağını şöyle açıkladı:
"Ben 50‘den beri AB üyesi olmaya çalışıyorum. 2004‘te müzakere kararı aldırtmışım. 1986‘da adaylık statüsü almışım. 1996‘da Gümrük Birliğine üye olmuşum. 2005‘ten beri 13 kez oy birliğiyle müzakere faslı açtırmışım. Benim katılacağım stratejik diyalog toplantısında, (İzlanda, Hırvatistan, Karadağ, Makedonya gibi) müzakere eden aday ülkeler olmalı. Rusya‘ya çok saygı duyarım, ama Rusya ile aynı terazide değiliz."
-"ÖNCELİĞİMİZ FASIL DEĞİL, ZİHİNLERİ AÇMAK"-
"Türkiye‘nin önceliğinin fasıl açmak değil, zihinleri açmak ve gönülleri kazanmak olduğunu" belirten Bağış, "Biz bugün ilerleme raporunda 33 faslın tümünde gelişme kaydettiğimizi AB‘ye teslim etmişsek, demek ki boş durmuyoruz" dedi.
Bağış, Türkiye‘nin son bir haftada iktidar ve muhalefet el ele vererek 4 bin maddeyi geçirebildiğini ifade eden Bağış, "siyasi engellerin kaldırılması halinde şu an itibariyle açılmış 13 fasıla 14-15 fasıl daha ekleyerek açılmış fasıl sayısını 28-29‘a çıkarabileceklerini" kaydetti.
-"BİZE BASKI SÖKMEZ, TERS TEPER"-
Kıbrıs konusunda 2003‘ten bu yana bütün önerileri reddeden tarafın Kıbrıs Rum tarafı olduğuna işaret eden Bağış, "bütün dünyanın bunu gördüğünü ve bildiğini" söyledi. Bağış, Kıbrıs konusunda Türkiye‘ye kimsenin baskı yapamayacağını ifade ederken, "Bize baskı sökmez, ters teper" dedi.
Bağış, Kıbrıs konusunda AB‘nin hatalı davrandığını belirtti. AB Konseyinin 26 Nisan 2004‘te aldığı kararı anımsatan Bağış, "AB Konseyi kendi aldığı kararı uygularsa Türkiye‘nin tüm limanları açmaya hazır olduğunu" söyledi.
Limanların açılabilmesi için "izolasyonun bitmesi, Ercan‘a uçakların inmesi ve KKTC ile doğrudan ticaretin başlaması" gereğine işaret eden Bağış, AB‘ye, "Siz kendi kararınızı uygulamazken, bizden yeni bir şey beklemeniz abesle iştigaldir" mesajını verdi.
-"DİKLENME, AMA DİK DUR" -
AB ile müzakere sürecinde zaman zaman istemediği ve beklemediği tepkilerle karşılaştığında üzüldüğünü anlatan Bağış, "Ancak hiçbir zaman köprüleri atma noktasına gelmedim" dedi.
Bağış, AB‘ye tam üyelik başvurusunda bulunan dönemin Başbakanı Turgut Özal‘ın "Uzun ince bir yola girdik. Bize havlu attırmak isteyeceklerdir, ama sabırlı olmalıyız" sözleri ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın göreve ilk başladığında, "Sabırlı ol. Diklenme, ama dik dur" şeklindeki önerisini her zaman dikkate aldığını ifade etti.
Reform sürecinin aksadığı yolundaki eleştirilere katılmayan Bağış, reformlar konusunda "Türkiye‘nin hevesli ve iştahlı olduğunu" kaydederek, "Ama onlar (AB ülkeleri) bize boyun eğdirmek istiyorlarsa, iştahları daha uzun süre kursaklarında kalır. Biz boyun eğmeyiz" diye konuştu.
-KILIÇDAROĞLU-BAYKAL KIYASLAMASI-
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci olarak göreve başladığı ilk günlerde dönemin CHP lideri Deniz Baykal‘dan randevu istediğini, ancak alamadığını anlatan Bağış, CHP‘nin yeni lideri Kemal Kılıçdaroğlu için ise, "Kemal Beyin bu konuda daha hassas olduğunu biliyorum" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu‘nun ilk dönemde parti içi bazı sorunlar yaşadığını, ancak kongreden sonra AB konusunda Osman Korutürk gibi deneyimli bir diplomata görev vermesinin olumlu bir gelişme olduğunu belirten Bağış, CHP ile önümüzdeki süreçte "Türkiye‘nin ortak paydalarında ortak çalışmalar yapabilme" ümidini dile getirdi.
CHP liderinin ekonomik konularda yaptığı açıklamaların ise kendisini "sukutuhayale uğrattığını" ifade eden Bağış, "herkese maaş bağlanmasına ilişkin tüm rakamları topladığınızda Türkiye‘nin birkaç bütçesi yaptığını" belirterek, "Eğer AB konusunda da aynı hesap hatası içine düşerse, yanlış bir intiba doğurabilir. Umarım çalışma arkadaşları ve kurmayları kendisini uyarırlar da doğru vaatlerde bulunur" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu‘nu sekiz yıldan beri tanıdığını ifade eden Bağış, "İnsan olarak diyalog kurmakta zorlanacağımı sanmıyorum" dedi.
Başmüzakereci olarak görev yaptığı iki yıl içinde AB başkenti Brüksel ve üye ülkelere 70 küsur ziyarette bulunduğunu anlatan Bağış, önümüzdeki süreçte Portekiz, Hollanda, Malta ve Makedonya‘yı ziyaret etmeyi planladığını bildirdi.
İki günlük resmi ziyaret için dün gece Viyana üzerinden Slovakya‘nın başkenti Bratislava‘ya gelen Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, resmi temaslarına bu sabah başladı. Bağış, ilk görüşmesini AB işlerinden sorumlu Devlet Sekreteri Milan Jezovica ile yapacak.
Kaynak: AA
"Türkiye‘nin 2013 sonu veya 2014 başında AB‘ye tam üye olmaya hazır olacağını" kaydeden Bağış, AB‘den adil müzakerece süreci talep ederken, diğer ülkeler hangi aşamalardan geçiyorsa Türkiye‘nin aynı aşamalardan geçmesi, diğerleri için konmayan engellerin Türkiye için de konmaması gereğine işaret etti.
Terörle mücadelede samimi işbirliği isteyen Bağış, "Adalet Bakanlığımızın hazırladığı iade dosyalarında, tercümelerde sürekli hata bulmanın arkasına saklanmamaları ve terör suçlularını iade etmeleri" gerektiğini ifade etti. Bağış, "Ne zaman bir teröristi değil de bir tecavüzcüyü, hırsızı, adi suçluyu istesek, bizim belgeler bir anda mükemmel oluyor ve onlardan kurtulmak istiyorlar" dedi.
"Kıbrıs‘ın arkasına saklanmayın" diye konuşan Bağış, "Kıbrıs‘ın ulusal çıkarlarını ortaya koyduklarında Türkiye‘nin AB sürecinin en ucuz, en uygun sigorta poliçesi olduğunu" belirtti. Bağış, "Yani ben kendimi Kıbrıs‘ın yerine koyuyorum. 600 bin nüfusum var. Yukarı bakıyorum, Avrupa‘nın en güçlü ordusuna sahip, 72 milyon genç dinamik bir nüfus. Bunlarla iyi geçinmek aynı kulübün içinde müttefik olmak işime gelir diye düşünüyorum. Ama Kıbrıs‘ın yaptıklarına bakınca da her faslı engelleme çabası, her konuda sorun yaratma çabası, ülkesine giden beş tane basketbolcunun üzerine iki bin kişiyle yürüme çabası. Diyorsun ki bunu Kıbrıs kendi iradesiyle yapamaz, birileri buna ‘Hadi koçum diyor‘. Kimse Kıbrıs‘ın arkasına saklanmasın" dedi.
Vize konusunda ise Bağış, "Paraguay, Uruguay vatandaşları AB ülkelerine Schengen bölgesine vizesiz girerken, dış ticaretinin yüzde 60‘ını AB ülkeleriyle yapan Türkiye vatandaşlarının AB ülkelerine girebilmek için vize almak zorunda kalmaları kendi başına bir ayıptır. Bizim vatandaşlarımızın kendilerini en az Avrupalı hissettikleri an vize kuyruklarında beklediği andır" diye konuştu.
AB‘den Türkiye‘yi zirvelerine davet etmesi talebini de dile getiren Bağış, AB‘nin bir yandan Türkiye ile arasında stratejik diyaloğu artırmak, uluslararası konularda daha fazla işbirliği yapmak isteğini koyarken, öte yandan stratejik konuların konuşulduğu zirve toplantılarına Türkiye‘yi davet etmediğine dikkati çekti. Bağış, "Romanya ile Bulgaristan üye oluncaya kadar bizi zirvelere davet ediyorlardı. İlk kez Macaristan‘ın dönem başkanlığında AB bakanları düzeyinde oldu, ama cumhurbaşkanı, başbakan ve dışişleri bakanları toplantılarına da Türkiye‘nin davet edilmesini bekliyoruz" dedi.
-"RUSYA İLE AYNI TERAZİDE TARTILMAYIZ"-
Bazı AB ülkelerinin Türkiye ve Rusya ile birlikte stratejik diyalog toplantıları yapılmasını istediklerini ifade eden Bağış, "Ben de diyorum ki hayır. Biz Rusya ile aynı terazide tartılmayız. Rusya aday ülke değil, Rusya müzakere yapmıyor. Rusya bir güç odağı, Türkiye de bir güç odağı. Ama, Türkiye‘yi Rusya‘dan farklı kılan bir özelliği var" ifadelerini kullandı.
Devlet bakanı ve Başmüzakereci Bağış, Türkiye‘nin neden Rusya ile aynı terazide olamayacağını şöyle açıkladı:
"Ben 50‘den beri AB üyesi olmaya çalışıyorum. 2004‘te müzakere kararı aldırtmışım. 1986‘da adaylık statüsü almışım. 1996‘da Gümrük Birliğine üye olmuşum. 2005‘ten beri 13 kez oy birliğiyle müzakere faslı açtırmışım. Benim katılacağım stratejik diyalog toplantısında, (İzlanda, Hırvatistan, Karadağ, Makedonya gibi) müzakere eden aday ülkeler olmalı. Rusya‘ya çok saygı duyarım, ama Rusya ile aynı terazide değiliz."
-"ÖNCELİĞİMİZ FASIL DEĞİL, ZİHİNLERİ AÇMAK"-
"Türkiye‘nin önceliğinin fasıl açmak değil, zihinleri açmak ve gönülleri kazanmak olduğunu" belirten Bağış, "Biz bugün ilerleme raporunda 33 faslın tümünde gelişme kaydettiğimizi AB‘ye teslim etmişsek, demek ki boş durmuyoruz" dedi.
Bağış, Türkiye‘nin son bir haftada iktidar ve muhalefet el ele vererek 4 bin maddeyi geçirebildiğini ifade eden Bağış, "siyasi engellerin kaldırılması halinde şu an itibariyle açılmış 13 fasıla 14-15 fasıl daha ekleyerek açılmış fasıl sayısını 28-29‘a çıkarabileceklerini" kaydetti.
-"BİZE BASKI SÖKMEZ, TERS TEPER"-
Kıbrıs konusunda 2003‘ten bu yana bütün önerileri reddeden tarafın Kıbrıs Rum tarafı olduğuna işaret eden Bağış, "bütün dünyanın bunu gördüğünü ve bildiğini" söyledi. Bağış, Kıbrıs konusunda Türkiye‘ye kimsenin baskı yapamayacağını ifade ederken, "Bize baskı sökmez, ters teper" dedi.
Bağış, Kıbrıs konusunda AB‘nin hatalı davrandığını belirtti. AB Konseyinin 26 Nisan 2004‘te aldığı kararı anımsatan Bağış, "AB Konseyi kendi aldığı kararı uygularsa Türkiye‘nin tüm limanları açmaya hazır olduğunu" söyledi.
Limanların açılabilmesi için "izolasyonun bitmesi, Ercan‘a uçakların inmesi ve KKTC ile doğrudan ticaretin başlaması" gereğine işaret eden Bağış, AB‘ye, "Siz kendi kararınızı uygulamazken, bizden yeni bir şey beklemeniz abesle iştigaldir" mesajını verdi.
-"DİKLENME, AMA DİK DUR" -
AB ile müzakere sürecinde zaman zaman istemediği ve beklemediği tepkilerle karşılaştığında üzüldüğünü anlatan Bağış, "Ancak hiçbir zaman köprüleri atma noktasına gelmedim" dedi.
Bağış, AB‘ye tam üyelik başvurusunda bulunan dönemin Başbakanı Turgut Özal‘ın "Uzun ince bir yola girdik. Bize havlu attırmak isteyeceklerdir, ama sabırlı olmalıyız" sözleri ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın göreve ilk başladığında, "Sabırlı ol. Diklenme, ama dik dur" şeklindeki önerisini her zaman dikkate aldığını ifade etti.
Reform sürecinin aksadığı yolundaki eleştirilere katılmayan Bağış, reformlar konusunda "Türkiye‘nin hevesli ve iştahlı olduğunu" kaydederek, "Ama onlar (AB ülkeleri) bize boyun eğdirmek istiyorlarsa, iştahları daha uzun süre kursaklarında kalır. Biz boyun eğmeyiz" diye konuştu.
-KILIÇDAROĞLU-BAYKAL KIYASLAMASI-
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci olarak göreve başladığı ilk günlerde dönemin CHP lideri Deniz Baykal‘dan randevu istediğini, ancak alamadığını anlatan Bağış, CHP‘nin yeni lideri Kemal Kılıçdaroğlu için ise, "Kemal Beyin bu konuda daha hassas olduğunu biliyorum" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu‘nun ilk dönemde parti içi bazı sorunlar yaşadığını, ancak kongreden sonra AB konusunda Osman Korutürk gibi deneyimli bir diplomata görev vermesinin olumlu bir gelişme olduğunu belirten Bağış, CHP ile önümüzdeki süreçte "Türkiye‘nin ortak paydalarında ortak çalışmalar yapabilme" ümidini dile getirdi.
CHP liderinin ekonomik konularda yaptığı açıklamaların ise kendisini "sukutuhayale uğrattığını" ifade eden Bağış, "herkese maaş bağlanmasına ilişkin tüm rakamları topladığınızda Türkiye‘nin birkaç bütçesi yaptığını" belirterek, "Eğer AB konusunda da aynı hesap hatası içine düşerse, yanlış bir intiba doğurabilir. Umarım çalışma arkadaşları ve kurmayları kendisini uyarırlar da doğru vaatlerde bulunur" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu‘nu sekiz yıldan beri tanıdığını ifade eden Bağış, "İnsan olarak diyalog kurmakta zorlanacağımı sanmıyorum" dedi.
Başmüzakereci olarak görev yaptığı iki yıl içinde AB başkenti Brüksel ve üye ülkelere 70 küsur ziyarette bulunduğunu anlatan Bağış, önümüzdeki süreçte Portekiz, Hollanda, Malta ve Makedonya‘yı ziyaret etmeyi planladığını bildirdi.
İki günlük resmi ziyaret için dün gece Viyana üzerinden Slovakya‘nın başkenti Bratislava‘ya gelen Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, resmi temaslarına bu sabah başladı. Bağış, ilk görüşmesini AB işlerinden sorumlu Devlet Sekreteri Milan Jezovica ile yapacak.