Türk Dizileri Döviz Basıyor Ankara (A.A)
Dizi film ihracatı 2010 yılında 50 milyon doları aştı.
Aşk-ı Memnu, Ezer, Ihlamurlar Altında, Gümüş, Acı Hayat, Bir İstanbul Masalı, Yaprak Dökümü, Menekşe ile Halil, Yol Arkadaşım, Zerda gibi dizilerin de aralarında bulunduğu 70‘in üzerinde Türk dizi filmi, 20‘nin üzerinde ulaştı ve sektörde 2010 yılında ihracat rekoru kırıldı.
Türk dizi filmleri sektöründeki ihracatın yaklaşık yüzde 80‘ini yapan Calinos Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Gülgen, şirket olarak televizyon yapımı ihracatına 1997 yılında başladıklarını, ilk dizi ihracatının ise 2001, 2002 yılları yapımı Deli Yürek dizisi olduğunu söyledi. Söz konusu dizinin ilk olarak Kazakistan‘a satıldığını anlatan Gülgen, ‘‘Yurt dışına satılan ilk Türk dizisi piyasada bilindiği gibi Gümüş değildir, Deli Yürek dizisidir‘‘ dedi.
Gülgen, pazarı açan dizinin ise birçok ülkede izlenme rekoru kıran ‘‘Binbir Gece‘‘ dizisi olduğunu kaydetti.
-İLK SATIŞ SERÜVENİ BÖLÜM BAŞINA 30-50 DOLARLARLA BAŞLADI-
Dizi film ihracatının satış serüveninin bölüm başına 30-50 dolarlar ile başladığını anlatan Gülgen, Türk dizilerinin ilk ihraç edildiği ülkelerin Kazakistan, Azerbaycan gibi Türk kültürünün yakın olduğu ülkeler olduğunu, fakat başta politik sebepler olmak üzere çeşitli nedenlerle Azerbaycan‘ın son 2-3 yıldır Türk dizilerinin yayınlanmasına yasak getirdiğini de söyledi.
Kazakistan ve Özbekistan‘da satışların devam ettiğini, Ortadoğu‘nun da önemli bir pazar olduğunu kaydeden Fırat Gülgen, ‘‘İlk başta Mısır Arapçasıyla dublaj yapıldığı için Ortadoğu‘da Türk dizileri çok tutmadı. Daha sonra Ortadoğu‘nun büyük bir medya grubu Gümüş ve Ihlamurlar Altında dizilerinin dublajını Suriye‘de yaptırdılar ve bu diziler Arap dizisi algılanmasından ötürü inanılmaz bir başarı sağladı. Bu da akabinde birçok dizinin pazarda yer bulmasına neden oldu‘‘ diye konuştu.
Gülgen, şu anda Ortadoğu ülkelerinde yabancı programda Türk dizilerinin payının yüzde 60 civarında olduğunu belirtirken, ‘‘Ortadoğu‘da 6-7 tanesi çok büyük gruplar olmak üzere 300‘den fazla televizyon kanalı var ve Türk dizilerine inanılmaz ilgi ve talep gösteriyorlar‘‘ dedi.
-BAŞBAKANIN POPÜLERLİĞİ DİZİLERE İLGİLİ ARTIRDI-
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın popülaritesinden dolayı özellikle Ortadoğu‘da masaya 1-0 galip oturduklarını kaydeden Gülgen, şöyle konuştu:
‘‘Katar‘da büyük bir televizyon kanalına gittik. Zannediyorum 2009 yılında Başbakan‘ın Davos‘taki one minute olayından sonra yaklaşık 1 ay sonraya denk geliyordu. Katar televizyonu çalışanları ve sokakta konuştuğumuz insanlar ‘biz onu çok seviyoruz, gittiğinde Erdoğan‘a selam söyle‘ diyorlardı. Biz tabi çok güldük, sanki her dakika başbakanı görüyoruz da söyleyeceğiz diye. Başbakanın Ortadoğu‘da inanılmaz bir popülaritesi var, bu popülarite de aslında baktığımızda bizim satışlarımızı çok ciddi manada kolaylaştırıyor.
Biz bir bakıma kültür ihracatı yapıyoruz. Baktığınızda neden sizin dizinizi seyretsinler. Türk dizilerinin bu bölgelerde tutmasının önemli unsurlarından biri de kültür. Bugüne kadar Latin Amerika dizileri seyrettiklerinde arka planda kiliseleri görmüşler, başka şeyleri görmüşler. Bizim arka planda camileri görüyorlar. Dini içerik olduğu için söylemiyorum, ama kendilerini buluyorlar. Bizim dizilerdeki konuşmalarda bir maşallah, inşallah kelimelerini duyuyorlar, aynı kelimeleri kendileri de kullanıyor. Ayrıca Türkiye‘ye onlar için bir rol model ülke ve bu rol model ülkeyi daha çok tanımak istiyorlar. Gümüş dizisinin ardından dizinin çekildiği yalıyı 300 binden fazla turist ziyaret etmiş Turizm Bakanlığından öğrendiğim kadarıyla. Baktığınızda bu dizilerin inanılmaz bir potansiyeli var.‘‘
-KURTLAR VADİSİ BALKANLAR‘DA TUTMADI-
Dizi ihracatında Ortadoğu pazarının ardından Balkan ülkelerine açıldıklarını anlatan Fırat Gülgen, Bulgaristan‘a 6 sene önce Kurtlar Vadisi isimli diziyi verdiklerini, fakat tutmadığını, daha sonra farklı bir pazarlama stratejisi ile pazara yeniden giriş yaptıklarını ve şu anda 30‘dan fazla dizinin satıldığını söyledi.
Halen Yaprak Dökümü‘nün Bulgaristan‘da prime time‘da yüzde 60‘dan fazla izlenme oranı olduğunu kaydeden Gülden, şimdi de Aşk-ı Memnu‘nun yayınlanmaya başlayacağını söyledi.
Makedonya, Bosna, Kosova, Arnavutluk pazarlarının ardından geçen senenin ortasında Yunanistan‘a giriş yaptıklarını belirten Gülgen, Yunanistan‘da Gümüş ve Dudaktan Kalbe ve Binbir Gece dizilerinin çok iyi iş yaptığını, Ihlamurlar Altında, Acı Hayat, Asi ve Aşk-ı Memnu dizilerinin de yeni verildiğini kaydetti.
-BÖLÜM BAŞINA 500 İLE 20 BİN DOLAR-
Dizilerin bölüm başına ücretlerinin dizinin yayın yılı ile ülkeye göre değiştiğini belirten Gülgen, ‘‘2005 yılındaki bir dizinin satış fiyatı ile 2011 yılında yapılan dizinin satış fiyatı asla aynı olmaz. Halen diziler bölüm başına 500 dolar ile 20 bin dolar arasında değişiyor. En pahalı dizi sanıyorum şu anda Ezel. Gülgen, bir dizinin iyi satılması için pazarı ve ülkeyi iyi belmek ve dizi pazarının büyümesi için de yeni ülkelere gitmek gerektiğini vurguladı.
Kaynak: AA
Türk dizi filmleri sektöründeki ihracatın yaklaşık yüzde 80‘ini yapan Calinos Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Gülgen, şirket olarak televizyon yapımı ihracatına 1997 yılında başladıklarını, ilk dizi ihracatının ise 2001, 2002 yılları yapımı Deli Yürek dizisi olduğunu söyledi. Söz konusu dizinin ilk olarak Kazakistan‘a satıldığını anlatan Gülgen, ‘‘Yurt dışına satılan ilk Türk dizisi piyasada bilindiği gibi Gümüş değildir, Deli Yürek dizisidir‘‘ dedi.
Gülgen, pazarı açan dizinin ise birçok ülkede izlenme rekoru kıran ‘‘Binbir Gece‘‘ dizisi olduğunu kaydetti.
-İLK SATIŞ SERÜVENİ BÖLÜM BAŞINA 30-50 DOLARLARLA BAŞLADI-
Dizi film ihracatının satış serüveninin bölüm başına 30-50 dolarlar ile başladığını anlatan Gülgen, Türk dizilerinin ilk ihraç edildiği ülkelerin Kazakistan, Azerbaycan gibi Türk kültürünün yakın olduğu ülkeler olduğunu, fakat başta politik sebepler olmak üzere çeşitli nedenlerle Azerbaycan‘ın son 2-3 yıldır Türk dizilerinin yayınlanmasına yasak getirdiğini de söyledi.
Kazakistan ve Özbekistan‘da satışların devam ettiğini, Ortadoğu‘nun da önemli bir pazar olduğunu kaydeden Fırat Gülgen, ‘‘İlk başta Mısır Arapçasıyla dublaj yapıldığı için Ortadoğu‘da Türk dizileri çok tutmadı. Daha sonra Ortadoğu‘nun büyük bir medya grubu Gümüş ve Ihlamurlar Altında dizilerinin dublajını Suriye‘de yaptırdılar ve bu diziler Arap dizisi algılanmasından ötürü inanılmaz bir başarı sağladı. Bu da akabinde birçok dizinin pazarda yer bulmasına neden oldu‘‘ diye konuştu.
Gülgen, şu anda Ortadoğu ülkelerinde yabancı programda Türk dizilerinin payının yüzde 60 civarında olduğunu belirtirken, ‘‘Ortadoğu‘da 6-7 tanesi çok büyük gruplar olmak üzere 300‘den fazla televizyon kanalı var ve Türk dizilerine inanılmaz ilgi ve talep gösteriyorlar‘‘ dedi.
-BAŞBAKANIN POPÜLERLİĞİ DİZİLERE İLGİLİ ARTIRDI-
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın popülaritesinden dolayı özellikle Ortadoğu‘da masaya 1-0 galip oturduklarını kaydeden Gülgen, şöyle konuştu:
‘‘Katar‘da büyük bir televizyon kanalına gittik. Zannediyorum 2009 yılında Başbakan‘ın Davos‘taki one minute olayından sonra yaklaşık 1 ay sonraya denk geliyordu. Katar televizyonu çalışanları ve sokakta konuştuğumuz insanlar ‘biz onu çok seviyoruz, gittiğinde Erdoğan‘a selam söyle‘ diyorlardı. Biz tabi çok güldük, sanki her dakika başbakanı görüyoruz da söyleyeceğiz diye. Başbakanın Ortadoğu‘da inanılmaz bir popülaritesi var, bu popülarite de aslında baktığımızda bizim satışlarımızı çok ciddi manada kolaylaştırıyor.
Biz bir bakıma kültür ihracatı yapıyoruz. Baktığınızda neden sizin dizinizi seyretsinler. Türk dizilerinin bu bölgelerde tutmasının önemli unsurlarından biri de kültür. Bugüne kadar Latin Amerika dizileri seyrettiklerinde arka planda kiliseleri görmüşler, başka şeyleri görmüşler. Bizim arka planda camileri görüyorlar. Dini içerik olduğu için söylemiyorum, ama kendilerini buluyorlar. Bizim dizilerdeki konuşmalarda bir maşallah, inşallah kelimelerini duyuyorlar, aynı kelimeleri kendileri de kullanıyor. Ayrıca Türkiye‘ye onlar için bir rol model ülke ve bu rol model ülkeyi daha çok tanımak istiyorlar. Gümüş dizisinin ardından dizinin çekildiği yalıyı 300 binden fazla turist ziyaret etmiş Turizm Bakanlığından öğrendiğim kadarıyla. Baktığınızda bu dizilerin inanılmaz bir potansiyeli var.‘‘
-KURTLAR VADİSİ BALKANLAR‘DA TUTMADI-
Dizi ihracatında Ortadoğu pazarının ardından Balkan ülkelerine açıldıklarını anlatan Fırat Gülgen, Bulgaristan‘a 6 sene önce Kurtlar Vadisi isimli diziyi verdiklerini, fakat tutmadığını, daha sonra farklı bir pazarlama stratejisi ile pazara yeniden giriş yaptıklarını ve şu anda 30‘dan fazla dizinin satıldığını söyledi.
Halen Yaprak Dökümü‘nün Bulgaristan‘da prime time‘da yüzde 60‘dan fazla izlenme oranı olduğunu kaydeden Gülden, şimdi de Aşk-ı Memnu‘nun yayınlanmaya başlayacağını söyledi.
Makedonya, Bosna, Kosova, Arnavutluk pazarlarının ardından geçen senenin ortasında Yunanistan‘a giriş yaptıklarını belirten Gülgen, Yunanistan‘da Gümüş ve Dudaktan Kalbe ve Binbir Gece dizilerinin çok iyi iş yaptığını, Ihlamurlar Altında, Acı Hayat, Asi ve Aşk-ı Memnu dizilerinin de yeni verildiğini kaydetti.
-BÖLÜM BAŞINA 500 İLE 20 BİN DOLAR-
Dizilerin bölüm başına ücretlerinin dizinin yayın yılı ile ülkeye göre değiştiğini belirten Gülgen, ‘‘2005 yılındaki bir dizinin satış fiyatı ile 2011 yılında yapılan dizinin satış fiyatı asla aynı olmaz. Halen diziler bölüm başına 500 dolar ile 20 bin dolar arasında değişiyor. En pahalı dizi sanıyorum şu anda Ezel. Gülgen, bir dizinin iyi satılması için pazarı ve ülkeyi iyi belmek ve dizi pazarının büyümesi için de yeni ülkelere gitmek gerektiğini vurguladı.