Mersin Limanı'ndaki 'Tarife' Sıkıntısı
Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Genel Sekreter yardımcısı Halil Delibaş, 1 Haziran 2010 tarihi itibariyle Mersin Limanı'nda uygulamaya konulan yeni tarifenin, hala TCDD tarafından işletilen İzmir Limanı'na göre yüzde 15-20 daha pahalı olduğunu belirtti
Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Genel Sekreter yardımcısı Halil Delibaş, 1 Haziran 2010 tarihi itibariyle Mersin Limanı'nda uygulamaya konulan yeni tarifenin, hala TCDD tarafından işletilen İzmir Limanı'na göre yüzde 15-20 daha pahalı olduğunu belirtti.
MDTO) Genel Sekreter yardımcısı Halil Delibaş, MDTO'nun aylık dergisinde kaleme almış olduğu yazısında; Mersin Limanı'nın 2010 yılı Ocak-Haziran Dönemi'ndeki yük trafiğini değerlendirerek, söz konusu limandaki 'ücret tarifesi' ile ilgili olarak yaşanan sıkıntıları da ele aldı. Mersin Limanı'nı 2005 yılında 36 yıllığına 'işletme hakkının devri' yöntemiyle yapılan özelleştirme ihalesini kazanan; Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği (MIP) AŞ'nin, 755 milyon dolarlık işletme bedeli ödeyerek limanı
devraldığını hatırlatan Delibaş, bu noktada da MIP yönetiminin liman verimliliğini arttırmak için tedbirler aldığını anlattı.
Verimliliğin yanında kapasitenin artmasının da işletmeciye liman gelirlerinde önemli artışlar sağladığına işaret eden Delibaş, özelleştirme sonrasında petrol ürünlerinin toplam kargo içindeki payının azaldığını, bunun yerinde yıllık elleçlenen kargo miktarının da 2006-2010 döneminde yaklaşık yüzde 50 oranında artmasının yanında bu kargonun yine yaklaşık yüzde 50'sini konteynır içinde yükleme-boşaltma yapılmasının geliri arttırıcı bir diğer önemli etken olduğunu dile getirdi. Delibaş, tarife gelirleri
bazında konteynırların başta gemiden boşaltılması ve gemiye yükletilmesinin yanı sıra liman sahalarında bekletilmesi, terminal hizmetleri, konteynır içi yükleme-boşaltma, reefer koyteynır hizmetleri ve ISPS ücretleri gibi önemli tarife çeşitliliğinin liman gelirlerini önemli ölçüde arttırdığını bildirdi.
"LİMANDAKİ TÜM TARİFELERDE YÜZDE 15-20'LİK ARTIŞ YAPILDI"
Genel yük ve proje kargo bazındaki liman gelirlerinin de yeni yapılan tarife düzenlemeleri ve kargo artışları nedeniyle liman gelirlerinin doğal olarak arttığına dikkat çeken Delibaş, "Bu arada işletici limanı devralırken; Mersin Limanı'nda TCDD tarafından uygulanan liman tarifelerinde 3 yıl artışa gidemeyecek anlaşması vardı. Bu, sadece dolar olarak uygulanan tarife para biriminin kurunda TL karşısında olumsuz bir piyasa koşulu oluşması halinde işleticiye bu anlamda söz konusu kur kaybını tolere edecek
bir düzenleme imkanı veriyordu. Liman işleticisi de bu kapsamda 11 Mayıs 2007 ile 29 Şubat 2008 tarihleri arasında ÜFE, Dolar/TL paritesi arasındaki farkın yüzde 17.53 olduğunu belirterek, bazı liman hizmetleri kalemlerinde 1 Nisan 2008 tarihinden itibaren uygulanacak şekilde yaklaşık yüzde 10'luk bir artışa gitmiştir" dedi.
11 Mayıs 2010 tarihinde devir süresi sonrası 3 yıllık sürenin dolduğunu kaydeden Halil Delibaş, yine 2010 yılı Mayıs ayında tüm tarifelerde yüzde 15-20'ye varan artışlar yapıldığını, MIP AŞ yönetiminin liman kullanıcılarıyla gerekli koordinasyon ve işbirliği içerisine girmeden söz konusu yeni tarifeyi uygulamaya koyduğu gibi yapılan zamların birkaç ay ertelenmesi yönündeki taleplerin de dikkate alınmadığını dile getirdi. Delibaş, 1 Haziran 2010 tarihinde yeni tarifenin yürürlüğe girdiğini hatırlatarak,
uygulama sonrasında MIP tarafı ve liman kullanıcılarının katılımıyla yapılan toplantılarda da önemli değişiklikler olmadığını sadece liman sahasında konteynır içi yükleme-boşaltma ve ardiye hizmetlerinin bir kısmının, liman dışına yönlendirilmesi adına konteyner terminal ücretlerinde konteyner başına 5 dolar indirime gedildiğini anlattı.
"BEKLENTİMİZ; MIP'İN LİMANDAN KAZANDIĞI PARANIN
BİR KISMINI İŞLETECEĞİ LİMANIN GELİŞİMİNE HARCAMASI"
Bunun yanında bazı tarife şartlarına açıklamalar getirilerek iyileştirmeler yapıldığını ancak başka önemli bir değişikliğe de gidilmediğini kaydeden Delibaş, yürürlüğe giren yeni tarifeye göre konteynır yüklemede (dolu) yüzde 22.2, konteyner boşaltmada (dolu) yüzde 26.3, genel yük tarifesinde yüzde 15, terminal hizmetlerinde yüzde 28.6, konteynerde yüzde 33.3'lük bir artış yaşandığı bilgisini de verdi. Delibaş, "Römorkaj, pilotaj ve palamar gibi gemiye yönelik hizmetler, Denizcilik Müsteşarlığı'nca
belirlendiği için tarifede herhangi bir değişiklik olmadı. Diğer kalemlerdeyse dolar bazında ortalama yüzde 15-20 zam görülmektedir. MIP tarafından uygulanan tarife, halen TCDD tarafından işletilen İzmir Limanı ile karşılaştırıldığındaysa; Mersin tarifesi, CFS hizmetleri hariç İzmir tarifesine göre yüzde 15-20 daha pahalı olduğu görülüyor. Beklentimiz; MIP'in limandan kazandığı paranın bir kısmını sözleşme haricinde bile olsa daha 33 yıl işleteceği limanın gelişimine harcaması yani ekipman, personel ve
işletim sistemlerine yönelik yatırımlar yaparak, limanımızı daha verimli hale getirmesidir. Bunu da beklemek Mersinlilerin hakkı olsa gerek" diye konuştu.
MDTO) Genel Sekreter yardımcısı Halil Delibaş, MDTO'nun aylık dergisinde kaleme almış olduğu yazısında; Mersin Limanı'nın 2010 yılı Ocak-Haziran Dönemi'ndeki yük trafiğini değerlendirerek, söz konusu limandaki 'ücret tarifesi' ile ilgili olarak yaşanan sıkıntıları da ele aldı. Mersin Limanı'nı 2005 yılında 36 yıllığına 'işletme hakkının devri' yöntemiyle yapılan özelleştirme ihalesini kazanan; Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği (MIP) AŞ'nin, 755 milyon dolarlık işletme bedeli ödeyerek limanı
devraldığını hatırlatan Delibaş, bu noktada da MIP yönetiminin liman verimliliğini arttırmak için tedbirler aldığını anlattı.
Verimliliğin yanında kapasitenin artmasının da işletmeciye liman gelirlerinde önemli artışlar sağladığına işaret eden Delibaş, özelleştirme sonrasında petrol ürünlerinin toplam kargo içindeki payının azaldığını, bunun yerinde yıllık elleçlenen kargo miktarının da 2006-2010 döneminde yaklaşık yüzde 50 oranında artmasının yanında bu kargonun yine yaklaşık yüzde 50'sini konteynır içinde yükleme-boşaltma yapılmasının geliri arttırıcı bir diğer önemli etken olduğunu dile getirdi. Delibaş, tarife gelirleri
bazında konteynırların başta gemiden boşaltılması ve gemiye yükletilmesinin yanı sıra liman sahalarında bekletilmesi, terminal hizmetleri, konteynır içi yükleme-boşaltma, reefer koyteynır hizmetleri ve ISPS ücretleri gibi önemli tarife çeşitliliğinin liman gelirlerini önemli ölçüde arttırdığını bildirdi.
"LİMANDAKİ TÜM TARİFELERDE YÜZDE 15-20'LİK ARTIŞ YAPILDI"
Genel yük ve proje kargo bazındaki liman gelirlerinin de yeni yapılan tarife düzenlemeleri ve kargo artışları nedeniyle liman gelirlerinin doğal olarak arttığına dikkat çeken Delibaş, "Bu arada işletici limanı devralırken; Mersin Limanı'nda TCDD tarafından uygulanan liman tarifelerinde 3 yıl artışa gidemeyecek anlaşması vardı. Bu, sadece dolar olarak uygulanan tarife para biriminin kurunda TL karşısında olumsuz bir piyasa koşulu oluşması halinde işleticiye bu anlamda söz konusu kur kaybını tolere edecek
bir düzenleme imkanı veriyordu. Liman işleticisi de bu kapsamda 11 Mayıs 2007 ile 29 Şubat 2008 tarihleri arasında ÜFE, Dolar/TL paritesi arasındaki farkın yüzde 17.53 olduğunu belirterek, bazı liman hizmetleri kalemlerinde 1 Nisan 2008 tarihinden itibaren uygulanacak şekilde yaklaşık yüzde 10'luk bir artışa gitmiştir" dedi.
11 Mayıs 2010 tarihinde devir süresi sonrası 3 yıllık sürenin dolduğunu kaydeden Halil Delibaş, yine 2010 yılı Mayıs ayında tüm tarifelerde yüzde 15-20'ye varan artışlar yapıldığını, MIP AŞ yönetiminin liman kullanıcılarıyla gerekli koordinasyon ve işbirliği içerisine girmeden söz konusu yeni tarifeyi uygulamaya koyduğu gibi yapılan zamların birkaç ay ertelenmesi yönündeki taleplerin de dikkate alınmadığını dile getirdi. Delibaş, 1 Haziran 2010 tarihinde yeni tarifenin yürürlüğe girdiğini hatırlatarak,
uygulama sonrasında MIP tarafı ve liman kullanıcılarının katılımıyla yapılan toplantılarda da önemli değişiklikler olmadığını sadece liman sahasında konteynır içi yükleme-boşaltma ve ardiye hizmetlerinin bir kısmının, liman dışına yönlendirilmesi adına konteyner terminal ücretlerinde konteyner başına 5 dolar indirime gedildiğini anlattı.
"BEKLENTİMİZ; MIP'İN LİMANDAN KAZANDIĞI PARANIN
BİR KISMINI İŞLETECEĞİ LİMANIN GELİŞİMİNE HARCAMASI"
Bunun yanında bazı tarife şartlarına açıklamalar getirilerek iyileştirmeler yapıldığını ancak başka önemli bir değişikliğe de gidilmediğini kaydeden Delibaş, yürürlüğe giren yeni tarifeye göre konteynır yüklemede (dolu) yüzde 22.2, konteyner boşaltmada (dolu) yüzde 26.3, genel yük tarifesinde yüzde 15, terminal hizmetlerinde yüzde 28.6, konteynerde yüzde 33.3'lük bir artış yaşandığı bilgisini de verdi. Delibaş, "Römorkaj, pilotaj ve palamar gibi gemiye yönelik hizmetler, Denizcilik Müsteşarlığı'nca
belirlendiği için tarifede herhangi bir değişiklik olmadı. Diğer kalemlerdeyse dolar bazında ortalama yüzde 15-20 zam görülmektedir. MIP tarafından uygulanan tarife, halen TCDD tarafından işletilen İzmir Limanı ile karşılaştırıldığındaysa; Mersin tarifesi, CFS hizmetleri hariç İzmir tarifesine göre yüzde 15-20 daha pahalı olduğu görülüyor. Beklentimiz; MIP'in limandan kazandığı paranın bir kısmını sözleşme haricinde bile olsa daha 33 yıl işleteceği limanın gelişimine harcaması yani ekipman, personel ve
işletim sistemlerine yönelik yatırımlar yaparak, limanımızı daha verimli hale getirmesidir. Bunu da beklemek Mersinlilerin hakkı olsa gerek" diye konuştu.