Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Bolu'da

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, referandum sonucundan 'hayır' çıkması durumunda Türkiye'de yeni bir anayasa yapılmasının güçleşebileceğini ifade ederek, "Demokrasilerde darbe, cuntacılık ve hile olmaz" dedi

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Bolu'da
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, referandum sonucundan 'hayır' çıkması durumunda Türkiye'de yeni bir anayasa yapılmasının güçleşebileceğini ifade ederek, "Demokrasilerde darbe, cuntacılık ve hile olmaz" dedi.
Ankara'dan Karabük'e giderken Bolu'nun Yeniçağa ve Gerede ilçelerine uğrayan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Bolu Milletvekili Yüksel Coşkunyürek, Bolu Valisi İbrahim Özçimen, Yeniçağa Kaymakamı Bilal Yavaş, Yeniçağa Belediye Başkanı Ahmet Kızıltan, Gerede Belediye Başkanı Ömer Baygın, İl Emniyet Müdürü Tahir Bayındır ve vatandaşlar tarafından karşılandı. Gerede ilçesinde bulunan Büyük Cami'de cuma ve öğle namazı kılan Arınç, daha sonra çay bahçesinde toplanan vatandaşlara
hitap etti. "Demokrasilerde darbe ve cuntacılık olmaz" diyen Bülent Arınç, "Demokrasilerde sandığa gidilir. Millet ne derse o olur. Millet derse ki güzel işler yaptınız. Biraz daha devam edin, biz de yolumuza bakarız. Yeter artık yanlış işler yapıyorsunuz. Artık eskisi gibi hizmet edemiyorsunuz derlerse de oyunu vermezler, biz gideriz başkası gelir. Allah saklasın diyenleriniz var içinizde. Çünkü biz giderken arkadan kim gelecek, bunu düşünürken bile Allah saklasın diyebiliyoruz. Ama demokrasi böyle bir
şey. Demokrasilerde darbe olmaz. Demokrasilerde cuntacılık olmaz. Olmamalıdır. Demokrasilerde muhtıra olmaz. Sandık hilesi olmaz. Seçmen hilesi olmaz. Entrika olmaz. Bizim bildiğimiz demokraside göğsünü gere gere sandığa gidersiniz, millet ne derse onu başınızın üstünde taşırsınız. Evet de derse hayır da derse küsülmez, sırt dönülmez. Hamdolsun 2002'de daha bir yıllık partiyken millet bizi iktidar yaptı. Parlamentoda hangi parti varsa yedisini birden parlamento dışında bıraktı. Biz başkaları gibi yiyip
çalanlardan değiliz. Başkaları gibi milletten oy alıp sırtını dönenlerden değiliz. 8 senedir bizi biliyorsunuz. 40 senedir Tayyip Bey'i ve beni tanıyorsunuz. Hiç kimseye yamuk yapmadık. Hep dürüst olduk" ifadelerini kullandı.
Referandum öncesi CHP ve MHP'nin vatandaşları 'hayır' oyu kullanmaları yönünde zaman zaman korkuttuğunu söyleyen Bülent Arınç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmalarına değinerek, "Şimdi önümüzde hayırlı bir iş var. Bizim için çok hayırlı bir iş. Cumanız hayırlı olsun, işiniz hayırlı olsun diyoruz ama başkaları bunu istismar edip hayırda bir hayır var diyorlar. Yapılan iş nedir ne değildir bunu bilmemiz lazım. CHP çıkıyor, MHP çıkıyor, hayır deyin diye ısrar ediyor. Hatta bağırıp çağırıyor.
Hatta suçluyor ve korkutuyor. Kemal Bey'in buna söylediği şudur, 'Hayır'da hayır var' diyor. Başka bir cevher daha ortaya attı. 'Hayır oyunun rengi kahverengi. Kahvenin rengi de kahverengidir. Bir kahvenin 40 yıl hatırı var. Bizi unutmayın. Oyunuzu hayır diye kullanın.' Nasıl bir mantık? Merhum Abdulhamithan için söylenen ama aslında yanlış olan bir şey vardır. Aklıma o geliyor. Abdulhamithan döneminde ülke bölünmeye, parçalanmaya çalışılırken, istihbarata da çok önem verirlermiş. Ama onu sevmeyenler şöyle
bir fıkra uydurmuşlar. Diyelim parkta iki kişi oturmuş konuşuyorlarmış. Biri demiş ki bulutlar geldi. Öbürü de herhalde yağmur yağacak. İstihbaratçılar da oradaymış. Hemen adamları alıp götürmüşler. Nedir bizim suçumuz, parkta oturuyorduk demişler. Siz havada bulut var demediniz mi? Birisi de yağmur yağacak demedi mi? Evet ne var bunda demişler. Yağmur yağarsa yerde su birikmez mi? Birikir. Suda ördek yüzmez mi? Yüzer. Ördeğin burnu uzun değil mi? Uzun. Abdulhamit'in burnu da uzun. Sen ona ördek demek
istedin. Bu mantıkla kahvenin rengi kahverengi mantığı da birbirine uyuyor. Ama ne Abdulhamithan buna uyan bir insandır. Ne o içtiğimiz zaman keyfine doyamadığımız orta kahvenin tadı böyle saçma sapan bir izah değildir" şeklinde konuştu.
Gerede ve Yeniçağa ilçelerine yaptığı ziyarette halktan referanduma 'evet' oyu isteyen Arınç, daha sonra Karabük'e gitmek üzere yola çıktı.