Bitlisli Stk'lar Referandumda 'Evet' Diyecek
Bitlis'te bir araya gelen bazı sivil toplum kuruluşları (STK), aldıkları kararla 12 Eylül'de yapılacak olan referandumda 'evet' oyu kullanacaklarını açıkladılar.
STK'ların aldıkları kararları yazılı bir basın açıklaması ile bildiren Eğitim-Bir-Sen Bitlis Şube Başkanı Rasim Taşcan, tek parti zihniyetinin despot uygulamalarının hayatın her alanına müdahale ettiği ülkede, geleceğini etkileyecek bir referandum sürecine girildiğini belirtti. Bunun bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Taşcan, "Bu ülkeyi seven herkes gibi biz de biliyoruz ki referandumda 'hayır' çıkması durumunda ülkedeki karanlık güçlerin hakimiyeti devam edecektir" dedi.
Taşcan, 80 yıllık Cumhuriyet tarihinde yaşanan bazı olaylara değinerek, "Şeyh Sait katliamından Dersim'e, Sivas Madımak, Erzincan Başbağlar katliamlarına kadar birçok karanlık senaryonun altında imzası bulunan derin yapılanma ile hesaplaşma zamanı gelmiştir. 'İyi çocuk' Ali Kaya gibi tetikçilerin yaptıkları yanlarına kar kalmış, Ferhat Sarıkaya gibiler bu ülkede harcanabilmiştir. Hem de gözümüzün içine baka baka bunu yapmışlardır. Yapılan tüm zalimliklere 'dur' demenin zamanı gelmiştir. Asıl misyonunun
dışında her işe burnunu sokan malum kurumların siyaset yapmaktan vazgeçip sadece asli görevlerini icra etmelerinin zamanı gelmiştir. Anadolu halkının iradesinin üzerine Sincan'da tank yürütenler bunun hesabını vermelidir. 1980 öncesi halkı birbirine kırdırıp gencecik fidanları darağacına gönderenler, son 25 yıl içinde bölgemizde binlerce faili meçhulün sorumlusu olanlar, masum insanlara günlerce akıl almaz işkenceleri reva görenler adalet önünde hesap vermelidir. Sırf namaz kıldığı için veya eşi
başörtülü olduğu için ordudan atılanların haklarının sorulma zamanı gelmiştir" ifadelerini kullandı.
Açıklamanın devamında ise, başörtüsü yasağının kaldırılması için 411 oyla çıkan yasayı iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin kendini her şeyin üstünde gören HSYK'nın demokratik bir yapıya kavuşturulmasının şart olduğu ifade edilerek, "Bitlis'te faaliyet gösteren sivil toplum temsilcileri olarak aydınlığa 'evet' diyoruz. Verdiğimiz oylarla seçilenlerin ülkeyi yönetebilmesi için 'evet' diyoruz. Faili meçhullerin son bulması, faillerinin bulunarak cezalandırılması için 'evet' diyoruz. Elbette yapılacak
değişiklikler beklentilerimize tam cevap vermemektedir. Ancak bu ilerisi için ve daha iyisi için olumlu bir adımdır. Atılan bu ilk adıma 'evet' diyoruz. 13 Eylül'de kimlik ve inanç özgürlüğü üzerindeki baskıları kaldıracak, daha adil ve özgürlükçü bir Anayasa isteyebilmek için 'evet' diyoruz. Halkımızdan sağduyulu olmalarını, sandığa gitme konusunda son bir yılda yaşananları göz önünde bulundurarak hür iradeleriyle karar vermelerini istiyoruz. 12 Eylül akşamı ülkemizin üzerine yeni bir güneş doğması
temennisiyle hepinizi saygıyla selamlıyoruz" denildi.
Açıklamaya Aktif Muhtarlar Derneği, Anadolu Gençlik Derneği, Bayındır Memur-Sen, Bem-Bir Sen, Best-Der, Birlik Haber-Sen, Eğitim Bir-Sen, Enerji Bir-Sen, Hizmet İş Sendikası, Hür Akademya Derneği, Tatvan İnsan-Der, Tatvan Özgür-Der, Tatvan Eğitim Yardımları Derneği, Tatvan Damla-Der, Tatvan Umut-Der ve Sağlık-Sen'den temsilciler katıldı.
Taşcan, 80 yıllık Cumhuriyet tarihinde yaşanan bazı olaylara değinerek, "Şeyh Sait katliamından Dersim'e, Sivas Madımak, Erzincan Başbağlar katliamlarına kadar birçok karanlık senaryonun altında imzası bulunan derin yapılanma ile hesaplaşma zamanı gelmiştir. 'İyi çocuk' Ali Kaya gibi tetikçilerin yaptıkları yanlarına kar kalmış, Ferhat Sarıkaya gibiler bu ülkede harcanabilmiştir. Hem de gözümüzün içine baka baka bunu yapmışlardır. Yapılan tüm zalimliklere 'dur' demenin zamanı gelmiştir. Asıl misyonunun
dışında her işe burnunu sokan malum kurumların siyaset yapmaktan vazgeçip sadece asli görevlerini icra etmelerinin zamanı gelmiştir. Anadolu halkının iradesinin üzerine Sincan'da tank yürütenler bunun hesabını vermelidir. 1980 öncesi halkı birbirine kırdırıp gencecik fidanları darağacına gönderenler, son 25 yıl içinde bölgemizde binlerce faili meçhulün sorumlusu olanlar, masum insanlara günlerce akıl almaz işkenceleri reva görenler adalet önünde hesap vermelidir. Sırf namaz kıldığı için veya eşi
başörtülü olduğu için ordudan atılanların haklarının sorulma zamanı gelmiştir" ifadelerini kullandı.
Açıklamanın devamında ise, başörtüsü yasağının kaldırılması için 411 oyla çıkan yasayı iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin kendini her şeyin üstünde gören HSYK'nın demokratik bir yapıya kavuşturulmasının şart olduğu ifade edilerek, "Bitlis'te faaliyet gösteren sivil toplum temsilcileri olarak aydınlığa 'evet' diyoruz. Verdiğimiz oylarla seçilenlerin ülkeyi yönetebilmesi için 'evet' diyoruz. Faili meçhullerin son bulması, faillerinin bulunarak cezalandırılması için 'evet' diyoruz. Elbette yapılacak
değişiklikler beklentilerimize tam cevap vermemektedir. Ancak bu ilerisi için ve daha iyisi için olumlu bir adımdır. Atılan bu ilk adıma 'evet' diyoruz. 13 Eylül'de kimlik ve inanç özgürlüğü üzerindeki baskıları kaldıracak, daha adil ve özgürlükçü bir Anayasa isteyebilmek için 'evet' diyoruz. Halkımızdan sağduyulu olmalarını, sandığa gitme konusunda son bir yılda yaşananları göz önünde bulundurarak hür iradeleriyle karar vermelerini istiyoruz. 12 Eylül akşamı ülkemizin üzerine yeni bir güneş doğması
temennisiyle hepinizi saygıyla selamlıyoruz" denildi.
Açıklamaya Aktif Muhtarlar Derneği, Anadolu Gençlik Derneği, Bayındır Memur-Sen, Bem-Bir Sen, Best-Der, Birlik Haber-Sen, Eğitim Bir-Sen, Enerji Bir-Sen, Hizmet İş Sendikası, Hür Akademya Derneği, Tatvan İnsan-Der, Tatvan Özgür-Der, Tatvan Eğitim Yardımları Derneği, Tatvan Damla-Der, Tatvan Umut-Der ve Sağlık-Sen'den temsilciler katıldı.