Gata'da Diploma Heyecanı

Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nin (GATA) 30. dönem mezunları törenle diplomalarını aldı.

GATA'nın 2009-2010 eğitim-öğretim dönemi mezunları için bugün GATA Spor Salonu'nda diploma töreni düzenlendi. 5'i misafir öğrenci olmak üzere 44 tabip teğmenin mezuniyet törenine TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, kuvvet komutanları, Eğitim Doktrin (EDOK) Komutanı Saldıray Berk, GATA yetkilileri ve mezun öğrencilerin aileleri katıldı.
İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende bir konuşma yapan GATA Komutanı Tümgeneral Orhan Akbaş, 6 yıllık uzun eğitim sürecinin, bugün sona erdiğini belirterek, 4'ü askeri misafir personel olmak üzere 44 genç tabip teğmenin benliklerinde hem asker hem tabip olmayı başardığını, savaşta ve barışta, Mehmetçiğe ve Türk ulusuna sağlık hizmeti verebilecek güç, azim ve kararlılığa sahip olarak mezun olduklarını kaydetti. GATA bünyesindeki iki eğitim hastanesinde, bu yıl 548 personelin tıpta uzmanlık ve
yan dal uzmanlık eğitimi, 70 personelin sağlık bilimleri enstitüsünde doktora ve yüksek lisans eğitimi aldığını belirten Tümgeneral Akbaş, ayrıca 75 yüksek hemşire ve 82 sağlık astsubayının mezun olduğunu bildirdi. Bu personelin 40 hastane, 1 rehabilitasyon merkezi, 2 özel bakım merkezi, 27 dispanser ve 342 revirde hizmet vereceğini anlatan Tümgeneral Akbaş, GATA'da 11 ülkeden toplam 201 misafir askeri personelin eğitime katıldığını belirterek, bunlardan 69'unun mezun olarak ülkelerine döndüğünü kaydetti.
Tümgeneral Akbaş, "GATA, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Atatürkçü düşünce sistemiyle yoğrulmuş, laik ve demokratik Cumhuriyetimizin temel değerlerine sahip sağlık ersoneli ve bilim insanı yetiştirmeye devam edecektir" dedi.
Tümgeneral Akbaş, mezun teğmenlerin, bundan sonra da bireysel gelişimlerini sürdürmeleri gerektiğini belirterek, cumhuriyetin temel niteliklerine sıkı sıkıya bağlı kalarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) ve Türk ulusunun sağlığına ve refah seviyesine katkı sağlamayı hedeflemeleri gerektiğini söyledi.
Gülhane Askeri Tıp Fakültesi (GATF) Dekanı Prof. Dr. Tabip Tümgeneral Zeki Bayraktar ise konuşmasında, GATA'nın kurumsal kimliği hakkında bilgi verdi. Tümgeneral Bayraktar, parası olan her ülkenin teknolojiye ulaşabileceğini, bu noktada tecrübenin öne çıktığını belirterek, GATA'nın 112 yıllık bir bilgi birikimine sahip olduğunu vurguladı. Tümgeneral Bayraktar, birlik ve beraberlik ruhu içinde Atatürk ilkelerine bağlı, demokratik, laik ve çağdaş değerler doğrultusunda Mehmetçik ve Türk milletine en
gelişmiş sağlık hizmetlerini sunacak personel yetiştireceklerini da kaydetti.
Konuşmaların ardından 30. dönem mezunları hekim andını hep birlikte okudu. Mezun öğrenciler, 'Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne, Yüce Türk ulusunun namus ve şerefine, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller karşısında bizi bulacak. Kılıçlarımız daime keskin ve hazır olacaktır. Bizler Türk istiklalinin evlatlarıyız. Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşadık ve şerefimizle öleceğiz" diyerek ant içti.
Dönem birincisi Hava Tabip Teğmen Damla Altıntaş yaş kütüğüne sembol çaktı. Daha sonra dereceye giren mezunlara diplomaları verildi.
Dönem birincisi Altıntaş'ın diplomasını TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin verdi. Dönem ikincisi Cihan Büyükavşar'a Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, dönem üçüncüsü Hayati Yılmaz'a diplomasını ise Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül verdi.
Dönem birincisi Altıntaş'a diplomasını vermek üzere platforma gelen TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin alkışlanmazken, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ile diğer mezunlara diplomalarını veren kuvvet komutanları ve EDOK Komutanı Orgeneral Saldıray Berk'in yoğun alkış aldıkları görüldü.
Diplomaların verilmesinin ardından 30. dönem mezunları Gülhane Marşı'nı okudu.
Protokolün salondan ayrılmasının ardından 30. dönem mezunları kılıçlarını çatarak ve şapkalarını havaya fırlatarak mezuniyetlerini kutladı. Mezunlar, sevinçlerini önce birbirleriyle, daha sonra aileleriyle paylaştı. Tören sırasında bazı tabip teğmenlerin gözyaşlarını tutamadıkları görüldü.