11 Yıldır Alınamayan Ders Devam Ediyor
Türkiye Mühendisleri ve Mimar Odaları Birliği İzmir İl Koordinasyon Kurulu öncülüğünde "17 Ağustos 1999'dan 2010'a Değişen Ne Oldu?" başlıklı bir deprem bilgilendirme toplantısı düzenlendi
Türkiye Mühendisleri ve Mimar Odaları Birliği İzmir İl Koordinasyon Kurulu öncülüğünde "17 Ağustos 1999'dan 2010'a Değişen Ne Oldu?" başlıklı bir deprem bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıda, 17 Ağustos 1999 da 7,4 büyüklüğündeki Gölcük merkezli Kocaeli depreminin ardından 11 yıl geçmesine rağmen alınan önlemlerin yetersiz olduğu belirtildi.
17 Ağustos 1999 depreminin ardından 11 yıl geçmesine rağmen hem deprem bölgesinde yaraların hâla taze olduğunu hem de Türkiye genelinde deprem önlemlerinin yetersiz olduğunu dile getiren Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ferdan Çiftçi, "Ülke topraklarımızın yüzde 92'si deprem tehlikesi altında. Nüfusumuzun yüzde 95'i deprem riskli bölgelerde yaşıyor. Sanayi bölgelerimiz ve barajlarımızın da büyük bölümü deprem bölgeleri içinde. Üç yılda bir şiddetli, 35
yılda bir de yıkıcı depremlerle karşı karşıya kalıyoruz" dedi.
100 YILDA 100 BİN CAN GİTTİ
Son 100 yılda 192 adet yıkıcı deprem ile karşılaşıldığını anlatan Çiftçi; şöyle konuştu: "100 yılda 100 bin insanımızı kaybettik. 650 bin konut yıkıldı. 1999 depreminden ders çıkarmamıza rağmen her an oluşabilecek felakete karşı hazırlıklı değiliz. Bilim depremi engellemese de alınan önlemlerle doğa olaylarının zarar oranı düşürülebilir. İzmir ve İstanbul illerinde yapılan iki çalışma 11 yıl içinde depreme karşı önlem alınmadığını gösteriyor. 3 pilot bölgede 1490 binada gerçekleştirilen değerlendirmeler,
inşaat kalitesinin düşük olduğunu göstermektedir. Ayrıca yapılan araştırmalar da 1490 bina içinde sadece 39'u iyi niteliktedir. İstanbul'da 6 ilçede yapılan çalışmalar da bölgenin yüzde 30'u yıkılma tehlikesi altındadır. İstanbul Bahçelievler'de 20 bin binadan 15 bin binanın riskli olduğu belirlenmiştir. Bu bölgenin yüzde 70 risk alanında olduğunu gösterir."
Yapı Denetim Yasası'nın herkes için en iyi bir denetim yasası olduğunu belirten Çiftçi, Yapı Denetim Şirketleri'nin bu süreçte sorumluluklarının arttığını ifade etti. Ayrıca denetlemenin ticari olarak değil kamusal olarak görülmesinin altını çizen Çiftçi, meslek odalarının da denetleme sürecinde yer almasını ve görevlerinin yasallaşması gerektiğini vurguladı.
Bir daha 17 Ağustosların yaşanmaması için bazı önlemlerin alınmasına dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Çiftçi; "Yerleşme ve yapılaşma süreçlerinin yeniden düzenlenmesi gerekir. Deprem stratejik planı hazırlanmalıdır. Afet Riski Azaltma Planı yapılmalıdır. Ayrıca tüm köprü ve sanat yapıları denetlenmelidir" dedi.
Üç yıldır Gölcük'te depremin olduğu saatte saygı duruşunda bulunup orada konakladıklarını belirten İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Tahsin Belgin de; "Her yıl gece 03:02'de saygı duruşunda bulunuyoruz. Bu yılda gidiyoruz. 26 şube, 122 temsilcilik ile yine Gölcük'te olacağız. Ayrıca 'Depreme Duyarlılık Yürüyüşü' gerçekleştireceğiz" diye konuştu.
İZMİR DEPREM ÖNLEMİ ALMALI
İzmir'deki binaların eski olduğunu belirten İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Tahsin Belgin, duyarlılık yaratmanın önemine değindi. Duyarlılık yaratarak toplumu aydınlatmanın önemli olacağını vurgulayan Belgin, bilinçli tüketici yaratmanın daha önemli olacağını ifade etti. İzmir'de 6 bin 700 okul bulunduğunu belirten Belgin; sözlerine şöyle devam etti: "Bunların 180 tanesinde çalışma var. Beton denetlemesi yapılıyor. 27 okulun ise güçlendirme kayıdı var. Ancak bunların 7 tanesi
güçlendiriliyor. Ayrıca bu tamirlerin Eylül ayında yapılması. İnsanımızın bu yardımlara katılmamasındandır. Vatandaşımız daha demokratik olursa bu tamirler daha erken yapılabilir."
Eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın; "1999 depreminde devlet yardımları dış borca yatırdı" lafını hatırlatan gazetecilere cevap veren Belgin; şunları söyledi: "Demek ki o zaman devletimiz bu afeti ciddiye almamıştır. Ancak şimdi ciddiye alma zamanı gelmiştir."
Toplantıya Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Mehmet Güzel, Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Hasan Topal, Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Gültekin Dikilikaya da katıldı.
17 Ağustos 1999 depreminin ardından 11 yıl geçmesine rağmen hem deprem bölgesinde yaraların hâla taze olduğunu hem de Türkiye genelinde deprem önlemlerinin yetersiz olduğunu dile getiren Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ferdan Çiftçi, "Ülke topraklarımızın yüzde 92'si deprem tehlikesi altında. Nüfusumuzun yüzde 95'i deprem riskli bölgelerde yaşıyor. Sanayi bölgelerimiz ve barajlarımızın da büyük bölümü deprem bölgeleri içinde. Üç yılda bir şiddetli, 35
yılda bir de yıkıcı depremlerle karşı karşıya kalıyoruz" dedi.
100 YILDA 100 BİN CAN GİTTİ
Son 100 yılda 192 adet yıkıcı deprem ile karşılaşıldığını anlatan Çiftçi; şöyle konuştu: "100 yılda 100 bin insanımızı kaybettik. 650 bin konut yıkıldı. 1999 depreminden ders çıkarmamıza rağmen her an oluşabilecek felakete karşı hazırlıklı değiliz. Bilim depremi engellemese de alınan önlemlerle doğa olaylarının zarar oranı düşürülebilir. İzmir ve İstanbul illerinde yapılan iki çalışma 11 yıl içinde depreme karşı önlem alınmadığını gösteriyor. 3 pilot bölgede 1490 binada gerçekleştirilen değerlendirmeler,
inşaat kalitesinin düşük olduğunu göstermektedir. Ayrıca yapılan araştırmalar da 1490 bina içinde sadece 39'u iyi niteliktedir. İstanbul'da 6 ilçede yapılan çalışmalar da bölgenin yüzde 30'u yıkılma tehlikesi altındadır. İstanbul Bahçelievler'de 20 bin binadan 15 bin binanın riskli olduğu belirlenmiştir. Bu bölgenin yüzde 70 risk alanında olduğunu gösterir."
Yapı Denetim Yasası'nın herkes için en iyi bir denetim yasası olduğunu belirten Çiftçi, Yapı Denetim Şirketleri'nin bu süreçte sorumluluklarının arttığını ifade etti. Ayrıca denetlemenin ticari olarak değil kamusal olarak görülmesinin altını çizen Çiftçi, meslek odalarının da denetleme sürecinde yer almasını ve görevlerinin yasallaşması gerektiğini vurguladı.
Bir daha 17 Ağustosların yaşanmaması için bazı önlemlerin alınmasına dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Çiftçi; "Yerleşme ve yapılaşma süreçlerinin yeniden düzenlenmesi gerekir. Deprem stratejik planı hazırlanmalıdır. Afet Riski Azaltma Planı yapılmalıdır. Ayrıca tüm köprü ve sanat yapıları denetlenmelidir" dedi.
Üç yıldır Gölcük'te depremin olduğu saatte saygı duruşunda bulunup orada konakladıklarını belirten İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Tahsin Belgin de; "Her yıl gece 03:02'de saygı duruşunda bulunuyoruz. Bu yılda gidiyoruz. 26 şube, 122 temsilcilik ile yine Gölcük'te olacağız. Ayrıca 'Depreme Duyarlılık Yürüyüşü' gerçekleştireceğiz" diye konuştu.
İZMİR DEPREM ÖNLEMİ ALMALI
İzmir'deki binaların eski olduğunu belirten İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Tahsin Belgin, duyarlılık yaratmanın önemine değindi. Duyarlılık yaratarak toplumu aydınlatmanın önemli olacağını vurgulayan Belgin, bilinçli tüketici yaratmanın daha önemli olacağını ifade etti. İzmir'de 6 bin 700 okul bulunduğunu belirten Belgin; sözlerine şöyle devam etti: "Bunların 180 tanesinde çalışma var. Beton denetlemesi yapılıyor. 27 okulun ise güçlendirme kayıdı var. Ancak bunların 7 tanesi
güçlendiriliyor. Ayrıca bu tamirlerin Eylül ayında yapılması. İnsanımızın bu yardımlara katılmamasındandır. Vatandaşımız daha demokratik olursa bu tamirler daha erken yapılabilir."
Eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın; "1999 depreminde devlet yardımları dış borca yatırdı" lafını hatırlatan gazetecilere cevap veren Belgin; şunları söyledi: "Demek ki o zaman devletimiz bu afeti ciddiye almamıştır. Ancak şimdi ciddiye alma zamanı gelmiştir."
Toplantıya Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Mehmet Güzel, Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Hasan Topal, Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Gültekin Dikilikaya da katıldı.