Piyasalar çalkalanıyor

Sanayi Bakanı Nihat Ergün'ün mali kuralın yatırımcı bakanlıkların talebi nedeniyle ertelendiği açıklamasının y...

Sanayi Bakanı Nihat Ergün'ün mali kuralın yatırımcı bakanlıkların talebi nedeniyle ertelendiği açıklamasının yanı sıra mali kuralda revizyon yapılabileceği ve uygulamanın 2012'ye kalabileceği yönündeki haberler bu sabah itibariyle piyasanın gündemine otururken, kur ve faiz yükseldi.

Sanayi Bakanı Nihat Ergün, mali kural'ın yatırımcı bakanlıkların talebiyle ertelendiğini ve formülün daha iyi izaha ihtiyacı olduğunu, mali kuraldaki yüzde 5 büyüme ve yüzde 1 bütçe açığı rakamının değişmez olmadığını söyledi.

Hükümetin uzun çalışmalar sonucunda hazırladığı ve TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda kabul edilerek, Genel Kurul'da görüşülmeye bekleyen Mali Kural Yasa Tasarısı'ndaki bütçe açığının GSYH'ya oranı hedefinin yüzde 1'den yüzde 3'e çekilmesi talep edilirken, uygulamanın 2012 yılına kalabileceği belirtiliyor.

Tahvil-bono piyasasında dün spot kapanışta yüzde 8.33 valörlüde yüzde 8.38 olan 25 Nisan 2012 itfalı gösterge tahvilin bileşik faizi, bu sabah tezgahüstü piyasada ilk işlemlerde yüzde 8.45/8.40 seviyesindeydi.

Bankalararası piyasada dün spot kapanışta 1.4980/1.5005 seviyesinde olan en iyi dolar alış ve satış kotasyonları, bu sabah ilk işlemlerde 1.4990/1.5050 seviyesinde açıldı. Aynı saat itibariyle euro/dolar paritesi 1.3108 seviyesinden işlem görüyordu. Mali kural haberlerinin ardından dolar/TL 1.5030/1.5050 seviyesine yükseldi.

İMKB DÜŞÜŞLE AÇILDI

İMKB Bileşik Endeksi birinci seansta, önceki kapanışa göre 478,72 puan düşerek 58.690,89 puan seviyesinde açıldı.

Hisse senetleri, bu seviyede ortalama yüzde 0,81 oranında değer yitirdi.

HSBC Stratejisti Fatih Keresteci, "Mali kural uygulaması ilk tanıtıldığı zaman mali piyasalarda önemli miktarda bir iyimserliğe yol açmıştı. Ancak, erteleme yönündeki haberler karşısında piyasalar tepkisiz kalmış, mevcut mali disiplinle ertelemenin sorun yaratmayacağına dikkat çekilmişti. Bu görüşlere katılmıyoruz. Küresel mali piyasalara son dönemde hakim olan iyimserlik nedeniyle yatırımcıların pek de dikkate almak istemediği bu haber, yurt dışındaki görünümün bozulması durumunda gündemin ilk sırasına yükselebilir" dedi.

Öte yandan, ABD Merkez Bankası (Fed) ülke ekonomisinin zayıflayan toparlanmasını güçlendirmek için, vadesi dolan ipotekli konut kredisine (mortgage) dayalı menkul kıymetlerden gelen kaynakla uzun vadeli ABD Hazine tahvili alımı yapma kararı aldı. Fed, gösterge faizi ise beklendiği gibi 0 ile yüzde 0.25 arasında tuttuğunu açıkladı ve faizleri uzun süre düşük tutma sözünü de yineledi.

Fed toplantısına yönelik olarak ise Keresteci, ekonomideki toparlanmanın ivme kaybettiğinin bir kez daha teyit edilmesinin olumsuz bir nokta olarak ön plana çıktığını söyledi ve şöyle devam etti:

"Mali piyasalara son aylarda hakim olan iyimserlik yerini satış baskısına bırakabilir. Euro/dolar paritesi yükseliş eğiliminin ivme kaybettiği ve son iki ay içerisinde yaşanan yükselişin sonuna gelinmiş olunabileceği görülüyor. Euro/dolar paritesinin 1.31'li rakamlarda tutunamaması durumunda düşüş yönünde bir eğilim gözlemleyebiliriz. Bu paralelde dolar/TL kuru da yönünü yukarı çevirebilir."

Dolar Fed'in ekonomiyi desteklemek için mortgage'a dayalı menkul kıymetlerden sağlanan kaynakla ABD Hazine tahvili alacağını açıklamasının ardından yen karşısında 15 yılın en düşük seviyesine yaklaştı. Dolar yen karşısında 84.82'nin altına inerse 15 yılın en düşük seviyesine ulaşacak.

Euro ise dolar karşısında yüzde 0.6 değer kaybetmesine rağmen analistler Fed'in kararının ardından euronun değer kazanabileceğini belirtiyorlar.

Yurtiçinde bugün TSİ 1000'da Haziran ayı cari dengesi, ABD'de ise TSİ 1530'te dış ticaret dengesi açıklanacak.

BAKAN NE DİYOR?

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Mali Kural konusundaki taahhütten vazgeçilmediğini söyledi.
Nihat Ergün, ekonomi gazetecileriyle bir araya geldiği sohbet toplantısında, Türkiye'nin şu anda yazılı olmayan bir Mali Kural uyguladığını, bütçe kanununun da bir yönüyle Mali Kural olduğunu belirtti.

Ergün, hükümetin bir kanun çıkarttığını ve ''makro dengelerim budur, bütçe açığım bu kadar olacak, bu kadar borçlanacağım, şu kadar yatırım yapacağım, şu kadar personel giderim olacak, şu kadar vergi geliri bekliyorum'' dediğini dile getirerek, bu konuda kendilerinin mümkün olduğunca bütçe disiplinine uyan bir iktidar olduklarını anlattı.

Hatta bu bütçeden pozitif sapmalar olduğunu, sadece ekonomik kriz zamanında bütçe açıkları ve vergi tahsilatı açısından bir negatif sapmadan söz edilebileceğini ifade eden Ergün, genel bütçe performansında 7-8 yıl boyunca pozitif sapmalar olduğunu vurguladı.

Bakan Ergün, hükümetin Mali Kural ile makroekonomik dengeleri koruma açısından iradesini gösterdiğini belirterek, şunları kaydetti:

''Mali Kural çift dikiş olacaktı. Bu iradeyi bir kere daha pekiştiren, çift dikiş anlamına gelen bir husus olacaktı ve hükümet gelecek yıllara dair de bir taahhütte bulunacaktı. Bu katı bir taahhüt değil zaten, esnek bir taahhüt. Yani büyüme rakamlarımız yüzde 5'in üzerinde olursa tavrınız farklı oluyor. Yüzde 5'in altında kalırsa tavrınız farklı oluyor. Ona göre harcamalarınızı, açıklarınızı ayarlayabiliyorsunuz. Yani burada Mali Kuralla ilgili belki biraz daha tartışma imkanı olacaktır ya da değişik kesimlere Mali Kuralın nasıl bir rol oynayacağını anlatma imkanı olacaktır.

2011 yılı için Mali Kural söz konusu olamayacak. 2011 yılı bütçesi uygulamaları buna göre oluşamayacak. 2012 yılı için oluşacak. Ama Mali Kural konusundaki taahhütten vazgeçilmiş değil. Mali Kuralla biz Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda (EKK) diğer kesimlerden gelen görüşler çerçevesinde analiz ettik, formüller, değişik simülasyonlar, en kötü ve en iyi senaryolar altında nasıl sonuçlar elde edilebileceği konusunda çalışmalar yaptık. Meslek kuruluşlarından, kredi derecelendirme kuruluşlarından, IMF'den, Dünya Bankası'ndan, Türkiye'deki odalardan borsalardan, derneklerden hepsinden gelmiş olan görüşler istikametinde Türkiye gerçeklerine uygun bir formülün ne olabileceğine dair analizler yapıldı. Bu analizler sonucunda ortaya çıkan formül üzerinde çalışılması Türkiye gerçeklerine uygun bir formül olacağı konuşuldu.''

Mali Kuralın TBMM'ye haziran ayı sonuna kadar gelme konusunun biraz ''aniden ortaya çıkan'' bir konu olduğunu dile getiren Ergün, konu Bakanlar Kurulu'na geldiğinde, ''evet bu önemli bir şey, bir taahhütte bulunuyoruz. Bir kanun çıkartıyoruz. Hükümet kendisini bağlayan bir kanun çıkartıyor. Dolayısıyla bu formülü biraz daha tartışalım ve ondan sonra bu konudaki adımımızı atalım'' görüşünün hakim olduğunu, yoksa hükümetin bundan vazgeçme noktasında olmadığını ifade etti.

Nihat Ergün, ''Bakanlar Kurulu'ndaki sunuşta formülün yeterli esnekliğe sahip olup olmadığı konusunda yatırımcı bakanlıklar özellikle biraz daha farklı değerlendirme yaptılar. Bu nedenle de konunun onlar açısından da tartışılması ve olgunlaştırılması gündeme geldi'' diyerek, Mali Kuralın dolayısıyla ekim ayına kaldığını belirtti.

Bu formülün yeterli esnekliği sağlayıp sağlamadığı konusunda yatırımcı bakanlıkların bazı tereddütleri olduğuna vurgu yapan Ergün, şunları kaydetti:

''Şimdi biz yüzde 5'in üzerinde bir büyüme yakaladığımız zaman bunun, ortaya çıkan milli gelirin üçte biri kadar bir bölümünü tasarruf edeceğiz, geri kalanını harcayacağız. Bunun altında bir büyüme ortaya çıktığı zaman harcamalarımızı artıracağız. Bütçe açığını artıracağız. Öbür taraftan bütçe açığını azaltacak bir tasarruf yapacağız. Tasarrufu ne zaman yapacağız? Büyüme rakamı bizim çıtamızın üstüne çıktığı zaman yapacağız. Bütçe açığını ne zaman yapacağız? Büyüme rakamı bizim çıtamızın altında kaldığı zaman yapacağız. Aslında bu bize bir esneklik sağlıyor.

Misal olsun diye söyleyeyim; bu formül bize İstanbul Boğazı'ndaki ikinci tüp geçitle alakalı yurt dışı borçlanmamıza ne kadar izin verecek? Bununla alakalı borçlanma limitimiz bu formülün içinde nasıl yer bulacak? Bulamayacak mı? Bulamayacaksa biz bu işi yapamayacak mıyız? Bunun gibi yatırımcı bakanlıklar kendileri açısından bu formülün bu esneklikleri içerip içermediğini daha net bir biçimde görmek istiyorlar ve görecekler. Formül bu esneklikleri sağlayan bir formül. Bu formül bize yatırımcı bakanlıkların da ihtiyaçlarını karşılayacak bir esneklik sunuyor. Bunun üzerinde çalışıyoruz.''
Türkiye'nin yüzde 5'in üzerinde büyümesi gerektiğini belirten Ergün, Türkiye'nin orta vadede işsizlik sorununu daha makul bir seviyeye çekebilmesi için yüzde 7'nin üzerinde bir büyümeye ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Ergün, Bakanlar Kurulu'nda hiç kimsenin ''Bir Mali Kurala ihtiyaç yoktur, her işimiz düzgündür, bundan sonrasına dair de yeni prensipler icat etmenin lüzumu olmamıştır'' gibi bir fikri savunmadığını kaydetti.