Hedef sıfır bürokrasi

CHP'de İstanbul İl Başkanlığı görevinden ayrıldıktan sonra Parti Meclis  Üyesi sıfatıyla çalışmalarını sürdüren GürselTekin, önümüzdeki aylarda CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun kamuoyu ile paylaşacağı yeni 'Sosyal Demokrat Belediyecilik ve Kent Yasası'nı ilk kez AKŞAM'a anlattı



Bülent ŞANLIKAN / İSTANBUL
CHP'deki açılımların mimarı olarak bilinen Gürsel Tekin, partisine şimdilerde 'meclis üyesi' sıfatıyla hizmet veriyor. İstanbul İl Başkanlığı görevinden ayrıldıktan sonra parti içindeki çalışmalarda yine aktif rol oynayan Tekin ile CHP'nin önümüzdeki dönemde halkın bilgisine sunmaya hazırlandığı yeni belediyecilik anlayışını konuştuk. Taksim'deki söyleşinin fotoğraf çekimleri sırasında Tekin'i gören vatandaşların ilgisi ise dikkat çekti. Taksiciler, büfe esnafı, İstiklal Caddesi'ndeki halk Tekin'e olan inançlarını dile getirdi.

'BU YETKİ BAŞBAKAN'DA YOK'
Türkiye'deki belediyeciliğin Turgut Özal'dan sonraki dönemde farklılaştığını anlatan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Turgut Özal'la birlikte belediyecilik sınırları ve yetkileri gittikçe genişlemeye başladı. Yani bürokrasinin önemli mekanizmaları belediyelerin eline geçti. O süreçten sonra defalarca yerel yönetim yasaları değişti. Vatandaşın taleplerine cevap verecek demokratik bir belediyecilik anlayışı hayata bir türlü geçirilemedi. 2005 yılında yapılan yerel yönetimler yasasına baktığınızda dünyanın hiçbir yerinde olmayan, Başbakan'da dahi olmayan yetkiler belediye başkanlarında var. Özellikle Büyükşehir belediye başkanlarında inanılmaz yetkiler var. O açıdan Türkiye'deki bu belediyecilik adeta rant belediyeciği haline dönüşmüştür. Merkez yürütmemizde önümüzdeki günlerde bir bilgilendirme toplantısı yapacağız. Bir çerçeve çizildikten sonra Sayın Genel Başkanımız kamuoyuna CHP'nin yeni belediyecilik anlayışını anlatmaya hazırlanıyor. CHP'nin getirmek istediği yasa Ankara'nın güdümünde olmayan bir yasa.'

'YASALAR RÜŞVET ÇARKINA UYGUN'
Türkiye'de özellikle Fransa ve Almanya gibi ülkelerin belediyelerinden örnek alındığını anlatan Tekin, uygulamalardaki farklılıklara dikkat çekiyor. Tekin, CHP'nin kamuoyu ile paylaşmaya hazırlandığı yeni belediye yasası ile ilgili olarak ise parolanın 'sıfır bürokrasi' olduğunu söylüyor. Türkiye'de rüşvetin önüne geçilememesinin temel nedenlerinden birisinin yasalar olduğunu belirten Tekin, 'Çünkü yasalar rüşvet çarkına uygun. Örneğin bir inşaat ruhsatını ya da imar uygulaması asgari 10 elden geçiyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Tekildir. Alt yapıdan bir kişi sorumludur. İstanbul'da ise bir çok kurum var. O bölgelere baktığınızda her şey belediyelere bağlı.' diye konuştu.

'DEVRİM GİBİ KANUN OLACAK'
 Kılıçdaroğlu'nun 2-3 ay içinde devrim niteliğindeki Yerel Yönetimler Yasası'nı kamuoyu ile paylaşacağını belirten Tekin oldukça iddialı. Yeni modelin hayatı kolaylaştıracağını, rüşvet ve bürokrasiyi bitireceğini savunan Tekin, 'Biz bunun adına, 'Sosyal Demokrat Belediyecilik ve Kent Yasası' diyoruz. Şu andaki yasa tamamen ranta dayalı bir yasadır. Bizim yapacağımız kent yasası ise hayatı kolaylaştıran bir yasa olacak. Yasal bir işinizi bile bir torpilsiz yapma şansınız yok. İş dünyasına sesleniyorum. Ben işimi bürokrasiye takılmadan belediye başkanlarına rica etmeden yaptım diyen bir babayiğit varsa çıksın' şeklinde konuştu.

BELEDİYELER ARASI AYRIMCILIK VAR
İstanbul'un Türkiye'yi beslediğini söyleyen Tekin, İstanbul'un yıllık imar rantının ise 50 milyar dolar olduğunu belirterek, 'Bu paralar İstanbul halkının hizmetine gidiyor mu? Gidiyor diyorlarsa birisi çıksın anlatsın. Ama buna rağmen İstanbul'un borcu milyar dolarları buluyor. Türkiye'deki belediyelerin borçlarını bilen fazla kurum yok.  Türkiye'deki 3000 belediyenin içinde, 26 milyarlık bütçenin 11 milyarını 16 belediye harcıyor. Geriye kalan 15 milyarını da 3000 üzerinde belediye harcıyor. Belediyelerin tamamı borç batağındadır. IMF ile anlaşılamamasının nedenlerinden birisi de belediyelerin borcudur. Türkiye'deki belediyelerin borcu 100 milyar dolara yakın. İktidar kendi belediyelerini tolere ediyor. Ankara ve İstanbul belediyesi borçlarını ödüyor mu? Ödemiyor. 'Nasıl olsa iktidar bizde ödemeyeyim' diyor. Ama bir de Eskişehir ve İzmir Belediyesi'ne bakın.' diye konuştu.

CİHANER İMARDAN YARGILANIYOR
İstanbul'un yüzde 70'inin kaçak olduğunu belirten Tekin, 'Özellikle Ankara ve İstanbul Belediye Başkanı'na kentsel dönüşüm kapsamında yeni bir yetki verdiler. O da şu demektir. Kurumları baypas edeceksiniz, neye göre. Mesela Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı  İlhan Cihaner'in, yargılandığı maddelerden birisi de imar kanununa muhalefet. Cihaner, ne yapmış? Lojman önüne bir pergola yaptırmış. Bunun için imar yasasına muhalefetten yargılanıyor. Bu kentin yüzde 70'i kaçaksa. Bunun sorumlusu kim?' şeklinde konuştu. AKP'nin referanduma sunulacak yeni anayasa maddeleri ile ilgili süreci doğru yönetemediğini söyleyen Tekin, 'AKP gerek anayasa konusunda gerekse terör konusunda süreçleri doğru yönetemedi. Ortak bir uzlaşma sağlanmadan, toplumda asgari bir yıl konuşulmadan, anayasa yapılmaz. Bütün uygulamalar AKP'nin mutfağında hazırlanıyor yersen ye. 12 Eylül Anayasası'nı 5 tane apoletli general hazırlamıştı. Şimdiki anayasayı ise 5 tane sivil general yaptı. Fark etmiyor ki. Her iki anayasaya da hayır diyorum' dedi

REFERANDUMDA KESİN HAYIR
Gürsel Tekin 12 Eylül'de yapılacak referandumdan kesinlikle
'hayır' çıkacağını söylüyor. Erzurum, Kars ve Ardahan'da yaptığı geziler sırasında özellikle AKP'nin güçlü olduğu yerlerde siyaset ile ilgilenen kişiler ve bölge halkından elde ettiği izlenimi söyleyen Tekin, referandumun içeriğinin henüz bilinmediğine dikkat çekiyor. Tekin, 'CHP olarak Anadolu'yu karış karış gezerek referanduma niçin hayırı anlatmamız gerek. Sayın Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu gezilerinde özellikle bu konuyu vurguluyor' diye konuştu. Tekin tartışılan Sunset Restoran olayına da açıklık getirdi. İclal Aydın'la birlikte gittiği Sunset Restoran'a sadece davetli olarak gittiğini belirten Tekin, 'Kesinlikle siyasi bir görüşme değildir. Tamamen nezaket çerçevesinde yapılan bir ziyaretti. İclal Aydın ile yaptığımız görüşmenin ardından oraya geçtik. Onun ötesinde bir durum söz konusu bile değil' diye konuştu.

DEVLET VATANDAŞ GÜVENSİZLİĞİ
Türkİye'dekİ belediyelerin hantal bir yapısının olduğunu ve borç batağında yüzdüğünü belirten Tekin, devlet ile halk arasındaki güven sorunun mutlaka çözülmesi gerektiğini vurguluyor. Tekin, 'Her ikisi de birbirini sever görünse de aslında öyle değil. Ana çerçeve bu. Yeni belediyecilik kanunu ile emniyet güçlerine yardımcı olacak yeni bir zabıta sistemini hayata geçirmek istiyoruz. Belediye bir çocuğun doğumundan ölümüne kadar yaşamında gelişen tüm sorunlara tercüman olmak ve çözüm üretmek zorundadır. Belediyeler gerek eğitim ve gerekse pek çok alanda bütünleştirici bir rol oynayacak. Bürokrasideki çok başlılık ortadan kalkarsa bir olay olduğunda sorumlusuna ulaşmak kolaylaşacak. Ama şimdiki sistemde öyle değil. Dünyada benzeri olmayan bir sistemde yaşıyoruz. Örneğin imar konusunda 20 tane kurumun yetkisi var. Bu nedenle kent bütünlüğü sağlanamıyor' diye konuştu.

3 DAKİKADA İMAR İZNİ
Türkİye'ye CHP'nin getirmek istediği yeni sistem ile artık belediyelerde komisyon komisyon dolaşmanın ve bürokrasinin çarkları arasında ezilmenin son bulacağını anlatan Tekin, 'Yeni sistemde vatandaş imarla, ruhsatla ya da belediye ilgili diğer işlemlerini zaman kaybetmeden çözebilecek. 3 ya da bilemedin 5 dakikada gereği yerine getirilecek. Örneğin size bir belge verilecek. Bu belgede yapmanız gerekenler teker teker maddeler halinde sıralanıyor. Arkasında da bu maddelerden herhangi birisinin yanlış çıkması halinde ya da uyulmaması halinde alınacak ceza yer alacak. Bunu riske edeceksen her türlü sahtekarlığı yapabilirsin' dedi.


Akşam