Toroslar'a 'Dumansız Fabrika' Kuruluyor
Mersin'de odun dışı ürün veren türlere yönelik olarak Orman Bölge Müdürlüğü'nce başlatılan çalışmalar sürüyor
Mersin'de odun dışı ürün veren türlere yönelik olarak Orman Bölge Müdürlüğü'nce başlatılan çalışmalar sürüyor. Yapılan çalışmalara bağlı olarak 5 bin 432 hektarlık alan rehabilite edilip farklı türlerdeki fidanlar toprakla buluşturulurken, söz konusu sahalarda üretime geçilmesiyle birlikte yaklaşık 1 milyon 300 bin TL'lik bir gelir elde edilmesi hedefleniyor.
Orman Bölge Müdürlüğü'nce 2008 yılında 350 hektarlık bir alanda oluşturulan 'Sevgi Ormanı'nda odun dışı ürün veren türlerle ilgili olarak geride bıraktığımız Mayıs ayında yapılan 15 bin aşı gözünün, Temmuz ayında tutarak sürgün verdiği bildirildi. Aşılama çalışmalarını yerinde inceleyen Orman Bölge Müdürü Mustafa Gözükara, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Silvikültür Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Melih Boydak, OGEM-VAK Müdürü Arif Saraçoğlu ile birlikte belirtilen sahalarda denetimlerde
bulundu.
Bugüne kadar odun dışı ürün veren türlere yönelik olarak 5 bin 432 hektarlık bir alanda rehabilitasyon çalışması yapıldığını ve bu sahalara da defne, harnup, biberiye, badem, alıç, mahlep, ceviz ve fıstıkçamından oluşan 1 milyon 346 bin adet fidan dikildiği bilgisini veren Orman Bölge Müdürü Mustafa Gözükara, 'Milli Ağaçlandırma Seferberliği' kapsamında Mersin İşletme Müdürlüğü bünyesinde yer alan Çevlik köyünde OGEM-VAK'ın da katkılarıyla 340 hektarlık bir alanda 'Sevgi Ormanı' oluşturulduğunu
hatırlattı. Odun dışı ürün veren türlerin tesisinin sağlanması amacıyla oluşturulan ormanlık alanda harnup, zeytin, badem, fıstık çamı, alıç ve akasya türleriyle ilgili çalışma yapıldığını anlatan Gözükara, yine aynı bölgede 'delice' türü zeytinlerin, defne ve harnupların yaklaşık 1 yıl önce imarı ve bakımları yapılarak, aşıya hazır hale getirildiğini vurguladı.
Mustafa Gözükara, buna bağlı olarak Nisan ayının hemen başında başlayan ve Mayıs ayının ilk haftasına kadar süren çalışmalarla birlikte 15 bin adet delice türü zeytinin aşılandığına, bunda da Yalova ve Gemlik aşı gözleri kullanıldığına dikkat çekti. Aynı alanda bulunan harnupların da aşılandığını ve bugüne kadar aşılanan harnup sayısının da 30 adet olduğu bilgisini de veren Gözükara, yapılan tüm bu aşıların da Temmuz ayı itibariyle yüzde 90 oranında tutarak, aşı gözlerinin de sürgün verdiğini söyledi.
Aşılama çalışmalarının tamamlanmasının ardından önümüzdeki dönemde yöre insanına özellikle de Çevlik köyü sakinlerine önemli bir gelir kaynağı oluşturulacağını savunan Gözükara, bu durumu da 'dumansız fabrika' olarak adlandırdıklarının altını çizdi.
Gözükara, "Bu sahalardaki ürünler, dış pazarda kolaylıkla alıcı bulabilen organik ürünler olacağı gibi önemli bir ekonomik getirisi de olacak. Önümüzdeki dönemde söz konusu sahalarda üretime geçilmesiyle birlikte 1 milyon 300 bin TL'lik bir gelir elde etmeyi planlıyoruz. Bu da yöre insanına ve çeşitli sektörlerdeki sanayicimize de ciddi bir katkı sunacak. Ayrıca küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin olumsuz sonuçlarıyla karşı karşıya olduğumuz günümüzde; çözüm olarak ortaya koyduğumuz 'yeşil doku' ve
orman alanlarının korunması, bu sahaların arttırılması çalışmalarına da katkıda bulunmuş olacağız. Bu sahayı yöre insanımız, köylülerimiz ve sanayicilerimizin katkılarıyla oluşturduk. Yani ortak bir ürünü yine hep birlikte ortaya çıkardık" dedi.
Odun dışı ürün veren türlere yönelik olarak başlatılan çalışmaların Tarsus-Anamur arasındaki değişik noktalarda da sürdürüleceğini anlatan Gözükara, belirtilen sahalardan da 3-5 yıllık bir zaman diliminde ürün almaya başlayacaklarını dile getirdi. Ortaya konulan çalışmalarla birlikte hem Mersin'in güzel ve verimli ormanlarını arttırıp kentin yaşam kalitesini yükselttiklerini, hem de insanlara maddi destek vererek, ekonomiye de ciddi bir katkı sunduklarını kaydeden Mustafa Gözükara, bu tür çalışmaların
büyük bir kararlılık ve titizlikle yürütüleceğini de sözlerine ekledi.
Ormanların, odun dışı üretimin yanı sıra koruma, su rejiminin düzenlenmesi ve birtakım estetik işlevleri olduğunu anlatan İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Silvikültür Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Melih Boydak ise, odun dışı üretimin her geçen gün arttığına işaret etti. Akdeniz Bölgesi ve özellikle de alçak kuşakta çok değerli ikincil ürünlere sahip türler bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Boydak, genel ormancılık planlaması içinde 'Sosyal Ormancılık Projesi' olarak öne çıkan, mülkiyeti
devlette kalacak şekilde yabani zeytinlerin aşılanarak, köy tüzel kişilikleri adına irtifa hakkı verilmesinin, aynı zamanda da köylülerin gelirini de arttıracağını vurguladı. Boydak, köylünün zenginleşmesinin Türkiye'nin zenginleşmesi anlamına geleceğini, bu nedenle de buna benzer sosyal projelerin planlı olarak arttırılması gerektiğini savundu.
Orman Bölge Müdürlüğü'nce 2008 yılında 350 hektarlık bir alanda oluşturulan 'Sevgi Ormanı'nda odun dışı ürün veren türlerle ilgili olarak geride bıraktığımız Mayıs ayında yapılan 15 bin aşı gözünün, Temmuz ayında tutarak sürgün verdiği bildirildi. Aşılama çalışmalarını yerinde inceleyen Orman Bölge Müdürü Mustafa Gözükara, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Silvikültür Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Melih Boydak, OGEM-VAK Müdürü Arif Saraçoğlu ile birlikte belirtilen sahalarda denetimlerde
bulundu.
Bugüne kadar odun dışı ürün veren türlere yönelik olarak 5 bin 432 hektarlık bir alanda rehabilitasyon çalışması yapıldığını ve bu sahalara da defne, harnup, biberiye, badem, alıç, mahlep, ceviz ve fıstıkçamından oluşan 1 milyon 346 bin adet fidan dikildiği bilgisini veren Orman Bölge Müdürü Mustafa Gözükara, 'Milli Ağaçlandırma Seferberliği' kapsamında Mersin İşletme Müdürlüğü bünyesinde yer alan Çevlik köyünde OGEM-VAK'ın da katkılarıyla 340 hektarlık bir alanda 'Sevgi Ormanı' oluşturulduğunu
hatırlattı. Odun dışı ürün veren türlerin tesisinin sağlanması amacıyla oluşturulan ormanlık alanda harnup, zeytin, badem, fıstık çamı, alıç ve akasya türleriyle ilgili çalışma yapıldığını anlatan Gözükara, yine aynı bölgede 'delice' türü zeytinlerin, defne ve harnupların yaklaşık 1 yıl önce imarı ve bakımları yapılarak, aşıya hazır hale getirildiğini vurguladı.
Mustafa Gözükara, buna bağlı olarak Nisan ayının hemen başında başlayan ve Mayıs ayının ilk haftasına kadar süren çalışmalarla birlikte 15 bin adet delice türü zeytinin aşılandığına, bunda da Yalova ve Gemlik aşı gözleri kullanıldığına dikkat çekti. Aynı alanda bulunan harnupların da aşılandığını ve bugüne kadar aşılanan harnup sayısının da 30 adet olduğu bilgisini de veren Gözükara, yapılan tüm bu aşıların da Temmuz ayı itibariyle yüzde 90 oranında tutarak, aşı gözlerinin de sürgün verdiğini söyledi.
Aşılama çalışmalarının tamamlanmasının ardından önümüzdeki dönemde yöre insanına özellikle de Çevlik köyü sakinlerine önemli bir gelir kaynağı oluşturulacağını savunan Gözükara, bu durumu da 'dumansız fabrika' olarak adlandırdıklarının altını çizdi.
Gözükara, "Bu sahalardaki ürünler, dış pazarda kolaylıkla alıcı bulabilen organik ürünler olacağı gibi önemli bir ekonomik getirisi de olacak. Önümüzdeki dönemde söz konusu sahalarda üretime geçilmesiyle birlikte 1 milyon 300 bin TL'lik bir gelir elde etmeyi planlıyoruz. Bu da yöre insanına ve çeşitli sektörlerdeki sanayicimize de ciddi bir katkı sunacak. Ayrıca küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin olumsuz sonuçlarıyla karşı karşıya olduğumuz günümüzde; çözüm olarak ortaya koyduğumuz 'yeşil doku' ve
orman alanlarının korunması, bu sahaların arttırılması çalışmalarına da katkıda bulunmuş olacağız. Bu sahayı yöre insanımız, köylülerimiz ve sanayicilerimizin katkılarıyla oluşturduk. Yani ortak bir ürünü yine hep birlikte ortaya çıkardık" dedi.
Odun dışı ürün veren türlere yönelik olarak başlatılan çalışmaların Tarsus-Anamur arasındaki değişik noktalarda da sürdürüleceğini anlatan Gözükara, belirtilen sahalardan da 3-5 yıllık bir zaman diliminde ürün almaya başlayacaklarını dile getirdi. Ortaya konulan çalışmalarla birlikte hem Mersin'in güzel ve verimli ormanlarını arttırıp kentin yaşam kalitesini yükselttiklerini, hem de insanlara maddi destek vererek, ekonomiye de ciddi bir katkı sunduklarını kaydeden Mustafa Gözükara, bu tür çalışmaların
büyük bir kararlılık ve titizlikle yürütüleceğini de sözlerine ekledi.
Ormanların, odun dışı üretimin yanı sıra koruma, su rejiminin düzenlenmesi ve birtakım estetik işlevleri olduğunu anlatan İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Silvikültür Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Melih Boydak ise, odun dışı üretimin her geçen gün arttığına işaret etti. Akdeniz Bölgesi ve özellikle de alçak kuşakta çok değerli ikincil ürünlere sahip türler bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Boydak, genel ormancılık planlaması içinde 'Sosyal Ormancılık Projesi' olarak öne çıkan, mülkiyeti
devlette kalacak şekilde yabani zeytinlerin aşılanarak, köy tüzel kişilikleri adına irtifa hakkı verilmesinin, aynı zamanda da köylülerin gelirini de arttıracağını vurguladı. Boydak, köylünün zenginleşmesinin Türkiye'nin zenginleşmesi anlamına geleceğini, bu nedenle de buna benzer sosyal projelerin planlı olarak arttırılması gerektiğini savundu.