Demokrat Hukukçular Platformu Ortak Basın Açıklaması Yaptı
Demokrat Hukukçular Platformu, yaşanan yargı işleyişiyle ilgili ortak bir basın açıklaması düzenlenerek, hukuk adına hukuk cinayetlerinin işlendiği ileri sürüldü.
Bezginler Otel'de düzenlenen basın açıklamasına Malatya, Mardin, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Bingöl, Diyarbakır, Gaziantep, Siirt ve Hatay Barolarından Demokrat Hukukçular Platformu'ndan hukukçular ile Şanlıurfa Harran Adalet ve Hukuk Derneği, Gaziantep Müdafaa Demokrasi ve Hukuk Derneği, Kahramanmaraş Öze Hukuk ve Düşünce Derneği, Malatya Avrasya Hukuk ve Demokrasi Derneği katıldı.
Demokrat Hukuçular Platformu adına basın açıklamasını yapan Malatya Avrasya Hukuk ve Demokrasi Derneği başkanı Turan Canpolat, Türkiye'nin hukuk skandallarıyla sarsıldığını iddia etti. Canpolat, şu açıklamada bulundu; "Hukuk adına hukuk cinayetleri işlenmektedir. Kanunlaşma süreci tamamlanmayan Anayasa Değişiklik Paketi hakkındaki iptal davasını şeklen görüşmek üzere kabulü Anayasa Mahkemesi hukuku ve Anayasa'yı ayaklar altına almaktadır. Yüksek Mahkeme'nin bu girişimi TBMM'nin yasama yetkisine karşı
yapılmış hukuk dışı bir müdahaledir. Benzer bir durum adli yargıda da yaşanmaktadır. Cumhuriyet Savcıları'nın silahlı terör örgütü nitelendirildiği Ergenekon çetesine üye olmak, Türkiye'yi kafese alarak balyozla ezmek, ıslak imzalı darbe ve kaos planlarıyla ülkede terör estirmek iddialarıyla yürütülen davalarda hukuk tarihinde eşi ve benzerine rastlanmamış kararlara imza atılmaktadır. Yargıtay 11. Ceza Dairesi görev ve yetki sahasına girmeyen bir davaya müdahil olmuştur. Yani, Yargıtay 11. Ceza Dairesi
ilk derece Asliye Ceza Mahkemesi sıfatıyla bakabileceği bir davada, Erzincan Ergenekon'u silahlı terör örgütüne üye olmakla suçlanan kişileri tahliye ederek özel yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri'nin görev ve yetkilerini gasp etmiştir. Bu hukuk dışı uygulama, günler öncesinden internet ortamına düşen ses kayıtlarındaki senaryoyla birebir örtüşmektedir. Yargıtay Başkanlığı'na getirilme rüşveti karşılığında, kamuoyunca Erzincan Ergenekon'u olarak bilinen davanın kapatılmak ve zanlıların kurtarılmak istendiği
şeklindeki iddialar doğru değilse, bu iddialar neden açık ve net bir şekilde yalanlanmıyor? Suç duyurularında bulunulmuyor? Yüksek Yargı kendisini hukukun ve ülkenin sahibi olarak görmektedir. Yüksek yargı kendisini kanun koyucu yerine koymaktadır. Hukuk ve yargı, hukuku tanımayan yargı mensuplarına bırakılmayacak kadar önemlidir."
Demokrat Hukuçular Platformu adına basın açıklamasını yapan Malatya Avrasya Hukuk ve Demokrasi Derneği başkanı Turan Canpolat, Türkiye'nin hukuk skandallarıyla sarsıldığını iddia etti. Canpolat, şu açıklamada bulundu; "Hukuk adına hukuk cinayetleri işlenmektedir. Kanunlaşma süreci tamamlanmayan Anayasa Değişiklik Paketi hakkındaki iptal davasını şeklen görüşmek üzere kabulü Anayasa Mahkemesi hukuku ve Anayasa'yı ayaklar altına almaktadır. Yüksek Mahkeme'nin bu girişimi TBMM'nin yasama yetkisine karşı
yapılmış hukuk dışı bir müdahaledir. Benzer bir durum adli yargıda da yaşanmaktadır. Cumhuriyet Savcıları'nın silahlı terör örgütü nitelendirildiği Ergenekon çetesine üye olmak, Türkiye'yi kafese alarak balyozla ezmek, ıslak imzalı darbe ve kaos planlarıyla ülkede terör estirmek iddialarıyla yürütülen davalarda hukuk tarihinde eşi ve benzerine rastlanmamış kararlara imza atılmaktadır. Yargıtay 11. Ceza Dairesi görev ve yetki sahasına girmeyen bir davaya müdahil olmuştur. Yani, Yargıtay 11. Ceza Dairesi
ilk derece Asliye Ceza Mahkemesi sıfatıyla bakabileceği bir davada, Erzincan Ergenekon'u silahlı terör örgütüne üye olmakla suçlanan kişileri tahliye ederek özel yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri'nin görev ve yetkilerini gasp etmiştir. Bu hukuk dışı uygulama, günler öncesinden internet ortamına düşen ses kayıtlarındaki senaryoyla birebir örtüşmektedir. Yargıtay Başkanlığı'na getirilme rüşveti karşılığında, kamuoyunca Erzincan Ergenekon'u olarak bilinen davanın kapatılmak ve zanlıların kurtarılmak istendiği
şeklindeki iddialar doğru değilse, bu iddialar neden açık ve net bir şekilde yalanlanmıyor? Suç duyurularında bulunulmuyor? Yüksek Yargı kendisini hukukun ve ülkenin sahibi olarak görmektedir. Yüksek yargı kendisini kanun koyucu yerine koymaktadır. Hukuk ve yargı, hukuku tanımayan yargı mensuplarına bırakılmayacak kadar önemlidir."