KKTC'de Talat dönemi resmen sona erdi

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) 18 Nisan Pazar günü yapılan cumhurbaşkanı seçimini kazanan Derviş Eroğlu, Cumhuriyet Meclisi'nde yemin etmesinin ardından görevini KKTC'nin 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'tan devraldı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) 18 Nisan Pazar günü yapılan cumhurbaşkanı seçimini kazanan Derviş Eroğlu, Cumhuriyet Meclisi'nde yemin etmesinin ardından görevini KKTC'nin 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'tan devraldı. Eroğlu, Cumhurbaşkanlığında düzenlenen törenle görevi devralmasının ardından resmen görevine başladı. Devir teslim törenine, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da katıldı.

Cumhurbaşkanı Eroğlu ve eşi Meral Eroğlu, Cumhurbaşkanlığına gelişinde, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve eşi Oya Talat tarafından karşılanarak, tören kıtasını selamladı. İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından, Eroğlu ve Talat'ın biyografileri okundu.

Mehmet Ali Talat veda konuşmasında, sıra nöbeti tuttuğunu hiç unutmadığını belirterek, Kıbrıs Türkü'nün barışçı bir halk olduğunu ve aralarındaki farklılıkları zenginlik olarak gördüklerini söyledi.

Eroğlu'na görevinde başarılar dileyen Talat, bunun bir bayrak koşusu olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanlığı görevini layıkıyla yerine getirmenin huzuru içinde olduğunu kaydeden Talat, görev süresinde Türkiye ile tam bir uyum içinde çalıştığını belirtti ve Türkiye'ye teşekkür etti.

Talat, Kıbrıslı Türklerin uluslararası varlığının bu dönemde daha görülür olduğunu ve adeta iğneyle kuyu kazıdıklarını söyledi.

Kendisine yapılan suçlamalara da yanıt veren Talat, "KKTC'nin kuruluşunu ayakta alkışladığını söyleyen o günkü iktidarın, dünyaya meydan okuyarak Rum tarafının AB'ye tek başına girmesine çanak tuttuğunu" ifade etti.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da görevini, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında devralmaktan ayrıca onur duyduğunu belirtti.

2. Cumhurbaşkanı Talat'a hizmetleri için teşekkür eden Eroğlu, en büyük güçlerinin demokratik parlamenter yapıları ile Anavatan Türkiye olduğunu söyledi. Kıbrıs görüşmelerine iyi niyetle devam edeceklerini belirten Eroğlu, bu konuda BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a bir mektup yazacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Cumhurbaşkanlığı forsunu anı olarak 2. Cumhurbaşkanı Talat'a takdim etti. Tören kıtasını teftiş, Talat'ın kıtayı "Allahaısmarladık Asker" diyerek selamlaması ve köşk erkanıyla vedalaşmasından sonra Cumhurbaşkanları ve eşleri de vedalaştı ve Mehmet Ali Talat ile eşi, Cumhurbaşkanlığından ayrıldı.

Talat, Cumhurbaşkanlığından, kendisinin kullandığı Isuzu marka çift kabin özel aracıyla ayrıldı.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Talat'ı uğurlamasının ardından eşi Meral Eroğlu ile tebrikleri kabul etti ve önce protokole, daha sonra da halka açık resepsiyon verdi.

Annan planına "evet" kampanyası yürüten ve cumhurbaşkanlığı görevini 24 Nisan 2005'te, Annan planına "hayır" diyen Rauf Denktaş'tan, referandumun 1. yıl dönümünde devralan Talat, görevi, Annan planına "hayır" diyen Derviş Eroğlu'na 23 Nisan 2010'da devretmiş oldu.

Eroğlu: "Sorumlu Kıbrıs Türk tarafı değildir"

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da yıllardır süren görüşmelerde bir sonuca ulaşılamıyorsa bunun sorumlusunun Kıbrıs Türk tarafı olmadığını söyledi.

Eroğlu, Cumhurbaşkanlığında gerçekleştirilen devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, halkın takdiriyle seçildiği Cumhurbaşkanlığı görevini, bu törenle devralmakta olduğunu belirterek, "Bana yaşamımın en anlamlı, en yüce görevini veren Kıbrıs Türk halkının önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, "halka söz verdiklerini birer birer gerçekleştireceklerini" vurgulayarak, en büyük güçlerinin demokratik parlamenter sistem, halk ve Türkiye olduğunun farkında olduklarını söyledi.

Hedeflerinin Kıbrıs Türk halkının birlik ve beraberliğini en üst düzeye çıkarmak olduğunu ve Ulusal Konseyin mutlaka kurulacağını kaydeden Eroğlu, "Hedefimiz Kıbrıs Türk halkının birlik ve beraberliğini en üst düzeye çıkarmaktır. Ulusal Konsey mutlaka kurulacak ve Cumhuriyet Meclisimiz hükümetimizle düzenli istişare etme mekanizmaları gerçekleştirecektir. Ulusal Kıbrıs davamızın ortak olduğu bilinciyle Anavatan Türkiye devlet ve hükümet yetkilileriyle el ele ve gönül birliği içinde hareket edilecektir. Gerek görüşmeci heyetimizin belirlenmesinde, gerekse diğer ekiplerimizin oluşturulmasında toplumumuzun değerlerinden azami oranda yararlanma kararlılığındayız. Cumhurbaşkanlığı kapıları halkımıza açık olacak, halkımız bizleri her zaman yanında görecektir" dedi.

Kıbrıs Türk halkına hala, ambargolar ve izolasyon uygulanmasının uluslararası camianın bir ayıbı olduğu ve Rum uzlaşmazlığını körüklediğine işaret eden Eroğlu, barış görüşmelerinde bir sonuca ulaşılamamasının sorumlusunun Kıbrıs Türk tarafı olmadığını vurguladı.

Eroğlu, "Kimse bizi özgürlüğümüz için mücadele ettik, egemenliğimize sahip çıktık, devletimizi kurduk diye cezalandıramaz. Tarihi gerçekler ortadadır. Kıbrıs Türk halkı asla saldırgan bir taraf olmamış, Kıbrıs Rumlarının adada kendisi kadar hak sahibi olduğunu inkar etmemiştir. Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve varoluş mücadelesi sonucunda kendi devletini kurması, yöneltilen saldırıların sonucudur. Hala Kıbrıs Türk halkının ambargolar ve izolasyon uygulanması bize göre uluslararası camianın bir ayıbıdır ve Rum uzlaşmazlığını körüklemektedir. Uzun yıllardır BM gözetiminde sürdürülen barış görüşmelerinde bir sonuca ulaşılamıyorsa bunun sorumlusu Kıbrıs Türk tarafı değildir" dedi.

Hükümet düştü

Derviş Eroğlu'nun Başbakanlık görevinden ayrılmasıyla düşen hükümet, yeni hükümet kuruluncaya kadar Başbakan Vekili Hüseyin Özgürgün başkanlığında görevini sürdürecek.

KKTC Cumhuriyet Meclisinin Cumhurbaşkanının ant içtiği bugünkü olağanüstü toplantısında, milletvekillerinin bilgisine sunulan, Eroğlu'nun Cumhurbaşkanlığını kabul etmesiyle ilgili Yüksek Seçim Kurulu kararı ve Eroğlu'nun ayrılmasına ilişkin tezkereye göre, yeni hükümet kuruluncaya kadar mevcut Bakanlar Kurulu görevini sürdürecek.

Bu sürede Başbakanlığa Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün vekalet edecek.


CNN Türk