Kahramanmaraş'ta İsrail Protestosu
İsrail'in Gazze'ye giden yardım gemilerine saldırısı, Kahramanmaraş'ta düzenlenen gösteri ile protesto edildi
İsrail'in Gazze'ye giden yardım gemilerine saldırısı, Kahramanmaraş'ta düzenlenen gösteri ile protesto edildi. Kahramanmaraş Platformu Dönem Sözcüsü Avukat Yusuf Bülbül, "Bundan sonraki süreç katil İsrail için sonun başlangıcı olacaktır" dedi.
İsrail'in Gazze'ye yardım götüren İHH gemilerine uluslararası sularda saldırması ve İskenderun'da yaşanan terör saldırısı, Kahramanmaraş'ta da düzenlenen eylemle protesto edildi. Özel İdare İş Merkezi önünde toplanan yüzlerce sivil toplum kuruluşu üyesi, ellerindeki dövizler ve attıkları sloganlarla İsrail'i lanetledi. Tekbirler getirip, "Kahrolsun İsrail, Kahrolsun PKK", "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganları atan öfkeli kalabalık adına konuşan Kahramanmaraş Platformu Dönem Sözcüsü Avukat Yusuf
Bülbül, Türkiye'nin bu sabaha karşı Akdeniz'de yaşanan kabusla uyandığını söyledi. Önce gemilere yapılan, ardından İskenderun'da yaşanan terör saldırıları karşısında gerçekliğine inanamadıkları bir tablo ile karşılaştıklarını ifade eden Bülbül şunları söyledi:
"Hain bir terör saldırısı sonucu 6 Mehmetçiğimiz şehit oldu. Öncelikle bu saldırılarda şehit olan tüm Mehmetçiklerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve Türk milletine başsağlığı diliyoruz. Katil İsrail devleti tarihte eşi ve benzeri görülmemiş bir şekilde uluslararası hukuku hiçe sayarak, uluslararası sularda seyreden sivil ve silahsız yardım gemilerine ağır bir devlet terörü uyguladı. Gazze'ye insani yardım taşımak üzere yola çıkan Gazze filosuna henüz uluslararası sularda ilerlemekte iken
İsrail tarafından taciz başlatıldı, gemiler durduruldu, uydu bağlantısı ve diğer haberleşme imkanlarına karartmalar yapılmaya çalışıldı. Dün gece geç saatlerde tacizlerini artıran İsrail, askeri helikopterlerle uluslararası sularda seyreden gemiye inerek, tamamen sivillerin bulunduğu, içinde 1 yaşından 80 yaşına kadar farklı yaş gruplarının ve 50'den fazla ülke vatandaşının yer aldığı yardım gemisine ateş açtı. İnanılması zor dehşet sahnelerine şahit olduk. Helikopterlerle ve savaş gemileriyle saldırıya
geçen İsrail kesin olmamakla birlikte 16 kardeşimizi şehit etti, 50'ye yakın kardeşimizi yaraladı."
Saldırıda hayatını kaybeden tüm vatandaşların şehit olduğunu belirten Bülbül, "Onların şehadetlerinin katil İsrail'in sonu olacağına inanıyoruz. Bu saldırı İsrail'in vahşi, katil ve terörist yüzünü bir kez daha tüm çirkinliğiyle ortaya çıkarmıştır. Bu saldırı dünya tarihinde bir milat olacaktır, bundan sonraki süreç katil İsrail için sonun başlangıcı olacaktır" diye konuştu.
Basın açıklamasına katılan ve gemilerde yakınları bulunan vatandaşlar da, bir an önce ailelerinden haber almak istediklerini söylediler. Gemide yer alan Erol Tansel'in ağabeyi Birol Tansel, "Şu anda devletimizden bir an önce oradaki insanlar hakkında bilgi istiyoruz. Davos'ta 'One minute' diyerek çıkış yapanlardan burada da bir an önce aynı çıkışı göstermesini ve arkasında durmasını istiyoruz. Ölünmesi gerekiyorsa biz de ölmeye hazırız ama devletimize buradan sesleniyoruz. Bir kere olsun erkekçe savaşmayı
ve ölmeyi hepimiz istiyoruz. Savaşacak asker yoksa biz savaşalım, biz ölelim yeter ki oradaki insanlardan bir haber gelsin" dedi.
Yardım gemisinde yer alan Hatice Karasakız'ın eşi Mahmut Karasakız ise, eyleme destek veren vatandaşlara teşekkür ederek, bundan sonraki süreçte gerekli diplomatik adımların atılmasını istedi. Gemide yer alan bir diğer Türk vatandaşı Murat Sarıtürk'ün ağabeyleri İbrahim ve Yaşar Sarıtürk de, kardeşleriyle bir an önce iletişime geçilmesini istedi. Yardıma giden insanların şu anda yardıma muhtaç duruma düştüğünü söyleyen Yaşar Sarıtürk, "Kaç ölü var, kaç yaralı var, benim kardeşim şu anda ne durumda, ben
ondan haber alamıyorum. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, devleti benim irtibatımı sağlayamıyor. Bu nasıl iş, benim konuşmam lazım kardeşimle, annesinin, eşinin, konuşması lazım. Oturuyor ağlıyor benim annem, buraya gelemiyor. Yani bu İsrail'in yaptığı bardağı taşırdı, askere yazılıp ben gideceğim" diye konuştu.
Eylemin ardından bir grup, bayraklarla Trabzon Caddesi'nden Ulu Camii'ne yürümek istedi. Grup polisin müdahalesi üzerine Kıbrıs Meydanı'ndan dönerek sessizce dağıldı. Mitingin ardından bir grup gönüllü, 4 araçlık konvoyla Ankara'daki protestolara katılmak üzere bu kente hareket etti.
(YUT-CC-Y)
İsrail'in Gazze'ye yardım götüren İHH gemilerine uluslararası sularda saldırması ve İskenderun'da yaşanan terör saldırısı, Kahramanmaraş'ta da düzenlenen eylemle protesto edildi. Özel İdare İş Merkezi önünde toplanan yüzlerce sivil toplum kuruluşu üyesi, ellerindeki dövizler ve attıkları sloganlarla İsrail'i lanetledi. Tekbirler getirip, "Kahrolsun İsrail, Kahrolsun PKK", "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganları atan öfkeli kalabalık adına konuşan Kahramanmaraş Platformu Dönem Sözcüsü Avukat Yusuf
Bülbül, Türkiye'nin bu sabaha karşı Akdeniz'de yaşanan kabusla uyandığını söyledi. Önce gemilere yapılan, ardından İskenderun'da yaşanan terör saldırıları karşısında gerçekliğine inanamadıkları bir tablo ile karşılaştıklarını ifade eden Bülbül şunları söyledi:
"Hain bir terör saldırısı sonucu 6 Mehmetçiğimiz şehit oldu. Öncelikle bu saldırılarda şehit olan tüm Mehmetçiklerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve Türk milletine başsağlığı diliyoruz. Katil İsrail devleti tarihte eşi ve benzeri görülmemiş bir şekilde uluslararası hukuku hiçe sayarak, uluslararası sularda seyreden sivil ve silahsız yardım gemilerine ağır bir devlet terörü uyguladı. Gazze'ye insani yardım taşımak üzere yola çıkan Gazze filosuna henüz uluslararası sularda ilerlemekte iken
İsrail tarafından taciz başlatıldı, gemiler durduruldu, uydu bağlantısı ve diğer haberleşme imkanlarına karartmalar yapılmaya çalışıldı. Dün gece geç saatlerde tacizlerini artıran İsrail, askeri helikopterlerle uluslararası sularda seyreden gemiye inerek, tamamen sivillerin bulunduğu, içinde 1 yaşından 80 yaşına kadar farklı yaş gruplarının ve 50'den fazla ülke vatandaşının yer aldığı yardım gemisine ateş açtı. İnanılması zor dehşet sahnelerine şahit olduk. Helikopterlerle ve savaş gemileriyle saldırıya
geçen İsrail kesin olmamakla birlikte 16 kardeşimizi şehit etti, 50'ye yakın kardeşimizi yaraladı."
Saldırıda hayatını kaybeden tüm vatandaşların şehit olduğunu belirten Bülbül, "Onların şehadetlerinin katil İsrail'in sonu olacağına inanıyoruz. Bu saldırı İsrail'in vahşi, katil ve terörist yüzünü bir kez daha tüm çirkinliğiyle ortaya çıkarmıştır. Bu saldırı dünya tarihinde bir milat olacaktır, bundan sonraki süreç katil İsrail için sonun başlangıcı olacaktır" diye konuştu.
Basın açıklamasına katılan ve gemilerde yakınları bulunan vatandaşlar da, bir an önce ailelerinden haber almak istediklerini söylediler. Gemide yer alan Erol Tansel'in ağabeyi Birol Tansel, "Şu anda devletimizden bir an önce oradaki insanlar hakkında bilgi istiyoruz. Davos'ta 'One minute' diyerek çıkış yapanlardan burada da bir an önce aynı çıkışı göstermesini ve arkasında durmasını istiyoruz. Ölünmesi gerekiyorsa biz de ölmeye hazırız ama devletimize buradan sesleniyoruz. Bir kere olsun erkekçe savaşmayı
ve ölmeyi hepimiz istiyoruz. Savaşacak asker yoksa biz savaşalım, biz ölelim yeter ki oradaki insanlardan bir haber gelsin" dedi.
Yardım gemisinde yer alan Hatice Karasakız'ın eşi Mahmut Karasakız ise, eyleme destek veren vatandaşlara teşekkür ederek, bundan sonraki süreçte gerekli diplomatik adımların atılmasını istedi. Gemide yer alan bir diğer Türk vatandaşı Murat Sarıtürk'ün ağabeyleri İbrahim ve Yaşar Sarıtürk de, kardeşleriyle bir an önce iletişime geçilmesini istedi. Yardıma giden insanların şu anda yardıma muhtaç duruma düştüğünü söyleyen Yaşar Sarıtürk, "Kaç ölü var, kaç yaralı var, benim kardeşim şu anda ne durumda, ben
ondan haber alamıyorum. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, devleti benim irtibatımı sağlayamıyor. Bu nasıl iş, benim konuşmam lazım kardeşimle, annesinin, eşinin, konuşması lazım. Oturuyor ağlıyor benim annem, buraya gelemiyor. Yani bu İsrail'in yaptığı bardağı taşırdı, askere yazılıp ben gideceğim" diye konuştu.
Eylemin ardından bir grup, bayraklarla Trabzon Caddesi'nden Ulu Camii'ne yürümek istedi. Grup polisin müdahalesi üzerine Kıbrıs Meydanı'ndan dönerek sessizce dağıldı. Mitingin ardından bir grup gönüllü, 4 araçlık konvoyla Ankara'daki protestolara katılmak üzere bu kente hareket etti.
(YUT-CC-Y)