Ereğli'de İsrail'e Tepki
İsrail'in Gazze'ye giden yardım gemisine yönelik saldırısına ülke genelinde olduğu gibi Kdz. Ereğli'de de tepki gösterildi.
İş Bankası önünde toplanan aralarında AK Parti Ereğli İlçe Başkanı Erol Şahin, Saadet Partisi Ereğli İlçe Başkanı İsmail Yılmaz, önceki dönem Belediye Başkanı Murat Sesli'nin de yer aldığı kalabalık sloganlar atarak İsrail'in saldırılarına sert tepki gösterdi.
Filistin Dostları Mazlumlarla Dayanışma Platformu üyelerinden Serkan Yıldızhan yaptığı konuşmada, "İsrail yıllardır yaktı, yıktı, katletti, işgal etti. Hiçbir insani değer tanımadı, uluslar arası hukuku ayaklar altına aldı. Bu süreçte dünyanın dört bir yanından siyonistler Filistin topraklarına doluşurken, bu toprağın halkı dünyanın dört bir yanına saçıldı. Tüm bu zulümler sürerken başta BM olmak üzere pek çok uluslar arası kuruluş İsrail'e çağrılar yaptı. En son Lahey Adalet Divanı kararında görüldüğü
üzere Filistin topraklarını parçalayan duvar inşaatının yasadışı olduğu ilan edildi. Ama tüm bu kararlar kağıt üzerinde kalan boş, etkisiz söylemler olmaktan öteye geçmedi. Gazze ablukasını kırmaya yönelik oluşturulan gemi filosu insanlık onurunun teslim alınamadığının somut bir tezahürüdür. Emperyalist küreselleşmeye ve siyonist azgınlığa karşı müslümanların öncülüğünde küresel bir muhalefet bilincinin, küresel itirazın eyleme döküldüğü bu girişim somut anlamda hangi sonuca varırsa varsın, insanlık
vicdanında onurlu ve anlamlı bir yere çoktan oturmuştur."
HÜKÜMET DAHA NET TAVIR ALMALI
Hükümetin, söylemini pratiğe aktarmak zorunda olduğunu anlatan Yıldızhan, şunları söyledi: "Bu çerçevede Türk hükümetinin da abluka konusunda daha net ve açık bir tavır alması gerektiğini düşünüyoruz. Uluslararası sularda kendi vatandaşlarının organize ettiği yardım gemilerine müdahale edilmesi, malzemelerine el konulması ve yolcuların tutuklanması kabul edilmemesi gereken ve şiddetle karşı konulması lazım olan bir korsanlık eylemidir. Bu noktada Türkiye'nin İsrail'in müdahalesini net, açık ve kesin
biçimde reddetmesi gerekir. 10 bin ton insani yardım malzemesi taşıyan 7 gemiden oluşan filoya İsrail komandoları tarafından saldırı düzenlenmiştir. Saldırı uluslararası sularda karaya 70 mil mesafede gerçekleşmiştir. İsrail'in kara suları 12 milde sona ererken, bu saldırı uluslar arası hukuku da hiçe saymıştır. Aynı zamanda 50 ülkenin vatandaşını taşıyan bu gemilere saldırmakla dünyaya savaş ilan etmiştir."
Aynı saatlerde İskenderun Deniz Üssüne profesyonelce yapılan roketli saldırı sonucu 7 askerin şehit olduğunu anlatan Yıldızhan, sözlerine şöyle devam etti: "Bu saldırı gerek zamanlaması gerek yeri olarak profesyonelce yapılmış olması manidardır. Korsan İsrail devleti ilk defa olmak üzere bir Türk gemisine ve Türk vatandaşına silah doğrultmuştur. Bu açık bir şekilde savaş ilanıdır. Davos'ta 'One Mınute' çıkışıyla mazlumların ve bölge halkının sempatisini kazanan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bundan
sonra ki adımları sözde ve diplomatik çabaların ve kınamaların ötesine geçerek, korsanlara karşı gösterdiği askeri tavrının devamını bekliyoruz."
Yaklaşık 150 kişilik grup zaman zaman sloganlar atarak İsrail'e tepki gösterdi.
(OU-ET-HO-Y)
Filistin Dostları Mazlumlarla Dayanışma Platformu üyelerinden Serkan Yıldızhan yaptığı konuşmada, "İsrail yıllardır yaktı, yıktı, katletti, işgal etti. Hiçbir insani değer tanımadı, uluslar arası hukuku ayaklar altına aldı. Bu süreçte dünyanın dört bir yanından siyonistler Filistin topraklarına doluşurken, bu toprağın halkı dünyanın dört bir yanına saçıldı. Tüm bu zulümler sürerken başta BM olmak üzere pek çok uluslar arası kuruluş İsrail'e çağrılar yaptı. En son Lahey Adalet Divanı kararında görüldüğü
üzere Filistin topraklarını parçalayan duvar inşaatının yasadışı olduğu ilan edildi. Ama tüm bu kararlar kağıt üzerinde kalan boş, etkisiz söylemler olmaktan öteye geçmedi. Gazze ablukasını kırmaya yönelik oluşturulan gemi filosu insanlık onurunun teslim alınamadığının somut bir tezahürüdür. Emperyalist küreselleşmeye ve siyonist azgınlığa karşı müslümanların öncülüğünde küresel bir muhalefet bilincinin, küresel itirazın eyleme döküldüğü bu girişim somut anlamda hangi sonuca varırsa varsın, insanlık
vicdanında onurlu ve anlamlı bir yere çoktan oturmuştur."
HÜKÜMET DAHA NET TAVIR ALMALI
Hükümetin, söylemini pratiğe aktarmak zorunda olduğunu anlatan Yıldızhan, şunları söyledi: "Bu çerçevede Türk hükümetinin da abluka konusunda daha net ve açık bir tavır alması gerektiğini düşünüyoruz. Uluslararası sularda kendi vatandaşlarının organize ettiği yardım gemilerine müdahale edilmesi, malzemelerine el konulması ve yolcuların tutuklanması kabul edilmemesi gereken ve şiddetle karşı konulması lazım olan bir korsanlık eylemidir. Bu noktada Türkiye'nin İsrail'in müdahalesini net, açık ve kesin
biçimde reddetmesi gerekir. 10 bin ton insani yardım malzemesi taşıyan 7 gemiden oluşan filoya İsrail komandoları tarafından saldırı düzenlenmiştir. Saldırı uluslararası sularda karaya 70 mil mesafede gerçekleşmiştir. İsrail'in kara suları 12 milde sona ererken, bu saldırı uluslar arası hukuku da hiçe saymıştır. Aynı zamanda 50 ülkenin vatandaşını taşıyan bu gemilere saldırmakla dünyaya savaş ilan etmiştir."
Aynı saatlerde İskenderun Deniz Üssüne profesyonelce yapılan roketli saldırı sonucu 7 askerin şehit olduğunu anlatan Yıldızhan, sözlerine şöyle devam etti: "Bu saldırı gerek zamanlaması gerek yeri olarak profesyonelce yapılmış olması manidardır. Korsan İsrail devleti ilk defa olmak üzere bir Türk gemisine ve Türk vatandaşına silah doğrultmuştur. Bu açık bir şekilde savaş ilanıdır. Davos'ta 'One Mınute' çıkışıyla mazlumların ve bölge halkının sempatisini kazanan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bundan
sonra ki adımları sözde ve diplomatik çabaların ve kınamaların ötesine geçerek, korsanlara karşı gösterdiği askeri tavrının devamını bekliyoruz."
Yaklaşık 150 kişilik grup zaman zaman sloganlar atarak İsrail'e tepki gösterdi.
(OU-ET-HO-Y)