Mali kural tüm dünyadan tam not aldı
Türk ekonomisini belirsizlikten kurtaracak olan 'mali kural' tüm dünyadan tam not aldı.
Mali kurala dünyadan tam not. Devlet Bakanı Ali Babacan tarafından açıklanan ve Türk ekonomisini belirsizlikten koruyacak mali kural ile bütçenin yıllık yüzde 1 ve büyümenin her yıl yüzde 5 düzeyinde olacağı şekilde formüle edildi. Bu formüle dünyanın önde gelen uluslararası yatırım danışmanlık kuruluşlarından destek geldi. Japon Nomura, mali kuralın, yasalaşması halinde, siyaset ile mali disiplinin tamamıyla birbirinden ayrılacağını ve uzun vadeli ekonomik planlama yapılabileceğini vurguladı. Nomura, bundan sonraki dönemde mali kural çerçevesinde açıklanacak bütün verilerin AB standartlarında olacağını da hatırlattı.
MERKEZ’İN YÜKÜ HAFİFLER
Nomura, mali kural eğer haziran sonuna kadar hayata geçirilirken, bu durumun Türkiye’yi, yatırımcıların, savurganlıkları nedeniyle cezalandırdığı ülkelerden daha farklı bir yere koyacağını, Mali Kural’ın yasalaşarak uygulanması halinde ise Türkiye’nin, ‘’yatırım yapılabilir’’ düzeye hızla geleceğini vurguladı. Mali kuralın yasalaşmasının hemen ardından, Türkiye’nin yeni bir not artırımı dönemine girebileceğine de dikkat çekildi. Nomura’ya göre, mali kural çerçevesindeki sıkı mali politikasının, Merkez Bankası’nın para politikası yükünü de hafifletebilecek.
PERFORMANS ARTACAK
İsviçre merkezli Credit Suisse bankasına göre, mali kural Türkiye’nin daha öngörülebilir bir ülke haline gelmesi yolunda önemli bir adım. Credit Suisse, Türkiye’nin mali tablosunun iyileşmekte olduğunu belirtirken, mali disiplinin güçlendiğini ve bütçe gelirlerinin beklenenden daha iyi performans göstermeye devam edeceğini bildirdi. Yabancı danışmanlık kuruluşlarından EFG de mali kuralın, yeni bir çıpa olarak kredibilite kazanmasının hükümetler tarafından ona verilecek önem ve uygulamaya bağlı olacağını kaydetti.
TÜRKİYE BORÇTAN KURTULACAK
Hazine Müsteşarı İbrahim Halil Çanakcı, ‘mali kural’ın devreye girmesiyle birlikte Türkiye’nin borç yükünün zaman içinde azalacağını, Türkiye ekonomisini başka bir desteğe ihtiyaç duymadan kendi ayakları üzerinde durabilecek bir yapıya kavuşturacağını söyledi.
IMF’YE İHTİYAÇ KALIR MI?
Müsteşar Çanakcı, önceki gün ekonomi yönetiminin açıkladığı mali kuralın teknik detaylarına ilişkin bir grup gazeteciye bilgi verdi. Mali kuralla birlikte Türkiye’nin ileriye daha uzun vadeli bakabileceğini anlatan Çanakcı’ya, “Mali kural başarıyla uygulanırsa IMF’ye gerek kalmaz, diyebiliyor musunuz?” sorusu yöneltildi. Çanakcı bu soruya, “Bu formül bizi uzun dönemde sürdürülebilir açık ve borç düzeyine götürecek. Ülke risk primini aşağı çekecek. Öngörülebilirliği artıracak. Sonuç olarak Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayacak” cevabını verdi.
YÜZDE 30’A DÜŞECEK
Çanakcı, yüzde 1 bütçe açığı ve yüzde 5 büyüme formülü üzerine oturtulan mali kuralın eleştirilerin aksine Türkiye’nin borç yükünü ciddi biçimde azaltacağını söyledi. Mali kuralın uygulamaya başlamasının ardından 10 yıllık bir dönemde bütçe açığının yüzde 1’e oturacağına işaret eden Çanakcı, halen yüzde 45’ler düzeyinde bulunan borç stokunun önümüzdeki 5-10 yıllık dönemde yüzde 30’lara; 15-20 yıllık daha uzun vadede ise yüzde 15’e düşmesinin öngörüldüğünü söyledi. Müsteşar Çanakcı, uygulama sırasında mali kural hedeflerinde sapma yaşanması halinde ekonomi yönetiminin “önlem alınması” teklifiyle konuyu Bakanlar Kurulu’na götüreceğini, Kurul’un gerekli görmesi halinde de tedbir paketinin uygulanabileceğini bildirdi.
SEÇiM RiSK OLUŞTURMAZ
İbrahim Çanakcı, mali kuralın seçim yılı olan 2011’de uygulamaya girmesinin sistemin başarısı açısından bir risk oluşturmayacağını söyledi. Zamanlama konusunda herhangi bir risk görmediklerini belirten Çanakcı, “Mali kurala geçiş için ilave ve ciddi bir sıkılaştırma gerekmiyor. Orta Vadeli Program’da yer alan rakamlar ile mali kuralın ortaya çıkardığı rakamlar birbirine paralel” dedi. Çanakcı, bu yıldan itibaren açıklanacak program ve planlarda Türkiye ve dünya ekonomisine yönelik dış tahminlere de yer verileceğini bildirdi.
Kaynak: Bugün
MERKEZ’İN YÜKÜ HAFİFLER
Nomura, mali kural eğer haziran sonuna kadar hayata geçirilirken, bu durumun Türkiye’yi, yatırımcıların, savurganlıkları nedeniyle cezalandırdığı ülkelerden daha farklı bir yere koyacağını, Mali Kural’ın yasalaşarak uygulanması halinde ise Türkiye’nin, ‘’yatırım yapılabilir’’ düzeye hızla geleceğini vurguladı. Mali kuralın yasalaşmasının hemen ardından, Türkiye’nin yeni bir not artırımı dönemine girebileceğine de dikkat çekildi. Nomura’ya göre, mali kural çerçevesindeki sıkı mali politikasının, Merkez Bankası’nın para politikası yükünü de hafifletebilecek.
PERFORMANS ARTACAK
İsviçre merkezli Credit Suisse bankasına göre, mali kural Türkiye’nin daha öngörülebilir bir ülke haline gelmesi yolunda önemli bir adım. Credit Suisse, Türkiye’nin mali tablosunun iyileşmekte olduğunu belirtirken, mali disiplinin güçlendiğini ve bütçe gelirlerinin beklenenden daha iyi performans göstermeye devam edeceğini bildirdi. Yabancı danışmanlık kuruluşlarından EFG de mali kuralın, yeni bir çıpa olarak kredibilite kazanmasının hükümetler tarafından ona verilecek önem ve uygulamaya bağlı olacağını kaydetti.
TÜRKİYE BORÇTAN KURTULACAK
Hazine Müsteşarı İbrahim Halil Çanakcı, ‘mali kural’ın devreye girmesiyle birlikte Türkiye’nin borç yükünün zaman içinde azalacağını, Türkiye ekonomisini başka bir desteğe ihtiyaç duymadan kendi ayakları üzerinde durabilecek bir yapıya kavuşturacağını söyledi.
IMF’YE İHTİYAÇ KALIR MI?
Müsteşar Çanakcı, önceki gün ekonomi yönetiminin açıkladığı mali kuralın teknik detaylarına ilişkin bir grup gazeteciye bilgi verdi. Mali kuralla birlikte Türkiye’nin ileriye daha uzun vadeli bakabileceğini anlatan Çanakcı’ya, “Mali kural başarıyla uygulanırsa IMF’ye gerek kalmaz, diyebiliyor musunuz?” sorusu yöneltildi. Çanakcı bu soruya, “Bu formül bizi uzun dönemde sürdürülebilir açık ve borç düzeyine götürecek. Ülke risk primini aşağı çekecek. Öngörülebilirliği artıracak. Sonuç olarak Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayacak” cevabını verdi.
YÜZDE 30’A DÜŞECEK
Çanakcı, yüzde 1 bütçe açığı ve yüzde 5 büyüme formülü üzerine oturtulan mali kuralın eleştirilerin aksine Türkiye’nin borç yükünü ciddi biçimde azaltacağını söyledi. Mali kuralın uygulamaya başlamasının ardından 10 yıllık bir dönemde bütçe açığının yüzde 1’e oturacağına işaret eden Çanakcı, halen yüzde 45’ler düzeyinde bulunan borç stokunun önümüzdeki 5-10 yıllık dönemde yüzde 30’lara; 15-20 yıllık daha uzun vadede ise yüzde 15’e düşmesinin öngörüldüğünü söyledi. Müsteşar Çanakcı, uygulama sırasında mali kural hedeflerinde sapma yaşanması halinde ekonomi yönetiminin “önlem alınması” teklifiyle konuyu Bakanlar Kurulu’na götüreceğini, Kurul’un gerekli görmesi halinde de tedbir paketinin uygulanabileceğini bildirdi.
SEÇiM RiSK OLUŞTURMAZ
İbrahim Çanakcı, mali kuralın seçim yılı olan 2011’de uygulamaya girmesinin sistemin başarısı açısından bir risk oluşturmayacağını söyledi. Zamanlama konusunda herhangi bir risk görmediklerini belirten Çanakcı, “Mali kurala geçiş için ilave ve ciddi bir sıkılaştırma gerekmiyor. Orta Vadeli Program’da yer alan rakamlar ile mali kuralın ortaya çıkardığı rakamlar birbirine paralel” dedi. Çanakcı, bu yıldan itibaren açıklanacak program ve planlarda Türkiye ve dünya ekonomisine yönelik dış tahminlere de yer verileceğini bildirdi.
Kaynak: Bugün