Aydınlı Ülkücüler Türkeş'i Unutmadı
MHP eski Genel Başkanı Alparslan Türkeş, vefatının 13'üncü yılında Aydın Ülkü Ocakları tarafından çeşitli etkinliklerle anıldı.
Alparslan Türkeş için Aydın'da dün öğle saatlerinde düzenlenen lokma hayrının ardından akşam saatlerinde de Aydın Ülkü Ocakları'nda ikinci bir anma etkinliği düzenlendi. Ülkü Ocakları Alparslan Türkeş Konferans Salonu'nda düzenlenen anma ve anlama gecesi saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Etkinlikte daha sonra Kuran-ı Kerim okundu. Ortaöğretim birimi ve Üniversite biriminden gençler şiirleri ile katıldıkları gecede sinevizyondan Başbuğ Alparslan Türkeş'in hayatı anlatıldı.
Etkinlikte konuşan Ülkü Ocakları İl Başkanı Burak Pehlivan; "Milli başarılar, yüreği milleti için yanıp tutuşan, bu uğurda cefa çekmeyi göze alan ve inançlarını sadakatle savunan büyük insanların mücadelesinin eseridir. Başbuğumuz Alparslan Türkeş; milliyetçilik tarihinin önemli bir bölümüne yakından tanık olmuş, varlığı ve aksiyonu ile bu mücadeleye yeni ve farklı bir anlam ve kuvvet kazandırmış bir tarihi şahsiyettir. Geleceği okuyabilen liderliği, stratejik düşünce derinliği Türkiye ve Türk milliyetçilerinin düşünce dünyaları için kılavuz olmuş, gerek yaşadığı dönemde ve gerekse vefatından sonraki küresel gelişmeler, onun teşhislerini hep haklı çıkarmıştır. Başbuğumuzun davasından asla ödün vermeyen, ama vatan ve millet yolunda hep özveri ile yoğrulmuş ömründen, bu günlere yönelik de binlerce ibret vesikası vardır. Onun uzlaşmacı, barışçı, yapıcı siyaseti, Türkiye'yi bir çok kriz ortamından felaha, huzura taşımış; varlığı, Türkiye'nin geleceği için hep ümit verici olmuştur. O, Allah'a olan inancın, devlete olan bağlılığın, millete olan itimadın birbiriyle nasıl çatışmadan, ahenk içinde bulunacağını göstermiştir" dedi.
Ülkücülerin ; Alparslan Türkeş'i örnek aldığı ifade eden pehlivan, "Ülkücüler; merhum Liderinden devraldığı mukaddes bir emanet olan bu kutsal davayı, bu mefkureyi kıyamete kadar yaşatmak azim ve kararlılığındadır. Ülkücüler; bu ülkeyi karşılıksız sevmiştir. Başta aziz Başbuğu Alparslan Türkeş olmak üzere hayatını vatanı ve milleti için vakfetmiştir. Bundan sonra da böyle olmaya devam edecektir. Ülkücüler; Türk Millet'nin, bin yıllık kardeşliğini sorgulama ve sadakatini sınama noktasına kadar itildiğinin farkındadır. 'Önce ülkem' diyen Ülkücüler, ülke sorunlarını aşmanın yolunun, ihtilafları derinleştirmek, kavgaları kızıştırmak, insanlarımızı birbirine düşürmek gibi yöntemlerle bulunamayacağını; aksine, toplumda uzlaşma, hoşgörü, dayanışma ve yardımlaşmayı sağlayarak gerçekleştirilebileceğini savunmaktadır. Ülkücüler; Demokratik imkanları kullanarak uzun hayli çetin bu yolda yılmadan ve usanmadan gayretle ilerleyecek dava, ülkü ve vefa borcuna sadık kalacaktır" diye konuştu.
Ülkü Ocakları eski başkanlarından Tahsin Serttaş da, "Türk milletinin soğuk savaş döneminde töresi, dili, dini işgal edilmek istenmektedir. Bu işgalin karşısında tarihten gelen miras ile durabilecek tek güç ülkücü harekettir. Başbuğu ve dokuz ışığı iyi anlamak durumundayız. Henüz milli birlik ve milli kimlik konusundaki tahriklerin bu derece tırmanmadığı ve hükümet eliyle yıkılmaya çalışılmadığı yıllarda bile O, bu vahim gelişmeleri görebilmiş, Türk milletine musallat olacak tehlikeler konusunda da o yıllarda ülkemizi uyarmıştır'' ifadelerini kullandı.
Etkinlikte konuşan Ülkü Ocakları İl Başkanı Burak Pehlivan; "Milli başarılar, yüreği milleti için yanıp tutuşan, bu uğurda cefa çekmeyi göze alan ve inançlarını sadakatle savunan büyük insanların mücadelesinin eseridir. Başbuğumuz Alparslan Türkeş; milliyetçilik tarihinin önemli bir bölümüne yakından tanık olmuş, varlığı ve aksiyonu ile bu mücadeleye yeni ve farklı bir anlam ve kuvvet kazandırmış bir tarihi şahsiyettir. Geleceği okuyabilen liderliği, stratejik düşünce derinliği Türkiye ve Türk milliyetçilerinin düşünce dünyaları için kılavuz olmuş, gerek yaşadığı dönemde ve gerekse vefatından sonraki küresel gelişmeler, onun teşhislerini hep haklı çıkarmıştır. Başbuğumuzun davasından asla ödün vermeyen, ama vatan ve millet yolunda hep özveri ile yoğrulmuş ömründen, bu günlere yönelik de binlerce ibret vesikası vardır. Onun uzlaşmacı, barışçı, yapıcı siyaseti, Türkiye'yi bir çok kriz ortamından felaha, huzura taşımış; varlığı, Türkiye'nin geleceği için hep ümit verici olmuştur. O, Allah'a olan inancın, devlete olan bağlılığın, millete olan itimadın birbiriyle nasıl çatışmadan, ahenk içinde bulunacağını göstermiştir" dedi.
Ülkücülerin ; Alparslan Türkeş'i örnek aldığı ifade eden pehlivan, "Ülkücüler; merhum Liderinden devraldığı mukaddes bir emanet olan bu kutsal davayı, bu mefkureyi kıyamete kadar yaşatmak azim ve kararlılığındadır. Ülkücüler; bu ülkeyi karşılıksız sevmiştir. Başta aziz Başbuğu Alparslan Türkeş olmak üzere hayatını vatanı ve milleti için vakfetmiştir. Bundan sonra da böyle olmaya devam edecektir. Ülkücüler; Türk Millet'nin, bin yıllık kardeşliğini sorgulama ve sadakatini sınama noktasına kadar itildiğinin farkındadır. 'Önce ülkem' diyen Ülkücüler, ülke sorunlarını aşmanın yolunun, ihtilafları derinleştirmek, kavgaları kızıştırmak, insanlarımızı birbirine düşürmek gibi yöntemlerle bulunamayacağını; aksine, toplumda uzlaşma, hoşgörü, dayanışma ve yardımlaşmayı sağlayarak gerçekleştirilebileceğini savunmaktadır. Ülkücüler; Demokratik imkanları kullanarak uzun hayli çetin bu yolda yılmadan ve usanmadan gayretle ilerleyecek dava, ülkü ve vefa borcuna sadık kalacaktır" diye konuştu.
Ülkü Ocakları eski başkanlarından Tahsin Serttaş da, "Türk milletinin soğuk savaş döneminde töresi, dili, dini işgal edilmek istenmektedir. Bu işgalin karşısında tarihten gelen miras ile durabilecek tek güç ülkücü harekettir. Başbuğu ve dokuz ışığı iyi anlamak durumundayız. Henüz milli birlik ve milli kimlik konusundaki tahriklerin bu derece tırmanmadığı ve hükümet eliyle yıkılmaya çalışılmadığı yıllarda bile O, bu vahim gelişmeleri görebilmiş, Türk milletine musallat olacak tehlikeler konusunda da o yıllarda ülkemizi uyarmıştır'' ifadelerini kullandı.