Chp Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu:
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, ikinci tur görüşmeler tamamlanmadan bugünden imza toplamanın doğru olmayacağını belirterek, "Kişisel olarak benim bir endişem yok
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, ikinci tur görüşmeler tamamlanmadan bugünden imza toplamanın doğru olmayacağını belirterek, "Kişisel olarak benim bir endişem yok. 110 imzanın aşılacağı kanısındayım" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu, kuruluşunun 46. yıldönümü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri Derneği'ni ziyaret etti. Ziyarette Anayasa değişikliği görüşmeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, Anayasa görüşmelerinin çok sağlıklı geçtiğinin söylenemeyeceğini ifade etti. Çalışmaların en çok da tutanak tutan Meclis görevlilerini yorduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, bir bayan tutanak memurunun gece evine giderken polis tarafından çevrildiğini ve 'bu saatte nerede çalışıyorsun' sorusunu
soran polis memuruna, 'Parlamento'da çalışıyorum' cevabını verdikten sonra bırakıldığını anlattı. Anayasa değişikliği görüşmelerinin, Anayasa'nın 'angarya yasaktır' ilkesine aykırı şekilde gerçekleştirildiğini savunan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bu süre içinde dünyadan koptuğunu söyledi.
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Kılıçdaroğlu, 'Paketi Anayasa Mahkemesi'ne götürmek için 110 imza tamam mı?' sorusu üzerine 2. tur görüşmeler yapılmadan, bugünden imza toplamanın doğru olmayacağını ifade etti. "Bakarsınız sağduyu egemen olur, ikinci turda 330'un altında bir oy alır, Anayasa Mahkemesi'ne gitmeye gerek kalmaz" diyen Kılıçdaroğlu, bugünkü tablonun ikinci turda da sürmesi halinde Anayasa Mahkemesi'ne gitmeye gayret edeceklerini bildirdi. Kılıçdaroğlu, '110 imzayı bulabilecek misiniz?'
sorusuna, "Toplanmayan imzanın garantisi olmaz. 110 milletvekilinin gelip imza vermesi gerekir. Bizim milletvekili sayımız belli. Parlamento'da demokrasiyi savunan milletvekilleri de var. 110 imzayı bulabilirsek Anayasa Mahkemesi'ne gideceğiz. Kişisel olarak benim bir endişem yok. 110 imzanın aşılacağı kanısındayım" dedi.
Meclis Genel Kurulu'nda, geçici 15. maddenin Anayasa'dan çıkarılmasına ilişkin maddenin görüşmelerinde yaşanan 12 Eylül tartışmalarıyla ilgili soru üzerine Kılıçdaroğlu, Meclis'te bütün grupların 12 Eylül'e karşı konuşmalar yaptığını, AK Parti adına ise AK Parti'nin çekirdeğinde bulunan isimlerin yerine eski sosyal demokratların konuştuğunu söyledi. Bu konuda Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'in ya da Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'in bir konuşma yapması gerektiğini düşündüklerini belirten Kılıçdaroğlu,
12 Eylül ürünü bir partinin çekirdek kadrosundan gelen birinin konuşmasının inandırıcı olmadığını düşünen AK Parti adına Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ve Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı'nın konuştuğunu hatırlattı. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Eğer Cemil Çiçek bu konuda konuşma yapsaydı ona, 'Demokrasi havariliğine kesildiğiniz bu konuşmada siz bir dönem, 'siyasi yasaklar kaldırılmasın' diye meydan meydan dolaşmadınız mı? O nedenle herkes karşı ama görüşlerimiz ve dünyalarımız farklı. Onlar geçici 15. maddeyi kaldıralım derken geçmişte yaşanan acıların istismarını da yapmayı göze aldılar. Hiçbir bedel ödemeden, bedel ödeyenlerin sırtından yargıyı ele geçirme planları yaptılar. Asıl dramatik olan bu. Keşke o konuşmaları inandıkları gibi
yapabilselerdi."
"YARGILANMA YOLUNU AÇABİLSEK 12 EYLÜL'LE HESAPLAŞABİLİRDİK"
AK Partililerin 'CHP oy kullanmayacak mı bu maddede' diye sorduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, AK Parti'ye 'Bir önerge vereceğiz ve sizin samimiyetinizi test edeceğiz' şeklinde cevap verdiklerini ifade etti. 12 Eylül darbesini yapan MGK üyelerinin de yargılanmalarına imkan veren bir önerge verdiklerini belirten Kılıçdaroğlu, o önerge görüşülmeden önce hükümet sıralarında oturan Ertuğrul Günay'ın yerinden kalktığını ve Bakanlar Kurulu bölümünün en arka sırasına oturduğunu anlattı. Kılıçdaroğlu, "Eğer
yargılanma yolunu açabilseydik o zaman 12 Eylül'le hesaplaşabilirdik. O zaman Yunanistan gibi biz de özgürleşme amacına ulaşabilirdik. Yargılama yolunu açalım, onların samimiyetini test edelim istedik. Onların inançla bu işi yapmadığı açık bir şekilde ortaya çıktı. Onlar sadece geçmişte yaşanan acıları sömürerek yargıyı ele geçirmenin planlarını bu duygulara alet ettiler. Bizim önergemiz kabul edilseydi biz bu maddeye oy verecektik" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, AK Parti sözcülerinin, önergenin ikinci turda görüşülmesi için 'düşünürüz' cevabını verdiğini kaydetti.
"GÜNAY VE BAHÇEKAPILI PARAVAN OLARAK KULLANILDI"
Kılıçdaroğlu, 'Çekirdek dışı kişilerin konuşmaları inandırıcı oldu mu?' sorusuna, "Onlar yargı organlarını ele geçirmek isteyen bir siyasi düşüncenin paravanı olarak kullanıldılar" diye konuştu.
'Oylamalara katılmama tavrınız devam edecek mi?' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, bunu grupta konuşacaklarını bildirdi. Milletvekillerinin özgür olduğunu, bu konuda milletvekillerine, 'şöyle yapın, böyle yapın' demediklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Benim kanaatim, bu tavrın ikinci turda da devam etmesi yönünde" dedi. Bu Anayasa değişikliğine meşruiyet kazandırmak istemediklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu değişikliğin, 12 Eylül Anayasasından daha sert, toplumu dönüştüren ve sivil diktayı getiren bir paket
olduğunu kaydetti.
Kılıçdaroğlu, yumruk olaylarının ardından Samsun ve Kayseri Emniyet Müdürlerinin görev yerlerinin değiştiğinin, Van'da ise böyle bir değişiklik gerçekleşmediğinin hatırlatılması üzerine, "İyi niyetle, İçişleri Bakanlığı'nın görevlendirdiği müfettişlerin raporunu bekliyoruz. O raporlardan sonra gereği yapılacaktır diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin, Türkiye'nin yakın tarihindeki karanlık olayların araştırılması için verdiği önergeye ilişkin soru üzerine bütün olayların tek bir Araştırma Komisyonu tarafından incelenmesinin mümkün olmadığını, her olayın ayrı ayrı ele alınması gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bu, işi sulandırmaktır" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu, kuruluşunun 46. yıldönümü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri Derneği'ni ziyaret etti. Ziyarette Anayasa değişikliği görüşmeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, Anayasa görüşmelerinin çok sağlıklı geçtiğinin söylenemeyeceğini ifade etti. Çalışmaların en çok da tutanak tutan Meclis görevlilerini yorduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, bir bayan tutanak memurunun gece evine giderken polis tarafından çevrildiğini ve 'bu saatte nerede çalışıyorsun' sorusunu
soran polis memuruna, 'Parlamento'da çalışıyorum' cevabını verdikten sonra bırakıldığını anlattı. Anayasa değişikliği görüşmelerinin, Anayasa'nın 'angarya yasaktır' ilkesine aykırı şekilde gerçekleştirildiğini savunan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bu süre içinde dünyadan koptuğunu söyledi.
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Kılıçdaroğlu, 'Paketi Anayasa Mahkemesi'ne götürmek için 110 imza tamam mı?' sorusu üzerine 2. tur görüşmeler yapılmadan, bugünden imza toplamanın doğru olmayacağını ifade etti. "Bakarsınız sağduyu egemen olur, ikinci turda 330'un altında bir oy alır, Anayasa Mahkemesi'ne gitmeye gerek kalmaz" diyen Kılıçdaroğlu, bugünkü tablonun ikinci turda da sürmesi halinde Anayasa Mahkemesi'ne gitmeye gayret edeceklerini bildirdi. Kılıçdaroğlu, '110 imzayı bulabilecek misiniz?'
sorusuna, "Toplanmayan imzanın garantisi olmaz. 110 milletvekilinin gelip imza vermesi gerekir. Bizim milletvekili sayımız belli. Parlamento'da demokrasiyi savunan milletvekilleri de var. 110 imzayı bulabilirsek Anayasa Mahkemesi'ne gideceğiz. Kişisel olarak benim bir endişem yok. 110 imzanın aşılacağı kanısındayım" dedi.
Meclis Genel Kurulu'nda, geçici 15. maddenin Anayasa'dan çıkarılmasına ilişkin maddenin görüşmelerinde yaşanan 12 Eylül tartışmalarıyla ilgili soru üzerine Kılıçdaroğlu, Meclis'te bütün grupların 12 Eylül'e karşı konuşmalar yaptığını, AK Parti adına ise AK Parti'nin çekirdeğinde bulunan isimlerin yerine eski sosyal demokratların konuştuğunu söyledi. Bu konuda Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'in ya da Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'in bir konuşma yapması gerektiğini düşündüklerini belirten Kılıçdaroğlu,
12 Eylül ürünü bir partinin çekirdek kadrosundan gelen birinin konuşmasının inandırıcı olmadığını düşünen AK Parti adına Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ve Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı'nın konuştuğunu hatırlattı. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Eğer Cemil Çiçek bu konuda konuşma yapsaydı ona, 'Demokrasi havariliğine kesildiğiniz bu konuşmada siz bir dönem, 'siyasi yasaklar kaldırılmasın' diye meydan meydan dolaşmadınız mı? O nedenle herkes karşı ama görüşlerimiz ve dünyalarımız farklı. Onlar geçici 15. maddeyi kaldıralım derken geçmişte yaşanan acıların istismarını da yapmayı göze aldılar. Hiçbir bedel ödemeden, bedel ödeyenlerin sırtından yargıyı ele geçirme planları yaptılar. Asıl dramatik olan bu. Keşke o konuşmaları inandıkları gibi
yapabilselerdi."
"YARGILANMA YOLUNU AÇABİLSEK 12 EYLÜL'LE HESAPLAŞABİLİRDİK"
AK Partililerin 'CHP oy kullanmayacak mı bu maddede' diye sorduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, AK Parti'ye 'Bir önerge vereceğiz ve sizin samimiyetinizi test edeceğiz' şeklinde cevap verdiklerini ifade etti. 12 Eylül darbesini yapan MGK üyelerinin de yargılanmalarına imkan veren bir önerge verdiklerini belirten Kılıçdaroğlu, o önerge görüşülmeden önce hükümet sıralarında oturan Ertuğrul Günay'ın yerinden kalktığını ve Bakanlar Kurulu bölümünün en arka sırasına oturduğunu anlattı. Kılıçdaroğlu, "Eğer
yargılanma yolunu açabilseydik o zaman 12 Eylül'le hesaplaşabilirdik. O zaman Yunanistan gibi biz de özgürleşme amacına ulaşabilirdik. Yargılama yolunu açalım, onların samimiyetini test edelim istedik. Onların inançla bu işi yapmadığı açık bir şekilde ortaya çıktı. Onlar sadece geçmişte yaşanan acıları sömürerek yargıyı ele geçirmenin planlarını bu duygulara alet ettiler. Bizim önergemiz kabul edilseydi biz bu maddeye oy verecektik" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, AK Parti sözcülerinin, önergenin ikinci turda görüşülmesi için 'düşünürüz' cevabını verdiğini kaydetti.
"GÜNAY VE BAHÇEKAPILI PARAVAN OLARAK KULLANILDI"
Kılıçdaroğlu, 'Çekirdek dışı kişilerin konuşmaları inandırıcı oldu mu?' sorusuna, "Onlar yargı organlarını ele geçirmek isteyen bir siyasi düşüncenin paravanı olarak kullanıldılar" diye konuştu.
'Oylamalara katılmama tavrınız devam edecek mi?' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, bunu grupta konuşacaklarını bildirdi. Milletvekillerinin özgür olduğunu, bu konuda milletvekillerine, 'şöyle yapın, böyle yapın' demediklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Benim kanaatim, bu tavrın ikinci turda da devam etmesi yönünde" dedi. Bu Anayasa değişikliğine meşruiyet kazandırmak istemediklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu değişikliğin, 12 Eylül Anayasasından daha sert, toplumu dönüştüren ve sivil diktayı getiren bir paket
olduğunu kaydetti.
Kılıçdaroğlu, yumruk olaylarının ardından Samsun ve Kayseri Emniyet Müdürlerinin görev yerlerinin değiştiğinin, Van'da ise böyle bir değişiklik gerçekleşmediğinin hatırlatılması üzerine, "İyi niyetle, İçişleri Bakanlığı'nın görevlendirdiği müfettişlerin raporunu bekliyoruz. O raporlardan sonra gereği yapılacaktır diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin, Türkiye'nin yakın tarihindeki karanlık olayların araştırılması için verdiği önergeye ilişkin soru üzerine bütün olayların tek bir Araştırma Komisyonu tarafından incelenmesinin mümkün olmadığını, her olayın ayrı ayrı ele alınması gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bu, işi sulandırmaktır" dedi.