Soma'da Sendikalar Mitinge Hazırlanıyor
Manisa'nın Soma ilçesinde Maden İş, Tes İş, ESM ve Eğitim Sen "Soma Santraline ve Madenlerine Sahip Çık" adlı mitinge hazırlanıyor.
Tes İş Sendikası önünde Soma Şube Başkanı Tayyar Güzel, diğer sendikaların da katıldığı basın açıklamasında bulundu. Maden İş Sendikası Ege Bölgesi Şubesi, Tes İş Sendikası Soma Şubesi, ESM ve Eğitim Sen Soma Temsilciliği'nin ortak basın açıklamasına işçi, memur birlikte katıldı. Tes İş Soma Şube Başkanı Tayyar Güzel, "Senelerdir Türkiye'nin ekonomik hayatını alt üst eden, özelleştirme, taşeronlaştırma ve insanların işsizliğinden beslenen ülkemize asla yarar getirmeyen bu uygulamaları kabul etmemiz asla mümkün değildir." dedi. Güzel şöyle devam etti: "Bizlerin ve siz saygıdeğer Soma halkının geleceğini karartmak isteyen güvencesiz ve gelirleri belirsiz bir hayat yaşamamızı arzulayan bu özelleştirmeci, sat- kurtulcu zihniyet ve bu anlayışı paylaşanlar şunu iyi bilmelidir ki, Soma'da yaşayan bizler ve sizler bu gidişe karşı bir kez daha kararlı ve inançlı bir duruş sergilemek için tüm çalışanlarla beraber bu makus talihi tersine çevirebilmek yönünde canla başla mücadele etmeye devam edeceğimizi siz kamuoyuyla paylaşmayı bir görev biliyoruz. Şurası çok iyi bilinmeli ki, Soma'da santral ve madenleri satmaya kalkanlar bu işletmelerin senelerce ülke ekonomisine ve toplumsal refaha yaptığı katkıları göz ardı etmesinler. Bahsi edilen bu işletmeler Soma'nın ve Somalıların hayatıdır, bizler hayatımızdan vaz geçmemizi istemek ne kimsenin hakkıdır nede kimsenin hadidir. Bu mücadelemizin sadece Soma için değil ülkemizin her köşesinde yapılacak tüm özelleştirmeler içinde devam edeceğinin herkes tarafından bilinmesini istiyoruz."
Soma'nın, kömür işletmesi ve termik santrallerinde yaptığı üretim ve sağladığı katma değer ile ülkenin enerji sektörü ve ekonomisi açısından önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Güzel, "ELİ ve SEAŞ Soma bölgemiz ekonomisinin de temel dinamiği işletmeler konumundadırlar. Bölgemizde doğrudan ve dolaylı önemli bir istihdam sağlamakta, sözkonusu işletmeler ve işletmelerde çalışanlar bölgedeki ekonomik canlılığı sağlayan parasal sirkülasyonun da temel kaynağını oluşturmaktadır. Şunu asla unutmamalıyız ki, Soma'nın bugünkü duruma gelmesi, ekonomik potansiyelin yüksek olması, bu şehirde ülkenin her yöresinden insanların bulunması, tesadüflerin değil kömür ve kömüre dayalı çalışan termik santral gerçeğinin bir sonucudur. Bugün bu iki işletmemiz özelleştirme riski, dolayısıyla bölgemiz ekonomisi büyük risk altındadır. Çünkü, bu iki işletmenin özelleştirilmesi demek, Soma şehrimiz ekonomisinin temel iki can damarının, temel dinamiğinin yok edilmesi; Soma'nın kömür havzasının işletilmediği göç alan değil, göç veren, istihdam yaratmayan, refah değil yoksulluk üreten günlere dönmesi anlamına gelecektir. SEAŞ'ın ve ELİ'nin özelleştirilmesinin ciddi bir risk olarak karşımızda olduğu bu günlerde Soma'yı bugünkü haliyle yani, ekonomisi canlı, iş, refah üreten biçimde tutmak gibi bir görevimiz, sorumluluğumuz vardır.
Bu sorumluluğun gereği ise, termik santral ve kömür işletmesinin özelleştirilmesine karşı durmaktan geçmektedir. Soma'yı bugünkü mevcut haline getiren, enerji üssü yapan, ekonomisini canlı tutan değer kömürdür. Kömür Soma için hayattır. Ülkenin kömüre ihtiyacı dünden daha fazladır. Derdimiz sadece çalışanlar ve onların menfaatlerini korumak değil ve asla böyle bir düşüncemiz de yok bizim derdimiz bu kurumların soma ya ve ülke ekonomisine sağladığı kazançların devam etmesidir. 18 Nisan 2010 tarihinde bütün Soma kamuoyuyla birlikte düzenleyeceğimiz 'Soma Santral ve Madenlerine Sahip Çıkıyor' etkinliğimize katılmak ve destek vermenin Soma'nın geleceğini kurtarmak anlamında bir görev olduğuna inanıyor bu nedenle de Soma'da yaşayan herkesi yapacağımız bu mitinge davet ediyoruz." diye konuştu.
Soma'nın, kömür işletmesi ve termik santrallerinde yaptığı üretim ve sağladığı katma değer ile ülkenin enerji sektörü ve ekonomisi açısından önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Güzel, "ELİ ve SEAŞ Soma bölgemiz ekonomisinin de temel dinamiği işletmeler konumundadırlar. Bölgemizde doğrudan ve dolaylı önemli bir istihdam sağlamakta, sözkonusu işletmeler ve işletmelerde çalışanlar bölgedeki ekonomik canlılığı sağlayan parasal sirkülasyonun da temel kaynağını oluşturmaktadır. Şunu asla unutmamalıyız ki, Soma'nın bugünkü duruma gelmesi, ekonomik potansiyelin yüksek olması, bu şehirde ülkenin her yöresinden insanların bulunması, tesadüflerin değil kömür ve kömüre dayalı çalışan termik santral gerçeğinin bir sonucudur. Bugün bu iki işletmemiz özelleştirme riski, dolayısıyla bölgemiz ekonomisi büyük risk altındadır. Çünkü, bu iki işletmenin özelleştirilmesi demek, Soma şehrimiz ekonomisinin temel iki can damarının, temel dinamiğinin yok edilmesi; Soma'nın kömür havzasının işletilmediği göç alan değil, göç veren, istihdam yaratmayan, refah değil yoksulluk üreten günlere dönmesi anlamına gelecektir. SEAŞ'ın ve ELİ'nin özelleştirilmesinin ciddi bir risk olarak karşımızda olduğu bu günlerde Soma'yı bugünkü haliyle yani, ekonomisi canlı, iş, refah üreten biçimde tutmak gibi bir görevimiz, sorumluluğumuz vardır.
Bu sorumluluğun gereği ise, termik santral ve kömür işletmesinin özelleştirilmesine karşı durmaktan geçmektedir. Soma'yı bugünkü mevcut haline getiren, enerji üssü yapan, ekonomisini canlı tutan değer kömürdür. Kömür Soma için hayattır. Ülkenin kömüre ihtiyacı dünden daha fazladır. Derdimiz sadece çalışanlar ve onların menfaatlerini korumak değil ve asla böyle bir düşüncemiz de yok bizim derdimiz bu kurumların soma ya ve ülke ekonomisine sağladığı kazançların devam etmesidir. 18 Nisan 2010 tarihinde bütün Soma kamuoyuyla birlikte düzenleyeceğimiz 'Soma Santral ve Madenlerine Sahip Çıkıyor' etkinliğimize katılmak ve destek vermenin Soma'nın geleceğini kurtarmak anlamında bir görev olduğuna inanıyor bu nedenle de Soma'da yaşayan herkesi yapacağımız bu mitinge davet ediyoruz." diye konuştu.