Memur-sen Genel Başkanı Gündoğdu Uşak'ta
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, demokrasisi kuşatılmış toplum ve ülkelerin, sivil toplumlarını sorgulaması gerektiğini söyledi
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Memur-Sen Uşak Temsilciliği tarafından Öğretmenevi toplantı salonunda düzenlenen "Kuşatılmış Demokrasi ve Sivil Toplum Kuruluşları" konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Konferansa İl Genel Meclisi Başkanı Ali İhsan Uzun, sendika üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, konferans öncesi Uşak Valisi Özdemir Çakacak, SGK İl Müdürü Fevzi Gökçe ve Milli Eğitim İl Müdürü Recep Düzgün'ü de makamlarında ziyaret etti.
Sivil toplumun temel felsefesinin, sivil itaatsizlik olduğunu söyleyen Gündoğdu, bunu başaranların kahraman olduğunu, yapamayan ve sessiz kalanların ise tarihin çöplüğündeki yerini aldığını kaydetti. 28 Şubat sürecinde bunun en kötü örneklerinin verildiğini dile getiren Gündoğdu, sivil toplum kuruluşlarının, üstlerine düşen görevi hakkıyla yerine getirmeleri halinde sürecin farklı işleyeceğine inandığını ifade etti.
Memur-Sen Uşak Temsilciliği'nce dün akşam düzenlenen konferansta konuşan Ahmet Gündoğdu şunları söyledi; "TBMM'de 411 milletvekilinin 'evet' oyuyla kabul edilen başörtüsü yasağını kaldıran yasayı iptal edenler, halk adına mı karar vermiştir? Meslek liselilere üniversite sınavında katsayı engelini kaldıran düzenlemeleri iptal eden Danıştay'ın kararı, millet adına mıdır? Biz Yargıçlar devleti istemiyoruz. Darbe rüyası görmek istemeyen ve kapatılma sözüyle korkulu rüya görmek istemeyen hükümetin de anayasa değişikliği konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yapması gerekiyor"
Terörle mücadele konusuna da değinen Gündoğdu, Türkiye'nin tüm enerjisini terörle mücadeleye harcadığını ifade ederek bataklığın kurutulması gerektiğini dile getirdi. Türkiye'nin teröre bugüne kadar 400 milyar doların üzerinde para harcadığını da belirten Ahmet Gündoğdu şöyle devam etti; "Terörle mücadelede çözüm yolu TBMM olduğuna inanıyoruz. Sivri sinek avlamak yerine bataklığı kurutmamız gerekiyor. Bu nedenle TBMM dışında çözüm yollarına karşıyız. Anadilde eğitim demiyoruz, ancak isteyene de anadili öğretilsin. İngilizce ve Almanca gibi yabancı dillere gösterilen toleransı bu ülkede yüz yıllardır birlikte yaşadığımız kardeşlerimizin ana diline de göstermeliyiz. Terörle mücadele konusunda bizim kırmızı çizgimiz şudur: JİTEM'e de, KCK'ya da uzak olmak olmaktır. Bizim; Silivri'dekilerle de ve İmralı'da ki caniyle de hiçbir ilişkimiz olamaz. Sendikalı arkadaşlarımıza da bunu tavsiye ediyoruz. Anayasa değişiklik paketini önemsiyoruz. Son 50 yıldır demokrasi için atılan en önemli adım olarak görüyoruz. İktidardan istediğimiz yamalı bohçaya dönmüş darbe anayasasından milleti kurtarmasıdır. Çünkü mevcut anayasa devletin milletini oluşturmuş Bürokratik devlet, derin devlet gibi oluşumlarla dolu bu anayasa. Çözüm milletin devletini oluşturmaktır. Bu paketi bu nedenle önemsiyoruz"