Bağış Polonya'da Lech Valesa ile görüştü
Resmi ziyaret için Polonya'da bulunan Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bugün ülkenin kuzeyindeki liman kenti Gdansk'a geçerek Polonya'nın efsane işçi lideri ve eski Cumhurbaşkanı Lech Valesa ile görüştü.
Avrupa Birliğinin (AB) danışma grubu üyesi olarak da görev yapan Valesa'nın kendi adına kurulmuş vakıf binasında yapılan görüşmede, AB Genel Sekreteri Büyükelçi Volkan Bozkır ile Türkiye'nin Varşova Büyükelçisi Reşit Uman da hazır bulundu.
Görüşmede Türk sendikacılara mesaj gönderen Valesa, "Bakteri olup sistemden beslenin, ama virüs gibi sistemi çökertmeyin" ifadesini kullandı.
İşçi hareketi için yeni bir reçete yazdığını belirten Valesa, "Devrimci mücadele ile düzen arasında bir denge olmalıdır. Sürekli savaşmakla sonuç alınamaz. Sosyal taraflar üçlü bir model oluşturmalıdır. Bu üçlü modelde işçi hareketi (sendika), işveren ve hükümet olmalıdır" dedi.
Önerdiği bu üçlü modelde bütün verilerin bilgisayara yüklenerek işçi ücretlerine yapılacak zam oranlarının belirlenebileceğini de anlatan Valesa, "bu üçlü modelde tarafların dengeli ve akılcı hareket etmeleri gerektiğini" savundu.
Valesa, yıllar önce liderliğini yaptığı "Dayanışma" sendikasıyla işçi sınıfını örgütleyerek ülkedeki totaliter rejimi devirdiğini anlatırken, yumruğunu sıkarak, "devrimci kişiliğini hala koruduğunu ve savaşa hazır olduğunu" söyledi. Valesa, "Ancak günümüz koşullarında yeni bir yöntem uygulanması gerektiğine inanıyorum. Sendikalar bakteri olup sistemden beslenirken, virüs gibi sistemi çökertme noktasına getirmemelidir" diye konuştu.
TÜRKİYE'SİZ AVRUPA OLAMAZ
Bağış ile yaptığı görüşmede, "Türkiye'nin Avrupa'nın vazgeçilemez bir parçası olduğunu" sık sık vurgulayan Valesa, "Türkiye'siz bir Avrupa olamaz, düşünemiyorum bunu" dedi.
Türkiye'nin AB üyeliğini "inandığı için savunduğunu" ifade eden Valesa, "Ben devrimciyim, diplomat değilim. Düşündüğüm ve inandığım gibi konuşuyorum. Söylediklerim bazılarının hoşuna gitmese de ben inandığım bu görüşleri savunacağım" ifadesini kullandı.
Üyesi olduğu AB danışma grubu içinde de Türkiye'nin üyeliğine ilişkin görüşünü savunduğunu belirten Valesa, "hiç kimsenin kendisini inandığı görüşten vazgeçiremeyeceğini ve gerekirse Türkiye'nin üyeliği için savaşabileceğini" kaydetti.
Valesa'nın, Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi oğlu Jaroslav Valesa da Türkiye'nin AB üyeliği konusunda babasının görüşlerini paylaştığını ve AP içindeki Türkiye muhaliflerine karşı bu görüşleri her fırsatta dile getirdiğini ve savunmaya devam edeceğini söyledi.
VALESA, TÜRKİYE'DE KONFERANS VERECEK
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış'ın Türkiye davetini "memnuniyetle kabul ettiğini" belirten Valesa, Türkiye'de bir konferans vermeyi kendisinin de çok arzu ettiğini bildirdi.
Bağış'a "Konferansa kaç kişi katılır sizce" diye soran Valesa, "300 bin kişi yeter mi" yanıtını alınca, "Ben konferanslarda öyle uzun uzadıya nutuk çekmeyi seven biri değilim. Dinleyenlerle ilişki kuracağım. Soru-cevap şeklinde gelişecek bir konferansı tercih ederim" diye konuştu.
Bağış, İstanbul'un bu yıl Avrupa Kültür Başkenti ilan edildiğini anımsatarak, Valesa'yı bu çerçevede İstanbul'da görmekten ve onun ziyareti sırasında bir konferans vermesinden büyük memnuniyet duyacağını iletti.
Valesa'nın Türkiye'ye geliş tarihinin ve vereceği konferansın çerçevesinin daha sonraki günlerde belirlenmesi kararlaştırıldı.
BENİ ÇOK DUYGULANDIRDI
Polonya'nın efsanevi işçi lideri ve eski Cumhurbaşkanı Lech Valesa ile yaptığı bir saati aşkın görüşmenin ardından izlenimlerini AA muhabirine anlatan Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Efsanevi direniş lideri ve eski Cumhurbaşkanı Valesa'nın Türkiye'nin AB üyeliğine bu kadar açık ve net destek vermesi beni çok duygulandırdı" dedi.
Valesa'nın, Türkiye'nin Avrupa'ya katkısına ilişkin öngörüleri ve kıvrak zekasının sadece ülkesi için değil, Avrupa için de büyük şans olduğunu ifade eden Bağış, "Özellikle sendikacılara yönelik mesajları beni çok etkiledi. Grevlerin yılın tek ayıyla sınırlı tutulmaması ve sendikaları, yararlandıkları sisteme zarar vermemeye çağırması, bütün dünya işçi ve işveren kesimlerini düşünceye sevk etmelidir" diye konuştu.
Bağış, "Polonya'ya yaptığı resmi ziyaretin, efsane bir lideri ziyaret etmeden eksik kalacağını" ifade ederek, "çağdaş Polonya'nın kurulması ve Doğu ile Batı Avrupa'nın birleşmesinde kendisinin de önemli bir mimar olarak büyük rol aldığını" söyledi.
Türkiye'deki sosyal sistemle ilgili Valesa'ya bilgi sunan Bağış, Türkiye'deki anayasa değişikliğini içeren İngilizce bir kitapçık ile Türkiye-AB bayraklarını iç içe gösteren AB genel Sekreterliğinin rozetini takdim etti.
Valesa, Türkiye ve AB bayraklarından oluşan rozeti yakasındaki Meryem Ana rozetinin altına takarak teşekkür etti. Türkiye'nin üyeliğinin Avrupa'nın birçok sorununu çözecek bir anahtar olduğunu Valesa'ya anlatan Bağış, "Sizin liderliğinizdeki Dayanışma, Polonya'yı bugünkü noktaya getirdi. Şimdi de Türkiye ile AB arasında bir dayanışmaya ihtiyaç var. Sizi Türkiye'de görmekten memnuniyet duyacağım" dedi.
Polonya'daki resmi temaslarını bugün tamamlayan Egemen Bağış, ülkenin kuzeyindeki liman kenti Gdansk'ta Valesa ile yaptığı görüşmenin ardından, Türkiye'ye hareket etmek üzere tekrar başkent Varşova'ya döndü.
Kaynak: Hürriyet
Görüşmede Türk sendikacılara mesaj gönderen Valesa, "Bakteri olup sistemden beslenin, ama virüs gibi sistemi çökertmeyin" ifadesini kullandı.
İşçi hareketi için yeni bir reçete yazdığını belirten Valesa, "Devrimci mücadele ile düzen arasında bir denge olmalıdır. Sürekli savaşmakla sonuç alınamaz. Sosyal taraflar üçlü bir model oluşturmalıdır. Bu üçlü modelde işçi hareketi (sendika), işveren ve hükümet olmalıdır" dedi.
Önerdiği bu üçlü modelde bütün verilerin bilgisayara yüklenerek işçi ücretlerine yapılacak zam oranlarının belirlenebileceğini de anlatan Valesa, "bu üçlü modelde tarafların dengeli ve akılcı hareket etmeleri gerektiğini" savundu.
Valesa, yıllar önce liderliğini yaptığı "Dayanışma" sendikasıyla işçi sınıfını örgütleyerek ülkedeki totaliter rejimi devirdiğini anlatırken, yumruğunu sıkarak, "devrimci kişiliğini hala koruduğunu ve savaşa hazır olduğunu" söyledi. Valesa, "Ancak günümüz koşullarında yeni bir yöntem uygulanması gerektiğine inanıyorum. Sendikalar bakteri olup sistemden beslenirken, virüs gibi sistemi çökertme noktasına getirmemelidir" diye konuştu.
TÜRKİYE'SİZ AVRUPA OLAMAZ
Bağış ile yaptığı görüşmede, "Türkiye'nin Avrupa'nın vazgeçilemez bir parçası olduğunu" sık sık vurgulayan Valesa, "Türkiye'siz bir Avrupa olamaz, düşünemiyorum bunu" dedi.
Türkiye'nin AB üyeliğini "inandığı için savunduğunu" ifade eden Valesa, "Ben devrimciyim, diplomat değilim. Düşündüğüm ve inandığım gibi konuşuyorum. Söylediklerim bazılarının hoşuna gitmese de ben inandığım bu görüşleri savunacağım" ifadesini kullandı.
Üyesi olduğu AB danışma grubu içinde de Türkiye'nin üyeliğine ilişkin görüşünü savunduğunu belirten Valesa, "hiç kimsenin kendisini inandığı görüşten vazgeçiremeyeceğini ve gerekirse Türkiye'nin üyeliği için savaşabileceğini" kaydetti.
Valesa'nın, Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi oğlu Jaroslav Valesa da Türkiye'nin AB üyeliği konusunda babasının görüşlerini paylaştığını ve AP içindeki Türkiye muhaliflerine karşı bu görüşleri her fırsatta dile getirdiğini ve savunmaya devam edeceğini söyledi.
VALESA, TÜRKİYE'DE KONFERANS VERECEK
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış'ın Türkiye davetini "memnuniyetle kabul ettiğini" belirten Valesa, Türkiye'de bir konferans vermeyi kendisinin de çok arzu ettiğini bildirdi.
Bağış'a "Konferansa kaç kişi katılır sizce" diye soran Valesa, "300 bin kişi yeter mi" yanıtını alınca, "Ben konferanslarda öyle uzun uzadıya nutuk çekmeyi seven biri değilim. Dinleyenlerle ilişki kuracağım. Soru-cevap şeklinde gelişecek bir konferansı tercih ederim" diye konuştu.
Bağış, İstanbul'un bu yıl Avrupa Kültür Başkenti ilan edildiğini anımsatarak, Valesa'yı bu çerçevede İstanbul'da görmekten ve onun ziyareti sırasında bir konferans vermesinden büyük memnuniyet duyacağını iletti.
Valesa'nın Türkiye'ye geliş tarihinin ve vereceği konferansın çerçevesinin daha sonraki günlerde belirlenmesi kararlaştırıldı.
BENİ ÇOK DUYGULANDIRDI
Polonya'nın efsanevi işçi lideri ve eski Cumhurbaşkanı Lech Valesa ile yaptığı bir saati aşkın görüşmenin ardından izlenimlerini AA muhabirine anlatan Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Efsanevi direniş lideri ve eski Cumhurbaşkanı Valesa'nın Türkiye'nin AB üyeliğine bu kadar açık ve net destek vermesi beni çok duygulandırdı" dedi.
Valesa'nın, Türkiye'nin Avrupa'ya katkısına ilişkin öngörüleri ve kıvrak zekasının sadece ülkesi için değil, Avrupa için de büyük şans olduğunu ifade eden Bağış, "Özellikle sendikacılara yönelik mesajları beni çok etkiledi. Grevlerin yılın tek ayıyla sınırlı tutulmaması ve sendikaları, yararlandıkları sisteme zarar vermemeye çağırması, bütün dünya işçi ve işveren kesimlerini düşünceye sevk etmelidir" diye konuştu.
Bağış, "Polonya'ya yaptığı resmi ziyaretin, efsane bir lideri ziyaret etmeden eksik kalacağını" ifade ederek, "çağdaş Polonya'nın kurulması ve Doğu ile Batı Avrupa'nın birleşmesinde kendisinin de önemli bir mimar olarak büyük rol aldığını" söyledi.
Türkiye'deki sosyal sistemle ilgili Valesa'ya bilgi sunan Bağış, Türkiye'deki anayasa değişikliğini içeren İngilizce bir kitapçık ile Türkiye-AB bayraklarını iç içe gösteren AB genel Sekreterliğinin rozetini takdim etti.
Valesa, Türkiye ve AB bayraklarından oluşan rozeti yakasındaki Meryem Ana rozetinin altına takarak teşekkür etti. Türkiye'nin üyeliğinin Avrupa'nın birçok sorununu çözecek bir anahtar olduğunu Valesa'ya anlatan Bağış, "Sizin liderliğinizdeki Dayanışma, Polonya'yı bugünkü noktaya getirdi. Şimdi de Türkiye ile AB arasında bir dayanışmaya ihtiyaç var. Sizi Türkiye'de görmekten memnuniyet duyacağım" dedi.
Polonya'daki resmi temaslarını bugün tamamlayan Egemen Bağış, ülkenin kuzeyindeki liman kenti Gdansk'ta Valesa ile yaptığı görüşmenin ardından, Türkiye'ye hareket etmek üzere tekrar başkent Varşova'ya döndü.
Kaynak: Hürriyet