Hes Tartışmasında Rüşvet Belgesi
Rize'de devam eden HES tartışmaları, Derelerin Kardeşliği Plartformu Dönem Sözcüsü Ömer Şan'ın ortaya attığı rüşvet iddiaları ile yeniden alevlendi.
Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneği'nde basın açıklaması düzenleyen Şan, yanında getirdiği bir belge ile HES yüklenici firmalarının, HES'lere karşı çıkmamaları için köylülere rüşvet verdiğini iddia etti.
Rize merkeze bağlı Küçükçayır Köyü'nde Andon-1 ve Andon-2 Regülatörleri ile Hidroelektrik Santrali Yüklenici firması olan REDAŞ ile Küçükçayır Köyü Tüzel Kişiliği adına imzalanmış belge, köylülerin HES'lere karşı çıkmamaları halinde firma tarafından köye yapılacak araç ve para yardımını içeriyor.
Şan, rüşvetin belgesi olarak adlandırdığı protokol ile ilgili yaptığı değerlendirmede, "Firma ile köy halkı arasında imzalanmış bir protokol mevcuttur. Yasal hiçbir yaptırımı olmayan bu kağıt parçası rüşvetin belgesidir. Bizi olduğu gibi hukukunda midesini bulandıran bir belgedir. Bu belge, kamu yararı görüldüğü için yapıldığı iddia edilen HES'lerin aslında rant amaçlı yapıldığının da göstergesidir" dedi.
Şan, yaptığı açıklamada Rize'de yapılacak HES'lerin Türkiye'nin enerji tüketiminin sadece yüzde 2.3'lük kısmını karşıladığını, Türkiye'nin enerji tüketiminin ise her yıl yüzde 7 oranında arttığını belirterek, "Bu rakamlara bakıldığında olayın ne kadar gülünç olduğunu görüyoruz. HES'lere enerji üretmek için değil de farklı amaçlar için inşa edildiğini düşünüyoruz. Sularımızda tüm insanlarımızın olduğu kadar doğada var olan her canlının da hakkı var. Su kaynaklarımız bu projeler ile 3.5 metre çapındaki tünellerle yer altına hapsediliyor. Bu kaynaklar 49 yıllığına yabancıların kontrolüne veriliyor. Gelişmiş ülkelerin kullanılabilir su kaynaklarını uzaydan araştırması suyun ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Enerjide dışa bağımlılıktan kurtulma adına doğayı yok etmek isteyenlerin öz su kaynaklarımızı dışa bağımlı hale getirmek istemesini anlayamıyoruz" şeklinde konuştu.
Rize merkeze bağlı Küçükçayır Köyü'nde Andon-1 ve Andon-2 Regülatörleri ile Hidroelektrik Santrali Yüklenici firması olan REDAŞ ile Küçükçayır Köyü Tüzel Kişiliği adına imzalanmış belge, köylülerin HES'lere karşı çıkmamaları halinde firma tarafından köye yapılacak araç ve para yardımını içeriyor.
Şan, rüşvetin belgesi olarak adlandırdığı protokol ile ilgili yaptığı değerlendirmede, "Firma ile köy halkı arasında imzalanmış bir protokol mevcuttur. Yasal hiçbir yaptırımı olmayan bu kağıt parçası rüşvetin belgesidir. Bizi olduğu gibi hukukunda midesini bulandıran bir belgedir. Bu belge, kamu yararı görüldüğü için yapıldığı iddia edilen HES'lerin aslında rant amaçlı yapıldığının da göstergesidir" dedi.
Şan, yaptığı açıklamada Rize'de yapılacak HES'lerin Türkiye'nin enerji tüketiminin sadece yüzde 2.3'lük kısmını karşıladığını, Türkiye'nin enerji tüketiminin ise her yıl yüzde 7 oranında arttığını belirterek, "Bu rakamlara bakıldığında olayın ne kadar gülünç olduğunu görüyoruz. HES'lere enerji üretmek için değil de farklı amaçlar için inşa edildiğini düşünüyoruz. Sularımızda tüm insanlarımızın olduğu kadar doğada var olan her canlının da hakkı var. Su kaynaklarımız bu projeler ile 3.5 metre çapındaki tünellerle yer altına hapsediliyor. Bu kaynaklar 49 yıllığına yabancıların kontrolüne veriliyor. Gelişmiş ülkelerin kullanılabilir su kaynaklarını uzaydan araştırması suyun ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Enerjide dışa bağımlılıktan kurtulma adına doğayı yok etmek isteyenlerin öz su kaynaklarımızı dışa bağımlı hale getirmek istemesini anlayamıyoruz" şeklinde konuştu.