Bunlar komünist mantıktan kurtulamadı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Başbakan Erdoğan, Roman vatandaşlardan devlet adına özür diledi. "Kaçak Ermeniler" ifadesi kaçak kelimesi atılarak kullanılan Erdoğan, çok sert çıktı. İsrail'in Doğu Kudüs'te girişimini eleştiren Erdoğan, İsrail'i topa tuttu.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
- Çanakkale dünya tarihine Mehmetçiğin asil duruşu sayesinde bir centilmenler savaşı diye geçmiştir. O gün orada Mehmetçik uzak diyarlardan kendisini katletmek için gelenlere şefkatini ve insaniyetini de göstermiştir.
- Yeni Zelandalı bir on başı mektubunda şöyle yazıyor:
- “Tekrar kendime geldiğim zaman zapt etmeye uğraştığım Türk cephesinde Müşvik yüzlü Türk evlatlarını gördüm. Bana su ve yiyecek verdiler ve omuzlarında taşıyarak geri hatta götürdüler. Bu insaniyetli muameleden dolayı hakikaten şükran borçluyum”
- Bu destanın en güzel tarifini Mehmet Akif Ersoy yapıyor:
- Şuheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... O, rukü olmasa, dünyaya eğilmez başlar, Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
- Sen ki, a’sara gömülsen taşacaksın... Heyhat, Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat... Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber, Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.
- Roman vatandaşlarla tarihi bir buluşma gerçekleştirdik. Yaklaşık 13 bin roman vatandaşı ile Abdi İpekçi'de buluştuk ve coşku bir an eksilmedi.
- Bazı köşe yazarları romanlarla kaçak olan Ermenilerle mukayese ediyorlar. Bu bir defa Roman vatandaşlara saygısızlıktır. Bunun yanında Ermeni vatandaşım var. Onlara da saygısızlıktır.
- Eğer özür dilenmesi gereken varsa ben devlet adıma Roman vatandaşlardan özür diliyorum. Şahsım adına değil benim her zaman ilgi ve alakam vardır. Roman vatandaşlarım ülkenin azınlıkları değildir, ülkenin asli unsurudur. Benim Kürt kökenli vatandaşım azınlık değil bu ülkenin asli unsurudur. O salonda gözyaşı vardı. İlk kez değer verilmiş olmanın sevincini umudunu yaşıyorlardı.
- Bir süredir demokratik açılımın durduğu, hız kestiği, durakladığı yavaşladığı motivasyon kaybettiği gibi yorumlar yapılıyor. Sorunun ne olduğunu bilmeyenler görmeyenler görmek istemeyenler sorunun farkına varmayanlar çözüm üretemediği gibi sorunların çözüldüğünü de göremezler fark edemezler.
-Birbirimizi gerçekten anlama çabası gösteriyor muyuz? Bizim bu sürecimizi sadece Kürt kökenli vatandaşlarla çerçevelemek isteyen mihraklar var. Bu süreç tüm sorun alanlarını kapsayan süreçtir. Çok daha farklı sorun alanına gireceğiz. İşsizlik rakamı yüzde 13.5 çıkınca bazıları zil takıp oynamaya başladı. Mart Nisan ile birilikte azalmaya başladığını göreceğiz.
-Çingene kelimesinin nasıl olumsuz anlamlarda kullanıldığını göreceksiniz. Şopar aynı zamanda köpek demek. Bu denli saygısızca bu toplumda değerlendirenler olmuştur. Etnik grubun aşağılanması insani olabilir mi? Bizim inancımızda Arabın Aceme, Acemin Araba üstünlüğü yoktur.
-Herkes şapkasını önüne koysun ve bir an önce öteki gibi düşünsün. Köy boşaltmanın olağanüstü halin nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalışın. Bu ülkede Alevi olmak ne demek. Onları da anlamak gerek. Alevi vatandaşın sıkıntısı var da Sünni vatandaşın sıkıntısı yok mu bal gibi var? Onların da mağduriyetlerinin giderilmesi lazım.
-Toplantı sonrası dönüş yolunda karayollarında istasyona Roman vatandaşları almamışlar. Şimdi buna dayanarak hayırlı bir iş başlatan iktidara faturayı kesiyorsun. Roman olsanız ne denli farklı sorunları görürsünüz. Ben onlarla büyüdüm. Ben onlarla komşuydum biliyorum. Dillerini çok iyi anlarım. Kısacası damdan düşeni bilirim. Ama konuşanlar damdan düşmedi. Fark burada.
-Yarın sahne ve gösteri sanatçılarına açılımı anlatacağız. Görüş ve önerilerini alacağız. Bu nevruz farklı bir nevruz olsun. Terör örgütünü adres ve barışın adresi olarak göstermesini kendilerini inkar olacağını hatırlatmak isterim. Terörist başı özgürlüğün adresi değildir.
-Anayasa değişikliği bugünkü Türkiye'nin acil bir ihtiyacı var. AB ile katılım müzakereleri yürüten ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenmiştir. TBMM Anayasa değişikliğini yapacak güce ve iradeye sahiptir. Benim vatandaşım git yasa yap gerektiğinde Anayasa yap demiştir. Değişime karşı çıkanlar varsa bunu açıkça ortaya koysun. Parlamento içi ve dışı siyasi partiler STK ve medyaya taslağı bugün ulaştıracağız. Görüşmeler haftaya başlayacak.
-Cami kışla ve yargıya siyasetin sokulmaması konusunda CHP de bizim kadar hassa olsun. Bize çuvaldızı batırmadan önce kendilerine iğneyi batırsınlar. CHP Bolu İl Başkanı Bolu'daki imam ve müezzinlere mektup gönderiyor. Yaşananlara kayıtsız kalmayın diye. Baykal her konuşmasında Anayasa'nın 138. maddesini çiğniyor ancak yargı buna sessiz kalıyor.
-Tarihi aydınlatmak isteyenler girerler arşivlere akla karayı orada görürler. Süreci zora sokacak her türlü girişimin bedeli ağır olacak. Bu bedeli biz değil süreci zora sokanlar öder. Göreve geldiğimizden bu yana hava yolu trafiğini başlatmak oldu. Köşe yazarları önce Türkiye'nin avukatı olmalı. Van gölünde Akdamar kilisesini birilerinden talimat alarak restore etmedik.
-Bu iktidar bunu da yaptı dediler mi? Göremezsiniz. Ermeni vatandaşlarla hiç bir sorunumuz olmamıştır. Bu ifadem maalesef tamamen art niyetli bir yaklaşımla kaçak kelimesi atılarak kullanıldı. Vatandaşlarımız olan Ermenilerle ilgili konuşmadım sözüm çarpıtılıyor. Biz kimden özür dileyeceğimizi iyi biliriz. Sen kimin avukatısın. Doğrunun avukatı ol yanlışın değil. Dürüst olanı yapmaya mecburuz.
-Gazze'de insanlık dramı devam ederken hani köşe yazarlarından ses? Ciddi manada yaklaşım yok. Ya konuşmasak, iyi geçinsek. İyi de niye iyi geçineceğiz? 780 bin kilometrekarelik anlayışa sığan bir başbakan değiliz. Doğu Kudüs'e 1600 konut inşası asla kabul edilebilir değildir. 1967 anlaşmalarını inkârdır. İsrail'in taktiği bir geri iki ileri. Böylece Filistin'in yok edilmesi planlanıyor. Eğer bir yerde zulüm varsa Türkiye olarak biz orada yokuz. Bunu açıkça söylüyorum.
- Halk otobüslerine karşı tutundukları tavırlar. Otobüsler bedava olacakmış dünyanın neresinde var böyle bir şey. Maaş almaya gelince maaş beğendiremezsin. Komünist düşünce var ya onları yaşadıkları ülkeyi iflas ettirdiler, bunlar komünist mantıktan hala kurtulamadı. Bunlar milletten yana değil illetten yana.. Milletten yana olanlar Ankara'da otobüs boyar mı cam kırar mı? Akıllı olun akıllı. Bununla bir yere varılmaz.
-Yoksulluk var ama 17 milyon olan yoksul sayısı 12 milyonun altına indi. Onlara elinizi siz uzatacaksınız. Onların derdini minimize eden biz olacaksınız. Benim belediye başkanlarım meclis üyelerim kadın kolların gençlik teşkilatım olacak.
-Beyfendiyi biz niye aday yapmadık. Görüyorsunuz ne kadar isabetli adım attığımız ortada. Kalkıp sözünü tutmuyorsa onun AK Parti çatısı altında yeri olamaz. 'Kusura bakmayın biz seninle yolumuzu ayırdık' dedik. CHP'ye gitti sonra da MHP'ye gitti. MHP Aytaç Durak'ı aday göstermeden önce bize sorsaydı su kaçağını gösterirdik.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
- Çanakkale dünya tarihine Mehmetçiğin asil duruşu sayesinde bir centilmenler savaşı diye geçmiştir. O gün orada Mehmetçik uzak diyarlardan kendisini katletmek için gelenlere şefkatini ve insaniyetini de göstermiştir.
- Yeni Zelandalı bir on başı mektubunda şöyle yazıyor:
- “Tekrar kendime geldiğim zaman zapt etmeye uğraştığım Türk cephesinde Müşvik yüzlü Türk evlatlarını gördüm. Bana su ve yiyecek verdiler ve omuzlarında taşıyarak geri hatta götürdüler. Bu insaniyetli muameleden dolayı hakikaten şükran borçluyum”
- Bu destanın en güzel tarifini Mehmet Akif Ersoy yapıyor:
- Şuheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... O, rukü olmasa, dünyaya eğilmez başlar, Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
- Sen ki, a’sara gömülsen taşacaksın... Heyhat, Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat... Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber, Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.
- Roman vatandaşlarla tarihi bir buluşma gerçekleştirdik. Yaklaşık 13 bin roman vatandaşı ile Abdi İpekçi'de buluştuk ve coşku bir an eksilmedi.
- Bazı köşe yazarları romanlarla kaçak olan Ermenilerle mukayese ediyorlar. Bu bir defa Roman vatandaşlara saygısızlıktır. Bunun yanında Ermeni vatandaşım var. Onlara da saygısızlıktır.
- Eğer özür dilenmesi gereken varsa ben devlet adıma Roman vatandaşlardan özür diliyorum. Şahsım adına değil benim her zaman ilgi ve alakam vardır. Roman vatandaşlarım ülkenin azınlıkları değildir, ülkenin asli unsurudur. Benim Kürt kökenli vatandaşım azınlık değil bu ülkenin asli unsurudur. O salonda gözyaşı vardı. İlk kez değer verilmiş olmanın sevincini umudunu yaşıyorlardı.
- Bir süredir demokratik açılımın durduğu, hız kestiği, durakladığı yavaşladığı motivasyon kaybettiği gibi yorumlar yapılıyor. Sorunun ne olduğunu bilmeyenler görmeyenler görmek istemeyenler sorunun farkına varmayanlar çözüm üretemediği gibi sorunların çözüldüğünü de göremezler fark edemezler.
-Birbirimizi gerçekten anlama çabası gösteriyor muyuz? Bizim bu sürecimizi sadece Kürt kökenli vatandaşlarla çerçevelemek isteyen mihraklar var. Bu süreç tüm sorun alanlarını kapsayan süreçtir. Çok daha farklı sorun alanına gireceğiz. İşsizlik rakamı yüzde 13.5 çıkınca bazıları zil takıp oynamaya başladı. Mart Nisan ile birilikte azalmaya başladığını göreceğiz.
-Çingene kelimesinin nasıl olumsuz anlamlarda kullanıldığını göreceksiniz. Şopar aynı zamanda köpek demek. Bu denli saygısızca bu toplumda değerlendirenler olmuştur. Etnik grubun aşağılanması insani olabilir mi? Bizim inancımızda Arabın Aceme, Acemin Araba üstünlüğü yoktur.
-Herkes şapkasını önüne koysun ve bir an önce öteki gibi düşünsün. Köy boşaltmanın olağanüstü halin nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalışın. Bu ülkede Alevi olmak ne demek. Onları da anlamak gerek. Alevi vatandaşın sıkıntısı var da Sünni vatandaşın sıkıntısı yok mu bal gibi var? Onların da mağduriyetlerinin giderilmesi lazım.
-Toplantı sonrası dönüş yolunda karayollarında istasyona Roman vatandaşları almamışlar. Şimdi buna dayanarak hayırlı bir iş başlatan iktidara faturayı kesiyorsun. Roman olsanız ne denli farklı sorunları görürsünüz. Ben onlarla büyüdüm. Ben onlarla komşuydum biliyorum. Dillerini çok iyi anlarım. Kısacası damdan düşeni bilirim. Ama konuşanlar damdan düşmedi. Fark burada.
-Yarın sahne ve gösteri sanatçılarına açılımı anlatacağız. Görüş ve önerilerini alacağız. Bu nevruz farklı bir nevruz olsun. Terör örgütünü adres ve barışın adresi olarak göstermesini kendilerini inkar olacağını hatırlatmak isterim. Terörist başı özgürlüğün adresi değildir.
-Anayasa değişikliği bugünkü Türkiye'nin acil bir ihtiyacı var. AB ile katılım müzakereleri yürüten ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenmiştir. TBMM Anayasa değişikliğini yapacak güce ve iradeye sahiptir. Benim vatandaşım git yasa yap gerektiğinde Anayasa yap demiştir. Değişime karşı çıkanlar varsa bunu açıkça ortaya koysun. Parlamento içi ve dışı siyasi partiler STK ve medyaya taslağı bugün ulaştıracağız. Görüşmeler haftaya başlayacak.
-Cami kışla ve yargıya siyasetin sokulmaması konusunda CHP de bizim kadar hassa olsun. Bize çuvaldızı batırmadan önce kendilerine iğneyi batırsınlar. CHP Bolu İl Başkanı Bolu'daki imam ve müezzinlere mektup gönderiyor. Yaşananlara kayıtsız kalmayın diye. Baykal her konuşmasında Anayasa'nın 138. maddesini çiğniyor ancak yargı buna sessiz kalıyor.
-Tarihi aydınlatmak isteyenler girerler arşivlere akla karayı orada görürler. Süreci zora sokacak her türlü girişimin bedeli ağır olacak. Bu bedeli biz değil süreci zora sokanlar öder. Göreve geldiğimizden bu yana hava yolu trafiğini başlatmak oldu. Köşe yazarları önce Türkiye'nin avukatı olmalı. Van gölünde Akdamar kilisesini birilerinden talimat alarak restore etmedik.
-Bu iktidar bunu da yaptı dediler mi? Göremezsiniz. Ermeni vatandaşlarla hiç bir sorunumuz olmamıştır. Bu ifadem maalesef tamamen art niyetli bir yaklaşımla kaçak kelimesi atılarak kullanıldı. Vatandaşlarımız olan Ermenilerle ilgili konuşmadım sözüm çarpıtılıyor. Biz kimden özür dileyeceğimizi iyi biliriz. Sen kimin avukatısın. Doğrunun avukatı ol yanlışın değil. Dürüst olanı yapmaya mecburuz.
-Gazze'de insanlık dramı devam ederken hani köşe yazarlarından ses? Ciddi manada yaklaşım yok. Ya konuşmasak, iyi geçinsek. İyi de niye iyi geçineceğiz? 780 bin kilometrekarelik anlayışa sığan bir başbakan değiliz. Doğu Kudüs'e 1600 konut inşası asla kabul edilebilir değildir. 1967 anlaşmalarını inkârdır. İsrail'in taktiği bir geri iki ileri. Böylece Filistin'in yok edilmesi planlanıyor. Eğer bir yerde zulüm varsa Türkiye olarak biz orada yokuz. Bunu açıkça söylüyorum.
- Halk otobüslerine karşı tutundukları tavırlar. Otobüsler bedava olacakmış dünyanın neresinde var böyle bir şey. Maaş almaya gelince maaş beğendiremezsin. Komünist düşünce var ya onları yaşadıkları ülkeyi iflas ettirdiler, bunlar komünist mantıktan hala kurtulamadı. Bunlar milletten yana değil illetten yana.. Milletten yana olanlar Ankara'da otobüs boyar mı cam kırar mı? Akıllı olun akıllı. Bununla bir yere varılmaz.
-Yoksulluk var ama 17 milyon olan yoksul sayısı 12 milyonun altına indi. Onlara elinizi siz uzatacaksınız. Onların derdini minimize eden biz olacaksınız. Benim belediye başkanlarım meclis üyelerim kadın kolların gençlik teşkilatım olacak.
-Beyfendiyi biz niye aday yapmadık. Görüyorsunuz ne kadar isabetli adım attığımız ortada. Kalkıp sözünü tutmuyorsa onun AK Parti çatısı altında yeri olamaz. 'Kusura bakmayın biz seninle yolumuzu ayırdık' dedik. CHP'ye gitti sonra da MHP'ye gitti. MHP Aytaç Durak'ı aday göstermeden önce bize sorsaydı su kaçağını gösterirdik.