Türk Büro-sen Genel Başkanı Yokuş: 'Devlet Hizmetleri Taşeronlaştı'
Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, devlet hizmetlerinin taşeronlaştırıldığını belirterek, 'Kamuda taşeronlaşma çağdaş köleliğe yol açıyor' dedi.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Yokuş, kamuda taşeronlaşmanın pek çok hizmetin devlet memurları eliyle değil de şirketlere ihale edildiğini ve kamuda istihdam çeşitlendirilmesi sonucunda sosyal devletin yerini 'tüccar devlete' bıraktığını savundu. Yokuş, "Hükümet kamuyu içinden çıkılmaz bir hale sokmuş, çalışma barışı bozulmuş, çalışanlar için çağdaş kölelik süreci başlamıştır" dedi.
Kamu kuruluşlarındaki taşeronlaşma sonucu şirketlerde istihdam edilen elemanların büyük bir kısmının insani olmayan koşullarda, ücretlerini alamama korkusuyla çalıştıklarına dikkat çeken Yokuş, "Firma yetkilisinin iki dudağı arasına sıkışmış bir kadere mahkum edilmektedirler. Ne doğru dürüst sosyal haklardan, ne sigortadan ne de izinden yararlanabilmektedirler. Kişilikleri çalınan, onurları kırılan yüz binlerce kişi, kamuda taşeronlaşmanın mağduriyetini yaşamaktadır" ifadelerini kullandı.
Kamuda istihdam edilen taşeron firma elemanı sayısının 300 bini aştığına ve son yıllarda kamuda memur statüsünde çalışanların sayısının 220 bin kişi azaldığına dikkat çeken Yokuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülke nüfusu büyüdüğü halde memur sayısının azalmaması gerekir. Hizmet alan sayısı arttıkça hizmet veren sayısı da artmalıdır. Ama bu noktada tam bir tezatlık yaşanıyor. Çünkü devletin birçok hizmetini artık memurlar değil, taşeron firma elemanları üç otuz paraya yapıyor. Kamu kurumlarında istihdam edilen taşeron firma elemanı sayısı 300 binin üzerine çıkmıştır. Kamuyu istihdam açısından aşureye çeviren hükümet; vatandaşın kamudan nitelikli hizmet almasını engellemektedir. Devlet memurları kadar
vatandaşta mağdur edilmektedir. 'Kamu hizmetleri devlet memurları eliyle yapılır' kanun maddesine ve Anayasa'nın eşitlik ilkesine inat memursuz bir kamu yönetimi hedefine emin adımlarla gidiliyor."
Hükümetin Anayasa'ya 'çalışanlar' kavramını getirmeye çalışarak, memurun iş güvencesini elinden almaya çalıştığını kaydeden Yokuş, "Bir yandan memur sayısı gittikçe azaltılmakta, bir yandan kamu hizmetleri taşeron firmalara emanet edilmekte, bir yandan da memurun güvencelerine göz dikilmektedir. Korkarız ki bu politikalar neticesinde bugün İş-Kur'da çalışan bir memur, yarın iş aramak için kendi kurumuna başvurmak durumunda kalacaktır" dedi.
Kamu kuruluşlarındaki taşeronlaşma sonucu şirketlerde istihdam edilen elemanların büyük bir kısmının insani olmayan koşullarda, ücretlerini alamama korkusuyla çalıştıklarına dikkat çeken Yokuş, "Firma yetkilisinin iki dudağı arasına sıkışmış bir kadere mahkum edilmektedirler. Ne doğru dürüst sosyal haklardan, ne sigortadan ne de izinden yararlanabilmektedirler. Kişilikleri çalınan, onurları kırılan yüz binlerce kişi, kamuda taşeronlaşmanın mağduriyetini yaşamaktadır" ifadelerini kullandı.
Kamuda istihdam edilen taşeron firma elemanı sayısının 300 bini aştığına ve son yıllarda kamuda memur statüsünde çalışanların sayısının 220 bin kişi azaldığına dikkat çeken Yokuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülke nüfusu büyüdüğü halde memur sayısının azalmaması gerekir. Hizmet alan sayısı arttıkça hizmet veren sayısı da artmalıdır. Ama bu noktada tam bir tezatlık yaşanıyor. Çünkü devletin birçok hizmetini artık memurlar değil, taşeron firma elemanları üç otuz paraya yapıyor. Kamu kurumlarında istihdam edilen taşeron firma elemanı sayısı 300 binin üzerine çıkmıştır. Kamuyu istihdam açısından aşureye çeviren hükümet; vatandaşın kamudan nitelikli hizmet almasını engellemektedir. Devlet memurları kadar
vatandaşta mağdur edilmektedir. 'Kamu hizmetleri devlet memurları eliyle yapılır' kanun maddesine ve Anayasa'nın eşitlik ilkesine inat memursuz bir kamu yönetimi hedefine emin adımlarla gidiliyor."
Hükümetin Anayasa'ya 'çalışanlar' kavramını getirmeye çalışarak, memurun iş güvencesini elinden almaya çalıştığını kaydeden Yokuş, "Bir yandan memur sayısı gittikçe azaltılmakta, bir yandan kamu hizmetleri taşeron firmalara emanet edilmekte, bir yandan da memurun güvencelerine göz dikilmektedir. Korkarız ki bu politikalar neticesinde bugün İş-Kur'da çalışan bir memur, yarın iş aramak için kendi kurumuna başvurmak durumunda kalacaktır" dedi.