'4-C gündemimizde yok'
4-C'nin gündemlerinde olmadığını belirten Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu,TEKEL işçilerinin işçi statüsünde yerleştirilmesini istediklerini söyledi.
TEKEL işçilerine destek vermek için konfederasyonların bir günlük iş bırakma eylemi Ankara'da devam ediyor. Türk-İş Genel Merkezi önünde işçilere seslenen Kumlu, 52 gündür devam eden eylemin Türkiye'de benzeri olmadığını ve bir ilkin gerçekleştiğini savundu.
Bu eyleme bütün işçi ve memur, konfederasyonları, emek ve meslek örgütleri ile Türk halkının destek verdiğini ileri süren Kumlu, "Eyleminiz süresince 4-C statüsünde bazı iyileştirmeler yapıldı. Bunları küçümsemiyoruz, önemsiyoruz. Ama bizim meselemiz 4-C değil. Biz TEKEL işçilerinin özlük hakları ile birlikte kamu kuruluşlarına işçi statüsünde yerleştirilmesini istiyoruz." dedi. Yapılanları içine sindiremeyen tüm emek dostlarının çalışmama hakkını kullandığını dile getiren Kumlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı da işçileri ziyaret etmeye çağırdı.
Tekel işçilerine karşı sorumluluklarının farkında olduklarını anlatan Kumlu, "Sizler ve diğer meselelerimiz için Ankara'da son 25 yılın en büyük mitingini gerçekleştirdik. Zamanı geldiğinde de, diğer işçi ve memur konfederasyonlarını bir araya getirdik, Türkiye'de ilk kez işçi ve memurların hep birlikte üretimden gelen güçlerini kullanmalarının kararını aldık. Bugün yaptığımız eylem, çok büyük bir eylemdir arkadaşlar. Bugün yaptığımız eylem tıpkı sizin eyleminiz gibi Türkiye'de bir ilktir. Ama bu da sizin başarınız. Bu da sizin kararlılığınızın bir ürünü." diye konuştu.
Hükümete de seslenen Mustafa Kumlu, bu sorunun acilen çözülmesini istedi. Eylemin siyasi ve hükümete karşı bir kampanya olmadığını savunan Kumlu, işçilerin ekmek mücadelesi verdiğini kaydetti ve şöyle konuştu:
"Bu garabet 4-C statüsünün, bu garabet 4-C ayıbının ortadan kaldırılmasıyla mümkün. Sayın Başbakan, Türkiye açlar ve yoksullar ülkesi diyor. 4-C ile çalışmak isteyen milyonlarca insan var diyor. Tekel işçilerine 4-C'yi bir lütuf gibi gösteriyor. 'Eğer biz bu uygulamayı yapmasak işsiz kalacaklardı' diyor. Ne acı değil mi arkadaşlar? Yıllardan beri özelleştirmeleri orada çalışan işçileri hiç hesaba katmadan yaptılar. En değerli kurum ve kuruluşları kendi deyimleriyle arsa fiyatına babalar gibi sattılar. Orada çalışanlar ne olacak diye hiç düşünmediler. Türk-İş'in karşı çıkmasına rağmen işçiler zamanında çaresizlikten 4-C statüsüne onay verdiyse bu onların suçu mu, yoksa o işçileri bu statüye razı kılacak kadar çaresiz bırakan Hükümetlerin suçu mu? Türkiye'de TEKEL işçilerinin yerine 4-C statüsünde çalışmaya razı olacak binlerce insan varsa, bu razı olanların suçu mu, razı edecek kadar mağdur bırakanların suçu mu? 4-C dinamiti birgün patlayacaktı. Patlatan TEKEL işçileri oldu."
Yarın KESK'te işçi ve memur konfederasyonlarıyla yeniden bir araya geleceklerini açıklayan Kumlu, bugün yapılan eylemin değerlendirilip 6 konfederasyon olarak sonraki yol haritasının belirleneceğini söyledi.
Bu eyleme bütün işçi ve memur, konfederasyonları, emek ve meslek örgütleri ile Türk halkının destek verdiğini ileri süren Kumlu, "Eyleminiz süresince 4-C statüsünde bazı iyileştirmeler yapıldı. Bunları küçümsemiyoruz, önemsiyoruz. Ama bizim meselemiz 4-C değil. Biz TEKEL işçilerinin özlük hakları ile birlikte kamu kuruluşlarına işçi statüsünde yerleştirilmesini istiyoruz." dedi. Yapılanları içine sindiremeyen tüm emek dostlarının çalışmama hakkını kullandığını dile getiren Kumlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı da işçileri ziyaret etmeye çağırdı.
Tekel işçilerine karşı sorumluluklarının farkında olduklarını anlatan Kumlu, "Sizler ve diğer meselelerimiz için Ankara'da son 25 yılın en büyük mitingini gerçekleştirdik. Zamanı geldiğinde de, diğer işçi ve memur konfederasyonlarını bir araya getirdik, Türkiye'de ilk kez işçi ve memurların hep birlikte üretimden gelen güçlerini kullanmalarının kararını aldık. Bugün yaptığımız eylem, çok büyük bir eylemdir arkadaşlar. Bugün yaptığımız eylem tıpkı sizin eyleminiz gibi Türkiye'de bir ilktir. Ama bu da sizin başarınız. Bu da sizin kararlılığınızın bir ürünü." diye konuştu.
Hükümete de seslenen Mustafa Kumlu, bu sorunun acilen çözülmesini istedi. Eylemin siyasi ve hükümete karşı bir kampanya olmadığını savunan Kumlu, işçilerin ekmek mücadelesi verdiğini kaydetti ve şöyle konuştu:
"Bu garabet 4-C statüsünün, bu garabet 4-C ayıbının ortadan kaldırılmasıyla mümkün. Sayın Başbakan, Türkiye açlar ve yoksullar ülkesi diyor. 4-C ile çalışmak isteyen milyonlarca insan var diyor. Tekel işçilerine 4-C'yi bir lütuf gibi gösteriyor. 'Eğer biz bu uygulamayı yapmasak işsiz kalacaklardı' diyor. Ne acı değil mi arkadaşlar? Yıllardan beri özelleştirmeleri orada çalışan işçileri hiç hesaba katmadan yaptılar. En değerli kurum ve kuruluşları kendi deyimleriyle arsa fiyatına babalar gibi sattılar. Orada çalışanlar ne olacak diye hiç düşünmediler. Türk-İş'in karşı çıkmasına rağmen işçiler zamanında çaresizlikten 4-C statüsüne onay verdiyse bu onların suçu mu, yoksa o işçileri bu statüye razı kılacak kadar çaresiz bırakan Hükümetlerin suçu mu? Türkiye'de TEKEL işçilerinin yerine 4-C statüsünde çalışmaya razı olacak binlerce insan varsa, bu razı olanların suçu mu, razı edecek kadar mağdur bırakanların suçu mu? 4-C dinamiti birgün patlayacaktı. Patlatan TEKEL işçileri oldu."
Yarın KESK'te işçi ve memur konfederasyonlarıyla yeniden bir araya geleceklerini açıklayan Kumlu, bugün yapılan eylemin değerlendirilip 6 konfederasyon olarak sonraki yol haritasının belirleneceğini söyledi.