Chp Heyeti Erzincan'da

Erzincan'da basın toplantısı düzenleyen CHP İzmir Milletvekili TBMM İnsan Hakları Komisyon Üyesi Ahmet Ersin, yaşanan olayların ardından Türkiye'de hiç kimsenin güvende olmadığını iddia ederek, 'Türkiye ağır ağır değil koşar adım faşizme gidiyor

Erzincan'da basın toplantısı düzenleyen CHP İzmir Milletvekili TBMM İnsan Hakları Komisyon Üyesi Ahmet Ersin, yaşanan olayların ardından Türkiye'de hiç kimsenin güvende olmadığını iddia ederek, "Türkiye ağır ağır değil koşar adım faşizme gidiyor. Bunu görmemiz lazım bu sadece Erzurum-Erzincan hattında yaşanan olayla hukuksuzlukla ilgili değil, Türkiye genelinde yaşanıyor" dedi.
Erzurum'daki inceleme ve ziyaretlerin ardından dün gece saatlerinde Erzincan'a gelen CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, CHP Erzincan Milletvekili Erol Tınaztepe ve CHP Sivas Milletvekili Malik Ejder Özdemir sabah saatlerinde CHP İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi.
CHP Milletvekili Ersin açıklamasında bir hukuk devletinde olmaması gereken çok ciddi problemler yaşandığını belirterek, "Özellikle Erzurum Adliyesi'nde Erzurum'da özel yetkili savcının kendisini sonsuz yetkili sanarak Anayasa'yı ihlal etmesi Hakimler Yasası'nı ihlal etmesi ve Ceza Muhakemeleri Yasası'nı ihlal etmesi anlaşılır gibi değil. Hele hele savcı sıfatını taşıyan bir kişinin bu kadar büyük hukuk dışı işlemleri eylemleri operasyonları yapabilmiş olmasını anlamak mümkün değil.
Ben de yıllarca avukatlık yaptım şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim Sayın Osman Şanal'ın sürdürdüğü soruşturmada yaptığı hukuk dışı işlemler öylesine abartılı ki bunların hukuk dışı olduğunu suç olduğunu söylemek için avukat ya da savcı olmaya gerek yok. Hukuk fakültelerinin birinci sınıfından ayrılmış olanlar bile bu yapılanların suç olduğunu hukuk dışı olduğunu bir çırpıda görebilir. Bir savcı bir hukuk adamı bile bile göz göre, göre Anayasa'yı ihlal ettiğini bile bile böyle bir operasyonu nasıl
yapabilir? Daha doğrusu bir savcıyı bu noktaya kim ve kimler getirdi. Yani hukuk fakültesinin birinci sınıfından ayrılan bir kişinin bir öğrencinin bile bir bakışta görebildiği bu hukuksuzluğu yapan bu savcıyı bu noktaya kim ve kimler getirdi? Önemli olan budur. Bir savcı nasıl bu kadar maksatlı intikam duygularıyla intikam duygularını tatmin ettiğine ilişkin izlenim veren bir yaklaşımı bir operasyonu nasıl yapabilir ve bu savcı nasıl bu noktaya gelir, kim onu bu noktalara ve aşamalara getirdi? Bile bile suç
işlemeyi göze alabilecek noktaya bu anlayışa nasıl gelebilir bir insan, bir hukuk adamı, bunu nasıl yapabilir ve bu hukuk adamını bu noktaya nasıl, kimler getirdiler? Ne yaptılar da bir hukuk insanı bir savcı göz göre göre suç işlemeyi göz önüne almıştır. Önemli olan budur. Yapılanlar hukuksuzdur hukukla ilişkisi yoktur" şeklinde ifade etti

AĞIR BİR KORKU ORTAMI OLUŞTURULUYOR
CHP Milletvekili Ahmet Ersin açıklamasında, bir hukuk adamı, bir savcı, bile bile lades olduğunu herkesin kabul edebileceği bir operasyonu bir soruşturmayı davranışı yapabilecek noktaya nasıl geldiğini kimler tarafından getirildiğinin toplum tarafından sorgulanması gerektiğine işaret ederek, "Kimsenin güvencesi yok. Türkiye'de hiç kimsenin güvence içinde olduğunu ben sanmıyorum. Herkes için hatta Başbakan için hatta Cumhurbaşkanı için sahibi belirsiz bir ihbar mektubu kurgulanmış öğretilmiş bir gizli
tanık ne olduğu belirsiz bir itirafçı yetiyor. Bir insanın cezaevinde çürütülmesi için yetiyor bunlar. Böyle bir şey olabilir mi, bu terördür kardeşim. Türkiye nasıl bu terör ortamına girdi. Türkiye'yi kimler bu terör ortamına soktular. Türkiye'de herkesi kimler güvencesiz hale getirdi, bunu sorgulamamız lazım hep beraber. Ağır bir korku ortamı oluşturuluyor. Türkiye ağır ağır değil koşar adım faşizme gidiyor. Bunu görmemiz lazım bu sadece Erzurum- Erzincan hattında yaşanan olayla hukuksuzlukla ilgili
değil Türkiye genelinde yaşanıyor bu. Toplumun artık silkelenmesi bu gerçeği görmesi lazım yoksa herkesin başına gelebilecek şeyler ortalıkta kol geziyor. Herkes bir gün sahibi belirsiz bir ihbar mektubuna muhatap olabilir. Bu terörü ortadan kaldırmak lazım. Hukukumuza bu terör, Ergenekon soruşturmasıyla giren bu terör giderek yaygınlaşıyor. Başkaca bir şey aramaya gerek olmaksızın yöntemlerle toplumun en saygın insanları intihar etmek ya da cezaevinde çürümek arasında tercihe zorlanıyor. Bu terörü
ortadan kaldırmak lazım bu bir terördür" ifadelerini kullandı.

AMAÇ; YANDAŞ ORDU VE YANDAŞ YARGI OLUŞTURMAK
Yetkili savcının yetkisi HSYK tarafından alındıktan sonra bu savcının soruşturmakta olduğu dosyanın kurye ile apar topar İstanbul'a gönderildiğini söyleyen Ersin, "Bu da gösteriyor ki Türkiye'de Ergenekon soruşturması diye tanımlanan o soruşturmanın bir hukuk davası olmadığı bir hukuk araştırması olmadığı maksatlı bir soruşturma olduğu yani adeta öç alma soruşturması olduğunu gösteriyor ve oraya gönderilmiş olması zaten tartışmalı olan Ergenekon soruşturmasını kirletmiştir. Hükümet kendi oluşturduğu
yargı krizini bahane ederek bir yargı reformu yapalım diyor Türkiye'nin bir yargı reformuna ihtiyacı var. Nasıl olacak, yandaş yargı oluşturarak yargı reformu oluşturmaya çalışıyorlar. Reformdan kasıtları budur: Yandaş yargı kurmak. Sayın Abdullah Gül de aynı anlayışta. Başbakan da aynı anlayışta. Bütün amaç yandaş ordu ve yandaş yargı oluşturmak. Amaç budur" şeklinde konuştu.
CHP'li Ersin ve beraberindeki heyet daha sonra Ankara'ya gitmek üzere havaalanına gitti. Havaalanında soruşturma kapsamında adı geçen "Munzur" kod adlı gizli tanık ile görüştüğü yönündeki iddialara cevap veren Ersin, "Erzincan'da bulunduğum süre içerisinde özel veya gizli bir görüşmem olmadı" diye konuştu.