Sydv Müdürlüğü Yeniden Yapılandırılıyor
Van Vali Yardımcısı ve aynı zamanda Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) Başkanı olan Ali İpek, bir yanda yardıma muhtaç olduğu halde edebinden gelemeyen, diğer yandan kendisiyle aynı durumdan olanlardan 50 lira fazla para almak için ortalığı karıştıran ve aba altında sopa gösterenlerin oldu
Van Vali Yardımcısı ve aynı zamanda Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) Başkanı olan Ali İpek, bir yanda yardıma muhtaç olduğu halde edebinden gelemeyen, diğer yandan kendisiyle aynı durumdan olanlardan 50 lira fazla para almak için ortalığı karıştıran ve aba altında sopa gösterenlerin olduğunu ifade ederek, "Ben vakıf başkanı olarak kamu sorumluluğunu bir tarafa bırakarak vicdani sorumluluk gereği bunları bir birinden ayırmak zorundayım" dedi.
SYDV Mütevelli Heyeti ile birlikte bir basın toplantı düzenleyen Vali Yardımcısı İpek, vakıf çalışmaları hakkında basın mensuplara bilgi verdi. Vakfın başvuru sahibinden aradığını şartları slayt gösterisi ile anlatan İpek, vakfın kuruluş amacı ve görev alanı hakkında da uzun uzun bilgi verdi. Vali Yardımcısı İpek, kurumun ciddi işler yaptığını bir çok ailenin acısına dindirdiğini belirtti. Türkiye'de zaman zaman yaşanan ekonomik krizleri vakfın sayesinde herhangi bir sosyal patlama yaşanmadan atlattığını da vurgulayan İpek, ancak kurumun vatandaşlara tam olarak anlatılmadığını ve vatandaşın kurumun çalışmaları hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığını ve bunun da kendilerinden kaynaklandığını belirtti. Vatandaşların kurum hakkında fazla bilgiye sahip olmamasından kaynaklı zaman zaman yanlış ve spekülasyonların hedefi haline geldiğini söyleyen Vali Yardımcısı İpek, "Biz bundan yola çıkarak 3 aydır bir yapılandırma içine girdik. Personel sayımızı artırdık. Hizmet alımı yolu ile kuruma 20 personel aldık. Bu personelimizin bir kısmı ile ihtiyaç sahibi olup da edebinden, güçsüzlüğünden veya vakfın verdiği imkanlardan nasıl yararlanacağını bilmediğinden dolayı gelemeyen bu asıl hedef kitlemiz olan bu insanların yerinde tespit ederek yardım götüreceğiz. Yani bu elemanlarımız vakfın ajanları gibi sürekli bölgelerinde araştırma yaparak kapımızı aşındırmayan insanları tespit edecekler" dedi.
Sık sık kendisi veya görevlendireceği kişilerin vakfın yapacağı yardımların zaman ve miktarı hakkında basın yolu ile kamuoyunu bilgilendireceğini de belirten Vali Yardımcısı Ali İpek, böylelikle vatandaşların sık sık vakfa gelerek zaman kaybı ile yol ücreti ödemekten kurtaracakları gibi çalışanların iş yükünü hafifleteceklerini belirtti. Bulundukları mevki ve makamlara vatandaşa hizmet etmek için getirildiklerini altını çizen Vali Yardımcısı İpek, vatandaşlara devletin verdiği bazı imkanları da dağıtırken adaletli olmak zorunda olduklarını söyledi. Vali Yardımcısı İpek, "Aynı durumda olan 2 kişi yardım almak için bize başvururken, saygınlığı olan ve tanınan bir kişiyi devreye sokan insana daha fazla yardım yapmam doğruluk ilkesine aykırıdır. Kamu sorumluluğu bir yana bu vicdani bir yükümlülüktür. Ben hiçbir zaman kendi başıma karar vermedi. Bu işlerin hukuki boyutunun yanı sıra vicdani sorumluluk yanı da olan bir iştir. Verdiğimiz bütün kararları 11 kişilik mütevelli heyeti olarak oy çokluğu ile verdik. Çünkü Vanlı hiçbir insanımız diğerine göre bana daha yakın değil, aynı zamanda hiç kimse bir diğerine göre uzakta değildir. Biz yardım yaparken insanların ne ideolojik, ne de siyasi düşüncesine bakmadan yardım ediyoruz" şeklinde konuştu.
PERSONEL KALİTESİNİ YÜKSELTTİK
Geçen yıla kadar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğü'nden çalışanların büyük bir çoğunluğu hatırı sayılı aile ve kişilerin yakınları olan lise mezunu kişilerden oluştuğunu belirten Vali Yardımcısı İpek, ama bugün vakıf çalışanlarının büyük bir bölümünün üniversite mezunu olan sosyologlardan oluştuğunu kaydetti. Vali Yardımcısı İpek, "Vakıfta daha önceki yıllarda çalışan lise mezunu formasyonu olmayan kişilerdi. Bunlarla ilgili bazı spekülasyonlar ortaya çıktı ve birçoğu da doğru çıktı. Ama yeni aldığımız personeller üniversite mezunu ve çoğu da sosyologdur" ifadelerini kullandı.
DOĞRULUK ÇİZGİMDEN ASLA VAZGEÇMEM
SYDV'nın kapalı bir kutu olmaktan artık çıktığını belirten Vali Yardımcısı İpek, bazı kişilerin hakkında propaganda yaparak veya kötü göstermeye çalışarak doğruluk çizgisinden vazgeçirmek istediğini ifade ederek, "Ben doğruluk çizgisinden asla vazgeçmem. Vakıftan yardım alanlarda almayanlar da bu böyle bilsin" dedi.
EVİ VE ARABASI OLANLAR BİR KAÇ TORBA KÖMÜR İÇİN GELİYOR
3-4 katlı evi, aracı olan insanların dahi 'Acaba birkaç torba kömür alabilir miyim?' düşüncesiyle kendilerine geldiğini anlatan İpek, "Bu kişilerin resmi kayıtlarda sorgusunu yaptığımız zaman gerçekten yardım almasına engel hiçbir durumu olmadığı görülüyor. Ancak evine gidip yerinde inceleme yapıldığından durumun hiçte öyle olmadığı ortaya çıkıyor. Tüm samimiyetimle söylüyorum durumu iyi olduğunu tespit ettiğimiz halde vakfın imkanlarından yararlanan tek kişi yoktur" diye konuştu.
SYDV'YI GEÇİM KAPISI OLARAK GÖRENLER VAR
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğü'nün muhatap olduğu insanları 4 ayrı gruba ayırdığını belirten İpek, konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Birincisi 3-4 katlı evi ve arabası olduğu halde birkaç torba kömür almak için gelenler, ikincisi vakfın kadrolu personeli gibi kapısında zamanını geçiren ve bundan da hiç utanmayanlar, üçüncüsü bizim doğru bilgilendirme yapmamızdan kaynaklanan 'Ne kadar çok vakfa gidersem o kadar çok yardım alım' diye düşünenler, dördüncüsü ise yardıma muhtaç olduğu halde bilgi ve fiziki becerilerinden yoksun, vakıf personeli ile vali yardımcısına veya vakıf müdürünün yanına gitmeye bile sıkıldığı ve utandığı için halk ettiği kadar bile yardım almayan insanlar var. İşte biz bu 4 grup insan arasında ayırım yapmak zorundayız. Ben günlük ortalama 100 kişiyi dinliyorum. Bunlardan sadece 10'u görüşmem gereken gerçek kişilerdir. Ama 90 kişiyi de bu 10 kişiyi tam anlamıyla tespit etmek için dinliyorum. Bir yanda yardıma muhtaç olduğu halde edebinden gelemeyenler, diğer yanda kendisiyle aynı durumdan olanlardan 50 lira fazla para almak için ortalığı karıştıran ve aba altında sopa gösterenler var. Ben vakıf başkanı olarak kamu sorumluluğunu bir tarafa bırakarak vicdani sorumluluk gereği adil davranmak zorundayım."
SYDV Mütevelli Heyeti ile birlikte bir basın toplantı düzenleyen Vali Yardımcısı İpek, vakıf çalışmaları hakkında basın mensuplara bilgi verdi. Vakfın başvuru sahibinden aradığını şartları slayt gösterisi ile anlatan İpek, vakfın kuruluş amacı ve görev alanı hakkında da uzun uzun bilgi verdi. Vali Yardımcısı İpek, kurumun ciddi işler yaptığını bir çok ailenin acısına dindirdiğini belirtti. Türkiye'de zaman zaman yaşanan ekonomik krizleri vakfın sayesinde herhangi bir sosyal patlama yaşanmadan atlattığını da vurgulayan İpek, ancak kurumun vatandaşlara tam olarak anlatılmadığını ve vatandaşın kurumun çalışmaları hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığını ve bunun da kendilerinden kaynaklandığını belirtti. Vatandaşların kurum hakkında fazla bilgiye sahip olmamasından kaynaklı zaman zaman yanlış ve spekülasyonların hedefi haline geldiğini söyleyen Vali Yardımcısı İpek, "Biz bundan yola çıkarak 3 aydır bir yapılandırma içine girdik. Personel sayımızı artırdık. Hizmet alımı yolu ile kuruma 20 personel aldık. Bu personelimizin bir kısmı ile ihtiyaç sahibi olup da edebinden, güçsüzlüğünden veya vakfın verdiği imkanlardan nasıl yararlanacağını bilmediğinden dolayı gelemeyen bu asıl hedef kitlemiz olan bu insanların yerinde tespit ederek yardım götüreceğiz. Yani bu elemanlarımız vakfın ajanları gibi sürekli bölgelerinde araştırma yaparak kapımızı aşındırmayan insanları tespit edecekler" dedi.
Sık sık kendisi veya görevlendireceği kişilerin vakfın yapacağı yardımların zaman ve miktarı hakkında basın yolu ile kamuoyunu bilgilendireceğini de belirten Vali Yardımcısı Ali İpek, böylelikle vatandaşların sık sık vakfa gelerek zaman kaybı ile yol ücreti ödemekten kurtaracakları gibi çalışanların iş yükünü hafifleteceklerini belirtti. Bulundukları mevki ve makamlara vatandaşa hizmet etmek için getirildiklerini altını çizen Vali Yardımcısı İpek, vatandaşlara devletin verdiği bazı imkanları da dağıtırken adaletli olmak zorunda olduklarını söyledi. Vali Yardımcısı İpek, "Aynı durumda olan 2 kişi yardım almak için bize başvururken, saygınlığı olan ve tanınan bir kişiyi devreye sokan insana daha fazla yardım yapmam doğruluk ilkesine aykırıdır. Kamu sorumluluğu bir yana bu vicdani bir yükümlülüktür. Ben hiçbir zaman kendi başıma karar vermedi. Bu işlerin hukuki boyutunun yanı sıra vicdani sorumluluk yanı da olan bir iştir. Verdiğimiz bütün kararları 11 kişilik mütevelli heyeti olarak oy çokluğu ile verdik. Çünkü Vanlı hiçbir insanımız diğerine göre bana daha yakın değil, aynı zamanda hiç kimse bir diğerine göre uzakta değildir. Biz yardım yaparken insanların ne ideolojik, ne de siyasi düşüncesine bakmadan yardım ediyoruz" şeklinde konuştu.
PERSONEL KALİTESİNİ YÜKSELTTİK
Geçen yıla kadar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğü'nden çalışanların büyük bir çoğunluğu hatırı sayılı aile ve kişilerin yakınları olan lise mezunu kişilerden oluştuğunu belirten Vali Yardımcısı İpek, ama bugün vakıf çalışanlarının büyük bir bölümünün üniversite mezunu olan sosyologlardan oluştuğunu kaydetti. Vali Yardımcısı İpek, "Vakıfta daha önceki yıllarda çalışan lise mezunu formasyonu olmayan kişilerdi. Bunlarla ilgili bazı spekülasyonlar ortaya çıktı ve birçoğu da doğru çıktı. Ama yeni aldığımız personeller üniversite mezunu ve çoğu da sosyologdur" ifadelerini kullandı.
DOĞRULUK ÇİZGİMDEN ASLA VAZGEÇMEM
SYDV'nın kapalı bir kutu olmaktan artık çıktığını belirten Vali Yardımcısı İpek, bazı kişilerin hakkında propaganda yaparak veya kötü göstermeye çalışarak doğruluk çizgisinden vazgeçirmek istediğini ifade ederek, "Ben doğruluk çizgisinden asla vazgeçmem. Vakıftan yardım alanlarda almayanlar da bu böyle bilsin" dedi.
EVİ VE ARABASI OLANLAR BİR KAÇ TORBA KÖMÜR İÇİN GELİYOR
3-4 katlı evi, aracı olan insanların dahi 'Acaba birkaç torba kömür alabilir miyim?' düşüncesiyle kendilerine geldiğini anlatan İpek, "Bu kişilerin resmi kayıtlarda sorgusunu yaptığımız zaman gerçekten yardım almasına engel hiçbir durumu olmadığı görülüyor. Ancak evine gidip yerinde inceleme yapıldığından durumun hiçte öyle olmadığı ortaya çıkıyor. Tüm samimiyetimle söylüyorum durumu iyi olduğunu tespit ettiğimiz halde vakfın imkanlarından yararlanan tek kişi yoktur" diye konuştu.
SYDV'YI GEÇİM KAPISI OLARAK GÖRENLER VAR
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğü'nün muhatap olduğu insanları 4 ayrı gruba ayırdığını belirten İpek, konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Birincisi 3-4 katlı evi ve arabası olduğu halde birkaç torba kömür almak için gelenler, ikincisi vakfın kadrolu personeli gibi kapısında zamanını geçiren ve bundan da hiç utanmayanlar, üçüncüsü bizim doğru bilgilendirme yapmamızdan kaynaklanan 'Ne kadar çok vakfa gidersem o kadar çok yardım alım' diye düşünenler, dördüncüsü ise yardıma muhtaç olduğu halde bilgi ve fiziki becerilerinden yoksun, vakıf personeli ile vali yardımcısına veya vakıf müdürünün yanına gitmeye bile sıkıldığı ve utandığı için halk ettiği kadar bile yardım almayan insanlar var. İşte biz bu 4 grup insan arasında ayırım yapmak zorundayız. Ben günlük ortalama 100 kişiyi dinliyorum. Bunlardan sadece 10'u görüşmem gereken gerçek kişilerdir. Ama 90 kişiyi de bu 10 kişiyi tam anlamıyla tespit etmek için dinliyorum. Bir yanda yardıma muhtaç olduğu halde edebinden gelemeyenler, diğer yanda kendisiyle aynı durumdan olanlardan 50 lira fazla para almak için ortalığı karıştıran ve aba altında sopa gösterenler var. Ben vakıf başkanı olarak kamu sorumluluğunu bir tarafa bırakarak vicdani sorumluluk gereği adil davranmak zorundayım."