Adnan Ölmez Tecrübelerini Paylaştı

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Samsun Şubesi tarafından düzenlenen tecrübe aktarımı sohbetine katılan Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, ticaret hayatına başladığı 11 yaşından geldiği bu günlere kadar yaşadığı tecrübeleri işadamlarına anlattı

Adnan Ölmez Tecrübelerini Paylaştı
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Samsun Şubesi tarafından düzenlenen tecrübe aktarımı sohbetine katılan Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, ticaret hayatına başladığı 11 yaşından geldiği bu günlere kadar yaşadığı tecrübeleri işadamlarına anlattı.
ASKON tarafından Büyük Samsun Otel'de düzenlenen tecrübe aktarımı sohbetinin konuğu olan Türkiye'nin önemli gruplarından birisi olan Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, ticari hayatında edindiği tecrübeleri işadamlarına aktardı. Yaşanan değişime ayak uyduranların başarıyı yakaladıklarını açıklayan ASKON Samsun Şube Başkanı İrfan Şenocak, "Tecrübe aktarımı genel merkezimizin bir model çalışmasıdır. Belirli mesafeleri aşmış işadamlarının bu noktaya geliş serüvenlerini kendi ağızlarından dinlemek ve gereken dersleri çıkartmak, doğru rehberliği yakalamak amacıyla düzenlenmekte. Dünya birçok açıdan artık eski dünya değil. Değişim çok yüksek hız kazandı. Araçlar değişiyor, sistem değişiyor, mekanizmalar değişiyor ve ekonomi değişiyor. Bundan 10 yıl önce çok popüler sektörler bugün artık yok. Belli ki bu gün çok popüler olan ürünler 10 yıl sonra olmayabilecekler. Şimdilerde değişime ayak uyduranlar çok başarılı bulunuyor. Aslında geri ülkelerin psikolojisidir. Değişime ayak uydurmak ta bir başarıdır. Ancak, asıl başarı değişimi yönetmektir. ASKON olarak asıl hedefimiz de budur. Ülkemize, insanımıza bu düşünceyi, bu motivasyonu aktarmaya çalışıyoruz. Yeryüzünde çok iyi işler geliştirmeye sahip konumdayız, sadece bir yol açılmasına ihtiyacımız var. Engeller ortadan kalkarsa, doğru ilk adımlar atılabilirse işte o zaman önümüzde kimsenin duramayacağını ve birçok alanda liderlik gibi konuma yükseleceğimizi bütün dünya görecektir. İçinde yaşadığımız ekonomik modellerin birer insan ürünü olduğunu ve onları üreten beyinlerin yaşadıkları coğrafyanın ve yaşadıkları siyasal iklimin bir gereği olduğunu unutmamalıyız. Aynı zamanda kendi formlarını dayattıkları gerçeğini de atlamamalıyız. Örneğin, hem büyümenin artırılacağı hem de enflasyonun aşağı çekileceği kabul edilemez bir tezdi, ama biz yaşadık ve oldu" dedi.
TECRÜBE YAŞAYARAK VE BEDEL ÖDENEREK KAZANIYILOR
İşadamları ile yaptığı sohbette tecrübenin nasıl edinileceğini anlatan Borsan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ölmez, "Bir hesaba göre insanoğlunun ömrü boyunca ihtiyaç duyduğu tecrübeleri bedel ödeyerek eğer şanslıysa ve 70-80 yıl yaşayabiliyorsa ancak yüzde 10'unu yaşayarak elde edebiliyor. İnsanoğlu ihtiyaç duyduğu tüm tecrübeleri yaşayarak ve bedel ödeyerek elde etmeye kalktığı zaman 700 ya da 800 yıllık bir ömre ihtiyacı var. Yaşam boyu ihtiyaç duyacağımız tecrübelerin en fazla bir tanesini bedel ödeyerek, yaşayarak öğrenmeliyiz. Diğer tecrübeleri yaşamış ve bedel ödemiş insanlardan öğrenmeliyiz" diye konuştu.
"KURUMSALLAŞMAYI BAŞARAMAZSANIZ YAŞAMA ŞANSINIZ YOK"
11 yaşında ticaret hayatına babasının işyerinde başladığını, 1984 yılında inşaat sektörünün büyümeye başladığını fark ettikten sonra iflas etmiş plastik boru imalatı yapan küçük bir atölye satın aldığını ve üretime başladığını açıklayan Adnan Ölmez, kendi ürettiği ürünü kendisinin satmaya başlamasının hayatının dönüm noktası olduğunu söyledi. 1984 yılından bu zamana kadar geçen zaman içerisinde Borsan'ın nasıl Türkiye'nin önemli gruplarından birisi haline geldiğini, yaşadığı tecrübeleri, aldığı kararları işadamları ile paylaşan Adnan Ölmez, "2000 yılında ihracatı öğrendik, bizim ürettiğimiz malları Avrupa, Afrika ve Asya Kıtalarında 42 ülkeye satıyoruz. 1992 yılından beri ticaretin belli bir bölümünü İstanbul'dan yürütmeye gayret gösterdim. Bu yılın başından itibaren Borsan ve Borpanel satış, pazarlama, dış ticaret, ihracat ve lojistik hizmetlerini İstanbul'dan yürütüyoruz. Samsun'da ise sadece üretim yapıyoruz. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde en büyük sorun bir nesil kazanır, bir nesil yer. Aslında yemez, kaybeder. Belli bir sermaye yapısına ulaştığınız zaman kurumsallaşmayı başaramıyorsanız yaşama şansınız yok. Türkiye'de cumhuriyet ile yaşıt 50 tane firma yoktur. Hayatımda her yaptığımız işten daha çok kurumsallaşma çalışmalarını yaparken çok sıkıntı çektim. Yüzde 98 oranında başarabildik. Eğer bunu yapamazsanız belli bir noktaya geldiğiniz zaman artık hata yapmaya başlıyorsunuz" şeklinde konuştu.
"BU İŞİN BİR SIRRI YOK"
İşadamlarının sorularını cevaplandıran Adnan Ölmez, "Başarının sırrı nedir?" şeklindeki soruyu, "Bir işi yapmak için nasip olması gerekiyor. İşin gereklerini de yerine getirmek gerek. Bazen bir kriz döneminde krizi iyi yönetmek, bazen cesaret göstermektir. Çok çalışmak değildir, ben çok çalışma taraftarı değilim, bir insan uyumalı, dinlenmeli, sosyal aktivitelerde bulunmalı. 8 saatten fazla bir insanın çalışmasını tavsiye etmem. Çok özel bir sırrı yok başarının" şeklinde cevaplandırırken, kriz dönemlerinde nasıl bir yönetim anlayışı uyguladığını şu şekilde anlattı: "Kriz dönemleri benim için daima iyi dönemler olmuştur, krizleri iyi yönettiğimi düşünüyorum. Kriz dönemlerinde altyapıyı çok iyi tamamladım. Çok özel bir sırrı yok bu işin, tetiğe basmak gerektiği zaman tetiğe bastık. İnsan kaynaklarına çok önem verdim. Bir kişi en fazla iki kişilik yük kaldırabilir. Doğru yerde doğru adamla iş yapmak gerek."
"2012 YILINDA MEDYADA YENİ YATIRIMLAR DÜŞÜNÜYORUM"
Medya sektöründe yeni yatırımlar yapmayı planladıklarını açıklayan Ölmez, Haber gazetesinin de kendi ölçeğinde bir şirket olduğunu belirterek, medya sektörü ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Ben gazeteyi kurarken bir takım ilkeler ve hedefler koydum. Ben hayatımda hiçbir zaman siyaset düşünmüyorum, devletle de iş yapmıyorum. Halbuki basının en büyük sağladığı avantaj odur. İyi bir silahtır, eğer devletle iş yapıyorsanız, ileride siyaset düşünüyorsanız olmazsa olmaz çok faydalı bir şeydir. Üstüne basarak söylüyorum, ben siyaset düşünmüyorum. Gazetede benim için Borsan neyse böyle bir işletmedir. İlkeler koyduk, asla tehdit olmadan, alışılmış yerel gazeteciliğin dışında bir gazetecilik yapacağız, dedim. 1,5 seneye yakın her ay destekledik, ama şimdi kendi ölçeğinde bir şirket olarak kendi ayakları üzerinde duruyor. Bu şehirde öyle bir gazetenin olması gerektiğini düşündüm, basın gücünden istifade edip başka işler yapmadık. Tırnaklarımızla, kendi imkanlarımızla üretiyoruz, Türkiye'ye, dünyaya satıyoruz. 2012 yılında medyanın farklı alanlarına yatırım yapmayı düşünüyoruz. Gazete hedeflerine ulaştı, yeni yatırımlar yapması gerektiğini düşünüyorum."
"KEŞKE İNGİLİZCE KONUŞABİLSEYDİM"
Konuşmasının sonunda bir soru üzerine hayatında 'keşke' dediği konuları açıklayan Ölmez, "Sakıp Sabancı'ya çok ilgi duydum, çok seviyordum onu. Natürel, yani doğal davranışlarından dolayı sevdiğim bir sanayiciydi. Her şeyi düşünerek yapmaya gayret ediyorum. 'Keşke yapmasaydım' dediğim bir şey olmadı. 'Keşke yapabilseydim' dediğim iki şey oldu. 'Keşke okuyabilseydim', 'keşke İngilizce konuşabilseydim' diye hep dedim. İngilizce bilmemenin inanılmaz sıkıntılarını yaşadım. 45 yaşında İngilizce öğrenmeye başladım. Bugün 47 yaşındayım. Kendime bir hedef koydum, 50 yaşında her şeyi anlatacak bir şekilde İngilizce öğreneceğim" dedi.