Mhp Grup Toplantısı (1)
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsrail'in Hayfa ketinde çıkan orman yangın nedeniyle Türkiye'nin iki uçak göndermesinin, yıpranan ilişkilerin tekrar düzeltilmesi amacına yönelik olduğunu ileri sürerek, "Neresi olursa olsun elbette doğal bir afet sonucunda yaşanan dram ve facialar üzüntü vericidir ve imkanlar nispetinde yardımda bulunmak yerinde
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İsrail'in Hayfa ketinde çıkan orman yangın nedeniyle Türkiye'nin iki uçak göndermesinin, yıpranan ilişkilerin tekrar düzeltilmesi amacına yönelik olduğunu ileri sürerek, "Neresi olursa olsun elbette doğal bir afet sonucunda yaşanan dram ve facialar üzüntü vericidir ve imkanlar nispetinde yardımda bulunmak yerinde olacaktır. Ancak AK Parti iktidarının İsrail karşıtlığı bu kadar yoğun ve aşırıyken birden bire ilişkileri normalleştirmek adına adım atılması
bizim açımızdan tuhaf bulunmuştur" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada WikiLeak iddialarıyla ilgili yeni değerlendirmelerde bulundu. Yabancı bir internet sitesinin en son yayınları kapsamında Başbakan Erdoğan ve yakın çalışma arkadaşlarıyla ilgili takındıkları tavrın, bu zihniyet tarafından doğru anlaşılmadığını ifade eden Bahçeli, hala malum internet sitesinin yayınlarına itibar etmeyeceklerini, AK Parti'yi ve Başbakan'ı buradan edinecekleri bilgiler ışığında değerlendirmeyeceklerini
söyledi. Bahçeli şunları söyledi: "Biz AK Parti'yi tanıyoruz. Bu nedenle hiç kimseden ve hiçbir yayın organından öğrenebileceğimiz yeni bir şey yoktur ve bu zamana kadar da olmamıştır. Biz Recep Tayyip Erdoğan'ın ve yakın çalışma arkadaşlarının zor durumdan faydalanacak kadar ve düştükleri zaman üzerlerine basarak geçecek kadar siyasi terbiyeden yoksun değiliz. MHP olarak çok eleştirsek de milletimizin oylarıyla siyasi sorumluluk alan AK Parti hükümetini, fırsatı ganimete çevirerek hedefimize almamız
doğru olmayacaktır. Aynı tutum ve siyasi nezaketi, kararlı milli duruşu Başbakan'dan ve partisinden görmek bizim hakkımızdır ve bu konuda rüştünü ispatlama sırası kendilerindedir. Ancak bugünkü iktidar kadrolarından gelecek yılki seçimlerden sonra ihanete varan siyasi uygulamalarının, yolsuzluklarının, usulsüzlüklerinin hesabını milletimiz adına iki yakasına yapışarak sormak ve arkasından da Yüce Divan'a göndermek bizim boynumuzun borcu ve siyasi namusumuzun bir icabıdır. Bundan asla şüphe duyulmamalıdır."
İsrail'in Hayfa ketinde çıkan orman yangını sonucunda Türkiye'nin bu ülkeye iki uçak göndermesinin, yıpranan ilişkilerin tekrar düzeltilmesi amacına yönelik olduğunu öne süren Bahçeli şöyle konuştu: "Neresi olursa olsun elbette doğal bir afet sonucunda yaşanan dramlar ve facialar üzüntü vericidir ve imkanlar nispetinde yardımda bulunmak yerinde olacaktır. Ancak AK Parti iktidarının İsrail karşıtlığı bu kadar yoğun ve aşırıyken birden bire ilişkileri normalleştirmek adına adım atılması bizim açımızdan
tuhaf bulunmuştur. Nitekim Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'den gönderdiği uçaklar, İsrail'e ulaşmış, bunlardan birisine binen İsrail Başbakan'ı AK Parti'nin uzattığı eli tutmuş ve üstü kapalı barışma teklifini kabul ederek iyi niyet temennisinde bulunmuştur. Lübnan'da İsrail'den hesap soracağını haykıran Başbakan Erdoğan, ülkemizden iki uçakla yangın söndürmeye koşmuş, bu iltifata mazhar girişimi sayesinde İsrail Başbakanı'nın takdirini kazanmıştır. İsrail'i lanetleyen, elinde kan olduğunu söyleyen Başbakan
Erdoğan'dır. İsrail'e bedel ödetmekten bahsedip uçak göndererek ölüm döşeğindeki ilişkilere can simidi atan da Başbakan Erdoğan olmuştur. Bunu da insani ve İslami açıdan gerekçelendirmeye çalışan Başbakan'ın bu sözleri, öteki yüzünü gizlemeye yetmeyecektir. İsrail'deki orman yangınına insani yardım gönderilmesi son derece doğru ve yerindedir. Ancak eleştirdiğimiz nokta hükümetin ikircikli ve tutarsız yaklaşımıdır."
El uzatanın elini havada bırakmayacaklarını söyleyen Başbakan Erdoğan'ın, İsrail'in özür dilemesi ve tazminat ödemesi gerektiğine vurgu yaptığını belirten Bahçeli, "Görülmektedir ki Başbakan Erdoğan daha önce şart olarak koştuğu, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ambargoyu kaldırması gerekliliğini unutmuştur. Gazze'de körüklenen ateşi dindirmeye gücü yetmeyen Başbakan Erdoğan, can havliyle işlerin sıkıştığını ve ters köşeye yatacağını anlayınca Hayfa'daki yangını söndürmek için seferber olmuştur.
Bilinmelidir ki MHP olarak devlet yönetimini maskaralık haline getiren, hafiflikleriyle değerini düşüren, milletimizin özgüvenini yaralayan, karışıklıktan ve belirsizlikten güç alarak hamasetle ayakta durmaya çalışan bu iktidarın hakkından bir gün mutlaka geleceğimizden kimsenin şüphesi olmasın" şeklinde konuştu.
(ZÇ-EA-Y)
bizim açımızdan tuhaf bulunmuştur" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada WikiLeak iddialarıyla ilgili yeni değerlendirmelerde bulundu. Yabancı bir internet sitesinin en son yayınları kapsamında Başbakan Erdoğan ve yakın çalışma arkadaşlarıyla ilgili takındıkları tavrın, bu zihniyet tarafından doğru anlaşılmadığını ifade eden Bahçeli, hala malum internet sitesinin yayınlarına itibar etmeyeceklerini, AK Parti'yi ve Başbakan'ı buradan edinecekleri bilgiler ışığında değerlendirmeyeceklerini
söyledi. Bahçeli şunları söyledi: "Biz AK Parti'yi tanıyoruz. Bu nedenle hiç kimseden ve hiçbir yayın organından öğrenebileceğimiz yeni bir şey yoktur ve bu zamana kadar da olmamıştır. Biz Recep Tayyip Erdoğan'ın ve yakın çalışma arkadaşlarının zor durumdan faydalanacak kadar ve düştükleri zaman üzerlerine basarak geçecek kadar siyasi terbiyeden yoksun değiliz. MHP olarak çok eleştirsek de milletimizin oylarıyla siyasi sorumluluk alan AK Parti hükümetini, fırsatı ganimete çevirerek hedefimize almamız
doğru olmayacaktır. Aynı tutum ve siyasi nezaketi, kararlı milli duruşu Başbakan'dan ve partisinden görmek bizim hakkımızdır ve bu konuda rüştünü ispatlama sırası kendilerindedir. Ancak bugünkü iktidar kadrolarından gelecek yılki seçimlerden sonra ihanete varan siyasi uygulamalarının, yolsuzluklarının, usulsüzlüklerinin hesabını milletimiz adına iki yakasına yapışarak sormak ve arkasından da Yüce Divan'a göndermek bizim boynumuzun borcu ve siyasi namusumuzun bir icabıdır. Bundan asla şüphe duyulmamalıdır."
İsrail'in Hayfa ketinde çıkan orman yangını sonucunda Türkiye'nin bu ülkeye iki uçak göndermesinin, yıpranan ilişkilerin tekrar düzeltilmesi amacına yönelik olduğunu öne süren Bahçeli şöyle konuştu: "Neresi olursa olsun elbette doğal bir afet sonucunda yaşanan dramlar ve facialar üzüntü vericidir ve imkanlar nispetinde yardımda bulunmak yerinde olacaktır. Ancak AK Parti iktidarının İsrail karşıtlığı bu kadar yoğun ve aşırıyken birden bire ilişkileri normalleştirmek adına adım atılması bizim açımızdan
tuhaf bulunmuştur. Nitekim Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'den gönderdiği uçaklar, İsrail'e ulaşmış, bunlardan birisine binen İsrail Başbakan'ı AK Parti'nin uzattığı eli tutmuş ve üstü kapalı barışma teklifini kabul ederek iyi niyet temennisinde bulunmuştur. Lübnan'da İsrail'den hesap soracağını haykıran Başbakan Erdoğan, ülkemizden iki uçakla yangın söndürmeye koşmuş, bu iltifata mazhar girişimi sayesinde İsrail Başbakanı'nın takdirini kazanmıştır. İsrail'i lanetleyen, elinde kan olduğunu söyleyen Başbakan
Erdoğan'dır. İsrail'e bedel ödetmekten bahsedip uçak göndererek ölüm döşeğindeki ilişkilere can simidi atan da Başbakan Erdoğan olmuştur. Bunu da insani ve İslami açıdan gerekçelendirmeye çalışan Başbakan'ın bu sözleri, öteki yüzünü gizlemeye yetmeyecektir. İsrail'deki orman yangınına insani yardım gönderilmesi son derece doğru ve yerindedir. Ancak eleştirdiğimiz nokta hükümetin ikircikli ve tutarsız yaklaşımıdır."
El uzatanın elini havada bırakmayacaklarını söyleyen Başbakan Erdoğan'ın, İsrail'in özür dilemesi ve tazminat ödemesi gerektiğine vurgu yaptığını belirten Bahçeli, "Görülmektedir ki Başbakan Erdoğan daha önce şart olarak koştuğu, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ambargoyu kaldırması gerekliliğini unutmuştur. Gazze'de körüklenen ateşi dindirmeye gücü yetmeyen Başbakan Erdoğan, can havliyle işlerin sıkıştığını ve ters köşeye yatacağını anlayınca Hayfa'daki yangını söndürmek için seferber olmuştur.
Bilinmelidir ki MHP olarak devlet yönetimini maskaralık haline getiren, hafiflikleriyle değerini düşüren, milletimizin özgüvenini yaralayan, karışıklıktan ve belirsizlikten güç alarak hamasetle ayakta durmaya çalışan bu iktidarın hakkından bir gün mutlaka geleceğimizden kimsenin şüphesi olmasın" şeklinde konuştu.
(ZÇ-EA-Y)