CHP'li Kulkuloğlu, hedefine valilik ve adliyeyi de koydu
Kayseri'deki yolsuzluk iddialarını ortayan atan CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu, iddiaların valilik, büyükşehir belediyesi ve adliye tarafın
TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Kulkuloğlu, daha önce gerçekleştirilen soruşturmanın sağlıklı yapılmadığını iddia etti. Kulkuloğlu, iddiaların hükümetçe soruşturulmasını istediklerini ileri sürerek, "Yaptığım basın toplantılarında bazı belgeleri açıklamış ve bazı sorular sorarak, sorularımın İçişleri ve Adalet Bakanlarınca yanıtlanmasını istemiştim. Ama üzülerek ifade edeyim ki, bu sorularıma şu ana kadar hiçbir yanıt alamadım." dedi.
'İçişleri Bakanlığı'na gönderilen yazının ekindeki dosya niçin kamuoyuna açıklanmaktadır?' diye soran Kulkuloğlu, şunları söyledi: "Bu yazıya ekli dosyanın bir örneğinin tarafıma verilmesi için Bilgi Edinme Yasası'na göre girişimde bulundum. Şu ana kadar tarafıma hiçbir belge ve dosya ulaşmadı. Şikayet konularının yeniden incelenmesi için 04.12.2007 tarıhı yazı ile atanması istenen muhakkik heyetin, göreve başlamasından bir gün önce (03.12.2007 tarihinde), Kayseri Vali Yardımcısı hangi amaçla olayı kapatmaya yönelik aklama raporu yazmıştır? İşin daha da vahimi, Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin açıklamasına göre; bilirkişiler resmen görevlendirilmeden 4 gün önce aklama raporunu zaten düzenlemişler. 30 Kasım 2007 tarihinde, İçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı'na atanan Kayseri Valisi Osman Güneş, bilirkişi atanmadan bir gün önce vali yardımcısının raporunu ve bilirkişi görevlendirme yazılarındaki tutarsızlıkları gördüğü halde, nasıl ve hangi ahlaki kuralların gereği olarak, 'ben de vali yardımcısı ile aynı fikirdeyim' diye aklama raporunu onaylayarak Bakanlığa göndermiştir? Oysa bir Vali'nin görüş ya da kanaat bildirmesi için önüne konulan dosyayı okuması ve 'ne yapıyorsunuz, bilirkişi atanmadan nasıl bilirkişi raporu yazıyorsunuz' demesi gerekmez miydi? Bütün bu garipliklerin olduğu ve kendisinin de vali olarak katıldığı aklama raporunu, Kayseri eski valisi bu kez müsteşar olarak İçişleri Bakanı'nın onayına sunup, işlemden kaldırması hangi bürokratik ahlak kuralına sığmaktadır? Avukat Yakup Erikel, Hacı Ali Hamurcu adlı şahsın avukatı mıdır? Noterden düzenlenmiş vekaleti var mıdır? Adalet Bakanlığı sahte yetki belgesiyle dava takibi yapan bu avukat hakkında ne tür işlemler yapmıştır?" diye sordu.
Özhaseki'nin dün katıldığı bir televizyon programında, Hacı Ali Hamurcu'nun ifadelerinden birinin dahi gerçeğe yakın olması durumunda istifa edeceğini söylediğini hatırlatan Kulkuloğlu, ''Sayın Özhaseki bunları söylüyor ama benim Sayın Özhaseki'nin verdiği sözün arkasında duracağından endişem var. Yarın sizlere bir belge açıklayacağım. Bakalım Sayın Özhaseki verdiği sözlerin arkasında duran yürekli bir kişi mi?" ifadelerini kullandı.