Prof.Dr. Yuvalı: Güç odakları kültürel unsurları tahrik ediyor, farklılıklar zenginliğimizdir

Erciyes Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, coğrafi özelliklerden kaynaklanan kültürel farklıların aynı zamanda bir zenginlik olduğunu söyledi. Edirne veya Hakkâri'de yaşayan insanların aynı kaynaklardan geldiğini belirten Yuvalı, "Ama o iklim, o coğrafya bu insanların kültürel yapısın oluşmasında etkili olmuştur. Bu farklılık kültürümüzün rengi; aynı zamanda Allah'ın insanlık âlemi için koyduğu ölçülerin gereğidir. Biz bunların tamamını bir kalıba koyma hakkına sahip değiliz."dedi.

Çukurova Üniversitesi Ramazanoğlu Konağı'nda düzenlenen "Kültürde Gelişme–Değişme ve Modernleşme–Çağdaşlaşma" konulu konferansta konuşan Yuvalı, Türkiye de bir takım güç odaklarının yerel kültür unsurlarını 'tahrik ve teşvik' ettiğini vurguladı.

"Ülkede tarihi olarak hiçbir sorunumuzun bulunmadığı 'canımızın cana; kanımızın kana karıştığı' Kürt kardeşlerimize karşı oynanan oyun budur." diyen Prof. Dr. Yuvalı, "Kürtlerin kültürü ileri sürülüyor. Ama o benim kültürüm. Ama birileri farklılıklar nedeniyle 'ben seni böleceğim' diyor. Fransa'da sekiz ayrı halk var. Bunca savaşlara rağmen Fransa bu halkları kendi gelenek ve görenekleriyle bütünleştirdi, milletleştirdi." şeklinde konuştu.

Sosyologların 'kültürün' yüz değişik tanımını yaptığına işaret eden Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, insanı insan yapan değerlerin tümünün bu kavram kapsamına girdiğini dile getirdi.

İnsan da kültür unsurunun çıkartılması halinde onun bir 'mahlûktan' farksız hale geleceğinin altını çizen Yuvalı, kâinatın sahibinin yarattığı bu dünyanın bütün özellik ve güzelliklerine insan beynini şifrelediğini söyledi.

İnsanın bu şifreleri çözüp anlayabildiği oranda dünyadaki kaynaklardan yararlanabileceğine dikkat çeken Yuvalı, şöyle devam etti: "Bir insan için servetlerin en önemlisi olan akıldır. İnsanoğlu bu servetinin farkına varmalı. Aklı doğru olarak kullanmalıdır. Türk İslam dünyası 16. asra kadar dünyanın bilim, medeniyet ve güç merkeziydi. Adaletin ve güzelliğin yoğunlaştığı yerdi. Ama sonra biz aklı bir yere koyup nakli öne aldık. Ve son üç asırdır temsil ettiğimiz Türk- İslam dünyası tarihin en zelil en sıkıntılı en hakir sürecini yaşıyor. Tarihimize baktığımız zaman bugün, Afrika'da Güneydoğu Asya ve Ortadoğu'daki hadiseler başımızı yere eğdirecek, kızdıracak bir manzara. Nerede bir din, tarih, kültür ve coğrafya temsilcimiz varsa hakkı, hukuku ayaklar altına alınmıştır. Hatta onların insan olarak varlığı bile dikkate alınmıyor. Bir bakıyorsunuz İran ve Irak'tan kaçan bir mülteci grubu denizde ya da limanda ölmüş. Bütün bunlar batı düşüncesinin; İsevi–Musevi anlayışının bizim dünyamıza kesmiş olduğu kefendir. Bu kefenden çıkışın yolu akıl, bilgi ve düşüncedir."

Müslümanların her şeyden önce doğru olması gerektiğini hatırlatan Yuvalı, aksi halde bütün bu felaket ve sıkıntıların üst üste geldiğini belirtti.

İnsana has olan kültürün devamlı değişip geliştiğini anlatan Yuvalı, tüm farklılıkların da bu süreçte yaşandığını aktardı. Farlılıkları yeknesak bir pencereden görmenin yüce değerlere ve kâinatın yaradılışına aykırı olduğunu ifade eden Yuvalı, "İsevi kültürüne insanımızı monte etmenin anlamı kültürel globalleşmedir. İzimler bütün insanları kendi felsefelerine yoğunlaştırmak ister. Yoğunlaşmayanları yasaklar merkezinde toplarlar. Bugün de dünyamızı siyasal, ekonomik ve kültürel manada globalizm tehdit ediyor. Tarihimizin manevi ve derinlik boyutu izimler ret eder. Kültürümüz serbest ve doğal gelişmiştir."bilgisini verdi.

Programa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Emniyet Müdürü Mehmet Salih Kesmez ve çok sayıda davetli katıldı.