'Cengiz Aytmatov'un Romanlarındaki Kıssalardan Hisseler' Konferansı

Samsun Türk Ocağı'nda, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd

'Cengiz Aytmatov'un Romanlarındaki Kıssalardan Hisseler' Konferansı
Samsun Türk Ocağı'nda, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Kökdemir tarafından "Cengiz Aytmatov'un Romanlarındaki Kıssalardan Hisseler" başlıklı bir konferans verildi.
Ocağın konferans salonunu dolduran kalabalık dinleyici kitlesi içinde MHP Samsun İl Başkanı Abdullah Karapıçak, İlkadım İlçe Başkanı Av. Recep Güleroğlu, Türk Eğitim-Sen Başkanı Levent Kuruoğlu ve sendika üyeleri, Ülkü Ocakları Samsun İl Başkanı Taner Tekin de yer aldı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Türk Ocağı Şube Başkanı Doç. Dr. K. Tuncer Çağlayan, "Milletlerin omurgasını diller meydana getirir. Omurga ne kadar sağlamsa millet de o kadar güçlüdür. Türk dünyasının dil atlasını dokuyan Yunus Emre, Korkut Ata gibi kültürümüzün büyük simaları arasına Cengiz Aytmatov da girmiştir. Kendisini rahmetle anıyoruz" dedi ve konuşmacıyı davet etti.
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Kökdemir, Türk dünyasının 20. Yüzyılda yetiştirmiş olduğu fikir adamı ve romancıları içinde çok önemli bir şahsiyet olan Cengiz Aytmatov'un hayatı, romanlarındaki efsaneler ve bu efsanelerle verilmek istenilen mesajlar hakkında bir konuşma yaptı.
Ahmet Kökdemir, Aytmatov'un özellikle Toprak Ana, Gün Olur Asra Bedel, Cengiz Han'a Küsen Bulut ve Beyaz Gemi adlı romanlarında geçen "Nayman Ana (Mankurt), Cengiz Han'a Küsen Bulut, Maral Ana" gibi efsaneler vasıtasıyla, Sovyetlerin Kırgızlara ve diğer Türk boylarına uyguladığı kültür emperyalizmini sanatkarane bir şekilde dile getirdiğine dikkat çekti. Bu romanlardan hareketle bir milletin masal efsane ve destanlarının unutulmaması ve unutturulmaması gerektiğini, Aytmatov'un Kırgız efsanelerini romana taşıyarak edebileştirdiğini ifade eden Kökdemir, Aytmatov'un romanlarında dikkati çeken ikinci önemli motifin de -esasen Türklerle hiç ilgisi olmayan- II. Dünya Savaşı'nın Sovyetlerdeki Türklere yaptığı nüfus tahribatı olduğunu vurguladı.
Çoğunluğunu üniversite öğrencilerinin ve Türk Ocağı mensuplarının oluşturduğu katılımcılar, konferansı büyük bir dikkatle dinlediler.