Bakan Ergün: İhracat gelirlerini artırmanın yolu ürün yelpazesini zenginleştirmekten geçiyor
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'nin ihracat gelirlerini artırmasının yolunun ürün yelpazesini zenginleştirmekten de geçtiğini söyledi.
Bakan Ergün, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) bünyesinde kurulan Trabzon Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Teknokent)'in açılışı nedeniyle KTÜ Osman Turan Kongre Merkezi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, toplumların kalkınma süreçlerinde iki çok önemli husus olduğunu belirtti. Ergün, "Bunlardan birincisi, ekonomik, sosyal, demokratik ve kültürel kalkınmayı bir arada sürdürebilmektir. Zira bu birliktelik ve uyum sağlanamazsa herhangi bir alanda sağlanan başarı kalıcı olmayacak ve ülkenin çıtasını yukarıya taşımak mümkün olmayacaktır. Dikkat edilmesi gereken ikinci husus ise, kalkınmanın ülke sathına yayılması ve farklılıkları artırmaktan ziyade adaleti yaygınlaştıran bir dol üstlenmesidir.
Bu iki önemli hususun da yerine getirilmesinde şüphesiz üniversiteler ciddi bir rol üstlenmektedir." diye konuştu.
21 yüzyılda toplumların ekonomik kalkınması ve refah düzeyini belirleyen en önemli unsurun teknolojik gelişmeler ve bilimsel ilerlemeler olduğunu kaydeden Ergün, gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki ayrımın esas olarak teknoloji üretme ve bu teknolojiyi kullanma kapasitelerine dayandığını bildirdi.
Lider bir ülke olmayı hedefleyen Türkiye'nin bilim, teknoloji, AR-GE ve yenilikçilik gibi alanlarda aynı zamanda lider ülkelerden birisi haline gelmesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye'nin öncelikle teknoloji transferini minimuma düzeye indirmesinin önemini vurgulayan Ergün, daha sonra da dünyaya teknoloji ihraç eden ülkelerden birisi haline gelmesi gerektiğini dile getirdi.
Tüm dünyaya ihracat yapan Türkiye'nin ihracat gelirlerini artırmasının yolunun ortak pazar genişletmekten ziyade ürün yelpazesini zenginleştirmesinden de geçtiğini ifade eden Ergün, "Sadece Pazar sayısını artırmak, aynı malları daha çok pazara satmak yetmiyor. Ürün yelpazesini de geliştirmek, belki aynı pazara daha fazla yeni ürünlerle girmek gerekiyor.
Zira günümüzde ekonomik başarı teknolojinin bir fonksiyonu haline gelmiştir. Teknoloji yoğun ürün ve üretim yöntemleri geliştirmeyen ülkelerin küresel rekabet gücü kazanma ihtimali kalmamıştır. Türkiye'nin bu yoğun yarışta ön sıraları çıkması için üniversitelerimize de çok büyük bir sorumluluk düşüyor. Çünkü üniversite sadece bilgi üretilen ve ders yapılan yer değildir. Üniversiteler aynı zamanda bilginin ürüne, teknolojiye dönüştüğü yerlerdir. Bu nedenlerle başta üniversite eğitimi olmak üzere eğitim her aşamasını ekonominin ve sanayinin ihtiyaçlarına uygun düşecek şekilde örgütlenmek gerekir." dedi.
Ergün, bakanlık olarak üniversite-sanayi işbirliğinin sağlanması, üretimde daha ileri bir safhaya geçilmesi ve yüksük katma değere üretilmesi için önemli projeler yürüttüklerini anlattı.
Türkiye'de 2009 yılında AR-GE'ye ayrılan kaynağın milli gelire oranı binde 8,5 olduğu bilgisini veren Ergün, bu oranın binde 20'lere kadar çıkarmak gerektiğini söyledi. 2002 yılında kurulu Teknopark sayısı sadece 2'ken bugün 39'a ulaştığına işaret eden Ergün, "Bunlardan 28 tanesi de faaliyete geçti. Faaliyette olan 28 Teknopark'ta firma sayısı bin 500'e, istihdam edilen personel sayısı 13 bine çıktı. Buralardan da artık ihracat yapılmaya başlandı. Yapılan ihraca 550 milyon dolar seviyesine ulaştı." ifadelerini kullandı.
Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Trabzon Valisi Recep Kızılcık, KTÜ Rektörü İbrahim Özen başta olmak üzere çok sayıda davetlinin katıldığı törenin ardından Bakan Engün'e, günün anısına plaket taktim edildi. Heyet daha sonra Teknokent binasına geçerek açılış kurdelesini kesti.