Başbakan ilköğretimde başörütüsü için konuştu

Erdoğan, Güney Kore'de yapılacak G-20 zirvesine gitmeden önce havalimanında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İlköğretimde türban

Başbakan'a ilköğretimde türban da soruldu. Erdoğan bunun üzerine, "Bütün bu sorunlarla ilgili seçim sonrasını ve yeni anayasayı çok önemsiyorum. Yeni anayasayla birlikte sorunların çözüme kavuşacağını düşünüyorum. Ben özgürlüklerin tanımı noktasında bireysel açıklama yapma noktasında da değilim. Çünkü özgürlüklere olan inancım çok farklı" dedi.

Erdoğan sözlerine, "Bu süreç milletvekili seçimlerinden sonra yeni anayasayı hazırlayacağız ve isteriz ki bunu en geniş mutabakatla çıkaralım. Ondan sonra zaten bu tür açıklamalara yer kalmayacaktır" diye devam etti. 

BİLGİ NOTU:

Hayrünnisa Gül, ilköğretimde türbana ilişkin, 'Bu konuda yaşanan bir cehalet varsa biz bunu da ortadan kaldıracağız' demiş, eşi Cumhurbaşkanı Gül de DESTEK VERMİŞTİ: Aynen...

Gül’ün önceki günkü türban sözleri, Anadolu Ajansı’nın (AA) Londra’dan geçtiği haberde yer almamıştı. Köşk yetkilileri bunun nedenini AA yönetimine sordu. AA yetkilileri de muhabirlerinin bu sözleri kasten değil, ‘atladıkları’ için habere koymadıklarını söyledi. AA dün Cumhurbaşkanı Gül’ün, eşinin sözlerine katıldığını belirten haberini geçerken, altına da Hayrünnisa Gül’ün önceki günkü açıklamalarını ekledi.

AYRINTILAR:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, vergi ve prim borçlarının yeniden yapılandırılması konusunda çalışmanın tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, "Hedefimiz en geç Arefe günü bunu açıklamak" dedi.

G20 Zirvesi'ne katılmak üzere Güney Kore'ye hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan, esnafın vergi ve prim borçlarının yeniden yapılandırılması konusunda müjdeyi verdi. Erdoğan bu konuyla ilgili açıklamayı en geç Arefe gününde yapacaklarını dile getirdi.

Erdoğan yaptığı basın açıklamasında, Türkiye'nin yükselen bir ekonomi olarak G20'yi güçlü bir şekilde desteklediğini ve çalışmalara aktif katkı verdiğini söyledi. Türkiye'nin belirlediği kalkınma hedeflerinin G20'nin hedefleri ile örtüştüğüne dikkat çeken Erdoğan "Şu ana kadar bundan taviz vermedik bundan sonra da vermeyi düşünmüyoruz" dedi.

Güney Kore'nin ardından Bangladeş'e gidecek olan Erdoğan burada gerçekleştireceği temaslarına ilişkin de bilgiler verdikten sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Dün AB Komisyonu tarafından açıklanan Türkiye'nin İlerleme Raporu'nda basın özgürlüğü, yargı gibi konuların eleştirilmesine ilişkin değerlendirmede bulunan Erdoğan, basın özgürlüğüne verdikleri önemi, göreve ilk geldikleri dönemde düzenlenen Basın Şurası ile ortaya koyduklarını söyledi. Hükümetin bu şurada alınan kararlara sadık kaldığını vurgulayan Erdoğan "Şu anki süreç hükümetle değil yargıyla alakalı bir süreçtir. Burada basın özgürlüğü dediğimiz olay sınırsız mıdır? Basın özögürlüğü de sınırlıdır. Eğer basın mensupları o sınırı çiğniyorsa yargı devreye girmektedir" dedi. Siyasetçilerin bile sınırlarının olduğunu söyleyen Erdoğan, görev süresi biten siyasetçinin dokunulmazlığının ortadan kalkmasıyla demokrasi kılıcının sallanmaya başladığını kaydetti.

-KÜRTÇE TABELALAR-

Erdoğan, Diyarbakır Valiliği'nin İl Genel Meclisi'nin aldığı köy tabelalarına Kürtçe isimlerinin de yazılması kararını, iptal ettirmesine yönelik değerlendirmesinde ise yargının böyle bir karar vermesi durumunda bir değerlendirme yapamayacaklarını söyledi. Erdoğan "Yargı böyle bir kararvermiş adımını atmıştır. Acaba bu ülkenin sorunları bu mudur? Buralarda mıdır?. Buraya kadar bu sorular inmişse biz bu işi bitirdik demektir" dedi.

-YENİ ANAYASA İLE SORU İŞARETLERİ NETLİĞE KAVUŞACAK-

Erdoğan yükseköğretimde serbest hale gelen türbanın ilkokula inmesi tartışmalarının ve dün Cumhurbaşkanı Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün "İlkokulda türban olmaz" sözlerinin hatırlatılması üzerine ise bütün bu konularla ilgili milletvekili seçimlerini ve yeni Anayasa'yı çok önemsediğini söyledi. Erdoğan"Yeni Anayasa ile birlikte bu soru işaretlerinin netliğe kavuşacağı düşüncesindeyim. Halkımızla bütünleşerek bu soruları netliğe kavuşturmanın da mücadelesini vereceğiz. Özgürlüklerin tanımını yapmak, bireysel açıklama nokmtasında değilim. Özgürlüklere olan inancım çok farklı. Yeni anayasayı hazırlıycaz, mecliste isteriz ki en geniş manada mutabakatla bunu çıkardığımız takdirde bu tür açıklamalara da yer kalmayacaktır" diye konuştu.

-BEDELLİ ASKERLİK GÜNDEMDE YOK-

Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin sözleşmeli er konusu, askerlik süresinin kısaltılması ve bedelli askerlik konularında gelinen son durumu sorması üzerine ise, sözleşmeli er çalışmasının devam ettiği bilgisini verdi. Erdoğan bedelli askerlik konusunda ise kesin konuşarak "Bedelli kesinlikle gündemde yoktur" dedi.

-AĞCA'NIN TRT PROGRAMI-

Papa'ya suikast düzenleyen Mehmet Ali Ağca'nın TRT'de bir tartışma programına katılması konusunda değerlendirmesi sorulan Erdoğan, Ağca'nın devlet televizyonunda programa katılması konusunda devlet kanalı özel kanal ayırımına değindi. "Bunu özel kanal devlet kanal diye niye ayırıyorsunuz?" diyen Erdoğan devletçliğin geride kaldığını, özgürlüklerin öne çıktığını söyledi.

Öte yandan Hantepe Baskını konusunda yeni düşen ses kayıtlarına ilişkin bir soruya değerlendirme yapmaktan kaçınan Erdoğan, konunun takibinin yapıldığını söyledi.


RADİKAL GAZETESİ'NİN BAŞLIĞI YANLIŞ

Radikal Ankara muhabiri Tarık Işık'ın "Radikal Gazetesi'nin başlattığı 'savaşma konuş' kampanyasıyla ilgili görüşlerinizi rica edeceğim" sorusuna Erdoğan ilginç karşılık verdi:

Ben o ifadeyi pek anlamadım Tarık! Savaşan yok ki. Bak konuşuyoruz ne güzel. Radikal de konuşuyor, yazıyor değil mi? Onun için o başlığı yanlış attılar diye düşünüyorum


-KARİKATÜRCÜLERE SORUN-

Erdoğan'ın basın toplantısının sonunda bir gazeteci basın özgürlüğü konusundaki sözlerini hatırlatarak Sabah Gazetesinde yer alan Salih Memecan'ın kaleme aldığı CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun dansöz olarak resmedildiği karikatürü de basın özgürlüğü içerisinde değerlendirip değerlendirmediğini sordu."Bunu karikatüristlere sorun" diyen Erdoğan şöyle devam etti:

"Tayyip Erdoğan'ı kediye benzettikleri zaman birşey söylemediniz, köpeğe benzettikleri zaman bişey söylemediniz. Hep sevimli hayvan yaptınız. Onları savunuyordunuz. Karikatüristler bunu yapar diyordunuz. Bunu karikatüristlere sorarsanız daha isabetli olur. Çünkü ben karikatüristlerin özgürlük sınırının ne olduğunu öğrenemedim."